Gebeler Beslenmede Sınıfta Kaldı
Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması’nın sonuçlarını değerlendiren Prof. Dr. Namık Demir, gebe kadınların kendileri ve bebekleri için önemli olan sağlıklı ve dengeli beslenme konusunda “zayıf not” aldıklarını söyledi. Gebelerin başta et, süt, süt ürünleri ve balık tüketimlerinin yetersiz olduğunu belirten Prof. Dr. Demir, “Geleneksel yemeğimiz tarhanayı bile gebelerin yüzde 30’u hiç ağzına koymuyor. Ayda 1-3 kez tüketenlerin oranı ise yüzde 19. Zengin besin içeriği ve düşük glisemik indeksi yüzünden tarhananın gebeler tarafından daha çok tercih edilmesini istiyoruz” dedi.
İzmir Kent Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Namık Demir, Sağlık Bakanlığının 2 yıl süren Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması’nın sonuçlarını değerlendirdi. Bu araştırma sonucunda ortaya gebelerin “kötü beslenme tablosu”nun çıktığını belirten Prof. Dr. Demir, “Gebelerin büyük bölümü maalesef endüstriyel gıda tüketimleriyle dengeli ve doğru beslenmenin çok uzağındalar. Bu araştırma sonucuna göre; gebe kadınların yüzde 83.9’u hiç pastörize süt, yüzde 56.3’ü hiç UHT süt ve yüzde 52’si ise hiç açık süt tüketmiyor. 100 gebeden 90’ı bağırsak florası ve sindirim için çok yararlı olan probiyotik süt ve süt ürünlerini hiç tüketmiyor. Geleneksel yemeğimiz tarhanayı bile gebelerin yüzde 30’u hiç ağzına koymuyor. Ayda 1-3 kez tüketenlerin oranı ise yüzde 19. Zengin besin içeriği ve düşük glisemik indeksi yüzünden tarhananın gebeler tarafından daha çok tercih edilmesini istiyoruz” diye konuştu.
Gebe beslenmesinde neler önemli?
Glisemik indeksi 20 olan tarhananın besin içeriği açısından zengin bir gıda olduğunu ve gebelere ısrarla önerdiklerini ifade eden Prof. Dr. Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Geleneksel yemeklerimiz arasında yer alan tarhanayı gebelerin yüzde 30’u tarafından hiç tüketilmediği ortaya çıktı. Yüzde 19’u ise ayda 1-3 kez tükettiğini ifade etmektedir. Ülkemizde farklı yörelerde yapılan 20 farklı çeşit tarhana var ve 100 gramında 15,5 gram protein, 5 gram yağ, 109 mg kalsiyum, 3,6 mg demir, 634 mg sodyum, 114 mg potasyum, 1.8 mg çinko, 78 mg magnezyum bulunuyor. Ayrıca, B1, B2, B6, C vitaminleri açısından da zengin bir gıda maddesi. Tarhana fermente olduğu için probiyotik açısından da zengin, böylesine değerli bir gıdanın gebeler tarafından daha çok tercih edilmesini istiyoruz. Gebelik sırasında mikrobesin desteği olarak 30 mg demir, 10 mg çinko, 150 mikrogram iyod, 400 mikrogram aktif folik asid, 2,5 mg B12 vitamini ve 50 mg C vitamini ve 600 ünite D vitamini ve 200 mg omega 3 kullanmak gebenin ve fetusun sağlığı açısından önemlidir. Aşırı karbonhidrat ve yağ tüketiminin gebeliğe bağlı diyabet oluşumu tetikleyebileceği göz ardı edilmemelidir. Vücut kitle indeksinin gebelik öncesinde<25 Kg/m2 olması, günde 30 dakika egzersiz yapmak ve sigara içmemek gebelikte ortaya çıkabilecek diyabeti yarı yarıya önler.”
Yetersiz beslenme tablosu
Demir, bu yetersiz beslenme tablosunu Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması’na katılan gebelerin besin tüketim sıklığı verileriyle şöyle açıkladı: "Yoğurt, ayranı her gün tüketenlerin sıklığı yüzde 57.1 iken peyniri her gün tüketenlerin sıklığı yüzde 89.0 olarak bildirildi.
Et grubundan dana eti yüzde 13.9 sıklıkla hiç tüketilmez iken yüzde 18.5 haftada 2-3 kez, yüzde 27.3 oranında haftada bir kez sıklıkla tüketiliyor. Tavuk etini ise; yüzde 3.7 gebe hiç tüketmiyor, haftada 2-3 kez tüketenlerin oranı 26.4, haftada bir tüketenlerin oranı ise 35.6. Her 100 gebeden 12’si hiç balık tüketmiyor. Her 100 gebeden 9’u haftada 2-3 kez balık tüketiyor, haftada bir tüketilme sıklığı ise yüzde 36.2."
