Demirci 'Hüseyin Usta'nin Ürünleri Tarihi Konaklarin Kapi Ve Pencerelerini Süslüyor

Safranbolu'da yasayan 59 yasindaki Hüseyin Sahin Özdemir, 43 yildir teknolojiye direnerek 900 derecenin altinda demire sekil vermeyi sürdürüyor Hüseyin Sahin Özdemir: 'Safranbolu UNESCO Dünya Mirasi Listesi'ne girince koruma altindaki tasinmazlarin kapilari ve pencerelerindeki metal esyalari yapiyoruz. Bunlar kapi kilidi, kapi tokmagi, kapi kulpu, çivileri ve menteseleri. Bir kapinin veya pencerenin üzerinde hangi metaller varsa orijinalligini bozmadan ecdadin yaptigi neyse aynisini yapiyoruz'

AHMET ÖZLER - Türk kent kültürünün yasayan en önemli yapi taslarinin bulundugu UNESCO Dünya Kültür Mirasi Listesi'ndeki Karabük'ün Safranbolu ilçesinde yasayan 59 yasindaki demirci ustasi Hüseyin Sahin Özdemir, tarihi konaklarin kapi ve pencerelerindeki demir esyalara sekil veriyor.

Özdemir, 3 bin yillik geçmisinde pek çok uygarliga ev sahipligi yapan, özellikle Osmanli döneminden kalma han, hamam, cami, çesme, köprü ve konaklarla öne çikan Safranbolu ilçesindeki Akçasu Deresi'nin iki yakasina 1796 yilinda kurulan Demirciler Çarsisi'nda 1978 yilinda 16 yasinda meslege çirak olarak basladi.

Zamanla kendini gelistirerek isinde ustalasan Özdemir, meslegin son temsilcilerinden biri olarak 43 yildir 900 derecenin altinda çekiç sallamayi sürdürüyor. Özdemir'in teknolojiye direnerek el emegine dayali ortaya çikardigi demir esyalar, tarihi konaklarin yaklasik 4 metreyi bulan büyük ve desenli kapi ve pencerelerini süslüyor.

Hüseyin ustanin demir ocaginda kabartma ve ege (pürüzleri düzeltmek için kullanilan aparat) isçiligiyle ürettigi esyalar da ilçeye gelen yerli ve yabanci ziyaretçilerden ilgi görüyor.

- "Zincirin son halkasiyiz"

Hüseyin Sahin Özdemir, AA muhabirine, meslege basladiginda ilk yillarda tarim aletleri yaptiklarini anlatan Özdemir, sunlari belirtti:

"Safranbolu UNESCO Dünya Mirasi Listesi'ne girince koruma altindaki tasinmazlarin kapilari ve pencerelerindeki metal esyalari yapiyoruz. Bunlar kapi kilidi, kapi tokmagi, kapi kulpu, çivileri ve menteseleri. Bir kapinin veya pencerenin üzerinde hangi metaller varsa orijinalligini bozmadan ecdadin yaptigi neyse aynisini yapiyoruz. Çünkü 1796'da kurulan bu çarsidaki ustalar bu dükkanlarda demirciligi yapmis. Çiragi, kalfasi ve ustasi ayni dükkanlarda yetisti. O günden bu güne görenek haline gelen ve su anda Türkiye'deki tüm UNESCO Listesi'ndeki yapilarin ihtiyaci olan eserler burada yapiliyor."

Meslekte usta yetismemesinden yakinan Özdemir, zincirin son halkalari olarak meslegi sürdürmeye çalistiklarini dile getirerek, "Gençlik kolay is, çok para pesinde. Bir kisi 5 yil bir usta yaninda çalissa kendi isinin patronu olur. Kendi isini kendin kuracaksin ve hürriyetin kendi elinde olacak. Bir delikanli samimi olarak gelse 'Ben bu isi ögrenecegim.' dese 'Hemen ise basla.' derim." ifadelerini kullandi.

Özdemir, yaninda ise baslayanlarin oldugunu ancak isin zorlugunu görünce vazgeçtiklerini belirterek demirciligin zahmetli oldugunu ve sevilerek yapilmasi gerektigini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA