Ürdün'deki BM Sözcüsü Açiklamasi 'Mülteciler Vatanlarinda Baris Ve Huzur Içinde Yasamayi Ümit Ediyor'

Ürdün'de ikamet eden Suriye, Filistin ve Irakli milyonlarca mülteci, iç savas, çatismalar, issizlik, yoksulluk gibi nedenlerle yillar önce çikmak zorunda kaldiklari ülkelerine dönmenin hayalini kuruyor.

Güvenli bir yerde yasamak umuduyla Suriye, Filistin ve Irak'tan, cografi yakinligi nedeniyle Ürdün'e siginan milyonlarca kisi, 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü'nde çektikleri acilarin dinmesini, vatanlarinda baris ve huzur içinde yasamayi ümit ediyor.

- "Ülkelerine dönecekleri günü ümitle bekliyorlar"

Ürdün'deki Birlesmis Milletler Mülteciler Yüksek Komiserligi Sözcüsü Muhammed el-Hivari, AA muhabirine yaptigi açiklamada, milyonlarca mültecinin, yillar önce agir bir yük altinda biraktiklari anavatanlarina dönme ümidiyle hala ülkelerindeki krizlerin çözülecegi günü bekledigini belirtti.

Hivari, "Mülteciler vatanlarinda baris ve huzur içinde yasamayi ümit ediyor." dedi.

Küçük bir ülke olmasina ragmen Ürdün'ün çesitli milletlerden milyonlarca mülteciyi kabul ettigini kaydeden Hivari sözlerini söyle sürdürdü:

"Ürdün'deki mülteciler saglik, egitim ve is gücü piyasasina entegrasyon asamasindalar. Artik, toplumun ayrilmaz bir parçasi oldular. Onlarin yeteneklerinden yararlanilmali ve yardima bel baglamak yerine toplumun üretken üyeleri haline getirilmeliler. Ancak bu, onlarin anavatanlarina dönme, güvenlik içinde yasama gibi mesru hayallerine engel olmamalidir."

Hivari, siyasi nüfuzu olan ülkelerin savas ve çatismalari durdurmaya çalismasi gerektigine vurgu yaparak, böylece zorunlu göçlerin önünün alinabilecegini aktardi.

- "Siginma meselesi bitmeyecek ezeli bir meseledir"

Siginma ve göçmenlik alaninda uzman Ürdünlü Abdulbasit el-Asamine de "Siginma meselesi bitmeyecek ezeli bir meseledir. Bizler, 100 yil önce Ürdün devletinin kurulusundan bu yana art arda gelen zorunlu göç dalgalarina tanik olduk." dedi.

Söz konusu göçlerin, Ürdün'ü ekonomik, demografik, sosyal ve güvenlik düzeylerinde etkiledigini belirten Asamine, zaman geçtikçe bölgedeki mülteci hareketlerine kalici çözüm üretmenin daha da zor hale geldigini vurguladi.

Yermuk Üniversitesi Siyaset Bilimi Profesörü Vasfi es-Sera da mülteci sorununun; uluslararasi toplumun, Birlesmis Milletler (BM) ve ona bagli kuruluslarin savaslari durdurma ve uluslararasi istikrar yaratma konusundaki yetersizligini açikça gösterdigini belirtti.

Uluslararasi sistemde zorunlu olarak gerçek bir reforma ihtiyaç duyuldugunu vurgulayan Sera, savaslar devam ettigi sürece ortaya çikan krizlerin yeni mültecilerin olusmasi sonucunu dogurdugunu kaydetti.

Sera, mülteciler için finansal ve psikolojik destekte bulunulduguna isaret ederek, ancak bunun yeterli olmadigini ve onlarin evlerini terk etmelerine yol açan sorunlara "köklü" bir çözüm bulunmasi gerektigini dile getirdi.

Ürdün cografi konumu itibariyla Filistin, Irak ve Suriye'den en çok göç alan ülkeler arasinda yer aliyor. Ülkede 2 milyon Filistinli, 1,3 milyon Suriyeli ve binlerce Irakli siginmaci yasiyor.

Dünyada 65 milyondan fazla insan zulüm, çatisma, siddet ya da insan haklari ihlalleri sebebiyle yerlerinden edilmis durumda.

Kaynak: AA