Uzmanından Diyaliz Hastalarının Koronavirüse Karşı Korunmasına İlişkin Öneriler
Medicana Avcılar Hastanesi Diyaliz Bölümü Sorumlusu Dr. Ahmet Gür: 'Diyalize giren böbrek hastalarının, öncelikle diyalize girecekleri günler haricinde evden çıkmamaya özen göstermesi gerekiyor. Diyalize gidilecek günlerde ise eldiven ve maske takılması, bunların düzenli aralıklarla değiştirilmesi gerekiyor' 'Böbrek hastalığı bulunan bireyler mümkün olduğunca evde ayrı bir oda içerisinde kalmaya gayret etmeli, evden çıkmak zorunda olan aile bireyleriyle dahi sosyal mesafeyi korumaya özen göstermelidir' 'Kendi aracıyla izole bir şekilde diyaliz merkezine ulaşamayacak olan hastalarda, kullanılan servislerde sosyal mesafenin sağlanması açısından hastaların minimum bir metre aralıklarla yer alması gerekir'
Medicana Avcılar Hastanesi Diyaliz Bölümü Sorumlusu Dr. Ahmet Gür, diyalize giren böbrek hastalarının, diyalize girecekleri günler haricinde evden çıkmamaya özen göstermesi, diyalize gidilecek günlerde ise eldiven ve maske takılması, bunların düzenli aralıklarla değiştirilmesi gerektiğini bildirdi.
Hastaneden yapılan açıklamada, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının, yaşlılar ve kronik hastalığı bulunanlar başta olmak üzere tüm toplum için tehdit oluşturmaya devam ettiği belirtildi.
Açıklamada, günden güne yayılan bu salgından korunmaya yönelik olarak gerek dünya genelindeki sağlık otoriteleri gerekse Türkiye'de Sağlık Bakanlığı tarafından verilen önerilere uyum sağlamanın hayati önem arz ettiği vurgulanarak, risk grubunda yer alan kronik hastalıklardan bir tanesinin de böbrek hastaları olduğuna dikkati çekildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Medicana Avcılar Hastanesi Diyaliz Bölümü Sorumlusu Gür, böbrek hastalarında; kansızlık, bağışıklık sisteminde düşüklük, kardiyovasküler sorunlar ve böbrek işlevsizliği gibi pek çok sağlık sorununa bağlı olarak tüm enfeksiyon hastalıklarında olduğu gibi koronavirüsün de sağlıklı bireylere oranla çok daha ağır seyredebildiğini aktardı.
Gür, şunları kaydetti:
"Kronik hastalıklardan bir tanesi olan böbrek yetmezliğinde, özellikle diyaliz alan hastalarda bağışıklık sisteminin zayıf olmasına ek olarak haftanın 3 günü evden çıkarak virüsün bulaşma ihtimalinin yüksek olduğu sağlık kuruluşlarına gitme zorunluluğu bulunuyor. Bu durum risk grubunda yer alan bu hastalar için kaçınılmaz bir tehdit oluşturduğundan çok katı ve titiz önlemler alınmasını zorunlu hale getiriyor.
Diyalize giren böbrek hastalarının, öncelikle diyalize girecekleri günler haricinde evden çıkmamaya özen göstermesi gerekiyor. Diyalize gidilecek günlerde ise eldiven ve maske takılması, bunların düzenli aralıklarla değiştirilmesi gerekiyor. Bunlar genellikle diyaliz merkezleri tarafından da temin ediliyor. Böbrek hastaları sağlıklı bireylere oranla hastalık konusunda daha fazla risk altında olduğundan bu bireylerle aynı evde yaşayan aile bireylerinin de çok dikkatli olması gerekiyor. Böbrek hastalığı bulunan bireyler mümkün olduğunca evde ayrı bir oda içerisinde kalmaya gayret etmeli, evden çıkmak zorunda olan aile bireyleriyle dahi sosyal mesafeyi korumaya özen göstermelidir. Buna ek olarak, bu hastalar sürekli olarak el yıkamaya, diyetlerinin izin verdiği ölçüde sağlıklı ve dengeli beslenmeye dikkat etmelidirler."
