Azerbaycan-Türkiye İş Forumu
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay: 'Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın işgal altındaki Azerbaycan toprağı Yukarı Karabağ'da yaptığı açıklamaları şaşkınlıkla karşıladık. Altını çizerek ifade etmek isterim ki bu tür popülist söylemlerin müzakerelere katkı sağlamayacağı açıktır ve uluslararası toplumun buna sessiz kalmaması gerekir' 'Cumhurbaşkanlarımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Sayın İlham Aliyev tarafından hedeflenen 2023 yılına kadar 15 milyar dolarlık dış ticaret hacmine ulaşmak için çalışmalarımızı hızlandırıyoruz. Komisyonumuzun bugün aldığı kararlarla ekonomik ilişkilerimizi somut eylemler temelinde daha da ileriye taşımaya kararlıyız'
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, "Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın işgal altındaki Azerbaycan toprağı Yukarı Karabağ'da yaptığı açıklamaları şaşkınlıkla karşıladık. Altını çizerek ifade etmek isterim ki bu tür popülist söylemlerin müzakerelere katkı sağlamayacağı açıktır ve uluslararası toplumun buna sessiz kalmaması gerekir." dedi.
Oktay, Azerbaycan'ın başkenti Bakü'deki bir otelde düzenlenen Azerbaycan-Türkiye İş Forumunda yaptığı konuşmada, Türkiye ve Azerbaycan halkları arasındaki köklü kardeşlik bağlarının güçlenmesine daima katkı sağlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selam ve muhabbetlerini katılımcılara iletti.
Azerbaycan'ın Türkiye için "her daim can Azerbaycan" olduğunu ifade eden Oktay, bir dönem kısıtlı kalan ancak hiçbir zaman kopmayan ilişkilerin Azerbaycan'ın 1991'de bağımsızlığını yeniden kazanmasıyla süratle yükselişe geçtiğini ve bugünkü halini aldığını belirtti.
Dün, "Hazar'ın incisi Bakü"nün, Kafkas İslam Ordusu tarafından düşman işgalinden kurtarılmasının 101'inci yıl dönümünü idrak ettiklerini anımsatan Oktay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"101 yıl önce Osmanlı Devleti, Birinci Dünya Savaşı'nın muhtelif cephelerinde kendi milli mücadelesi verirken, Azerbaycanlı kardeşlerimizin istiklal çağrılarına kayıtsız kalmayarak Kafkas İslam Ordusu'nu kurmuş ve Bakü'nün yardımına koşmuştur. Nuri Paşa komutasındaki o kahramanlar, fedakârlıkları ve cesaretleriyle nesilden nesile gururla anlatılacak şanlı bir destanı bizlere miras bırakmıştır. Azerbaycan’ın bağımsızlığı için toprağa düşen, bu topraklar uğruna hayatını feda eden tüm şehitlerimizi ihtiramla yâd ediyor, aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum."
Oktay, Azerbaycan'ın 1991 yılında bağımsızlığını yeniden kazanmasından sonra onu ilk tanıyan devletin Türkiye Cumhuriyeti olmasının ezeli kardeşliğin sonucu olduğunu söyledi.
İki ülke arasındaki kardeşlik ruhunun stratejik vizyonla tesis edilen iş birlikleri, somut projeler ve üst düzey ziyaretlerle her geçen gün dinamik şekilde güçlendiğini vurgulayan Oktay, "Bugün, Türkiye ile Azerbaycan, birbirinin en önemli siyasi ortağı, önde gelen ticari partneri ve yatırımcısıdır. Bakü-Tiflis-Erzurum doğal gaz hattı, Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol hattı, Bakü-Tiflis-Kars demir yolu, TANAP ve son olarak da STAR rafinerisi mükemmel düzeydeki ilişkilerimizin nişaneleri niteliğindedir. Bizleri birbirimize daha da kenetleyecek mega projelerin artarak devam edeceğine gönülden inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Oktay, hedeflerinin yavaş seyreden küresel ekonomik büyüme karşısında iş insanlarına yeni alternatifler bulmak, zayıf ve kırılgan büyüme eğilimlerini birlikte yapılacak projelerle aşmak olduğunu vurguladı.
