Savunma Sanayii Baskani Ismail Demir'den Açiklamalar
Savunma Sanayii Baskani Ismail Demir, "Gelecegin muharebe ortaminin en önemli unsuru olacagini düsündügümüz, Sürü insansiz hava-kara-deniz araçlari, Büyük Veri, Siber Güvenlik ve Uzay, Uydu teknolojileri, Yapay Zeka ve Robotik, Insansiz Kara ve Deniz Araçlari, Lazer ve Elektromanyetik Silahlar gibi konularda çalismalarimizi sürdürüyoruz" dedi.
DEMIR SÖYLE DEVAM ETTI:
“Bildiginiz gibi, insanlik tarihi kadar eski olan harbin karakteri, çagin sartlari, teknolojik degisimler, uygulanan stratejiler ve benzeri nedenlerle sürekli bir degisim içerisinde iken, “dogasi” sabittir.
Harbin dogasi degismezdir, harbin odaginda insan vardir ve temelini insan dogasindan alir. Mücadele eden güçlerin özünü insan teskil eder. En nihayetinde, tüm mücadele, insanlarin çikarlarina göre yapilir.
Günümüzde harbi tanimlayan teknoloji ve kavramlar sürekli ve hizli bir sekilde dönüsürken, savasin birincil aktörü olan insan, büyük ölçüde degismeden kalmistir. Bugün askerler, daha egitimli ve tarihsel emsallerinden daha donanimli olabilir, ancak performans yetenekleri benzer durumdadir.
Fark olusturmak ve gelecegin tehditlerine hazirlik yapmak maksadiyla 20’den fazla ülkenin tek erin fiziksel güvenligi ile kullandigi silah ve sistemleri modernize etmeyi hedefleyen “gelecegin askeri projesi veya programi” bulunmaktadir.
Bu proje ve programlarin birçogu yeni haberlesme teknolojileri, yapay zekâ, robotik, harici iskeletler, artirilmis gerçeklik, ileri malzemeler, nanoteknolojiler gibi gelisen teknolojilerin getirecegi avantajlari kullanmaya odaklanmistir.”
“Muharebe ortaminda düsmana üstünlük saglamak için, çagin bilgi ve teknolojisinden bagimsiz olarak kendi yeteneklerinin farkinda olmayi, onlari etkin bir sekilde kullanabilmeyi ve her daim düsmandan daha üstün bir yetenege sahip olmayi mecbur kilmaktadir” diyen Baskan Demir sunlari kaydetti:
“Bu yetenegin çagin teknolojisiyle entegre olmasi ise düsmana karsi en önemli caydiricilik faktörlerinin basinda gelmektedir.
Caydiriciligin sürekli olmasi, sadece günün sartlarina adapte olmayi degil, savasin gelecekte nasil olacagini öngörmeyi ve buna göre stratejiler belirleyerek proaktif davranmayi gerektirmektedir.
Elektronik, iletisim ve malzeme teknolojilerindeki gelismeler, askeri alanda da önemli atilimlara vesile olmustur. Bu gelismelerin 21’inci yüzyila yansimalari, savasin icrasini kökünden degistirmistir.
Bilim ve teknolojinin seyri bu anlamda, içinde bulundugumuz yüzyilin ortalarina dogru ilerleyen süreçte savunma alaninda bir takim teknoloji, sistem ve çözümleri ön plana çikarmaktadir.
Askeri kabiliyetlerin, savunma teknolojilerinin ve savasa dair stratejilerin gelisimi, teknoloji ile dogrudan baglantilidir. Savasin yakin ve uzak gelecekte nasil cereyan edecegi; muhtemel çatisma ortam ve kosullari ile hasimlarin elde etmeleri muhtemel kabiliyetlerin önceden kestirilmesi, etkin bir savas gücü bulundurmak için sarttir.
Baska bir ifade ile stratejik, ekonomik, siyasi ve teknolojik uzgörü yetisi birlikte kullanildigi vakit, modern ihtiyaçlara yanit verebilen bir savunma kapasitesinin insasi mümkün olur.”
DEMIR SUNLARI SÖYLEDI:
“Gelecegin muharebe ortaminin en önemli unsuru olacagini düsündügümüz, Sürü insansiz hava-kara-deniz araçlari, Büyük Veri, Siber Güvenlik ve Uzay, Uydu teknolojileri, Yapay Zeka ve Robotik, Insansiz Kara ve Deniz Araçlari, Lazer ve Elektromanyetik Silahlar gibi konularda çalismalarimizi sürdürüyoruz.
Artik Türkiye’nin savunma sanayiinde dünyanin gerisinde kalma lüksü olmadiginin bilinciyle hareket ediyoruz.
Dünyada her an gelisen teknoloji sayesinde büyük bir rekabet gücü yarisi yasanmakta olup, bu yarisin en önemli aktörlerinden biri de savunma alanindaki Ar-Ge ve inovasyon çalismalaridir.
Bu nedenle teknoloji odakli Ar-Ge, Ür-Ge ve Inovasyon stratejilerinin belirlenmesi, teknoloji projelerinin yönetilmesi Baskanligimiz için stratejik öneme sahip konulardir.
Küresel bir güç olma yolunda hizla ilerlemekte olan ülkemiz, savunma sanayii alaninda da özellikle son yillarda ciddi bir atilim içindedir. Bu dogrultuda yürütülmekte olan projeler vasitasiyla sanayimiz ve ihracatimiz büyümekte ve bu alanda disa bagimliligimiz gün geçtikçe azalmaktadir.
Daha da önemlisi bu projelerin çiktilari olan platformlar ve sistemler sahada kullanilmakta ve güvenlik güçlerimizin görevlerini güvenle icra etmelerine yardimci olmaktadir.
Bütün bu basarilar, basta Cumhurbaskanimiz Sayin Recep Tayyip Erdogan’in güçlü liderligi ve karar alma süreçlerindeki destegi ve savunma sanayii ekosisteminin gayretleri sayesinde elde edilmistir.
Bugün Türkiye ürettigi platformlar ve alt sistemlerinin yetenekleri sayesinde savunma sanayiinde artik bir pazar degil, aktör konumuna dönüsmüstür.
Gelecegin teknolojilerine bugünden baslayan yolculugumuz sayesinde, yakin gelecekte bugünkü konumundan daha ileride olan bir Türkiye görecegimize olan inancim tamdir.”
(Sadettin Aliusta/IHA)