AK Parti'li Kurtulmus, 3. Uluslararasi Mehmet Akif Ersoy Sempozyumu'nda Konustu Açiklamasi (2)

'Yüz sene evvel Osmanli cihan devletini yikmak için milliyetçilikleri, kavmiyetçilikleri nasil kullandilarsa, o zaman bir takim çeteleri ikna ederek, kiskirtarak, silah vererek onlarin önünü açarak nasil Osmanli Devleti'nin 20 yilda paramparça hale gelmesini sagladilarsa bugün de emperyalistin taktigi aynidir' 'Vekalet unsurlari olarak silahlandirdiklari, siyasi, lojistik destek verdikleri ve sirtlarini sivazlayarak bir sekilde simarttiklari terör örgütleri üzerinden bu cografyayi bir kere daha bölüp parçalamaya çalisiyorlar' 'Bu cografyada insanlarin asirlardir hiç aklinin ucundan geçmeyen mezhep farkliliklarinin da bir siyasi bölünme meselesi haline getirilmesi gerçekten cografyamizin yasadigi aci bir kaderdir. Kavmiyetçilik, etnik milliyetçilik, mikro milliyetçilik, milletimizi ve bu bölgedeki halklari bölen zehirli bir iksirdir. Buna asla müsaade etmeyecegiz'

AK Parti Genel Baskanvekili Numan Kurtulmus, "Yüz sene evvel Osmanli cihan devletini yikmak için milliyetçilikleri, kavmiyetçilikleri nasil kullandilarsa, o zaman bir takim çeteleri ikna ederek, kiskirtarak, silah vererek onlarin önünü açarak nasil Osmanli Devleti'nin 20 yilda paramparça hale gelmesini sagladilarsa bugün de emperyalistin taktigi aynidir." dedi.

Kurtulmus, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi tarafindan düzenlenen 3. Uluslararasi Mehmet Akif Ersoy Sempozyumu'nun açilisinda yaptigi konusmada, Ersoy'un hayatinda karsilastigi mücadeleleri anlatti.

Mehmet Akif Ersoy'un büyük bir sair olmasinin yani sira milliyetçi, saglam bir iman sahibi, entelektüel birikime sahip önemli bir sahsiyet oldugunu ifade eden Kurtulmus, Ersoy'un, yetistigi çevrelerden büyük kazanimlar sagladigini ve her zaman kendisini gelistiren bir yapiya sahip oldugunu kaydetti.

Ersoy'un küçük yasta Arapça, Farsça, Fransizca ögrendigini ve Anadolu cografyasinin disinda dünyadaki fikri hareketleri yakindan takip ettigini anlatan Kurtulmus, camilerde verdigi vaazlarin da ders niteliginde oldugunu belirtti.

Mehmet Akif Ersoy'un toplumlarin kendi degerleri, kökleri üzerinde gelisip büyüyebilecegine inandigini aktaran Kurtulmus, bir agacin baska bir gövdede yetismesinin mümkün olamayacagini, dün oldugu gibi bugün de milletin kendi degerleri üzerinde yükselmesi gerektigini dile getirdi.

Dönemlerin, siyasi sartlarin, siyaset figürlerinin, bilim adamlarinin, insanlarin olaylari kavrayis sekillerinin degistigini ama bu topraklarda yapilan tartismalarin ana mahiyetinin hiç degismedigini vurgulayan Kurtulmus, sunlari söyledi:

"Bati karsisinda yenildik, bunun birçok sebebi var. Bir kismi sistemin içindeki aksakliklardan, bir kismi disaridaki baskilardan, bir kismi emperyalist ülkelerin çalismalarindan, bir kismi da sosyal, kültürel hayattaki zorluklarimizdan kaynaklanan onlarca sebep var. Bati 'niçin galip geldi' sorusu o dönemin sorusuydu? 'Nasil kalkariz, yeneriz' sorusu önemli bir soruydu. Maalesef bu soruya bir kisim hem de uzun yillar etkili olmus bazi çevreler, açik söyleyeyim isin kolayina saparak modernlesmeyi 'batili gibi olursak, batili gibi düsünürsek, batilinin yasadigi tarzlarda yasarsak, biz de adam oluruz' zannederek o yolu tercih ettiler."

- "Yüz sene önceki oyunlar devam ediyor"

Mehmet Akif Ersoy'un o dönemde yaptigi tartismalarin bugün de yasandigini, bunlarin en basinda Islam cografyasinin parçalanmisligi, daginikligi ve ortak bir dayanisma ruhunda toparlanamamasi oldugunu bildiren Kurtulmus, bu durumun bugünkü siyaseti yakindan ilgilendirdigini, Islam dünyasinin kendi meselelerini çözme beceresini kazanamadigi gibi, ortak hedefler noktasinda bir toparlanmayi da saglayamadigini kaydetti.