Fuat Oktay şunları kaydetti:
"Türkiye ekonomisi; ABD ile Çin arasındaki ticaret müzakerelerinde yaşanan belirsizlikler, Brexit, İran’a uygulanan finansal ve ticari yaptırımlar ile küresel ekonomideki 'istikrarsız toparlanmanın' gölgesinde emin adımlarla ihracatını artırmaya, dış ticaretini güçlendirmeye devam etmektedir. 2019 yılının ilk 7 ayında dış ticaret açığı yaklaşık yüzde 62 gerileyerek Türkiye'nin dış finansman ihtiyacını yaklaşık 29 milyar dolar azaltmıştır. Yine aynı dönemde ihracatın ithalatı karşılama oranı 2018 yılındaki yüzde 67 seviyesinden yüzde 85 seviyesine yükselmiştir. Bunun yanı sıra Türkiye ekonomisi, belirsizlikler ve küresel durgunluk durumlarında bile AB üyesi ülkelerin ortalamasından daha iyi bir performans sergileyerek büyümesini devam ettirebilmiştir. Bu çerçevede, Türkiye; krizlere sahne olan 2018 yılında yüzde 2,8 büyümüştür. Aynı şekilde Azerbaycan'ın bağımsızlığının 28'inci yılında geldiği nokta takdire şayandır. Ekonomik kalkınması, hayata geçirdiği kapsamlı sosyo-ekonomik reformlar ve önemli uluslararası toplantılara ev sahipliği yapıyor olması Azerbaycan'ı bölgesinde örnek bir ülke haline getirmiştir. Azerbaycan, doğu batı ve kuzey güney ulaştırma yollarının kesişme noktasında kilit bir transit, lojistik ve ticaret merkezi olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. Bu ilerleyişte Azerbaycan ve Türkiye her alanda birbirlerinin yanındadır ve ortak politikalarla ülkelerin ötesinde, bölgenin refah, huzur ve istikrarına önemli katkı sağlamaktadır."
- Ticaret hacmi 8 kattan fazla arttı
Fuat Oktay, Türkiye ve Azerbaycan arasındaki ticaret hacminin 2002-2018 yıllarında 8 kattan fazla artarak 3,2 milyar dolar seviyesine ulaştığını dile getirdi.
Türkiye'nin 2018 yılında Azerbaycan'a ihracatının 2017 yılına göre yüzde 8,7 artarak 1,47 milyar dolara ulaştığını, ithalatının da 2018'de bir önceki yıla göre yüzde 32,2 artarak 1,77 milyar dolar olarak gerçekleştiğini anlatan Oktay, şu değerlendirmelerde bulundu:
"İkili ticaret hacmimiz 2018 yılı sonunda 3,2 milyar dolara ulaşmıştır. Cumhurbaşkanlarımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Sayın İlham Aliyev tarafından hedeflenen 2023 yılına kadar 15 milyar dolarlık dış ticaret hacmine ulaşmak için çalışmalarımızı hızlandırıyoruz. Komisyonumuzun bugün aldığı kararlarla ekonomik ilişkilerimizi somut eylemler temelinde daha da ileriye taşımaya kararlıyız. Bugün gerçekleştirilen görüşmelerde, belirsizliklerin hakim olduğu dünya ekonomisi şartlarında iş insanlarımıza nasıl daha iyi bir iş ortamı sağlayabileceğimizi ele aldık.
8'inci Karma Ekonomik Komisyonu Toplantısı vesilesiyle tercihli ticaret anlaşması, yatırım ortamının iyileştirilmesi, ticarette karşılaştığımız sorunların ortadan kaldırılması gibi önemli konuları değerlendirdik. Ülkelerimiz arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin en geniş kapsamıyla ve derinlemesine ele alındığı çalışmalar sonucunda ticaretten enerjiye, ulaştırmadan eğitime, tarımdan sağlığa pek çok alanda iş birliği yapılmasını kararlaştırdık."
Oktay, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev'in geçen yıl nisan ayında Türkiye'yi ziyareti esnasında mutabakat zaptı imzalanan Tercihli Ticaret Anlaşması'nın bu yıl içinde akde dönüşmesine özellikle önem verdiklerini, bu anlaşmanın hem Azerbaycan ürünlerinin Türkiye'ye satışını kolaylaştıracağını hem de Türk şirketleri bakımından adil bir ortam sağlayacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, Azerbaycan'ın Türkiye'de artan yatırımlarından memnuniyet duyduklarını, Türk firmalarını Azerbaycan'a daha fazla yatırım yapmaya teşvik ettiklerini belirtti.
