Okulda Güçlü Bağışıklık Sistemi İçin Anadolu Propolisi
Gıda Yüksek Mühendisi Propolis Uzmanı Aslı Elif Tanuğur Samancı, çocuklarda bağışıklık sistemini güçlendirmenin doğal yollarını anlattı.
Gıda Yüksek Mühendisi Aslı Elif Tanuğur Samancı, çocukların okul gibi kalabalık ortamlara girmesiyle birlikte mikroplar, virüsler ve bakterilere karşı tedbirli olması gerektiğini ve bağışıklık sistemini güçlendirmek için düzenli olarak propolis tüketilmesi gerektiğini belirtti.
Tanuğur, "Ebeveynler ne kadar dikkat etse de özellikle salgın hastalıkların arttığı kış döneminde çocuklarımızı her zaman hastalıklardan korumak mümkün olmuyor. Çocukların güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmaları, hastalanma sıklıklarını ve hastalıklara yakalandıklarında iyileşme sürelerini kısaltmak için en önemli etmen. Bu yüzden çocukların bağışıklık sistemini güçlü tutacak doğal desteklerden faydalanmak ailelerin işini kolaylaştırıyor. Benim önerim, doğada en güçlü antioksidan olarak bilinen propolisi düzenli olarak çocukların beslenmesine dahil etmek" dedi.
"Her gün dışarıdan vücudumuza antioksidan takviyesi yapmak çok önemli"
Propolisin, dünyada bilinen en güçlü antioksidanlar arasında bulunduğunun tekrar altını çizen Aslı Elif Tanuğur Samancı, "Vücudumuzda her gün metabolik faaliyetler sonucunda serbest radikaller üretilir. Bu serbest radikaller düzenli olarak vücuttan atılmaz ise birikerek yıkıcı ve kronik hastalıklara yol açabilir. Antioksidanlar, vücuttaki serbest radikalleri yakalayarak vücuttan atılmasını sağlar. Dolayısıyla, her gün dışarıdan vücudumuza antioksidan takviyesi yapmak çok önemli. Propolis, arıların, bitkilerin yaprak, sap ve tomurcuklarından topladıkları çok güçlü antioksidan ve antimikrobiyal etkilere sahip tamamen doğal bir arı ürünüdür. Dünyada bilinen en güçlü antioksidanlar arasında yer almaktadır. Arılar tarafından, kovandaki mikropları yok etmek ve arıları bakteri, virüs ve mantarlardan korumak için kullanılan propolis, doğru işlendiği takdirde insan vücudunda da aynı etkileri gösterir. Virüs ve bakterileri yok ederek, vücudun hastalıklarla savaşmasına yardımcı olur" diye konuştu.
“Anadolu propolisi, nar suyundan 80 kat daha güçlü"
Gıda Yüksek Mühendisi Samancı, "İstanbul Teknik Üniversitesi ARI Teknokent’te gerçekleştirdiğimiz araştırmalarda Anadolu propolisinin nar suyundan tam 80 kat daha güçlü antioksidan etkiye sahip olduğunu bilimsel olarak ortaya koyduk. Antibakteriyel, antiviral, antifungal, antitümör, antienflamatuvar etkilere sahip olan propolisin bileşiminde kafeik asit fenetil ester, apigenin, krisin, galangin, pinosembrin, kafeik asit gibi fenolik flavonoid bileşenler bulunmaktadır. Bununla birlikte, Anadolu propolisini, farklı ülkelerde üretilen propolislerle karşılaştırdığımızda çok özel bir antioksidan profiline sahip olduğunu ve antimikrobiyal, antitümör aktivitesinin daha yüksek olduğunu tespit ettik. Bazı fenolik ve flavonoidler dünyada sadece Anadolu propolisinde bulunuyor. Bu da Anadolu propolisini çok özel kılıyor" ifadelerini kaydetti.