Yüz yil önce etnik köken üzerinde insanlarin ayrismasinin siyasal bir ayrisma sürecine döndügünü aktaran Kurtulmus, sözlerini söyle sürdürdü:

"Ne yazik ki sen Arnavutsun, sen Bosnaksin, sen Türksün, sen Bulgarsin, sen Romansin, sen Sünnisin, sen Hristiyansin diyerek insanlar birbirlerinden ayrildilar ve koskoca Balkanlar 20 yil içerisinde darmadagin haline geldi. Hala Balkanlar ayni daginikliga devam ediyor. Ayni sekilde Yemen, Medine isyanlariyla, kavmiyetçilikleri kiskirtan Arap halklari üzerinden orada da bir ayristirma meselesi gündeme getirildi. Ne yazik ki bugün de bu kavmiyetçilik hastaligi devam etmektedir. Oyun hiç degismemistir, açik söyleyeyim. Yüz sene evvel Osmanli cihan devletini yikmak için milliyetçilikleri, kavmiyetçilikleri nasil kullandilarsa, o zaman bir takim çeteleri ikna ederek, kiskirtarak, silah vererek onlarin önünü açarak nasil Osmanli Devleti'nin 20 yilda paramparça hale gelmesini sagladilarsa bugün de emperyalistin taktigi aynidir. Bu sefer adini böyle güzel koydular, 'proxy wars' diye bir sey söylediler, yani vekalet savaslari. Vekalet unsurlari olarak silahlandirdiklari, siyasi, lojistik destek verdikleri ve sirtlarini sivazlayarak bir sekilde simarttiklari terör örgütleri üzerinden bu cografyayi bir kere daha bölüp parçalamaya çalisiyorlar. YPG'nin, DEAS'in, PYD'nin, PKK'nin diger bütün örgütlerin, bir bardak içecek suyu olmayan, temiz suyu olmayan Afrika'daki insanlarin elinde 10 bin dolarlik, 20 bin dolarlik ölüm silahlari ne ariyor. Bu silahlari vererek onlari Müslüman basina kim bela ediyor. Bir de isin garip tarafi, gel de Akif'in sizlandigi gibi sizlanma, örgütün adi Boko Haram, egitim haram, yahu Allah'tan korkun."

- "Kavmiyetçilik, etnik milliyetçilik zehirli bir iksirdir"

Emperyalistlerin hem insanlarin eline silah verip hem de zihnini kirlettigini söyleyen Kurtulmus, söyle devam etti:

"PKK'nin, PYD'nin, DEAS'in, Boko Haram'in kimsenin eline silah vermesinler, desteklerini çeksinler, 15 günde dünyada hiç bir terör örgütü kalmaz. Özellikle bu bölgede. Suriye halkinin çektigi yazik günah degil mi? Gariban insanlar, milyonlarca insan öldü, 8-9 milyon insan yurdunu terk etmek zorunda kaldi. Irak'in insanlarina yazik degil mi? Simdi bunlar bu sefer vekalet savaslari üzerinden 100 sene evvelki oyunun ikinci perdesini uygulamaya koyuyorlar. Keske Akif gelse, o gün söylediklerini bugün de Suriye, Irak halkina ve bütün Afrika halklarina söyleyebilse. Dolayisiyla kavmiyetçiligin, özellikle etnik milliyetçilik üzerinden kavmiyetçiligin yeni versiyonlariyla karsilastigimiz bu dönemde Islam dünyasinin en çok mücadele etmesi gereken hususlardan birisinin de bu etnik ayrimcilik oldugunun altini çizmek istiyorum. Ayni sekilde bu cografyada insanlarin asirlardir hiç aklinin ucundan geçmeyen mezhep farkliliklarinin da bir siyasi bölünme meselesi haline getirilmesi gerçekten cografyamizin yasadigi aci bir kaderdir. Kavmiyetçilik, etnik milliyetçilik, mikro milliyetçilik milletimizi ve bu bölgedeki halklari bölen zehirli bir iksirdir. Buna asla müsaade etmeyecegiz."

- "Türkiye'nin teknoloji tarihi, Türkiye'nin ihanet tarihidir"

Numan Kurtulmus, Mehmet Akif Ersoy'un döneminde tartisilan meselelerden birinin de özgüven eksikligi oldugunu belirterek, Türkiye'nin bu noktada bugün çok iyi konumda olduguna isaret etti.

Yillar boyunca Türkiye'de hangi teknolojik ve ilmi gelisme gündeme gelse "Yapamayiz, bize yaptirmazlar" diyen bir asagilik kompleksi ile hareket edildigini dile getiren Kurtulmus, artik Türkiye'nin "biz yapabiliriz" noktasina geldigini bildirdi.

IHA'larla, SIHA'larla, helikopter motorunu üreten mühendislik güç ile Türkiye'nin tibbi teknolojiden, savunma sanayisine, otomotiv sektöründen uçak sektörüne kadar her alaninda büyük güçleri kullanarak ileriye dogru atilim içerisinde oldugunu vurgulayan Kurtulmus, bugünkü genç nesilde de büyük bir özgüven patlamasi gördügünü, bunun Türkiye'nin en büyük kazanimi oldugunu belirtti.

Türkiye'ye kendi uçagini, otomobilini yaptirmayan güçlerin yabanci güçler olmadigini ifade eden Kurtulmus, "Türkiye'nin teknoloji tarihi ayni zamanda Türkiye'nin ihanet tarihidir. Türkiye'deki iç ve dis odaklarin ihanet tarihidir. Üniversitemizin mühendislik fakültesinin bir vazifesi de Türkiye'nin teknoloji tarihinin ihanet kismini arastirip, bunlari ortaya koymaktir. Bunlar sadece geçmisle hesaplasmak degil, geçmiste yasanan ihanetlerin yarin da karsimiza çikacagini bilmemiz için hazirlikli olmamiz bakimindan önemlidir." diye konustu.

Türkiye'nin bugün her alanda güçlü adimlarla ilerledigini söyleyen Kurtulmus, Türkiye'nin hedefleri olan bir ülke oldugunu sözlerine ekledi,

Kurtulmus'a, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz tarafindan özel islemeli ipek mendil hediye edildi.

(Bitti)
Kaynak: AA