"Ortak üretimi de içerecek şekilde savunma sanayisi alanında iş birliğimizi daha da fazla derinleştirmemiz gerektiği inancındayız. Giderek güçlenen savunma sanayisi imkanlarımızla Azerbaycan Silahlı Kuvvetlerinin modernleşme sürecine her türlü katkıyı sağlamaya hazırız." ifadesini kullanan Oktay, iş birliğini derinleştirmek amacıyla iş insanlarının yolunu açmak ve yatırımcılara iş yapma kolaylığı sağlamak için üzerlerine düşeni yapmaya hazır olduklarını vurguladı.
Azerbaycan topraklarının yaklaşık beşte biri üzerinde devam eden işgalin sona erdirilmesi için çeyrek asırdır Azerbaycan ile yakın dayanışma içerisinde hareket ettiklerine dikkati çeken Oktay, şunları kaydetti:
"Bu konuyu Azerbaycan'ın olduğu kadar bizim de milli meselemiz olarak görüyoruz. Türkiye'nin bu konuda tavrı bellidir, nettir. Yukarı Karabağ sorununun Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü içinde ve uluslararası kuruluşların kabul ettiği kararlara uygun olarak çözüme kavuşturularak 1 milyondan fazla mağdur kardeşimizin topraklarına bir an önce geri dönmesi en büyük arzumuzdur. Geçtiğimiz günlerde Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın işgal altındaki Azerbaycan toprağı Yukarı Karabağ'da yaptığı açıklamaları şaşkınlıkla karşıladık.
Altını çizerek ifade etmek isterim ki bu tür popülist söylemlerin müzakerelere katkı sağlamayacağı açıktır ve uluslararası toplumun buna sessiz kalmaması gerekir. Bu ortak arzumuzun hayata geçirilmesi için her platformda Azerbaycan'ın yanında olmayı sürdüreceğiz. Azerbaycan Cumhuriyeti'nin kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı Mehmet Emin Resulzade'nin dediği gibi bir kere yükselen bayrak bir daha inmez. Bu bayrağı daha da yukarılara taşıyan kıymetli Cumhurbaşkanı, cennet mekan Haydar Aliyev'in attığı temeller üzerinde Cumhurbaşkanı Aliyev'in istikrarlı liderliği ve Türkiye-Azerbaycan ilişkilerine gönül vermiş Sayın Cumhurbaşkanımızla tesis ettikleri samimi dostluk, Türkiye Azerbaycan ilişkileri için çok önemlidir."
Oktay, Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak Azerbaycan'a gerçekleştirdiği ilk ziyarette ilk andan itibaren gösterilen misafirperverliğe şahsı ve heyeti adına teşekkür etti.
İş Forumuna, Azerbaycan Ekonomi Bakanı Şahin Mustafayev, AK Parti İstanbul Milletvekili ve Türkiye-Azerbaycan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Şamil Ayrım, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Selim Dursun, Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Fatma Varank, Ticaret Bakan Yardımcısı Gonca Yılmaz Batur, Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi Erkan Özoral ile Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç, DEİK Başkanı Nail Olpak katıldı.
Kaynak: AA
Oktay, Azerbaycan'ın başkenti Bakü'deki bir otelde düzenlenen Azerbaycan-Türkiye İş Forumunda yaptığı konuşmada, Türkiye ve Azerbaycan halkları arasındaki köklü kardeşlik bağlarının güçlenmesine daima katkı sağlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selam ve muhabbetlerini katılımcılara iletti.
Azerbaycan'ın Türkiye için "her daim can Azerbaycan" olduğunu ifade eden Oktay, bir dönem kısıtlı kalan ancak hiçbir zaman kopmayan ilişkilerin Azerbaycan'ın 1991'de bağımsızlığını yeniden kazanmasıyla süratle yükselişe geçtiğini ve bugünkü halini aldığını belirtti.
Dün, "Hazar'ın incisi Bakü"nün, Kafkas İslam Ordusu tarafından düşman işgalinden kurtarılmasının 101'inci yıl dönümünü idrak ettiklerini anımsatan Oktay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"101 yıl önce Osmanlı Devleti, Birinci Dünya Savaşı'nın muhtelif cephelerinde kendi milli mücadelesi verirken, Azerbaycanlı kardeşlerimizin istiklal çağrılarına kayıtsız kalmayarak Kafkas İslam Ordusu'nu kurmuş ve Bakü'nün yardımına koşmuştur. Nuri Paşa komutasındaki o kahramanlar, fedakârlıkları ve cesaretleriyle nesilden nesile gururla anlatılacak şanlı bir destanı bizlere miras bırakmıştır. Azerbaycan’ın bağımsızlığı için toprağa düşen, bu topraklar uğruna hayatını feda eden tüm şehitlerimizi ihtiramla yâd ediyor, aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum."
