Malatya'da Teknokent'ten Teknoköy'e

Malatya Teknokent Genel Müdürü Doç. Dr. Adnan Fatih Kocamaz verdigi bilgide, Malatya’da Teknoköy kuracaklarini belirterek, Teknoköy’ün mimarisinin Selçuklulardan esinlendigini söyledi. Kocamaz, “Gençler Avrupa ve Amerika’daki bilim insanlarina özenmek yerine kendi geçmislerindeki Türk-Islam alimlerini tanimasini ve rol model almasini saglamak istedik” dedi.

Malatya'da Teknokent'ten Teknoköy'e
Malatya Teknokent Genel Müdürü Doç. Dr. Adnan Fatih Kocamaz tasarladigi “Teknoköy” projesi hakkinda Inönü Üniversitesi Iletisim Fakültesi ögrencilerine bilgi verdi.

Kocamaz, Teknokent’e üye firma sayisinin 85 oldugunu, artik Teknokent’in bulundugu binaya sigamadigini her geçen gün artan firma sayisi ile yeni bir alana ihtiyaçlari oldugunu ifade ederek, “Bu ihtiyaç nedeni ile ortaya çikan ve bir hayalle baslayan Teknoköy projesini gelistirdik. Teknoköy hayalini baslatan birinci sebep, var olan binanin yetersiz olmasidir. Teknoparklar genelde dikey mimari ile insa ediliyor. Çok katli mimarilerde her kat bir digeri ile ayni oldugu için özel ihtiyaçlara göre dizayn edilemiyor. Fakat yillar içerisinde tecrübeyle gördük ki, Ar-Ge, yazilim gibi teknolojik islerle ugrasan firmalarin alan ve tasarim ihtiyaçlari birbirinden farkli olabiliyor. Mesela yazilim firmalari daha çok genis açik alanlar isterken, Ar-Ge firmalari üretim alanlari, temiz oda veya laboratuvar alanlari gibi ihtiyaçlari nedeniyle hem açik hem kapali alanlara ihtiyaç duyuyor. Yine her firmanin personel sayisina göre alan ihtiyaci da degisiklik gösteriyor. Çok katli binalarin mimari özelliginden dolayi bu ihtiyaçlari saglamak çok zor oluyor. Çok katli mimarinin bir diger dezavantaji ise Malatya’nin deprem bölgesi olmasi nedeniyle çok katli binalar deprem sirasinda agir veya hafif hasarlar alabiliyor veya çatlaklar, kirilmalar, esyalarin veya pahali cihazlarin yere düsmesine sebep olarak mali hasarlar verebiliyor. Bir diger problem ise Teknokent firmalari gibi bedenselden ziyade zihinsel aktivitenin çok fazla oldugu yazilim veya Ar-Ge firmalarinin çalisanlari sürekli olarak kapali, beton duvarlarin arasinda kalmasidir. Bu da çalisan üzerinde stres, elektrostatik yük birikmesi, manyetik alan etkisi gibi nedenlerle yipranmalara sebep oluyor ve bu da çalisma veriminin düsmesine neden oluyor. Bu tip yüksek zihinsel aktivite gerektiren islerde çalisan insanlar yesili, gökyüzünü, günesi ve bulutlari görerek çalistiklari zaman daha mutlu olduklari ve çalismalarindaki verimin arttigi biliniyor. Biz de yeni yerlesim alani için tasarlayacagimiz yeni mimarinin, farkli firmalarin farkli taleplerini giderecek ve bu problemlerin hepsini asmaya yardimci olacak radikal bir mimari olmasi gerektigini düsündük. Bu sebeplerin hepsini göz önüne alinca tasarladigimiz binalari dikey mimari yerine yatay mimariyi esas alan ve bahçe içinde birbirinden bagimsiz firmalar yapmayi düsündük” seklinde konustu.