Gebelerin yaklaşık yüzde 80’i beyaz ekmek tüketiyor
En sık tüketilen ürünler arasında yer alan yumurtanın yüzde 53.2 sıklıkla her gün, yüzde 13.7 sıklıkla haftada 4-5 kez tüketildiğini aktaran Demir, "Gebe kadınlarda sebzelerin her gün tüketilme sıklığı yüzde 64.3 iken meyveler için bu sıklık yüzde 78.8. Hiç beyaz ekmek yemeyen gebe oranı yüzde 5.2 olurken, her gün beyaz ekmek tüketenlerin sıklığı yüzde 79.7. Tam tahıllı ekmek, çavdar ekmeği, kepekli ekmek vb. gebe kadınların yüzde 61.5’i tarafından hiç tüketilmiyor. Bir sebze ve meyve cenneti olan ülkemizde taze sıkılmış meyve suları yüzde 38.9, taze sıkılmış sebze suları ise yüzde 96.1 sıklıkla hiç tüketilmiyor. Taze sıkılmış meyve sularının her gün tüketilme sıklığı yüzde 3.5, haftada 2-3 kez tüketilme sıklığı yüzde 7.5. Siyah çay yüzde 82.3, bitki çayları yüzde 1.4, yeşil çay yüzde 0.7, Türk kahvesi yüzde 12.6 sıklıkla her gün tüketiliyor. Zeytinyağı yüzde 41.3, ayçiçek yağı yüzde 72.3, tereyağı yüzde 36.6 sıklıkla her gün tüketiliyor. Sofra şekeri yüzde 30.3, bal, reçel, pekmez yüzde 10.9 sıklıkla hiç tüketilmiyor" dedi.
Kaynak: İHA
Gebe beslenmesinde neler önemli?
Glisemik indeksi 20 olan tarhananın besin içeriği açısından zengin bir gıda olduğunu ve gebelere ısrarla önerdiklerini ifade eden Prof. Dr. Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Geleneksel yemeklerimiz arasında yer alan tarhanayı gebelerin yüzde 30’u tarafından hiç tüketilmediği ortaya çıktı. Yüzde 19’u ise ayda 1-3 kez tükettiğini ifade etmektedir. Ülkemizde farklı yörelerde yapılan 20 farklı çeşit tarhana var ve 100 gramında 15,5 gram protein, 5 gram yağ, 109 mg kalsiyum, 3,6 mg demir, 634 mg sodyum, 114 mg potasyum, 1.8 mg çinko, 78 mg magnezyum bulunuyor. Ayrıca, B1, B2, B6, C vitaminleri açısından da zengin bir gıda maddesi. Tarhana fermente olduğu için probiyotik açısından da zengin, böylesine değerli bir gıdanın gebeler tarafından daha çok tercih edilmesini istiyoruz. Gebelik sırasında mikrobesin desteği olarak 30 mg demir, 10 mg çinko, 150 mikrogram iyod, 400 mikrogram aktif folik asid, 2,5 mg B12 vitamini ve 50 mg C vitamini ve 600 ünite D vitamini ve 200 mg omega 3 kullanmak gebenin ve fetusun sağlığı açısından önemlidir. Aşırı karbonhidrat ve yağ tüketiminin gebeliğe bağlı diyabet oluşumu tetikleyebileceği göz ardı edilmemelidir. Vücut kitle indeksinin gebelik öncesinde<25 Kg/m2 olması, günde 30 dakika egzersiz yapmak ve sigara içmemek gebelikte ortaya çıkabilecek diyabeti yarı yarıya önler.”
Yetersiz beslenme tablosu
Demir, bu yetersiz beslenme tablosunu Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması’na katılan gebelerin besin tüketim sıklığı verileriyle şöyle açıkladı: "Yoğurt, ayranı her gün tüketenlerin sıklığı yüzde 57.1 iken peyniri her gün tüketenlerin sıklığı yüzde 89.0 olarak bildirildi.
Et grubundan dana eti yüzde 13.9 sıklıkla hiç tüketilmez iken yüzde 18.5 haftada 2-3 kez, yüzde 27.3 oranında haftada bir kez sıklıkla tüketiliyor. Tavuk etini ise; yüzde 3.7 gebe hiç tüketmiyor, haftada 2-3 kez tüketenlerin oranı 26.4, haftada bir tüketenlerin oranı ise 35.6. Her 100 gebeden 12’si hiç balık tüketmiyor. Her 100 gebeden 9’u haftada 2-3 kez balık tüketiyor, haftada bir tüketilme sıklığı ise yüzde 36.2."
Gebelerin yaklaşık yüzde 80’i beyaz ekmek tüketiyor
En sık tüketilen ürünler arasında yer alan yumurtanın yüzde 53.2 sıklıkla her gün, yüzde 13.7 sıklıkla haftada 4-5 kez tüketildiğini aktaran Demir, "Gebe kadınlarda sebzelerin her gün tüketilme sıklığı yüzde 64.3 iken meyveler için bu sıklık yüzde 78.8. Hiç beyaz ekmek yemeyen gebe oranı yüzde 5.2 olurken, her gün beyaz ekmek tüketenlerin sıklığı yüzde 79.7. Tam tahıllı ekmek, çavdar ekmeği, kepekli ekmek vb. gebe kadınların yüzde 61.5’i tarafından hiç tüketilmiyor. Bir sebze ve meyve cenneti olan ülkemizde taze sıkılmış meyve suları yüzde 38.9, taze sıkılmış sebze suları ise yüzde 96.1 sıklıkla hiç tüketilmiyor. Taze sıkılmış meyve sularının her gün tüketilme sıklığı yüzde 3.5, haftada 2-3 kez tüketilme sıklığı yüzde 7.5. Siyah çay yüzde 82.3, bitki çayları yüzde 1.4, yeşil çay yüzde 0.7, Türk kahvesi yüzde 12.6 sıklıkla her gün tüketiliyor. Zeytinyağı yüzde 41.3, ayçiçek yağı yüzde 72.3, tereyağı yüzde 36.6 sıklıkla her gün tüketiliyor. Sofra şekeri yüzde 30.3, bal, reçel, pekmez yüzde 10.9 sıklıkla hiç tüketilmiyor" dedi.