Oktay, Azerbaycan'ın 1991 yılında bağımsızlığını yeniden kazanmasından sonra onu ilk tanıyan devletin Türkiye Cumhuriyeti olmasının ezeli kardeşliğin sonucu olduğunu söyledi.
İki ülke arasındaki kardeşlik ruhunun stratejik vizyonla tesis edilen iş birlikleri, somut projeler ve üst düzey ziyaretlerle her geçen gün dinamik şekilde güçlendiğini vurgulayan Oktay, "Bugün, Türkiye ile Azerbaycan, birbirinin en önemli siyasi ortağı, önde gelen ticari partneri ve yatırımcısıdır. Bakü-Tiflis-Erzurum doğal gaz hattı, Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol hattı, Bakü-Tiflis-Kars demir yolu, TANAP ve son olarak da STAR rafinerisi mükemmel düzeydeki ilişkilerimizin nişaneleri niteliğindedir. Bizleri birbirimize daha da kenetleyecek mega projelerin artarak devam edeceğine gönülden inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Oktay, hedeflerinin yavaş seyreden küresel ekonomik büyüme karşısında iş insanlarına yeni alternatifler bulmak, zayıf ve kırılgan büyüme eğilimlerini birlikte yapılacak projelerle aşmak olduğunu vurguladı.
Fuat Oktay şunları kaydetti:
"Türkiye ekonomisi; ABD ile Çin arasındaki ticaret müzakerelerinde yaşanan belirsizlikler, Brexit, İran’a uygulanan finansal ve ticari yaptırımlar ile küresel ekonomideki 'istikrarsız toparlanmanın' gölgesinde emin adımlarla ihracatını artırmaya, dış ticaretini güçlendirmeye devam etmektedir. 2019 yılının ilk 7 ayında dış ticaret açığı yaklaşık yüzde 62 gerileyerek Türkiye'nin dış finansman ihtiyacını yaklaşık 29 milyar dolar azaltmıştır. Yine aynı dönemde ihracatın ithalatı karşılama oranı 2018 yılındaki yüzde 67 seviyesinden yüzde 85 seviyesine yükselmiştir. Bunun yanı sıra Türkiye ekonomisi, belirsizlikler ve küresel durgunluk durumlarında bile AB üyesi ülkelerin ortalamasından daha iyi bir performans sergileyerek büyümesini devam ettirebilmiştir. Bu çerçevede, Türkiye; krizlere sahne olan 2018 yılında yüzde 2,8 büyümüştür. Aynı şekilde Azerbaycan'ın bağımsızlığının 28'inci yılında geldiği nokta takdire şayandır. Ekonomik kalkınması, hayata geçirdiği kapsamlı sosyo-ekonomik reformlar ve önemli uluslararası toplantılara ev sahipliği yapıyor olması Azerbaycan'ı bölgesinde örnek bir ülke haline getirmiştir. Azerbaycan, doğu batı ve kuzey güney ulaştırma yollarının kesişme noktasında kilit bir transit, lojistik ve ticaret merkezi olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. Bu ilerleyişte Azerbaycan ve Türkiye her alanda birbirlerinin yanındadır ve ortak politikalarla ülkelerin ötesinde, bölgenin refah, huzur ve istikrarına önemli katkı sağlamaktadır."
- Ticaret hacmi 8 kattan fazla arttı
Fuat Oktay, Türkiye ve Azerbaycan arasındaki ticaret hacminin 2002-2018 yıllarında 8 kattan fazla artarak 3,2 milyar dolar seviyesine ulaştığını dile getirdi.
Türkiye'nin 2018 yılında Azerbaycan'a ihracatının 2017 yılına göre yüzde 8,7 artarak 1,47 milyar dolara ulaştığını, ithalatının da 2018'de bir önceki yıla göre yüzde 32,2 artarak 1,77 milyar dolar olarak gerçekleştiğini anlatan Oktay, şu değerlendirmelerde bulundu:
"İkili ticaret hacmimiz 2018 yılı sonunda 3,2 milyar dolara ulaşmıştır. Cumhurbaşkanlarımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Sayın İlham Aliyev tarafından hedeflenen 2023 yılına kadar 15 milyar dolarlık dış ticaret hacmine ulaşmak için çalışmalarımızı hızlandırıyoruz. Komisyonumuzun bugün aldığı kararlarla ekonomik ilişkilerimizi somut eylemler temelinde daha da ileriye taşımaya kararlıyız. Bugün gerçekleştirilen görüşmelerde, belirsizliklerin hakim olduğu dünya ekonomisi şartlarında iş insanlarımıza nasıl daha iyi bir iş ortamı sağlayabileceğimizi ele aldık.
