Bakan Dönmez, Burdur'da Maden Rehabilitasyon Alaninda Konustu Açiklamasi
'Bugün yenilenebilir enerji kurulu gücümüz yüzde 54 seviyesine ulasti. Son 3 yildir devreye aldigimiz kurulu gücümüzün neredeyse tamamina yakini yenilenebilir enerji kaynakli. 2017'den bu yana enerji verimliligi uygulamalarindan 1 milyar dolardan daha fazla bir tasarruf sagladik' 'Üretimi tamamlanan maden sahalarinin rehabilitasyonunu da hizla tamamlayarak yeniden dogaya kazandiriyoruz'
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakani Fatih Dönmez, "Bugün yenilenebilir enerji kurulu gücümüz yüzde 54 seviyesine ulasti. Son 3 yildir devreye aldigimiz kurulu gücümüzün neredeyse tamamina yakini yenilenebilir enerji kaynakli. 2017'den bu yana enerji verimliligi uygulamalarindan 1 milyar dolardan daha fazla bir tasarruf sagladik." dedi.
Dönmez, Burdur'da Maden Sanayii Isverenleri Sendikasi (MASIS) maden rehabilitasyon alaninda fidan dikti, mermer isçileriyle bir araya geldi.
Mermer santiyesinde düzenlenen programda konusan Dönmez, agaçlandirma ve rehabilitasyon çalismasinin açilisi vesilesiyle Burdur'da olmaktan memnuniyet duydugunu belirtti.
Enerji ve tabii kaynaklar politikalarini planlarken ve yürütürken "3E" olarak vurguladiklari enerji, ekonomi ve ekoloji dengesini gözettiklerini bildiren Dönmez, bu çerçevede "Madenler de bizim çevre de. Ne madenlerimizden vazgeçeriz ne de çevremizden." diyerek bu hususun altini çizdiklerini anlatti.
Dönmez, Türkiye ne zaman madenlerle ilgili bir adim atsa birtakim güruhun adeta bir koro halinde hep itiraz ettigini dile getirerek "Akildan, bilimden, izandan uzak ideolojileri dallanip budaklanir taraftar toplamaya baslarlar, iste o zaman dillerinin altindaki baklayi çikarirlar. Biz bu hikayeyi daha önce çok gördük. 'Mesele agaç degil, sen hala anlamadin mi?' deyip tüm Türkiye'yi atese verenler daha dün gibi hafizalarimizda. Tabii biz onlarin kim olduklarini, niyetlerinin ne oldugunu, neyi amaçladiklarini gayet iyi biliyoruz." ifadesini kullandi.
Televizyonlarda, sosyal medyada, gazetelerde, Mecliste hatta bizzat sahalari gezerek yapilan agaçlandirma çalismalarini, öncesi ve sonrasi görselleriyle her zaman kamuoyuyla paylastiklarina dikkati çeken Dönmez, bugün artik dogaya karsi sorumluluklarinin sadece ulusal boyutta olmadigini, dünyanin iklim degisikligiyle mücadele ettigi bugünlerde enerjinin de sorumlu bir sekilde üretilmesi için bütün planlamalarini buna göre yaptiklarini söyledi.
- "Bu yilin ilk 11 ayinda 5 milyar dolarin üzerinde maden ihracati gerçeklestirdik"
Bakan Dönmez, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliginde ciddi mesafeler kat ettiklerine vurgu yaparak "Bugün yenilenebilir enerji kurulu gücümüz yüzde 54 seviyesine ulasti. Son 3 yildir devreye aldigimiz kurulu gücümüzün neredeyse tamamina yakini yenilenebilir enerji kaynakli. 2017'den bu yana enerji verimliligi uygulamalarindan 1 milyar dolardan daha fazla bir tasarruf sagladik." diye konustu.
Madencilik alaninda ise yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salginina ragmen mevcut üretim rakamlarini ve pazarlari koruduklarina deginen Dönmez, bu yilin ilk 11 ayinda 5 milyar dolarin üzerinde maden ihracati gerçeklestirildigini, yil sonu hedeflerinin ise 6 milyar dolarlik ihracat rakamina ulasmak oldugunu aktardi.
Dönmez, madenciligin ekonomik büyümenin, gelismenin, teknolojinin ve pek çok sektörün altyapisini olusturduguna isaret ederek "Madencilikte hiçbir zaman taviz vermedigimiz iki kirmizi çizgimiz var; is sagligi, güvenligi ve çevre. Maden sahalarimizin denetimlerini az riskli, riskli ve çok riskli olmak üzere 3 sinifa ayirdik. Az riskli gruptaki madenlerimizi yilda en az bir, riskli grupta yer alan madenlerimizi yilda en az iki ve çok riskli gruptaki madenlerimizi ise yilda en az dört kez denetliyoruz." dedi.
