İngiliz Hükümetinden AB'ye Müzakere Eleştirisi

Devlet Bakanı Michael Gove: '(AB ile) İyi bir anlaşma sağlamak için bütün enerjimizi kullanıyoruz ancak şu anda buna ilgi göstermeyen taraf AB'dir. Sadece 'Hayır, konuşmak istemiyoruz' diyorlar. Bence bu yanlış ve üzücü'

İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden (AB) anlaşmasız ayrılmasına (Brexit) yönelik hazırlıklardan sorumlu Devlet Bakanı Michael Gove, AB tarafının yeni bir anlaşmaya dönük talepleri geri çevirdiğini belirterek, bu durumu "yanlış ve üzücü" diye nitelendirdi.

Başbakanlık ofisi "10 Numara" önünde basına açıklamada bulunan Gove, AB ile yeni Brexit anlaşmasına dönük girişimlerle ilgili olarak, "Hükümetin, parlamentonun ve ülkenin güvenini kazanmamış bir anlaşma olamaz." dedi.

Gove, "(AB ile) İyi bir anlaşma sağlamak için bütün enerjimizi kullanıyoruz ancak şu anda buna ilgi göstermeyen taraf AB’dir. Sadece ‘Hayır, konuşmak istemiyoruz.’ diyorlar. Bence bu yanlış ve üzücü." değerlendirmesinde bulundu.

Başbakan Boris Johnson’ın AB ile iyi bir anlaşma müzakere etmeyi net bir şekilde dile getirdiğini belirten Gove, "Yeni bir yaklaşıma ihtiyacımız var. Ne olursa olsun biz müzakereye istekli ve hazır olmayı sürdürürken, AB’nin de bizim 31 Ekim’de anlaşma olsun veya olmasın ayrılacağımızı takdir etmesi gerekli." diye konuştu.

- Ulusal birlik hükümeti

Öte yandan, İngiliz basınında yer alan haberlere göre, başını eski İngiltere Başsavcısı Dominic Grieve’in çektiği bir grup Muhafazakar Partili milletvekili anlaşmasız Brexit’i önlemeye dönük olarak Başbakan Johnson hakkında güvensizlik oylaması hazırlığı yapmaya başladı.

Haberlere göre, milletvekilleri muhalefet partilerinin desteğiyle Johnson’ı devirdikten sonra, Brexit tarihini erteleyecek bir "ulusal birlik hükümeti" kurmayı amaçlıyor ancak İngiliz basınının Başbakanlık kaynaklarına dayandırdığı haberlere göre, Johnson güven oylamasını kazanamaması durumunda istifa etmemeyi planlıyor. Bu senaryoya göre, Johnson, Brexit tarihinden sonraki bir tarih için erken seçim kararı alacak ve anlaşmasız ayrılığın ardından ülkedeki siyasi eliti hedef alan bir seçim kampanyası yürütecek ancak Johnson'ın bu yolu izlemesi durumunda ülkede bir anayasal kriz doğmasından endişe ediliyor. Siyasi gözlemcilere göre, böyle bir durumda Kraliçe 2. Elizabeth'in devreye girerek krize çözüm bulması gerekebilecek.

- Ara seçim yenilgisi

İngiltere'de Muhafazakar Partinin kontrolündeki bölgede geçen hafta tek milletvekilliği için yapılan ara seçimi Liberal Demokrat Partinin kazanmasıyla Başbakan Boris Johnson'ın parlamentoda eli zayıflamıştı.

Ara seçimde alınan sonuçla Johnson'ın parlamentonun alt kanadı Avam Kamarası'ndaki desteği, kendisine dışarıdan destek veren Demokratik Birlik Partisinin (DUP) milletvekilleri dahil 320'ye gerilemişti. Johnson'ın karşısındaki muhalefet blokunun ise 319 milletvekili bulunuyor.

Johnson'ın önceki hafta Başbakanlık görevini devraldığı Theresa May'in AB ile vardığı Brexit anlaşması, parlamentoda 3 kez reddedilmişti.

Milletvekilleri 29 Mart'ta gerçekleşmesi gereken anlaşmasız Brexit'i de yasa çıkartarak engellemiş, hükümet AB'nin de onayıyla Brexit'i 31 Ekim'e ertelemişti.

İngiltere 2016'da yapılan referandumda yüzde 48'e karşı yüzde 52 oy oranı ile AB'den ayrılma kararı almıştı.

Muhafazakar Parti 2017'de kendi kararıyla gittiği erken genel seçimde Avam Kamarasındaki çoğunluğunu kaybetmiş, DUP'un dışarıdan desteğiyle azınlık hükümeti kurabilmişti.
Kaynak: AA