'Uyku Yapisini Bozan 87 Ayri Hastalik Bulunuyor'

Medipol Mega Üniversite Hastanesi Gögüs Hastaliklari Bölümünden Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, hayatin devamliligi için sart olan uykunun önemine iliskin açiklamalarda bulundu. Prof. Dr. Akkoyunlu, uykunun tüm canlilar için vazgeçilmez oldugunu belirterek, “Insanin yasina göre uyku evrelerinin ihtiyaci ve sekli kismen degisir. Uyku, ön bellege aldigimiz bilgilerin uzun bellege atilmasini saglar. Bilginin islenmesine yardimci olur. Ayni zamanda beyin hücreleri arasinda link kurarak, akil dedigimiz beynin kullanilmasini saglayan ana temel yapi taslarini olusturur. Ayrica konsantrasyon ve refleks koordinasyonlarini saglar. Bununla beraber kalbin ritmini, çalisma seklini ve kardiyovasküler sistemi düzenler. Hormonlari düzenleyerek büyümeyi saglar. Özellikle büyüme hormonu sadece geceleri salgilanir. Bu nedenle anneler çocuklarina uyusun da büyüsün derler, yesin de büyüsün demezler. Yedigi zaman insan kilo alir ama uyudugu zaman büyür” diye konustu.



"Cilt sagligi için büyük önem tasiyor"

Eriskinlerde ise büyüme hormonunun, büyüme durmasina ragmen çok ciddi bir isleve sahip oldugunu ifade eden Prof. Dr. Akkoyunlu, söyle devam etti: "Eriskinlerde büyüme hormonu yaslanmanin gecikmesini, cilt bütünlügünün korunmasini, cilt güzelliginin saglanmasini, tüm organlarin korunmasini ve idamesini saglar. Ayni zamanda seker hastaliginin olusmasini, metabolik sendrom dedigimiz asiri kilo alimiyla ilgili durumlarin ortaya çikmasini engellemek için gerekli olan hormonlari salgilamanin yolu da yine uykudur. Kisaca uyku gün içinde var olabilme ve yasayabilmek için elzem olan en önemli parametrelerden bir tanesidir".

"Hormonal denge uyku evrelerini degistirebilir"

Prof. Dr. Akkoyunlu, hemen hemen her yasta uykuya yogun düzeyde ihtiyaç duyuldugunu belirterek, su bilgileri verdi: "Çocukluk çaginda, erken çocukluk döneminde uyku ihtiyaci maksimum düzeydedir. Neredeyse yeni doganlar 20 saat civarinda uyur. Sadece beslenme için 1-2 saat civarinda zaman harcarlar. Bu ihtiyaç yas ilerledikçe giderek azalir. 12-13 yasina gelindiginde yaklasik 8-9 saat civarinda bir uykuya ihtiyaç vardir. Ergenlik döneminde ise uyku evresinde bir degisim meydana gelir. Normalde aksam saat 22.00 ile sabah 08.00 arasinda uyku süresi varken, ergenlikte hormonlarin aktivasyonlarina bagli olarak uyku evresinde bir kayma meydana gelebilir. Örnegin, ergenler bunun için biraz daha geç saatlere kadar ayakta kalabilirler. Bu hormonal dengenin uyku zamanlamasi üzerine etkisine bagli olarak çikan bir durumdur. Eriskin döneme baktigimizda da ortalama 7-8 saatlik bir uyku ihtiyaci söz konusudur. Ayni sey 65 yas üstü yani yaslilik dedigimiz dönem için de geçerlidir".

"87 farkli uyku hastaligi mevcut"

Yas ilerledikçe uykunun evrelerinde bir degisim meydana geldigini isaret eden Prof. Dr. Akkoyunlu, “Yaslandikça saglik durumlariyla iliskili olarak veya sik sik idrara çikmaya bagli olarak uyku daha sik bölünür. Bunlarin ötesinde derin uykuda ve REM uykusunda bir azalma meydana gelir. Fakat REM ve derin uykusunda azalma olmayan yaslilarda yasam süresinin çok daha uzun oldugu, kalp ve damar hastaliklarinin daha az görüldügü ayni zamanda yasitlarina göre çok daha genç göründükleri ortaya konmustur. Sonuç olarak uykunun yasa göre ve ek hastaliklara göre miktari, süresi ve zamani degismekle birlikte tüm insanlarin düzenli, yeterli ve saglikli bir uykuya ihtiyaci vardir. Burada belki de en önemli sey uykunun yapisinda bozukluga neden olan 87 ayri hastaligin varligidir. Bunlar eger tespit edilemezse ne kadar uyursaniz uyuyun, uykunun kalitesi bozuk oldugu için ciddi semptomlara ve problemlere neden olacaktir” degerlendirmesinde bulundu.

"En büyük belirtisi horlama"

Prof. Dr. Akkoyunlu, en sik görülen hastaligin uyku apnesi sendromu olduguna dikkat çekerek, sözlerini söyle tamamladi: "Bu hastalik grubu üst solunum yollarindaki daralmaya bagli olarak ortaya çikar. En büyük belirtisi horlamadir. Ayni zamanda gündüz asiri uyku hali dedigimiz yani gündüz normalde uyanik kalmasi gereken saatte uykunun var olmasiyla giden bir durumdur. Bu nedenle bizim için aslinda en önemli sey gündüz uykunun gelip gelmedigidir. Bu durum uyku hastaliklari için önemli bir belirteçtir. Ayni zamanda sabah kalkildiginda yeterince uykunuzu alip almadiginiz ve ayni zamanda horlamanin olup olmadigi da önemli parametrelerdir. Eger uykunuzda herhangi bir yapisinda bir problem veya süresinde herhangi bir zayiflama degisme söz konusu degilse ama yine de gün içinde uykusuzluk çekiyorsaniz, sabah yorgun uyaniyorsaniz ve horlamadan bahsediliyorsa o zaman kesinlikle gögüs hastaliklari doktoruna basvurmalisiniz".