Senarist Yeğenini Çekiçle Öldüren Dayı, Hakim Karşısına Çıktı
Senarist yeğenini çekiç ve bıçak darbeleriyle öldüren dayı Yaşar Kapcak hakim karşısına çıktı. Yeğeninin kendinse küfürler ettiğini ve saldırdığını öne süren zanlı, “Kavga ettik. Öldürme kastım yoktu. Olayın ardından intihar etmek istedim” derken maktulün annesi Saime Duran ise, “Kavga ettikleri yalan benim oğlum uyuyordu. Oğlumu uykusunda öldürdü” dedi.
Güngören’de senaristlik yapan yeğeni Emre Duran’ı (27), çekiç ve bıçak darbesiyle öldüren dayı Yaşar Kapcak (53), hakim karşısına çıktı. Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Yaşar Kapcak, maktulün annesi Saime Duran ile tanık olarak maktulün kız kardeşi İrem Duran ve sanık avukatı katıldı.
“Onu öyle görünce, ben de intihar ettim”
Sanık Yaşar Kapcak, “Olay günü Emre’yle aramızda tartışma çıktı, geldi bana saldırdı ben de yere düştüm. Gücüm yetmedi. Daha sonra küfür ve hakaretler etti. Küfür etmemesini 2 aydır bana küfürler ettiğini söyledim. Yerde yatarken Allah belanı versin diyerek yüzüme tükürdü. Kalktım yapma dedim ama o küfür etmeye devam etti. Elime geçen bir şeyle başına vurdum. Çekiçle vurduğumun farkında değildim. Ona vurduğum gibi ben de bayılmışım. Uyandığımda yanımda çekiç vardı. Emre de baygın vaziyette yatıyordu. Çekyatın üzerindeydi ve yüzünde kan gördüm. Onu öyle görünce fenalaştım, ne yapacağımı şaşırdım. Mutfağa gidip bıçak aldım. İntihar etmek amacıyla bileklerimi kestim, salonda bulunan ilaç kutularındaki ilaçları içtim, doğalgazı açtım. Yaşamak istemedim. Yalnız Emre’ye bıçakla herhangi bir darp da bulunmadım. Bıçağı sadece kendimde kullandım” dedi.
“Üstü çıplak balkona çıkmak istedi”
Mahkeme başkanının “Neden sana hakaret ediyor” sorusuna yönelik, “Emre sürekli alkol alan birisiydi. Annesi de bana Emre’nin alkol almasını istemediğini söylemişti. O şartla da çocukları yanına aldı. Bende alkol almamasını söylediğim için bana kızıyordu. Olay günü de ben salonda televizyon izliyordum. Emre de içeride uyuyordu. Uyanıp salona üstü çıplak vaziyette geldi ve o şekilde balkona çıkmak istedi. Ben de çıplak bir şekilde balkona çıkmayacağını söyledim. Aslında bir mesele daha var. Bunu söylemek istemiyordum ama anlatacağım. Kız kardeşim bana eşinin İrem ve Emre’ye taciz de bulunduğunu söylemişti. Bu mesele benim hep aklıma takıldı. Sonrasında kız kardeşime söyleyince ‘biz aile arasında meseleyi kapattık’ dedi.
Olay anı Emre’ye ne biçimde ve nasıl olduğunu sordum. Tartışma böyle başladı.
Benim öldürmek gibi bir kastım yoktu, çok pişmanım” ifadelerini kullandı.
“Oğlumu uykusunda öldürdü”
Maktulün annesi Saime Duran, “Sabah İrem’le birlikte işe gitmek için evden çıktık. Oğlum evde uyuyordu hatta bana onu öğlen uyandırmamı istedi. Oğlum senarist yönetmenin biriyle görüşmesi vardı. İş yerimle oturduğumuz ev karşı karşıyaydı. Öğlen yemek için eve geldim. Oğlumu uyandırmaya çalıştım ama uyanmadı. Sonradan da işe gittim. Bir arkadaşım turşu isteyince 16.00 sıralarında eve yeniden gittim. Fakat kapı duvardı her yer kilitliydi, doğalgaz açılmıştı. Ne yaptıysam kapı açılmayınca polisi çağırdım. Kapıyı çilingir açtı. Oğlum yerde kanlar içinde yatıyordu. Bu arada alnından da bıçaklanmıştı. Çekiç de kardeşimin yattığı yatağın başucundaydı. Kardeşim oğlumun telefonunu tuvaletin havalandırmasından atmış, kendi telefonunu da yakmış. Bu adamın mı aklı yerinde değil. Kavga ettik diye yalan söylüyor. Benim oğlum yatağında uyuyordu. Benim oğlumu uykusunda öldürdü. Bu arada ben bu adama eşimin Emre ile kızımı taciz ettiğini söylemedim. Zaten böyle bir şey de yok” dedi.
