Birinci Dünya Savaşı Gazisi Samsunlu Hüsnü Başerli'nin Protez Kolu Memleketindeki Müzede Sergilenecek
Birinci Dünya Savaşı döneminde kolunu kaybeden Samsunlu gazi Hüsnü Başerli'nin kullandığı ahşap protez kol, sergilenmek üzere torunları tarafından müzeye bağışlandı.
Samsun Büyükşehir Belediyesinden yapılan yazılı açıklamaya göre, 1912-1913 yıllarında Balkan Savaşı'na katılan Hüsnü Başerli, Birinci Dünya Savaşı'nın başlamasıyla 1915 yılında Çanakkale Cephesi'ne gönderildi.
Seddülbahir, Kilitbahir ve Conkbayırı cephelerinde savaşan Hüsnü Başerli, yaralandı. İstanbul'da 8 ay tedavi gördükten sonra yeniden vatan savunmasına katılan Başerli, doğu cephesinde görevlendirildi.
Bayburt sırtlarında Ruslarla yapılan savaşta şarapnel parçalarının isabet etmesi nedeniyle sağ kolu ile vücudunun çeşitli yerlerinden yaralanan Başerli'nin kangren olan kolu, koltuk altı bölümünden kesildi.
Ruslara esir düşen ve 2,5 yıl esaretten sonra Moskova Antlaşması ile gerçekleşen esir mübadelesiyle Türkiye'ye getirilen Başerli, Ankara'dan Ladik ilçesine bağlı Yukarı Gölyazı Mahallesi'ne, yürüyerek 8 günde döndü.
Devlet tarafından 1927 yılında yaptırılan ahşap protez kolu kullanmaya başlayan gazi Başerli'ye sonraki yıllarda İstiklal Madalyası verilip gazilik maaşı bağlandı. 1936 yılında ikinci protez kol yaptırılan Hüsnü Başerli, 1982 yılında 90 yaşında vefat etti.
Gazi dedelerinin kabrini sık sık ziyaret eden torunları emekli öğretmenler 75 yaşındaki Seyit Ahmet Başerli ile 72 yaşındaki Azmi Başerli, yaptırılan ilk protez kolu 2017 yılında Ladik'teki Ambarköy Açık Hava Müzesi'ne bağışlamıştı.
Torunları, uzun zaman kullanılan ikinci ahşap protez kolu da Samsun Büyükşehir Belediyesi Sadi Tekkesi Kuvayi Milliye Müzesi'ne hibe etti.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Seyit Ahmet Başerli, dedesinin 18 yaşına kadar köyünde yaşadığını, Balkan Savaşı başlayınca askere alındığını belirtti.
Birinci Dünya Savaşı'nın ardından çiftçilikle uğraştığını aktaran Başerli, "Biz onun anlattığı Milli Mücadele hatıralarıyla büyüdük. Neşeli ve babayiğit bir adamdı. Dik ve dikkatli yürürdü. Kendisi okuyamadığı için eğitime büyük önem verirdi. Gazi maaşı bağlanınca bizleri okutup öğretmen yaptı. Biz de dedemin kullandığı takma ahşap protez kolu müzeye bağışladık. Onu çok özlüyor ve onunla büyük gurur duyuyorum." ifadelerini kullandı.
Azmi Başerli ise dedesinin öğrenciyken kendilerine harçlık verip, "Gidip okuyacaksınız, adam olacaksınız, meslek sahibi olduktan sonra bizleri hatırlayacaksınız" dediğini anlatarak, şunları kaydetti:
"Ben de dedeme, okuyacağıma ve ömrümün sonuna kadar hatırlayacağıma dair söz verirdim. Camiye gitmemize büyük önem verirdi. Okumamızda ve aile kurmamızda üzerimizde çok hakkı vardır. Tek koluyla, kalınca odunları jilet gibi rahatlıkla yarabilen güçteydi. Böyle bir dede herkese nasip olmaz. Çanakkale şehitlerimizi ve gazilerimizi dedem vesilesiyle rahmetle anıyorum."
Kaynak: AA
Seddülbahir, Kilitbahir ve Conkbayırı cephelerinde savaşan Hüsnü Başerli, yaralandı. İstanbul'da 8 ay tedavi gördükten sonra yeniden vatan savunmasına katılan Başerli, doğu cephesinde görevlendirildi.
Bayburt sırtlarında Ruslarla yapılan savaşta şarapnel parçalarının isabet etmesi nedeniyle sağ kolu ile vücudunun çeşitli yerlerinden yaralanan Başerli'nin kangren olan kolu, koltuk altı bölümünden kesildi.
Ruslara esir düşen ve 2,5 yıl esaretten sonra Moskova Antlaşması ile gerçekleşen esir mübadelesiyle Türkiye'ye getirilen Başerli, Ankara'dan Ladik ilçesine bağlı Yukarı Gölyazı Mahallesi'ne, yürüyerek 8 günde döndü.
Devlet tarafından 1927 yılında yaptırılan ahşap protez kolu kullanmaya başlayan gazi Başerli'ye sonraki yıllarda İstiklal Madalyası verilip gazilik maaşı bağlandı. 1936 yılında ikinci protez kol yaptırılan Hüsnü Başerli, 1982 yılında 90 yaşında vefat etti.
Gazi dedelerinin kabrini sık sık ziyaret eden torunları emekli öğretmenler 75 yaşındaki Seyit Ahmet Başerli ile 72 yaşındaki Azmi Başerli, yaptırılan ilk protez kolu 2017 yılında Ladik'teki Ambarköy Açık Hava Müzesi'ne bağışlamıştı.
Torunları, uzun zaman kullanılan ikinci ahşap protez kolu da Samsun Büyükşehir Belediyesi Sadi Tekkesi Kuvayi Milliye Müzesi'ne hibe etti.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Seyit Ahmet Başerli, dedesinin 18 yaşına kadar köyünde yaşadığını, Balkan Savaşı başlayınca askere alındığını belirtti.
Birinci Dünya Savaşı'nın ardından çiftçilikle uğraştığını aktaran Başerli, "Biz onun anlattığı Milli Mücadele hatıralarıyla büyüdük. Neşeli ve babayiğit bir adamdı. Dik ve dikkatli yürürdü. Kendisi okuyamadığı için eğitime büyük önem verirdi. Gazi maaşı bağlanınca bizleri okutup öğretmen yaptı. Biz de dedemin kullandığı takma ahşap protez kolu müzeye bağışladık. Onu çok özlüyor ve onunla büyük gurur duyuyorum." ifadelerini kullandı.
Azmi Başerli ise dedesinin öğrenciyken kendilerine harçlık verip, "Gidip okuyacaksınız, adam olacaksınız, meslek sahibi olduktan sonra bizleri hatırlayacaksınız" dediğini anlatarak, şunları kaydetti:
"Ben de dedeme, okuyacağıma ve ömrümün sonuna kadar hatırlayacağıma dair söz verirdim. Camiye gitmemize büyük önem verirdi. Okumamızda ve aile kurmamızda üzerimizde çok hakkı vardır. Tek koluyla, kalınca odunları jilet gibi rahatlıkla yarabilen güçteydi. Böyle bir dede herkese nasip olmaz. Çanakkale şehitlerimizi ve gazilerimizi dedem vesilesiyle rahmetle anıyorum."