Vali Öksüz, 'Sifir Atik Projesi'ne Dikkat Çekti
Tüm Türkiye’de oldugu gibi Kars’ta da, ‘Sifir Atik Projesi’, uygulamasi devam ediyor.
Öksüz, “Sifir Atik, israfin önlenmesini, kaynaklarin daha verimli kullanilmasini, atik olusum sebeplerinin gözden geçirilerek atik olusumunun engellenmesi veya minimize edilmesi, atigin olusmasi durumunda ise kaynaginda ayri toplanmasi ve geri kazaniminin saglanmasini kapsayan atik yönetim felsefesi olarak tanimlanan bir hedeftir. Tüm kamu kurum-kuruluslari ile özel kuruluslarda tasarruf tedbirlerine azami dikkat göstermemiz ve atiklari geri dönüsümde degerlendirmemiz büyük önem arz ediyor” dedi.
Kars Valisi ve Belediye Baskani Türker Öksüz, Kars’ta bugüne kadar Sifir Atik Sistemine geçen kamu kurum kurulus sayisinin 172, sisteme geçen tüm kamu kurulusu ve özel firmalar sayisi 345 oldugunu kaydetti.
Türker Öksüz, “Kars’ta sifir atik sistemine geçilmesi sayesinde; 12.681,053 ton degerlendirilebilir atik geri kazanilmis, 1.290.642,018696 kilogram sera gaz salinimi önlemis, 158.458,865684 metreküp su tasarrufu saglanmis, 27.736,889557 metreküp depolama alani kazanilmis, 42.545.098,907208 kilowattsaat enerji tasarrufu saglanmisti” diye konustu.
“Sifir Atik Hakkinda”
Atiklarin geri dönüsüm ve geri kazanim süreci içinde degerlendirilmeden bertarafi hem maddesel hem de enerji olarak ciddi kaynak kayiplari yasanmasina neden olmaktadir. Dünya üzerindeki nüfus ve yasam standartlari artarken tüketimde de kaçinilmaz sekilde bir artis yasanmakta ve bu durum dogal kaynaklarimiz üzerindeki baskiyi artirarak dünyanin dengesini bozmakta, sinirli kaynaklarimiz artan ihtiyaçlara yetisememektedir. Bu durum göz önüne alindiginda, dogal kaynaklarin verimli kullanilmasinin önemi daha da ortaya çikmaktadir. Bu nedenledir ki son yillarda tüm dünyada sifir atik uygulama çalismalari hem bireysel hem kurumsal hem de belediye genelinde yayginlasmaktadir.
Sifir atik yaklasiminin esas alinmasi ile saglanacak avantajlar:
“Verimliligin artmasi, Temiz ortam kaynakli olarak performansin artmasi, Israfin önüne geçildiginden maliyetlerin azaltilmasi, Çevresel risklerin azalmasinin saglanmasi, Çevre koruma bilincinin kurum bünyesinde gelismesine katki saglandigindan çalisanlarin “duyarli tüketici” duygusuna sahip olmasinin saglanmasi ve Ulusal ve uluslararasi pazarlarda kurumun “Çevreci” sifatina sahip olmasinin saglanmasi, bu sayede sayginliginin arttirilmasidir.”