Kocamaz, “Ülkemizde birçok yerde ’Silikon’, ’vadi’, ’cyber’ gibi Teknoparklar insa ediliyor. Buralar için kullanilan kelimelerin birçogu Avrupa ve Amerika’dan taklit edilen kelimelerdir. Biz kendi özümüzden gelen kelimelerle bunu kullanmak istedik. O yüzden geçmisi yansitan, özümüzü yansitan ‘köy’ kelimesini ve teknolojiyi yansitan ‘tekno’ kelimesini bir araya getirdik. Bu nedenle köy evleri mantigi ile bir teknokent tasarlamaya basladik. Bunun ilk çizimlerini ben karakalemle çizdim. Hayal ettigim seyi yansitmaya çalistim. Sonrasinda Firat Kalkinma Ajansi’nin (FKA) fizibilite destegi ile Teknoköy’ün ilk halini temsil eden mimari projelerimiz basarili bir mimarlik firmasi tarafindan çizildi. Çizimlerin her asamasinda toplantilar yaptik. Ilk basta mimarlarin tepkisi ile karsilassak da dört mimari özelligin ayni anda görünmesini istedik: Selçuklu mimarisi, Malatya evleri mimarisi, tas ev mimarisi ve modern mimari. Bu sayede geçmis ile gelecegi birlestiren bir Teknokent oldugunu mimaride de göstermek istedik. Fakat sonrasinda ortaya çikan tasarimlar gerçekten çok güzel oldu” ifadelerini kullandi.

“Hibrit mimari ile birlesen Teknoköyler tasarlandi”

Kocamaz, hayalini kurdugu 4 mimarinin yapilarda kullanilmasini ve bu sekilde tasarlandiklarini belirterek, “Malatya Selçuklu Imparatorlugu’nun Anadolu’daki ilk yerlesim alanlarindan birisi olmasi nedeni ile tasarim detaylarinda Selçuklu mimarisinin görünmesini, Malatya evlerinin mimarisini yansitmasini istedik. Bunlarin yaninda bölge köy ev mimarini yansitan tas ev mimarisinin görünmesini istedik. Bu üç geçmisi yansitan mimari özellikle birlikte Teknoköy’ün gelecegi ve gelecek teknolojileri hedefledigini göstermek için dördüncü mimari olarak modern mimari detaylarinin yansitilmasini istedik. Gerçekten de bu dört mimari ile geçmis ve gelecegin özümseyen, hibrit bir mimari ortaya çikardik” dedi.

Kocamaz, bina tasarimlarinin yani sira cadde ve sokak tasarimlarinda da farkli bir konsept olusturduklarini söyleyerek söyle devam etti:

“Geçmisine baglanarak ve gelecegi hedefleme konseptinde bir diger adimi da söyle planladik: Teknoköy’ü olusturan tüm cadde ve sokaklara ünlü Türk/Islam bilim insanlarinin adlarini verdik. Buna ek olarak ismini verdigimiz kisilerin büstlerini, bu caddelerin baslarina ve sonlarina koyalim, hayat hikâyelerini altlarina kisaca anlatalim istedik. Caddede bunlarin aralarina ise o ünlü bilim insaninin hayati boyunca gelistirdigi ürün veya teknolojilerin görsellerini emitasyon olarak yerlestirmeyi planladik. Dolayisiyla bu caddelere giren her bir genç bu bilim insanlarini tanisin istedik. Gençler Avrupa ve Amerika’daki bilim insanlarina özenmek yerine kendi geçmislerindeki Türk-Islam alimlerini tanimasini ve rol model almasini saglamak istedik. Yani bir genç Teknoköy’ün caddesinde yürürken, geçmisinde atalarinin neler yaptigini, hangi bilimsel gelismeleri sagladigini gördügü gibi sag ve soluna baktiginda da yeni teknolojileri gelistirdigi firmalari görerek ilham almak ve rol model almak için yabancilari taklit etmek zorunda olmadigini görecek. Bu vesile ile bir diger hedefimizi de Teknoköy’ün cadde ve sokaklarini açik hava müzesine çevirmek olarak belirledik.”

Her firma alinmayacak

Teknoköy’e kimlerin basvuracagi hakkinda da bilgi veren Kocamaz “Bizim tasarladigimiz bu yere her firmayi alamayacagiz. Iki sekilde alim yapmayi planliyoruz. Birincisi Teknopark’ta yerlesik olan küçük ölçekli firmalarin Teknoköy’de geçebilmesi için Teknokent’te üçüncü yilini doldurmus olmasi ve en az 10 personele sahip olmasi durumunda bu firmamiz Teknoköy’de yer talep etme hakkina sahip olabilecek. Eger daha önce Teknopark disinda ve Ar-Ge- Tasarim-Yazilim çalismalarini Teknoköy’de yapmak isteyen bir firmaysa o zaman da firmanin yillik cirosuna, çalisan personel sayisina ve kaç yillik bir firma olduguna bakarak bu üç kriterde bizi tatmin edecek boyuttaki firmalara Teknoköy’de yer vermeyi planliyoruz. Dolayisiyla Teknoköy’de bulunacak her firmanin çok islevsel ve çok iyi nitelikte is yapmasini istiyoruz” seklinde konustu.

Kaynak: İHA