“Ya o beni ya ben onu öldüreceğim”
Tanık olarak dinlenen maktulün kız kardeşi İrem Duran, “Olayı ben görmedim. 13.30- 22.00 vardiyasında çalışıyordum. Saat 13.30’de beni aramış ama çalıştığım İçin açamadım. Saat 15.30 gibi kendisine dönüş yaptım. Bana ‘kaçta eve geleceksin’ diye sordu. Ben de ona 23.00 gibi evde olacağımız söyledim. Neden aradığını sorunca da ‘yok bir şey’ dedi.
Sonra annemi aradım dayımın aradığını söyledim. 16.30’de öğle aram bitti ve telefonu dolaba bıraktım. O esnada annem aramış ama açamadım. 17.00’de de akrabalarım gelip beni iş yerinden aldım. Abimin öldüğünü de evin önüne gidince öğrendim. Abim evde içki içmezdi. Senarist ve yazar olduğu için gündüzleri uyuyor, akşamları da çalışıyordu. Dayım sırf abime takıntılı olduğundan gece odasının ışığını kapatıyordu, internetin fişini çekiyordu. Abim için hep bize ‘bundan bir şey olmaz’ diyordu. Abim son bir ay eve bile doğru doğru düzgün gelmiyordu. Babamın bizi taciz ettiğine dair bir şey de asla yok. Asıl onu bu adamın kızlarına sormak lazım. Hatta dayım bize Allah’a inanmayıp, bir arkadaş ortamında insan kanı içtiğini bile anlatmıştı” dedi.
Mahkeme heyeti, sanık Yaşar Kapcak’ın Adli Tıp’tan cezai sorumluluğunun bulunup bulunmadığına akıl sağlığına dair rapor talep etti sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, olayın gerçekleştiği 23 Eylül 2020 tarihinde iş yerinden eve gelen anne Saime Duran’ın kapının açılmaması üzerine polise haber verdiği ve çilingir aracılığıyla kapının açıldığında maktul Emre Duran’ın kanlar içinde yerde yattığı ve sanık dayısı Yaşar Kapcak’ın da evin içinde olduğu yer almıştı. Kapı açıldığında evdeki, doğlagazın açık durumda olduğu kaydedilen iddianamede, otopsi sonucuna göre maktul Emre Duran’ın çekiç ve bıçak darbesiyle özellikle baş kısmından yaralanmak suretiyle öldüğü anlatılmıştı.
İddianamede, dayı Yaşar Kapcak hakkında ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis istenmişti.
Kaynak: İHA
“Onu öyle görünce, ben de intihar ettim”
Sanık Yaşar Kapcak, “Olay günü Emre’yle aramızda tartışma çıktı, geldi bana saldırdı ben de yere düştüm. Gücüm yetmedi. Daha sonra küfür ve hakaretler etti. Küfür etmemesini 2 aydır bana küfürler ettiğini söyledim. Yerde yatarken Allah belanı versin diyerek yüzüme tükürdü. Kalktım yapma dedim ama o küfür etmeye devam etti. Elime geçen bir şeyle başına vurdum. Çekiçle vurduğumun farkında değildim. Ona vurduğum gibi ben de bayılmışım. Uyandığımda yanımda çekiç vardı. Emre de baygın vaziyette yatıyordu. Çekyatın üzerindeydi ve yüzünde kan gördüm. Onu öyle görünce fenalaştım, ne yapacağımı şaşırdım. Mutfağa gidip bıçak aldım. İntihar etmek amacıyla bileklerimi kestim, salonda bulunan ilaç kutularındaki ilaçları içtim, doğalgazı açtım. Yaşamak istemedim. Yalnız Emre’ye bıçakla herhangi bir darp da bulunmadım. Bıçağı sadece kendimde kullandım” dedi.
“Üstü çıplak balkona çıkmak istedi”
Mahkeme başkanının “Neden sana hakaret ediyor” sorusuna yönelik, “Emre sürekli alkol alan birisiydi. Annesi de bana Emre’nin alkol almasını istemediğini söylemişti. O şartla da çocukları yanına aldı. Bende alkol almamasını söylediğim için bana kızıyordu. Olay günü de ben salonda televizyon izliyordum. Emre de içeride uyuyordu. Uyanıp salona üstü çıplak vaziyette geldi ve o şekilde balkona çıkmak istedi. Ben de çıplak bir şekilde balkona çıkmayacağını söyledim. Aslında bir mesele daha var. Bunu söylemek istemiyordum ama anlatacağım. Kız kardeşim bana eşinin İrem ve Emre’ye taciz de bulunduğunu söylemişti. Bu mesele benim hep aklıma takıldı. Sonrasında kız kardeşime söyleyince ‘biz aile arasında meseleyi kapattık’ dedi.