Samancı, "Propolisin bu bahsettiğim etkilerinden bahsedebilmemiz için kovanda iyi arıcılık uygulamalarıyla doğru koşullarda üretilmiş ve insan tüketimine uygun hale gelebilmesi için uzman kişilerce doğru şekilde işlenmiş olması gerekiyor. Bunun için de ’Sözleşmeli Arıcılık Modeli’ ile doğru koşullarda üretilmiş ve gıda mühendisleri tarafından özütlenmiş olan propolisin tüketilmesini öneriyorum" dedi.
Kaynak: İHA
Tanuğur, "Ebeveynler ne kadar dikkat etse de özellikle salgın hastalıkların arttığı kış döneminde çocuklarımızı her zaman hastalıklardan korumak mümkün olmuyor. Çocukların güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmaları, hastalanma sıklıklarını ve hastalıklara yakalandıklarında iyileşme sürelerini kısaltmak için en önemli etmen. Bu yüzden çocukların bağışıklık sistemini güçlü tutacak doğal desteklerden faydalanmak ailelerin işini kolaylaştırıyor. Benim önerim, doğada en güçlü antioksidan olarak bilinen propolisi düzenli olarak çocukların beslenmesine dahil etmek" dedi.
"Her gün dışarıdan vücudumuza antioksidan takviyesi yapmak çok önemli"
Propolisin, dünyada bilinen en güçlü antioksidanlar arasında bulunduğunun tekrar altını çizen Aslı Elif Tanuğur Samancı, "Vücudumuzda her gün metabolik faaliyetler sonucunda serbest radikaller üretilir. Bu serbest radikaller düzenli olarak vücuttan atılmaz ise birikerek yıkıcı ve kronik hastalıklara yol açabilir. Antioksidanlar, vücuttaki serbest radikalleri yakalayarak vücuttan atılmasını sağlar. Dolayısıyla, her gün dışarıdan vücudumuza antioksidan takviyesi yapmak çok önemli. Propolis, arıların, bitkilerin yaprak, sap ve tomurcuklarından topladıkları çok güçlü antioksidan ve antimikrobiyal etkilere sahip tamamen doğal bir arı ürünüdür. Dünyada bilinen en güçlü antioksidanlar arasında yer almaktadır. Arılar tarafından, kovandaki mikropları yok etmek ve arıları bakteri, virüs ve mantarlardan korumak için kullanılan propolis, doğru işlendiği takdirde insan vücudunda da aynı etkileri gösterir. Virüs ve bakterileri yok ederek, vücudun hastalıklarla savaşmasına yardımcı olur" diye konuştu.
“Anadolu propolisi, nar suyundan 80 kat daha güçlü"
Gıda Yüksek Mühendisi Samancı, "İstanbul Teknik Üniversitesi ARI Teknokent’te gerçekleştirdiğimiz araştırmalarda Anadolu propolisinin nar suyundan tam 80 kat daha güçlü antioksidan etkiye sahip olduğunu bilimsel olarak ortaya koyduk. Antibakteriyel, antiviral, antifungal, antitümör, antienflamatuvar etkilere sahip olan propolisin bileşiminde kafeik asit fenetil ester, apigenin, krisin, galangin, pinosembrin, kafeik asit gibi fenolik flavonoid bileşenler bulunmaktadır. Bununla birlikte, Anadolu propolisini, farklı ülkelerde üretilen propolislerle karşılaştırdığımızda çok özel bir antioksidan profiline sahip olduğunu ve antimikrobiyal, antitümör aktivitesinin daha yüksek olduğunu tespit ettik. Bazı fenolik ve flavonoidler dünyada sadece Anadolu propolisinde bulunuyor. Bu da Anadolu propolisini çok özel kılıyor" ifadelerini kaydetti.
Samancı, "Propolisin bu bahsettiğim etkilerinden bahsedebilmemiz için kovanda iyi arıcılık uygulamalarıyla doğru koşullarda üretilmiş ve insan tüketimine uygun hale gelebilmesi için uzman kişilerce doğru şekilde işlenmiş olması gerekiyor. Bunun için de ’Sözleşmeli Arıcılık Modeli’ ile doğru koşullarda üretilmiş ve gıda mühendisleri tarafından özütlenmiş olan propolisin tüketilmesini öneriyorum" dedi.