Bilim Kurulu Üyesi Okyay: Vakalarımız plato çizerek yavaş yavaş azalacak
Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Pınar Okyay, Avrupa ülkelerinde test sayısına oranla vaka sayılarında azalma sürecine girildiğini belirterek, "Böyle bir seyri biz de izleyeceğiz. Vakalarımız plato çizerek yavaş yavaş azalacak. Avrupa'da görülen rakamlar bu dönüşümün 1-1,5 ay içinde olacağı yönünde sonuçlar veriyor" dedi.
Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Adnan Menderes Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Pınar Okyay, tüm dünyanın çok büyük ve ani gelişen bir salgınla mücadele içinde olduğunu söyledi.
Okyay, vaka sayısındaki artışın kaçınılmaz ancak artış hızının sağlık sistemine yük getirmeyecek şekilde kontrollü olmasının önemli olduğuna işaret etti. Vaka sayısının çok büyük artış kaydettiği Avrupa’da son dönemde yeni vaka eğrisinin plato çizmeye başladığını vurgulayan Okyay, Avrupa ülkelerinde yapılan her bin teste karşılık tespit edilen vaka sayısının azalış gösterdiğini dile getirdi.
Salgının daha geç başladığı Türkiye'de de bu artışın bir an önce baskılanması için mücadele verildiğine değinen Okyay, en kısa sürede bu azalma eğrisine geçilebilmeyi umut ettiklerini ifade etti.
"Bu hastalığın çaresi ya toplumun en az yüzde 60'ının geçirip virüsün bulaş hızının düşürülmesi ya da aşının bulunması" diyen Okyay, risk grubunu koruyarak aşı bulunana kadar zaman kazanmayı ve sağlık sistemine cevap veremeyeceği bir yük oluşturmayı hedeflediklerine işaret etti.
Okyay, şöyle konuştu:
"Çin’de baskılama yöntemiyle ilgili sonuçlar, özellikle vaka sayılarının artması, baskılanması ve azalmasıyla belirginleşti. Vaka sayısında çok büyük artış görülen Avrupa'da da şimdi vaka sayıları azalış göstermeye başladı. Böyle bir seyri biz de izleyeceğiz. Vakalarımız plato çizerek yavaş yavaş azalacak. Bu dönemde ölümlerimizin devam ettiğini göreceğiz, eski vakalardan kaynaklı. Avrupa'da görülen rakamlar, bu dönüşümün 1-1,5 ay içinde olacağı yönünde sonuçlar veriyor."
NORMALE DÖNÜŞ SÜRECİNDE YAŞLILARA DİKKAT
Vaka sayısının artmasının toplumda bu hastalığı geçirmiş ve buna bağışık olan insan sayısının da arttığını gösterdiğine dikkati çeken Okyay, normale dönüş sürecinin de kademeli şekilde yapılmasının çok önemli olduğunu söyledi.
Okyay, "Burada önemli olan, geçiş döneminde kimi korumamız gerektiği. Kimi önce normal hayata sokup kimi daha çok korumamız gerektiği önemli. Çok açık şekilde yaşlılarımızı korumamız gerekiyor. Sağlık Bakanlığımız bu konuda çok önemli bir adım attı ve sokağa çıkmalarını kısıtladı. Kademeli şekilde normal hayata geçişin de özellikle yaşlı popülasyonu sakınarak, koruyarak yapılması çok önemli" diye konuştu.
"DONANIMLI BİR SAĞLIK PERSONELİMİZ VAR"
Türk sağlık camiasının inanılmaz bir tepki ve uyum yeteneği olduğunu vurgulayan Okyay, "Biz bunu birçok afette yaşadık. Çok özverili, gerçekten bilgili, donanımlı bir sağlık personelimiz var çünkü 1960'larda kazandırılan sağlık ocağı sistemiyle aslında ekip çalışması içinde yetişmiş bir nesiliz. Hekim olarak kendimizi ayrıştırmıyoruz, hemşire, ebe, personel hep beraber ekibiz. Bu bizim hemen toparlanıp cevap vermemizi sağlıyor" ifadelerini kullandı.
''BİR ADADA DA OLSANIZ SİZİ YAKALAYACAK OLAN BİR VİRÜS VAR''
Salgından insanlığın önemli dersler çıkardığına da dikkati çeken Okyay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir adada da olsanız sizi yakalayacak olan bir virüs var. Birbirimiz kadar güçlü olduğumuzu öğrendik. Eğer hepimiz birlikte bağışıklık kazanamıyorsak hiçbirimizin güvenli bir ortamda olamadığını öğrendik. Kamusal sağlık hizmetinin ne kadar değerli olduğunu öğrendik. ABD'de mesela bizdeki gibi yeşil kart sağlık sistemi açılmak zorunda kalındı çünkü aslında o insanların sağlığı tüm insanların sağlığıyla ilişkili."
