Bayburt'ta Kışla Sessizliğe Bürünen Dağ Köyleri Canlandı
Soğanlı Dağları'nın zirvesindeki köylerine dönen vatandaşlar, hayvanlarını beyaz örtünün kalkmaya başladığı meralarda otlatmaya başladı Günbuldu Köyü Muhtarı Tahir Gülaç: 'Her yıl nisanın sonu mayısın başında tekrar yollarımız açılır köyümüze geliriz. Şimdi de yaklaşık bir hafta önce köyümüze geri dönüşler başladı'
Bayburt'ta, yüksek rakımlı kesimlerde çetin kış şartları nedeniyle yaklaşık 6 ay boyunca sessizliğe bürünen dağ köyleri, baharın gelişi ve yolların kardan temizlenmesiyle şenlenmeye başladı.
İl Özel İdaresi ekipleri, Aydıntepe ilçesindeki Soğanlı Dağları'nın zirvesinde bulunan Dumlu, Kavlatan ve Günbuldu köylerinin uzun süre kardan kapalı kalan yollarını iki ay önce açtı.
Mayısın ilk günleriyle canlanan Günbuldu köyüne dönen vatandaşlar, hayvanlarını beyaz örtünün kalkmaya başladığı meralarda otlattı.
Bazı vatandaşlar da kışın yoğun kar nedeniyle hasar gören evlerinin çatı ve bahçelerinde tadilat yaptı.
Günbuldu Köyü Muhtarı Tahir Gülaç, AA muhabirine, geçen yıl ekim ayının ortalarında çetin kış şartları nedeniyle köylerini terk etmek zorunda kaldıklarını söyledi.
Bazı köylülerin Aydıntepe bazılarının da Trabzon'un çeşitli ilçelerinde kışı geçirdiğini belirten Gülaç, "Bütün kışımızı orada geçirdik. Her yıl nisanın sonu mayısın başında tekrar yollarımız açılır köyümüze geliriz. Şimdi de yaklaşık bir hafta önce köyümüze geri dönüşler başladı." dedi.
Gülaç, köye dönen vatandaşların ilk iş olarak kışın kar ve fırtına nedeniyle hasar gören ev ve bahçelerini onardığını aktardı.
Daha sonra çevre temizliği yapıp bahçe ekimine başladıklarını ifade eden Gülaç, "Hayvanı olanlar kışın beraberinde onları da götürmek zorunda kalıyor. Şu anda 3-4 hane hayvanlarını tekrar buraya getirdi. Bayramdan sonra yine hayvanlarını getirecek olan köylülerimiz var." diye konuştu.
Köydeki hane sayısının şu anda 7-8 civarında olduğunu bu sayının yaz aylarında 55 yükseldiğini dile getiren Gülaç, şöyle konuştu:
"Tabii o zaman köyümüz şenleniyor. Bunun dışında çok sayıda yabancı ve yerli turist geliyor. Köyümüzde alabalık tesisimiz var özellikle oraya gelip gidenler oluyor. Köyün hemen arkasında yaylalar var. Tabii bizim burayla birlikte onlar da şenleniyor. Yazın burada çayır biçimi zamanında Sürmene’den gelip ot biçip, balya yapıp götürüyorlar. Dolayısıyla yazın burası çok şenlikli oluyor."
Köy sakinlerinden Emine Ercan da ekimde kar yağınca hayvanlarını satıp köyden ayrıldığını söyledi.
Baharla birlikte tekrar köyüne geldiğini anlatan Ercan, "Bahar gelince tekrar büyükbaş ve kümes hayvanları aldım geldim. Şimdi hayvanlarımıza bakıyoruz. Bahçemizi ekiyoruz. Çayır biçimi gelince de çayırlarımızı biçiyoruz." diye konuştu.
Muhteşem doğaya sahip köylerinin hayvancılık için de elverişli olduğunu vurgulayan Ercan, şunları söyledi:
"Burası çok güzel. Güzel olmasa gelmezdim. Burası en güzel hayvancılık yapılacak yerlerden birisidir. Ama kış dolayısıyla tam anlamıyla yapamıyorsun. Kışın yolumuzu açmak çok zor. Telefon yok, elektrik gidiyor. Kışın burası mahrumiyet bölgesi."