8'inci Karma Ekonomik Komisyonu Toplantısı vesilesiyle tercihli ticaret anlaşması, yatırım ortamının iyileştirilmesi, ticarette karşılaştığımız sorunların ortadan kaldırılması gibi önemli konuları değerlendirdik. Ülkelerimiz arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin en geniş kapsamıyla ve derinlemesine ele alındığı çalışmalar sonucunda ticaretten enerjiye, ulaştırmadan eğitime, tarımdan sağlığa pek çok alanda iş birliği yapılmasını kararlaştırdık."
Oktay, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev'in geçen yıl nisan ayında Türkiye'yi ziyareti esnasında mutabakat zaptı imzalanan Tercihli Ticaret Anlaşması'nın bu yıl içinde akde dönüşmesine özellikle önem verdiklerini, bu anlaşmanın hem Azerbaycan ürünlerinin Türkiye'ye satışını kolaylaştıracağını hem de Türk şirketleri bakımından adil bir ortam sağlayacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, Azerbaycan'ın Türkiye'de artan yatırımlarından memnuniyet duyduklarını, Türk firmalarını Azerbaycan'a daha fazla yatırım yapmaya teşvik ettiklerini belirtti.
"Ortak üretimi de içerecek şekilde savunma sanayisi alanında iş birliğimizi daha da fazla derinleştirmemiz gerektiği inancındayız. Giderek güçlenen savunma sanayisi imkanlarımızla Azerbaycan Silahlı Kuvvetlerinin modernleşme sürecine her türlü katkıyı sağlamaya hazırız." ifadesini kullanan Oktay, iş birliğini derinleştirmek amacıyla iş insanlarının yolunu açmak ve yatırımcılara iş yapma kolaylığı sağlamak için üzerlerine düşeni yapmaya hazır olduklarını vurguladı.
Azerbaycan topraklarının yaklaşık beşte biri üzerinde devam eden işgalin sona erdirilmesi için çeyrek asırdır Azerbaycan ile yakın dayanışma içerisinde hareket ettiklerine dikkati çeken Oktay, şunları kaydetti:
"Bu konuyu Azerbaycan'ın olduğu kadar bizim de milli meselemiz olarak görüyoruz. Türkiye'nin bu konuda tavrı bellidir, nettir. Yukarı Karabağ sorununun Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü içinde ve uluslararası kuruluşların kabul ettiği kararlara uygun olarak çözüme kavuşturularak 1 milyondan fazla mağdur kardeşimizin topraklarına bir an önce geri dönmesi en büyük arzumuzdur. Geçtiğimiz günlerde Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın işgal altındaki Azerbaycan toprağı Yukarı Karabağ'da yaptığı açıklamaları şaşkınlıkla karşıladık.
Altını çizerek ifade etmek isterim ki bu tür popülist söylemlerin müzakerelere katkı sağlamayacağı açıktır ve uluslararası toplumun buna sessiz kalmaması gerekir. Bu ortak arzumuzun hayata geçirilmesi için her platformda Azerbaycan'ın yanında olmayı sürdüreceğiz. Azerbaycan Cumhuriyeti'nin kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı Mehmet Emin Resulzade'nin dediği gibi bir kere yükselen bayrak bir daha inmez. Bu bayrağı daha da yukarılara taşıyan kıymetli Cumhurbaşkanı, cennet mekan Haydar Aliyev'in attığı temeller üzerinde Cumhurbaşkanı Aliyev'in istikrarlı liderliği ve Türkiye-Azerbaycan ilişkilerine gönül vermiş Sayın Cumhurbaşkanımızla tesis ettikleri samimi dostluk, Türkiye Azerbaycan ilişkileri için çok önemlidir."
Oktay, Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak Azerbaycan'a gerçekleştirdiği ilk ziyarette ilk andan itibaren gösterilen misafirperverliğe şahsı ve heyeti adına teşekkür etti.
İş Forumuna, Azerbaycan Ekonomi Bakanı Şahin Mustafayev, AK Parti İstanbul Milletvekili ve Türkiye-Azerbaycan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Şamil Ayrım, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Selim Dursun, Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Fatma Varank, Ticaret Bakan Yardımcısı Gonca Yılmaz Batur, Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi Erkan Özoral ile Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç, DEİK Başkanı Nail Olpak katıldı.