Güvenli ve insan odakli madenciligin bir is kültürü haline gelmesi için gerekli yasal düzenlemeleri hayata geçirdiklerini belirten Dönmez sunlari kaydetti:
"Öte yandan, üretimi tamamlanan maden sahalarinin rehabilitasyonunu da hizla tamamlayarak yeniden dogaya kazandiriyoruz. Birileri madenciligi doga karsiti bir is kolu gibi gösterse de aslinda madencilik gerek isletme esnasinda gerekse de üretim sonrasi hem kazanan hem kazandiran bir is kolu. Isletme esnasinda madencilik sektörümüz, isletme sonrasinda ise sahanin tarimsal üretime devam etmesiyle üreticilerimiz kazaniyor. Iki yönü bir kazan-kazan durumu söz konusu burada. Bugün MASIS'in açilisini gerçeklestirecegimiz rehabilitasyon sahasi da bunun en güzel örneklerinden biri. Üretimi tamamlanan sahamizda tibbi aromatik bitkiler basta olmak üzere toplamda 246 bin metrekarelik bir alan agaçlandirildi. Bölgemiz 60 bin lavanta, 5 bin biberiye, 7 bin 500 badem ve 5 ton sedir karpeli ve deve dikeniyle yeniden yesillendirildi."
- "5 yil içinde toplam 2 milyon 723 bin 473 fidani toprakla bulusturduk"
Dönmez, sahalarin tekrar dogaya kazandirilmasinin yöre halki için de önemli bir kazanç kapisi olacagina dikkati çekerek üretimi biten maden sahasinin tarimsal faaliyetle bölge için katma deger yaratmaya devam edecegini dile getirdi.
Ülkenin orman varligini artirmak için "Bir Enerji Bir Nefes" projesini baslattiklarini animsatan Dönmez, "Yaklasik 5 yil önce. Elektrik, dogal gaz, petrol ve madencilik sektörlerimizle birlikte bu 5 yil içinde toplam 2 milyon 723 bin 473 fidani toprakla bulusturduk." dedi.
Dönmez, enerji ve madencilik sektörünün üretim öncesinde, üretim esnasinda ve üretim sonrasinda sürekli kazandiran, çarpan etkisi yüksek sektörler olduguna vurgu yaparak "Ne derlerse desinler, biz ülkemiz için her zaman en iyi olduguna inandigimiz seyleri yapmaya devam edecegiz." ifadesini kullandi.
2014-2018 yillarinda Maden Sahalari Rehabilitasyon Eylem Plani'ni hayata geçirdiklerini hatirlatan Dönmez söyle devam etti:
"Bu kapsamda 5 bin 849 hektarlik bir alanda ruhsat sahipleri ve STK'lerimizle toplam 1 milyon 627 bin 298 fidani toprakla bulusturduk. 2019 ve 2020'de de maden sahalarimizin bakimina ve agaçlandirilmasina devam ettik. Son 2 yilda toplam 827 bin 286 fidanimizi daha orman varligimiza dahil ettik. Bakanligimizin kurumlari da bu konuda hummali bir çalisma içerisinde. Türkiye Kömür Isletmeleri (TKI) son üretim sahalarina son 30 yilda toplam 10 milyon 754 bin 837 agaç dikti. Lavanta Yetistiriciligi Projesi bu mantikla ortaya çikan ve yürütülen bir is. Bu projeyle büyük oranda ithal ettigimiz tibbi-aromatik lavanta süs bitkisinin ve ürünlerinin ithalatini azaltacagiz. Ileride kurulmasi planlanan distilasyon tesisimizle de insallah ekonomimize önemli bir girdi daha saglamis olacagiz.
- "Ege Bölgesi'ndeki sahalarimiza 7 bin 700 zeytin agaci diktik"
Bakan Dönmez, TKI'nin maden sahalarinin rehabilite edilmesi ve yeniden ekonomiye kazandirilmasi konusunda ciddi bir tecrübeye sahip olduguna deginerek "Ege Bölgesi'ndeki sahalarimiza 7 bin 700 zeytin agaci diktik. Bu agaçlardan yilda ortalama 5 bin ila 6 bin 500 litre zeytinyagi elde ediyoruz." diye konustu.
Dogru adimlar atildigi takdirde doganin kendini yeniledigine isaret eden Dönmez konusmasini söyle tamamladi:
"Çünkü doga varsa insan var. Insanoglunun varligi özünde doganin nimetlerine, çevrenin varligina bagli. Her zaman elimizin altinda oldugu için çogu zaman kiymetini kaybedince anliyoruz ama asil önemli olan var olanin degerini bilmek, onu en iyi sekilde koruyup yüceltmek. Dogru rehabilitasyon örnekleriyle maden sahalarimiz, üretim sonrasinda da bölgeye ve ülkemize deger katmaya devam ediyor. Bizler en güzel örnekleriyle bu isi anlatmaya devam edecegiz. Sürdürülebilir madenciligi sürdürülebilir bir gelecek anlayisi içerisinde ele aliyoruz. Bizler dogaya deger katan, doganin renkleriyle uyum içinde faaliyet gösteren, doganin önünde saygiyla egilen bir madencilik kültürünün olusmasi için gayret ediyoruz. Yerin altindaki her bir cevheri, yerin üstündeki güzelliklerle tamamlamaya kararliyiz."