Hayvancılık yaparak geçimini sağlayan Halis Seyit Bayraktar ise yılın yaklaşık 6 ayı kış nedeniyle köylerinden uzak kaldığını belirterek, "Yılın bu zamanlarında tekrar gelmeye başlıyoruz. Hayvanlarımızı önce yeşermeye başlayan meralarda otlatıyoruz. Bağımızı bahçemizi düzenliyoruz. Haziran ortasına doğru hayvanlarımızı daha da yükseklere çıkarıyoruz. Bu şekilde yaşıyoruz." ifadesini kullandı.
Kaynak: AA
İl Özel İdaresi ekipleri, Aydıntepe ilçesindeki Soğanlı Dağları'nın zirvesinde bulunan Dumlu, Kavlatan ve Günbuldu köylerinin uzun süre kardan kapalı kalan yollarını iki ay önce açtı.
Mayısın ilk günleriyle canlanan Günbuldu köyüne dönen vatandaşlar, hayvanlarını beyaz örtünün kalkmaya başladığı meralarda otlattı.
Bazı vatandaşlar da kışın yoğun kar nedeniyle hasar gören evlerinin çatı ve bahçelerinde tadilat yaptı.
Günbuldu Köyü Muhtarı Tahir Gülaç, AA muhabirine, geçen yıl ekim ayının ortalarında çetin kış şartları nedeniyle köylerini terk etmek zorunda kaldıklarını söyledi.
Bazı köylülerin Aydıntepe bazılarının da Trabzon'un çeşitli ilçelerinde kışı geçirdiğini belirten Gülaç, "Bütün kışımızı orada geçirdik. Her yıl nisanın sonu mayısın başında tekrar yollarımız açılır köyümüze geliriz. Şimdi de yaklaşık bir hafta önce köyümüze geri dönüşler başladı." dedi.
Gülaç, köye dönen vatandaşların ilk iş olarak kışın kar ve fırtına nedeniyle hasar gören ev ve bahçelerini onardığını aktardı.
Daha sonra çevre temizliği yapıp bahçe ekimine başladıklarını ifade eden Gülaç, "Hayvanı olanlar kışın beraberinde onları da götürmek zorunda kalıyor. Şu anda 3-4 hane hayvanlarını tekrar buraya getirdi. Bayramdan sonra yine hayvanlarını getirecek olan köylülerimiz var." diye konuştu.
Köydeki hane sayısının şu anda 7-8 civarında olduğunu bu sayının yaz aylarında 55 yükseldiğini dile getiren Gülaç, şöyle konuştu:
"Tabii o zaman köyümüz şenleniyor. Bunun dışında çok sayıda yabancı ve yerli turist geliyor. Köyümüzde alabalık tesisimiz var özellikle oraya gelip gidenler oluyor. Köyün hemen arkasında yaylalar var. Tabii bizim burayla birlikte onlar da şenleniyor. Yazın burada çayır biçimi zamanında Sürmene’den gelip ot biçip, balya yapıp götürüyorlar. Dolayısıyla yazın burası çok şenlikli oluyor."
Köy sakinlerinden Emine Ercan da ekimde kar yağınca hayvanlarını satıp köyden ayrıldığını söyledi.
Baharla birlikte tekrar köyüne geldiğini anlatan Ercan, "Bahar gelince tekrar büyükbaş ve kümes hayvanları aldım geldim. Şimdi hayvanlarımıza bakıyoruz. Bahçemizi ekiyoruz. Çayır biçimi gelince de çayırlarımızı biçiyoruz." diye konuştu.
Muhteşem doğaya sahip köylerinin hayvancılık için de elverişli olduğunu vurgulayan Ercan, şunları söyledi:
"Burası çok güzel. Güzel olmasa gelmezdim. Burası en güzel hayvancılık yapılacak yerlerden birisidir. Ama kış dolayısıyla tam anlamıyla yapamıyorsun. Kışın yolumuzu açmak çok zor. Telefon yok, elektrik gidiyor. Kışın burası mahrumiyet bölgesi."
Hayvancılık yaparak geçimini sağlayan Halis Seyit Bayraktar ise yılın yaklaşık 6 ayı kış nedeniyle köylerinden uzak kaldığını belirterek, "Yılın bu zamanlarında tekrar gelmeye başlıyoruz. Hayvanlarımızı önce yeşermeye başlayan meralarda otlatıyoruz. Bağımızı bahçemizi düzenliyoruz. Haziran ortasına doğru hayvanlarımızı daha da yükseklere çıkarıyoruz. Bu şekilde yaşıyoruz." ifadesini kullandı.