Türkiye'de birçok diyaliz merkezinin, evden diyaliz merkezine servisle ulaşım sağladığını bildiren Gür, "Kendi aracıyla izole bir şekilde diyaliz merkezine ulaşamayacak olan hastalarda, bu servislerde sosyal mesafenin sağlanması açısından hastaların minimum bir metre aralıklarla yer alması gerekir. Yine aynı şekilde diyaliz merkezinde de hastaların ateş ölçümü gibi kontrollerin ardından içeri alınması ve mümkün olduğunca geniş aralıklarla konumlandırılması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Gür, hastaların virüse ilişkin belirtiler yaşayıp yaşamadığının sağlık personeli tarafından sürekli takip edilmesi ve belirti gözlenen hastalar ile bu kişilerle teması olan tüm bireylerin karantinaya alınması gerektiğini belirterek, "Hastalara düşen ise hijyen açısından gerekeni yaptıktan sonra bağlı olduğu diyaliz merkezinin bu kurallara uyup uymadığına dikkat etmek oluyor." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA
Hastaneden yapılan açıklamada, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının, yaşlılar ve kronik hastalığı bulunanlar başta olmak üzere tüm toplum için tehdit oluşturmaya devam ettiği belirtildi.
Açıklamada, günden güne yayılan bu salgından korunmaya yönelik olarak gerek dünya genelindeki sağlık otoriteleri gerekse Türkiye'de Sağlık Bakanlığı tarafından verilen önerilere uyum sağlamanın hayati önem arz ettiği vurgulanarak, risk grubunda yer alan kronik hastalıklardan bir tanesinin de böbrek hastaları olduğuna dikkati çekildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Medicana Avcılar Hastanesi Diyaliz Bölümü Sorumlusu Gür, böbrek hastalarında; kansızlık, bağışıklık sisteminde düşüklük, kardiyovasküler sorunlar ve böbrek işlevsizliği gibi pek çok sağlık sorununa bağlı olarak tüm enfeksiyon hastalıklarında olduğu gibi koronavirüsün de sağlıklı bireylere oranla çok daha ağır seyredebildiğini aktardı.
Gür, şunları kaydetti:
"Kronik hastalıklardan bir tanesi olan böbrek yetmezliğinde, özellikle diyaliz alan hastalarda bağışıklık sisteminin zayıf olmasına ek olarak haftanın 3 günü evden çıkarak virüsün bulaşma ihtimalinin yüksek olduğu sağlık kuruluşlarına gitme zorunluluğu bulunuyor. Bu durum risk grubunda yer alan bu hastalar için kaçınılmaz bir tehdit oluşturduğundan çok katı ve titiz önlemler alınmasını zorunlu hale getiriyor.
Diyalize giren böbrek hastalarının, öncelikle diyalize girecekleri günler haricinde evden çıkmamaya özen göstermesi gerekiyor. Diyalize gidilecek günlerde ise eldiven ve maske takılması, bunların düzenli aralıklarla değiştirilmesi gerekiyor. Bunlar genellikle diyaliz merkezleri tarafından da temin ediliyor. Böbrek hastaları sağlıklı bireylere oranla hastalık konusunda daha fazla risk altında olduğundan bu bireylerle aynı evde yaşayan aile bireylerinin de çok dikkatli olması gerekiyor. Böbrek hastalığı bulunan bireyler mümkün olduğunca evde ayrı bir oda içerisinde kalmaya gayret etmeli, evden çıkmak zorunda olan aile bireyleriyle dahi sosyal mesafeyi korumaya özen göstermelidir. Buna ek olarak, bu hastalar sürekli olarak el yıkamaya, diyetlerinin izin verdiği ölçüde sağlıklı ve dengeli beslenmeye dikkat etmelidirler."
Türkiye'de birçok diyaliz merkezinin, evden diyaliz merkezine servisle ulaşım sağladığını bildiren Gür, "Kendi aracıyla izole bir şekilde diyaliz merkezine ulaşamayacak olan hastalarda, bu servislerde sosyal mesafenin sağlanması açısından hastaların minimum bir metre aralıklarla yer alması gerekir. Yine aynı şekilde diyaliz merkezinde de hastaların ateş ölçümü gibi kontrollerin ardından içeri alınması ve mümkün olduğunca geniş aralıklarla konumlandırılması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Gür, hastaların virüse ilişkin belirtiler yaşayıp yaşamadığının sağlık personeli tarafından sürekli takip edilmesi ve belirti gözlenen hastalar ile bu kişilerle teması olan tüm bireylerin karantinaya alınması gerektiğini belirterek, "Hastalara düşen ise hijyen açısından gerekeni yaptıktan sonra bağlı olduğu diyaliz merkezinin bu kurallara uyup uymadığına dikkat etmek oluyor." değerlendirmesinde bulundu.