Gülsoy'dan Asi Çagrisi Açiklamasi 'Asilamayi Artirmak Için Birtakim Kampanyalar Ve Tedbirler Alinmali'

KTO Temmuz ayi Meclis Toplantisi gerçeklestirildi.

Saygi durusunda bulunulmasi ve Istiklal Marsi’nin okunmasinin ardindan mecliste bir konusma yapan KTO Baskani Ömer Gülsoy, gündemi degerlendirdi. Asinin kiymetinin bilinmedigini kaydeden Gülsoy, “Pandemi bitti olarak algilamamak gerekir. Çarklarimizin döndügü bu günlerden tekrar eski günlere dönmemek için lütfen asilarimizi olalim. Asi ve tedbirle yeniden mücadeleye dönmemiz gerekiyor. Bu pandemiden kurtulmamiz için asi sart. Yakinlarimizi asi olmaya tesvik etmeli, sirasi gelen tüm vatandaslarimizin asilarini bir an önce olmasi için hassasiyet göstermesini saglamali, maske, mesafe ve temizlik kurallarini elden birakmamaliyiz. Bilmeliyiz ki, normal yasantimiza dönmek bizlerin alacagi tedbirlerle mümkün olacaktir. Asi olarak toplumumuzun bagisiklik kazanmasi gerekiyor. Unutmamaliyiz ki, Asi, Koronavirüsle mücadelede elimizdeki en önemli unsurdur. Ülkemizde 22 milyon asi olmayan insanimiz var. Asinin kiymetini bilmiyoruz. Hala asi ile tanismayan ülkeler var. Salginda sektörlerimiz büyük zarara ugradi. Ciddi yaralar aldi. Yeni bir kapanmaya daha tahammülümüz yok. Asilamayi artirmak için birtakim kampanyalar ve tedbirler alinmali. Asi kararsizliginin gençlerimizde maalesef yüksek oranda oldugunu görüyoruz. Sosyal medya gençleri etkiliyor. Gençlerimize önerimiz tedbirlerini alarak dedikodu içerikli farkli düsüncelere mahal vermeden asilarini olsunlar. Basariyla yürütülen asi programi kapsaminda bende dün 2’nci doz asimi oldum. Salginin basindan beri gösterdikleri fedakarlik için tüm saglik çalisanlarimiza cani gönülden tesekkür ederim. Bizlerde Kayseri Ticaret Odasi olarak üzerimize düseni yapiyor, üye ve isyerlerimize bu konuda gerekli hatirlatmalarda bulunuyoruz” ifadelerini kullandi.

“Istihdamin korunmasina dogrudan katki saglayan tedbirleri almaya devam etmemiz gerekir”

Istihdamin korunmasi gerektigini dile getiren Gülsoy, “Kisitlamalarin gevsetilmesinin ardindan ekonomik anlamda da hizli bir toparlanma yasiyoruz. Bizim için önemli olan COVID belasinin sonrasina hazir olmak. Bu gözle baktigimizda hem ekonomik büyüme hem de sirketler için küresel ölçekte riskler görüyoruz. Diger tarafta tedarik zincirindeki dünya çapindaki bozulma devam ediyor. Türkiye’de dikkat etmemiz en önemli konu ise enflasyon. Bütün dünyada yükselen enflasyon, Türkiye’nin de enflasyonunu olumsuz sekilde etkiliyor. Sirket tarafinda ise belirleyici olan süphesiz tüketici talebi olacak gibi. Bu nedenle talebi yakindan takip etmek gerekiyor. Tedarik zincirindeki bozulma, artan maliyetler ve rekabetçilik, degisen tüketici ihtiyaçlari ve sanayinin is modellerindeki degisimde dikkatli olmamiz gereken konular arasinda yer aliyor. Gelismekte olan piyasalar ve ekonomilerdeki önceki dönemlerden gelen kirilganliklarin olumsuz etkileri daha sarsici olacak. 16 aylik KOVID, biliyoruz ki gelecek 10 yilimizi degistirecek. Ufukta Türkiye ve Dünya için pandeminin tetikledigi hem büyük firsatlar hem de bir takim riskler var. Keskin bir ekonomik toparlanmanin yasanacagi pandemi sonrasi döneme hazirlik için ciddi bir hazirlik dönemine girmemiz gerekiyor. Stratejik sektörlere yönelik özel yatirim ve finansman tesvik paketlerine daha fazla önem gösterilmesi gerektigini ifade etmek istiyorum. Kamu, özel sektör ortakligi ve devlet akliyla stratejik yatirimlar yapilmalidir. Savunma Sanayi ve ileri teknoloji gibi Is dünyasinin en önemli sorunlarinin basinda maliyet enflasyonu geliyor. Buna bagli olarak maliyet artislarinin ve etkilerinin asgari seviyede tutulmasi bizim öncelikle beklentilerimiz arasinda yer aliyor. Istihdamin korunmasina dogrudan katki saglayan tedbirleri almaya devam etmemiz gerektigini düsünüyorum” seklinde konustu.



“Devletimizden göçmenlerle ilgili acil olarak bir düzenleme yapilmasini beklemekteyiz”

Göçmen sorununa deginen KTO Baskani Gülsoy, göçmenlerle ilgili olarak acil bir düzenleme yapilmasi gerektigini dile getirerek, “Son olarak Devletimizin ve inancimizin geregi bizler dil, din, irk ve mezhep gözetmeksizin nerede bir mazlum varsa onun derdini paylasmayi siar edinmis bir toplumuz. Nerede bir mazlum görsek, nerede zulme ugramislari görsek devlet olarak ve birey olarak her zaman kucak açtik ve açmaya da devam edecegiz. Lakin son zamanlarda özellikle bize yakin cografyalardaki iç karisikliklardan ötürü ortaya çikan düzensiz göçmenlerle ilgili bati ülkelerin bizim bu yumusak karnimizi kullanmaya çalisip tüm dünyanin problemi olan bu göçmen krizini ülkemiz üzerinden çözmeye çalismalarini dogru ve ahlakli bulmuyoruz. ‘Demokrasi getirecegiz’ adi altinda bu ülkelerde iç karisikliklara sebep olan ülkelerin esas isleri bitip geri çekildiklerinde kalan sorunlari bizim üzerimizden çözmeye çalismalarini kabul etmiyoruz. Ülkemizde yeteri kadar göçmen varken baska ülkelerden farkli yapidaki göçmenlerin ülkemize gelmelerinin belki kisa vadede olmasa bile orta ve uzun vadede ülkemiz için farkli sorunlar yasanmasindan endise etmekteyiz. Devletimizden göçmenlerle ilgili acil olarak bir düzenleme yapilmasini beklemekteyiz” diye konustu.