Kaynak: AA
Dönmez, Burdur'da Maden Sanayii Isverenleri Sendikasi (MASIS) maden rehabilitasyon alaninda fidan dikti, mermer isçileriyle bir araya geldi.
Mermer santiyesinde düzenlenen programda konusan Dönmez, agaçlandirma ve rehabilitasyon çalismasinin açilisi vesilesiyle Burdur'da olmaktan memnuniyet duydugunu belirtti.
Enerji ve tabii kaynaklar politikalarini planlarken ve yürütürken "3E" olarak vurguladiklari enerji, ekonomi ve ekoloji dengesini gözettiklerini bildiren Dönmez, bu çerçevede "Madenler de bizim çevre de. Ne madenlerimizden vazgeçeriz ne de çevremizden." diyerek bu hususun altini çizdiklerini anlatti.
Dönmez, Türkiye ne zaman madenlerle ilgili bir adim atsa birtakim güruhun adeta bir koro halinde hep itiraz ettigini dile getirerek "Akildan, bilimden, izandan uzak ideolojileri dallanip budaklanir taraftar toplamaya baslarlar, iste o zaman dillerinin altindaki baklayi çikarirlar. Biz bu hikayeyi daha önce çok gördük. 'Mesele agaç degil, sen hala anlamadin mi?' deyip tüm Türkiye'yi atese verenler daha dün gibi hafizalarimizda. Tabii biz onlarin kim olduklarini, niyetlerinin ne oldugunu, neyi amaçladiklarini gayet iyi biliyoruz." ifadesini kullandi.
Televizyonlarda, sosyal medyada, gazetelerde, Mecliste hatta bizzat sahalari gezerek yapilan agaçlandirma çalismalarini, öncesi ve sonrasi görselleriyle her zaman kamuoyuyla paylastiklarina dikkati çeken Dönmez, bugün artik dogaya karsi sorumluluklarinin sadece ulusal boyutta olmadigini, dünyanin iklim degisikligiyle mücadele ettigi bugünlerde enerjinin de sorumlu bir sekilde üretilmesi için bütün planlamalarini buna göre yaptiklarini söyledi.
- "Bu yilin ilk 11 ayinda 5 milyar dolarin üzerinde maden ihracati gerçeklestirdik"
Bakan Dönmez, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliginde ciddi mesafeler kat ettiklerine vurgu yaparak "Bugün yenilenebilir enerji kurulu gücümüz yüzde 54 seviyesine ulasti. Son 3 yildir devreye aldigimiz kurulu gücümüzün neredeyse tamamina yakini yenilenebilir enerji kaynakli. 2017'den bu yana enerji verimliligi uygulamalarindan 1 milyar dolardan daha fazla bir tasarruf sagladik." diye konustu.
Madencilik alaninda ise yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salginina ragmen mevcut üretim rakamlarini ve pazarlari koruduklarina deginen Dönmez, bu yilin ilk 11 ayinda 5 milyar dolarin üzerinde maden ihracati gerçeklestirildigini, yil sonu hedeflerinin ise 6 milyar dolarlik ihracat rakamina ulasmak oldugunu aktardi.
Dönmez, madenciligin ekonomik büyümenin, gelismenin, teknolojinin ve pek çok sektörün altyapisini olusturduguna isaret ederek "Madencilikte hiçbir zaman taviz vermedigimiz iki kirmizi çizgimiz var; is sagligi, güvenligi ve çevre. Maden sahalarimizin denetimlerini az riskli, riskli ve çok riskli olmak üzere 3 sinifa ayirdik. Az riskli gruptaki madenlerimizi yilda en az bir, riskli grupta yer alan madenlerimizi yilda en az iki ve çok riskli gruptaki madenlerimizi ise yilda en az dört kez denetliyoruz." dedi.