Olay anı Emre’ye ne biçimde ve nasıl olduğunu sordum. Tartışma böyle başladı.
Benim öldürmek gibi bir kastım yoktu, çok pişmanım” ifadelerini kullandı.
“Oğlumu uykusunda öldürdü”
Maktulün annesi Saime Duran, “Sabah İrem’le birlikte işe gitmek için evden çıktık. Oğlum evde uyuyordu hatta bana onu öğlen uyandırmamı istedi. Oğlum senarist yönetmenin biriyle görüşmesi vardı. İş yerimle oturduğumuz ev karşı karşıyaydı. Öğlen yemek için eve geldim. Oğlumu uyandırmaya çalıştım ama uyanmadı. Sonradan da işe gittim. Bir arkadaşım turşu isteyince 16.00 sıralarında eve yeniden gittim. Fakat kapı duvardı her yer kilitliydi, doğalgaz açılmıştı. Ne yaptıysam kapı açılmayınca polisi çağırdım. Kapıyı çilingir açtı. Oğlum yerde kanlar içinde yatıyordu. Bu arada alnından da bıçaklanmıştı. Çekiç de kardeşimin yattığı yatağın başucundaydı. Kardeşim oğlumun telefonunu tuvaletin havalandırmasından atmış, kendi telefonunu da yakmış. Bu adamın mı aklı yerinde değil. Kavga ettik diye yalan söylüyor. Benim oğlum yatağında uyuyordu. Benim oğlumu uykusunda öldürdü. Bu arada ben bu adama eşimin Emre ile kızımı taciz ettiğini söylemedim. Zaten böyle bir şey de yok” dedi.
“Ya o beni ya ben onu öldüreceğim”
Tanık olarak dinlenen maktulün kız kardeşi İrem Duran, “Olayı ben görmedim. 13.30- 22.00 vardiyasında çalışıyordum. Saat 13.30’de beni aramış ama çalıştığım İçin açamadım. Saat 15.30 gibi kendisine dönüş yaptım. Bana ‘kaçta eve geleceksin’ diye sordu. Ben de ona 23.00 gibi evde olacağımız söyledim. Neden aradığını sorunca da ‘yok bir şey’ dedi.
Sonra annemi aradım dayımın aradığını söyledim. 16.30’de öğle aram bitti ve telefonu dolaba bıraktım. O esnada annem aramış ama açamadım. 17.00’de de akrabalarım gelip beni iş yerinden aldım. Abimin öldüğünü de evin önüne gidince öğrendim. Abim evde içki içmezdi. Senarist ve yazar olduğu için gündüzleri uyuyor, akşamları da çalışıyordu. Dayım sırf abime takıntılı olduğundan gece odasının ışığını kapatıyordu, internetin fişini çekiyordu. Abim için hep bize ‘bundan bir şey olmaz’ diyordu. Abim son bir ay eve bile doğru doğru düzgün gelmiyordu. Babamın bizi taciz ettiğine dair bir şey de asla yok. Asıl onu bu adamın kızlarına sormak lazım. Hatta dayım bize Allah’a inanmayıp, bir arkadaş ortamında insan kanı içtiğini bile anlatmıştı” dedi.
Mahkeme heyeti, sanık Yaşar Kapcak’ın Adli Tıp’tan cezai sorumluluğunun bulunup bulunmadığına akıl sağlığına dair rapor talep etti sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, olayın gerçekleştiği 23 Eylül 2020 tarihinde iş yerinden eve gelen anne Saime Duran’ın kapının açılmaması üzerine polise haber verdiği ve çilingir aracılığıyla kapının açıldığında maktul Emre Duran’ın kanlar içinde yerde yattığı ve sanık dayısı Yaşar Kapcak’ın da evin içinde olduğu yer almıştı. Kapı açıldığında evdeki, doğlagazın açık durumda olduğu kaydedilen iddianamede, otopsi sonucuna göre maktul Emre Duran’ın çekiç ve bıçak darbesiyle özellikle baş kısmından yaralanmak suretiyle öldüğü anlatılmıştı.
İddianamede, dayı Yaşar Kapcak hakkında ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis istenmişti.