ASO Baskani Özdebir Açiklamasi 'Sanayi Sektörü Yasanan Bütün Zorluklara Karsin Ekonomimizin Yüz Aki Olmustur'

Ankara Sanayi Odasi (ASO) Baskani Nurettin Özdebir, “Sanayi sektörü yasanan bütün zorluklara ve pandeminin sarsici ekonomik etkilerine karsin ekonomimizin yüz aki olmus, büyümeye önemli katki saglamis ve saglamaya devam etmektedir” dedi.

ASO Baskani Özdebir, ASO Meslek Komiteleri Ortak Toplantisi’nda yaptigi konusmada 2020 yili Mart ayinda baslayan ve etkisini giderek artiran pandemi nedeniyle ekonomik yasamin olumsuz etkilendigini, reel sektörün yiprandigini, cirolarin düstügünü ve üretim gücünün zayifladigini belirtti.

Özdebir, bu sürecin ülkelerin 2020 yilinda yüzde 3,3 küçülmesi ile sonuçlandigini belirterek, “Ülkemizde de imalat sanayi salgin sonrasinda en çok etkilenen sektörler arasinda yer almis, KOBI’ler basta olmak üzere önemli üretim ve istihdam kayiplari ortaya çikmistir. Ekonomik yapida ortaya çikan olumsuz gelismeler sanayicinin üretim gücünün azalmasina neden olmustur. Özellikle kurlardaki yukari yönlü hareketler belirsizligi önemli ölçüde arttirmaktadir. Bilindigi gibi yüksek kur hem özel sektörün hem kamunun dis borç çevrimini zorlastirmakta ve ithalat maliyetlerini yükseltmektedir” diye konustu.



“Sanayi sektörü, yasanan bütün zorluklara karsin ekonomimizin yüz aki olmustur”

Sanayi sektörünün tüm olumsuzluklara ragmen ayakta kalmayi basarabildigini aktaran Özdebir, “2020 yilinda ortalama 1,6 büyüme saglayan sanayi üretimi, yilin ilk çeyreginde ortalama yüzde 11,7 ve imalat sanayisinde yüzde 12,2 artis ile geride biraktigimiz son üç yil içinde en yüksek yillik büyümeyi kaydetmistir. Sanayi sektörü yasanan bütün zorluklara ve pandeminin sarsici ekonomik etkilerine karsin ekonomimizin yüz aki olmus, büyümeye önemli katki saglamis ve saglamaya devam etmektedir” degerlendirmesinde bulundu.

Emtia, ara mal ve yari mamul ürünlerde döviz bazindaki artislarin sanayicinin üretim gücünü azalttigina dikkat çeken Özdebir, küresel emtia fiyat endeksinin geçen yilin ayni dönemine göre yüzde 72 artis gösterdigini vurguladi. Kredi kullanan firmalarin isletme bilançolarinda ciddi bozulmalar oldugunu aktaran Özdebir, “Diger taraftan daha önce kullanilan kredilerin vadesinin gelmesi de sanayicinin likidite sorunlarinin ortaya çikmasina neden olmustur. Büyüme dinamiklerinde ortaya çikan degisim oldukça önemli olmasina ragmen bunun sürdürülebilirligi daha büyük önem arz etmektedir. Yilin ikinci çeyreginde de güçlü bir sanayi üretimi beklentisi var, lakin bu artis baz etkisinden kaynaklanan bir artis olacaktir” seklinde konustu.

Düsük faizli kredi ve vergisel tesviklerin devreye girmesi gerektigini söyleyen Özdebir, sözlerini söyle sürdürdü:

“Sanayiciler olarak tüm bu zorluklari yasarken, maalesef nisan ayinda kurumlar vergisi yüzde 25’e yükseltilmistir. Pandemi sürecinde birçok ülkede kurumlar vergisi orani düsürülürken ve Türkiye’de de indirim olmasi beklenirken, vergi oraninin arttirilmasi, finans-disi reel sektör firmalarinin finansman zorluklarini arttiracak bir karardir. Özellikle sanayi firmalarinin hayatta kalip ekonomik faaliyetlerine devam edebilmeleri, borçluluk oranlarini arttirmayan desteklerin ve vergisel desteklerin bir arada uygulanmasiyla mümkün olabilecektir. Bu destekler, sanayi sektöründe faaliyet gösteren, siddetli finansman zorluklari yasayan, uygun desteklerin saglanmasi halinde faaliyetlerini sürdürebilecek olan ve büyüme potansiyeli olan firmalara uygulanirsa oldukça etkin olur.“

Sanayi sektörüne verilecek destegin GSYH büyüme hizini arttiracagini, ekonomide istihdam artisini destekleyecegini ifade eden Özdebir, “Dogrudan mali desteklerin, faizsiz kredilerin veya parasal gevseme yoluyla fonlanacak sermaye enjeksiyonu, varlik alimi gibi desteklerin sektör/firma hedefli, yani seçici olmasi önemlidir. Geçici olmasi ve belirli bir program dâhilinde, çesitli kriterlere bagli olarak uygulanmasi halinde enflasyonist etki yaratmasi da beklenmez. Firmalarin borcunu azaltacak ve dis finansman gereksinimini azaltacak nitelikteki destekler, döviz talebinin azalmasina, dolayisiyla kurdaki yukari yönlü baskinin azalmasina neden olacaktir. Dolayisiyla etkili desteklerle firmalarin kaldiraç oranlarinin düsürülmesi neticesinde, kura bagli enflasyon artis hizinin bir ölçüde azalmasi da mümkün olabilecektir” dedi.

Kaynak: İHA