'Alzheimer Gelisme Riski Yüksek Kisiler Alüminyum Içermeyen Deodorantlari Tercih Etmeli'
Son yillarda deodorantlarin içinde bulunabilen alüminyum ve paraben gibi maddelerin meme kanseri ve Alzheimer’a sebep olabilecegi iddialarini degerlendiren Dr. Ögr. Üyesi Gürkan Yardimci, “Bu iliskiyi kesinlestiren bilimsel bir veri henüz bulunmamasina ragmen meme kanseri ve Alzheimer gelisme riski yüksek kisilerin alüminyum içermeyen deodorantlari tercih etmeleri önerilir. Vücutta depolanarak hormonal sorunlara yol açtigi bildirilen paraben deodorantlarda düsük konsantrasyonlarda bulunsa da mümkün oldugunca parabensiz ürünlerin tercih edilmesi önerilir” dedi.

Esenler Medipol Üniversitesi Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Dr. Ögr. Üyesi Gürkan Yardimci, dünyada milyonlarca insan tarafindan tercih edilen deodorantlara iliskin açiklamada bulundu. Dr. Ögr. Üyesi Yardimci, “Deodorantlar terleme sonucu deri yüzeyinde bulunan bakteriler tarafindan üretilen kötü ve rahatsiz edici kokuyu, özellikle de koltuk alti kokusunu, azaltmak için tasarlanmis kozmetik ürünlerdir. Bu ürünlerin öncelikle hedefi koku üretimidir. Bu nedenle farkli mekanizmalarla etkili olan çesitli deodorantlar bulunur. Etkileri 24-72 saat arasinda degisebilen deodorantlarin genellikle günde bir kere kullanmasi yeterlidir. Bazi kisiler terlemeyi azaltmak veya engellemek için deodorant kullansa da bu amaçla kullanilmasi gereken ürünler antiperspiranlar olmalidir. Terlemeyi azaltmak için antiperspiranlar, koku olusumunu engellemek için ise deodorantlar tercih edilir. Bu durumun ergenlikten sonra baslamasi nedeniyle deodorant kullanim yasi çogunlukla ergenlikten sonradir. Temel içerik olarak antibakteriyel ajanlar ve güzel koku içeren deodorantlarda bulunan alkol bazli maddeler bakterilerin sayisinin azalmasini saglar. Ancak ürün içeriginde bulunan bu kimyasal maddelere bagli olarak bazen yanma, batma, kizariklik, kasinti, kabariklik ve sulanma gibi belirtiler olusabilir. Bu belirtilerin asiri derecede oldugu durumlarda basta egzama olmak üzere bazi dermatolojik hastaliklar ortaya çikabilir. Uzun süreli deodorant kullanan bazi kisilerde koltuk alti koyulasmasi ile karsilasilabilir. Alerjik bünyeli kisilerde deodorant kullanimi sonrasi alerji gelisebilecegi unutulmamalidir. Süpheli durumlarda alerji testi yapilmali ve alerjiye sebep olan içerik tespit edilmelidir” dedi.
“Bu iddialar kanitlanmadi”
Son yillarda deodorantlarin içinde bulunabilen bazi maddelerin özellikle meme kanseri ve Alzheimer hastaligina sebep olabilecegi iddiasini ise Dr. Ögr. Üyesi Yardimci, su sekilde degerlendirdi: “Özellikle alüminyum içeren ürünlerde bu hastaliklarin sikliginda artis olabilecegi öne sürülse de bu iliski henüz netlik kazanmadi. Deriden emilerek vücuda giren alüminyum tuzlarinin östrojen benzeri etki ile meme kanserini riskini arttirdigi iddia edildi. Alzheimer hastaligi gelisimi için risk faktörlerinden biri kabul edilen alüminyumun yine uzun süreli deodorant kullanimi sonrasi vücutta birikerek hastaliga sebep olabilecegi iddia edildi. Bu iliskiyi kesinlestiren bilimsel bir veri henüz bulunmamasina ragmen meme kanseri ve Alzheimer hastaligi gelisme riski yüksek olan kisilerin (genetik yatkinlik, aile öyküsü, çevresel faktörler) alüminyum içermeyen deodorantlari tercih etmeleri önerilir. Deodorantlarda bulunabilen bir diger içerik ise parabendir. Vücutta depolanarak hormonal sorunlara yol açtigi bildirilen paraben deodorantlarda düsük konsantrasyonlarda bulunsa da mümkün oldugunca parabensiz ürünlerin tercih edilmesi önerilir. Yine meme kanseri hücrelerinde paraben oldugu gösterilse de deodorantlarda bulunan parabenin meme kanserine yol açtigi ile ilgili bir kanit bulunmuyor. Özetle günümüzde oldukça sik kullanilan deodorantlarin oldukça güvenli oldugu kabul edilmekte olup herhangi bir endiseye yol açacak durumun olmadigi ve özel durumlar haricinde dogal içerikli ürünlerle degistirilmeye gerek olmadigi kabul edilir. Ancak kisisel tercih nedeniyle ya da ürün içerigindeki maddelere bagli hassasiyet sebebiyle daha dogal içerikli ürünler tercih edilebilir.”