Güvenli ve insan odakli madenciligin bir is kültürü haline gelmesi için gerekli yasal düzenlemeleri hayata geçirdiklerini belirten Dönmez sunlari kaydetti:
"Öte yandan, üretimi tamamlanan maden sahalarinin rehabilitasyonunu da hizla tamamlayarak yeniden dogaya kazandiriyoruz. Birileri madenciligi doga karsiti bir is kolu gibi gösterse de aslinda madencilik gerek isletme esnasinda gerekse de üretim sonrasi hem kazanan hem kazandiran bir is kolu. Isletme esnasinda madencilik sektörümüz, isletme sonrasinda ise sahanin tarimsal üretime devam etmesiyle üreticilerimiz kazaniyor. Iki yönü bir kazan-kazan durumu söz konusu burada. Bugün MASIS'in açilisini gerçeklestirecegimiz rehabilitasyon sahasi da bunun en güzel örneklerinden biri. Üretimi tamamlanan sahamizda tibbi aromatik bitkiler basta olmak üzere toplamda 246 bin metrekarelik bir alan agaçlandirildi. Bölgemiz 60 bin lavanta, 5 bin biberiye, 7 bin 500 badem ve 5 ton sedir karpeli ve deve dikeniyle yeniden yesillendirildi."
- "5 yil içinde toplam 2 milyon 723 bin 473 fidani toprakla bulusturduk"
Dönmez, sahalarin tekrar dogaya kazandirilmasinin yöre halki için de önemli bir kazanç kapisi olacagina dikkati çekerek üretimi biten maden sahasinin tarimsal faaliyetle bölge için katma deger yaratmaya devam edecegini dile getirdi.
Ülkenin orman varligini artirmak için "Bir Enerji Bir Nefes" projesini baslattiklarini animsatan Dönmez, "Yaklasik 5 yil önce. Elektrik, dogal gaz, petrol ve madencilik sektörlerimizle birlikte bu 5 yil içinde toplam 2 milyon 723 bin 473 fidani toprakla bulusturduk." dedi.
Dönmez, enerji ve madencilik sektörünün üretim öncesinde, üretim esnasinda ve üretim sonrasinda sürekli kazandiran, çarpan etkisi yüksek sektörler olduguna vurgu yaparak "Ne derlerse desinler, biz ülkemiz için her zaman en iyi olduguna inandigimiz seyleri yapmaya devam edecegiz." ifadesini kullandi.
2014-2018 yillarinda Maden Sahalari Rehabilitasyon Eylem Plani'ni hayata geçirdiklerini hatirlatan Dönmez söyle devam etti:
"Bu kapsamda 5 bin 849 hektarlik bir alanda ruhsat sahipleri ve STK'lerimizle toplam 1 milyon 627 bin 298 fidani toprakla bulusturduk. 2019 ve 2020'de de maden sahalarimizin bakimina ve agaçlandirilmasina devam ettik. Son 2 yilda toplam 827 bin 286 fidanimizi daha orman varligimiza dahil ettik. Bakanligimizin kurumlari da bu konuda hummali bir çalisma içerisinde. Türkiye Kömür Isletmeleri (TKI) son üretim sahalarina son 30 yilda toplam 10 milyon 754 bin 837 agaç dikti. Lavanta Yetistiriciligi Projesi bu mantikla ortaya çikan ve yürütülen bir is. Bu projeyle büyük oranda ithal ettigimiz tibbi-aromatik lavanta süs bitkisinin ve ürünlerinin ithalatini azaltacagiz. Ileride kurulmasi planlanan distilasyon tesisimizle de insallah ekonomimize önemli bir girdi daha saglamis olacagiz.
- "Ege Bölgesi'ndeki sahalarimiza 7 bin 700 zeytin agaci diktik"
Bakan Dönmez, TKI'nin maden sahalarinin rehabilite edilmesi ve yeniden ekonomiye kazandirilmasi konusunda ciddi bir tecrübeye sahip olduguna deginerek "Ege Bölgesi'ndeki sahalarimiza 7 bin 700 zeytin agaci diktik. Bu agaçlardan yilda ortalama 5 bin ila 6 bin 500 litre zeytinyagi elde ediyoruz." diye konustu.
Dogru adimlar atildigi takdirde doganin kendini yeniledigine isaret eden Dönmez konusmasini söyle tamamladi:
"Çünkü doga varsa insan var. Insanoglunun varligi özünde doganin nimetlerine, çevrenin varligina bagli. Her zaman elimizin altinda oldugu için çogu zaman kiymetini kaybedince anliyoruz ama asil önemli olan var olanin degerini bilmek, onu en iyi sekilde koruyup yüceltmek. Dogru rehabilitasyon örnekleriyle maden sahalarimiz, üretim sonrasinda da bölgeye ve ülkemize deger katmaya devam ediyor. Bizler en güzel örnekleriyle bu isi anlatmaya devam edecegiz. Sürdürülebilir madenciligi sürdürülebilir bir gelecek anlayisi içerisinde ele aliyoruz. Bizler dogaya deger katan, doganin renkleriyle uyum içinde faaliyet gösteren, doganin önünde saygiyla egilen bir madencilik kültürünün olusmasi için gayret ediyoruz. Yerin altindaki her bir cevheri, yerin üstündeki güzelliklerle tamamlamaya kararliyiz."