(ÖZEL) Memleket Hasreti Müzik Hocasini Ressama Dönüstürdü

Eskisehir’de yasayan ögretim görevlisi ve müzik hocasi Tuncay Dagli, yillar önce görev için gittigi Elazig’da, memleketi Eskisehir’e duydugu özlemi resimlerle anlattigini söyledi.

(ÖZEL) Memleket Hasreti Müzik Hocasini Ressama Dönüstürdü
Küçüklügünden beri müzik ve resme ilgisi oldugunu anlatan Bilecik Seyh Edebali Üniversitesi ögretim görevlisi Tuncay Dagli, resim üzerine herhangi bir egitim almadigini, ancak ünlü ressam Ahmet Yakupoglu ile tanistiktan sonra bu ilgisinin üzerine gittigini aktardi. Dagli, “Bizim topraklarimizda her türlü dönemden eserler mevcut. Bütün dönemlerin kendine has bir güzelligi var. Bunlar ilham veriyor bana” diyerek eline aldigi firçasiyla küçük boyutlarda onlarca tarihi mekân resmetti.

Ünlü ressam Ahmet Yakupoglu sayesinde resme olan ilgisini yeniden kesfetti

Resimle olan yolculugunu anlatan Dagli, “Ortaokul yillarimda müzige karsi merakim uyandi, ama o zamanlar zaten resim de yapiyordum. Bu konuda herhangi bir egitim almamistim, kendi kendime merak ediyordum. Ege Üniversitesi Devlet Konservatuari Ses Egitimi bölümünde okurken Kütahyali ünlü ressam Ahmet Yakupoglu ile tanistim. Aslinda tanismamiz müzik vasitasiyla oldu, ancak resimle sonuçlandi. Resme ilgim vardi, ama hoca sayesinde onun resimlerini ve çalismalarini gördükten sonra bir seyleri kavramaya basladigimi anladim” diyerek resme baslamasina ilham kaynagi olan Ahmet Yakupoglu’nu andi.

“Elazig’dayken memleketime duydugum özlem ve askla bu eserleri verdim”

Görev için ayrildigi Eskisehir’e büyük özlem duydugundan bu dönem birçok eser verdigini söyleyen ögretim görevlisi Tuncay Dagli, artik uzun yillardir resim yapmadigini, ancak kizinin tesvikleri sayesinde tekrar eline firça aldigini dile getirdi. Eskisehir’in birçok ilçesinden tarihi eseri resmettigine deginen Dagli, “Ahmet Yakupoglu Hoca ile çalismaya basladiktan sonra ilk görev yerim Elazig’da iken kendi memleketime bin kilometre uzakta yasarken Eskisehir ve babamin memleketi Sögüt’e büyük özlem duydum. Hatta ilk resmim Eskisehir’in Seyitgazi Kümbet eseriydi. Elazig’da bu özlem ve askla bu eserleri verdim diyebilirim. Daha sonra araya çok uzun bir zaman girdi, 9 yil elime hiç firça almadim. Son senelerde birkaç eserim oldu. Simdi kizim beni tesvik ediyor. Resme çok merakli, sürekli resim yapiyor ve bana da yaptiriyor. Bu yüzden tekrar basladim. Eskisehir’in Han ilçesinden, Frig anitlarindan tutun da Osmanli ve Cumhuriyet Dönemi’ne kadar birçok tarihi mekâni resmettim” dedi.



“Güzel tepkiler aliyorum, ressamlikla ilgili herhangi bir iddiam yok”

Resimlerinin kendi çevresinden begeni topladigini aktaran müzik hocasi Dagli, “Resimlerime satin almak için talip olanlar oldu, fakat ben hiç kiyamadim. Bazi resimlerim de koydugum yerde rutubet olmasi sebebiyle hasar gördü ve buna çok üzüldüm. Nasil korunacagini da bilmiyorum herhangi bir kurumda daimî olarak saklanabilse benim için çok daha iyi olacak. Sahislara dagildiginda nereye gideceklerini bilmedigimden vermek istemedim. Güzel tepkiler aliyorum. Resim hocalari arkadaslarimiz da begeniyorlar. Benim bir iddiam yok onu söylemeliyim. Ahmet Hoca’dan aldigim feyz ile kendi duygularimi yogurup yapiyorum resimlerimi” diye konustu.



“Bütün dönemlerin kendine has olan güzellikleri bana ilham verdi”

Resimlerine ilham olan tarihi eserlerin kendisi için ne anlam ifade ettigini aktaran ögretim görevlisi Tuncay Dagli, su sözlerle devam etti:

“Tarihi eserlere merakim vardi. Yüksek lisansimi Türk Islam Tarihi ve Sanatlari üzerine yaptim. Ayni zamanda da mimari eserleri agirlikli olarak inceledik. Bunun da verdigi sevkle Sögüt, Bilecik, Bilecik’in diger ilçeleri ve Eskisehir olmak üzere tarihi eserleri resmetmeyi düsündüm. Acisiyla tatlisiyla, sevinciyle hüznüyle bize bahsedilen belirli bir süre içerisinde bir hayat yasiyoruz. Birçok insan bu hayati yasayip gitti ve onlardan kalan bu eserler, her sey bitiyor ama sanat kaliyor geriye. Bizim topraklarimizda her türlü dönemden eserler mevcut. Bütün dönemlerin kendine has bir güzelligi var. Bunlar ilham veriyor bana.”
Kaynak: İHA