Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'dan NATO'ya 15 Temmuz tepkisi

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, TRT World Forum'da 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye'nin iç ve dış politikasındaki değişimi değerlendirdi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'dan NATO'ya 15 Temmuz tepkisi
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'dan NATO'ya 15 Temmuz tepkisi
İbrahim Kalın 'Bugün, darbe girişiminden 4 yıl sonra, NATO'daki bazı müttefiklerimiz, Avrupa'daki ülkeler ve ABD, yaşananların ciddiyetini ve neden almak zorunda olduğumuz tedbirlere başvurduğumuzu ne yazık ki anlamış değil.' ifadelerini kullandı.

İbrahim Kalın yaptığı açıklamada FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'da düzenlediği darbe girişimine birçok ülkenin 'bekle ve sonucu gör' yaklaşımıyla verdiği tepkinin, Türkiye'de büyük hayal kırıklığı yarattığını vurgulayarak, darbe girişiminin üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen halen NATO'daki bazı müttefiklerin, Avrupa'daki bazı kilit ülkelerin ve ABD'nin, yaşananların ciddiyetini anlamadığını söyledi.

TRT World Forum tarafından çevrim içi düzenlenen 'Dijital Tartışmalar' programında 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye'nin iç ve dış politikasındaki değişimini değerlendiren İbrahim Kalın, Türk halkının, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında demokrasiyi, özgürlüğü, hukuku ve seçilmiş hükümeti korumak için verdiği mücadeleye dikkati çekerek 'Halk, o gece ölmekten korkmadan sokağa çıktı.' dedi.

Halkın demokrasiyi ve parlamentoyu korumak için gösterdiği cesaret nedeniyle 15 Temmuz'un, Türkiye'nin siyasi tarihindeki dönüm noktalarından biri olduğunu söyleyen Kalın, 'Herkes demokrasiyi savunmak için sokağa çıktı. Bence bu, 15 Temmuz 2016 gecesi insanların darbe girişimi karşısında neden böylesi büyük bir direniş gösterdiğine odaklanmamız gereken çok önemli bir sosyolojik dönüşüm.' diye konuştu.

Kalın, 15 Temmuz'daki darbe girişiminde, Türk halkının, tehdit nereden gelirse gelsin kimseye özgürlüğünü ve ülkesini çalma hakkı tanımayacağının görüldüğünü de sözlerine ekledi.

'BAZI ÜLKELER 'BEKLE VE GÖR' YAKLAŞIMIYLA SONUCU BEKLEDİ'

Avrupa ülkelerinin ve ABD'nin, 15 Temmuz darbe girişimi karşısında takındığı tutuma ilişkin bir soruya ise Kalın, 'Birçok ülkenin, batının ve dünyanın kalanının verdiği tepki büyük hayal kırıklığı yarattı. Öncelikle, bazıları 'bekle ve gör' yaklaşımıyla, saatlerce, hatta günlerce sonucun ne olacağını görmeyi bekledi. Bu durum, insanların kafasında 'kimin kazanacağını bekledikleri' mesajını oluşturdu, bence halen de aynı mesajı veriyor. Allah korusun, darbe girişimi başarılı olsaydı muhtemelen darbecilerle çalışacaklardı.' yanıtını verdi.

Kalın, böyle bir saldırı karşısında doğal olarak, dost ve müttefiklerin, demokrasinin, anayasal düzenin ve hukukun korunması için verilen mücadeleye sadece sözlerle değil, somut adımlarla destek olmasının beklendiğini ancak 15 Temmuz darbe girişimi sırasında bazı ülkelerin Türkiye'nin yanında olmadığını dile getirdi.

Bazı ülkelerin, darbe girişiminin başarısız olmasının ardından yurt dışına kaçan FETÖ mensuplarının sınırları içinde barınmasına izin verdiğine dikkati çeken Kalın, 'Bu ülkeler, örneğin El-Kaide teröristleri için, DEAŞ teröristleri için bunu yapmazdı. Ama ne yazık ki, bunu FETÖ mensupları için yaptılar.' diye konuştu.

Türkiye'nin PKK, DEAŞ, El-Kaide gibi terör örgütleriyle mücadelesine, FETÖ ile mücadelenin de eklendiğini anlatan Kalın, Türkiye'nin, NATO'dan ve NATO müttefiklerinden, bu terör örgütüyle mücadelesine destek vermelerini beklediğini belirtti.

Kalın, 'Bugün, darbe girişiminden 4 yıl sonra, NATO'daki bazı müttefiklerimiz, Avrupa'daki bazı kilit ülkeler ve ABD, yaşananların ciddiyetini ve neden almak zorunda olduğumuz tedbirlere başvurduğumuzu ne yazık ki anlamış değil.' değerlendirmesinde bulundu.

ABD'nin ve Avrupa ülkelerinin, kendi güvenliklerini tehdit eden durumlarda aldıkları önlemleri hatırlatan Kalın, Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı darbe girişimi gibi bir durumda her ülkenin bu terör tehditini ortadan kaldırmak için aynı kararlılıkta adım atacağını vurguladı.

Kalın, Türkiye'nin, müttefiklerinin ve komşularının karşı karşıya kaldığı ulusal tehditleri son derece ciddiye aldığını ancak söz konusu Türkiye'nin ulusal güvenliği olduğunda, aynı iş birliğini görmediğini belirtti.