Okyay, vaka sayısındaki artışın kaçınılmaz ancak artış hızının sağlık sistemine yük getirmeyecek şekilde kontrollü olmasının önemli olduğuna işaret etti. Vaka sayısının çok büyük artış kaydettiği Avrupa’da son dönemde yeni vaka eğrisinin plato çizmeye başladığını vurgulayan Okyay, Avrupa ülkelerinde yapılan her bin teste karşılık tespit edilen vaka sayısının azalış gösterdiğini dile getirdi.
Salgının daha geç başladığı Türkiye'de de bu artışın bir an önce baskılanması için mücadele verildiğine değinen Okyay, en kısa sürede bu azalma eğrisine geçilebilmeyi umut ettiklerini ifade etti.
"Bu hastalığın çaresi ya toplumun en az yüzde 60'ının geçirip virüsün bulaş hızının düşürülmesi ya da aşının bulunması" diyen Okyay, risk grubunu koruyarak aşı bulunana kadar zaman kazanmayı ve sağlık sistemine cevap veremeyeceği bir yük oluşturmayı hedeflediklerine işaret etti.
Okyay, şöyle konuştu:
"Çin’de baskılama yöntemiyle ilgili sonuçlar, özellikle vaka sayılarının artması, baskılanması ve azalmasıyla belirginleşti. Vaka sayısında çok büyük artış görülen Avrupa'da da şimdi vaka sayıları azalış göstermeye başladı. Böyle bir seyri biz de izleyeceğiz. Vakalarımız plato çizerek yavaş yavaş azalacak. Bu dönemde ölümlerimizin devam ettiğini göreceğiz, eski vakalardan kaynaklı. Avrupa'da görülen rakamlar, bu dönüşümün 1-1,5 ay içinde olacağı yönünde sonuçlar veriyor."
NORMALE DÖNÜŞ SÜRECİNDE YAŞLILARA DİKKAT
Vaka sayısının artmasının toplumda bu hastalığı geçirmiş ve buna bağışık olan insan sayısının da arttığını gösterdiğine dikkati çeken Okyay, normale dönüş sürecinin de kademeli şekilde yapılmasının çok önemli olduğunu söyledi.
Okyay, "Burada önemli olan, geçiş döneminde kimi korumamız gerektiği. Kimi önce normal hayata sokup kimi daha çok korumamız gerektiği önemli. Çok açık şekilde yaşlılarımızı korumamız gerekiyor. Sağlık Bakanlığımız bu konuda çok önemli bir adım attı ve sokağa çıkmalarını kısıtladı. Kademeli şekilde normal hayata geçişin de özellikle yaşlı popülasyonu sakınarak, koruyarak yapılması çok önemli" diye konuştu.
"DONANIMLI BİR SAĞLIK PERSONELİMİZ VAR"
Türk sağlık camiasının inanılmaz bir tepki ve uyum yeteneği olduğunu vurgulayan Okyay, "Biz bunu birçok afette yaşadık. Çok özverili, gerçekten bilgili, donanımlı bir sağlık personelimiz var çünkü 1960'larda kazandırılan sağlık ocağı sistemiyle aslında ekip çalışması içinde yetişmiş bir nesiliz. Hekim olarak kendimizi ayrıştırmıyoruz, hemşire, ebe, personel hep beraber ekibiz. Bu bizim hemen toparlanıp cevap vermemizi sağlıyor" ifadelerini kullandı.
''BİR ADADA DA OLSANIZ SİZİ YAKALAYACAK OLAN BİR VİRÜS VAR''
Salgından insanlığın önemli dersler çıkardığına da dikkati çeken Okyay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir adada da olsanız sizi yakalayacak olan bir virüs var. Birbirimiz kadar güçlü olduğumuzu öğrendik. Eğer hepimiz birlikte bağışıklık kazanamıyorsak hiçbirimizin güvenli bir ortamda olamadığını öğrendik. Kamusal sağlık hizmetinin ne kadar değerli olduğunu öğrendik. ABD'de mesela bizdeki gibi yeşil kart sağlık sistemi açılmak zorunda kalındı çünkü aslında o insanların sağlığı tüm insanların sağlığıyla ilişkili."