Prof. Dr. Mustafa İsen Adapazarı Şehir Kimliğini Anlattı
Adapazarı Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü tarafından düzenlenen Kültür Sanat Etkinlikleri Aralık ayı programı kapsamında Cumhurbaşkanı Eski Genel Sekreteri, AK Parti 25. ve 26. Dönem Sakarya Milletvekili, Edebiyat, Tarih ve Kültür İnsanı, Yazar, Akademisyen, Bürokrat ve Müsteşar Prof. Dr. Mustafa İsen “Adapazarı Şehir Kimliği Üzerine Düşünceler” söyleşisini gerçekleştirdi ve son çıkan “Bir Muhacir Köyünün Hikayesi-Nalköyü” kitabını sevenleri için imzaladı.
Adapazarı Belediyesi Meclis Salonu’nda gerçekleşen programa, Sakarya Valisi Ahmet Hamdi Nayir, Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu, Başkan Yardımcıları Hilmi Kızılcık, Fatih Çelikel ve Yusuf Özden, Belediye Meclis Üyeleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Hüseyin Yorulmaz, Sakarya Büyükşehir Belediyesi Fidan A.Ş. Genel Müdürü Erol Aydın, İlçe Milli Eğitim Müdürü Coşkun Bakırtaş, Sakarya Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası Başkanı Ertuğrul Kocacık, AK Parti İl Gençlik Kolları Başkanı Murat Salih Başer, İlçe Gençlik Kolları Başkanı Fahrettin Alemdar, İlçe Kadın Kolları Başkanı Fatma Varol, Kızılay Sakarya Şubesi Başkanı Zahit Tiryaki, Sakarya Berberler Odası Başkanı Haluk Hacıoğlu, Sağlık-Sen Şube Başkanı Abdullah Sönmez, Adapazarlı Hikâyeci ve Yazar Necati Mert, MTTB Sakarya Şube Başkanı Berkan Çiftçi, Gençlik ve Spor İlçe Müdürü Adem Aka, Oda Başkanları, güzel sanatlar dernekleri ve üyeleri ile çok sayıda davetli katıldı.
Coğrafyanın şehirlerin birer kaderi olduğunu belirterek konuşmasına başlayan Prof. İsen, “Bizim coğrafyamız özellikle bir kavşak noktası, İstanbul’un Anadolu’ya açılan kapısı. İstanbul’dan çıkan bir kişi doğuya gidecekse ya da doğudan çıkan bir kişi İstanbul’a gidecekse bizim şehrimizden geçiyor. Karasu’daki limanla birlikte şehrimiz, Türkiye’de ihracat noktasında çok önemli bir konuma sahip oldu. 19. yüzyıla kadar bölgemiz yerleşime çok açık değildi. 19. yüzyıldan sonra büyük göç almaya başladık. Göçmenler arı kovanı gibidirler. Ancak çalışırlarsa ayakta durabilirler. O yüzden göç aldıkça zamanla farklı kültürel yapılar ortaya çıktı. Bu kadar farklı grup, bir sinerji yaratarak şehrimizi inşa ettiler. Ben kitabımda bunu ifade etmeye çalıştım. Şehri teorik olarak biliyordum ama siyaseten köylere gitmeye başladığımız zaman köylerin benzeyen veya benzemeyen özelliklerini mukayese etmeye başladım. Bir köye gittiğimde 2-3 dakikadan sonra bu köy Abhaz köyüdür, bu köy Çerkes köyüdür, bu köy Muhacir köyüdür ve ya Karadeniz köyüdür diyebiliyorum. Gerçekten kimlik mekâna yansıyan bir özellik taşıyor. Yan yana iki köy arasında bile çok hikayeler yazılabilecek farklar olabiliyor” dedi.
Adapazarı’nın çok önemli bir görev taşıdığına vurgu yapan Prof. İsen, “Adapazarı, bu şehrin kalbidir. Sakarya da İstanbul’un Anadolu topraklarına açılan kapısıdır. Kimlik mekana yansımıştır ve bu Adapazarı’nda temayüz etmiştir. Yapboz olarak düşünürsek birçok etnik milletin oluşturduğu o zenginlik büyük fotoğrafı ortaya çıkarmıştır. Bizim ortak değerlerle öne çıkmamız gerekmektedir. Her alanda çok özel bir şehirde yaşıyoruz. Şehrin beklentisi aslında gerçek bir aidiyet, gerçek Adapazarı kimliğidir. Adapazarı adına umutluyum ve Sakarya’nın kimliğini mekana yansıtacak, geçmişini ve tüm zenginliklerini bilerek geleceğe taşıyacak şehir insanının var olduğuna inanıyorum” diye konuştu.
Bütüncül bir yaklaşımla marka değer oluşturmanın önemine dikkat çeken İsen Hoca, “Helva yapacak tüm malzemeyi de geçtim, bizim aslında helvalarımız var. Sahip olunan potansiyeli geleceğe taşımak noktasında iki üniversitemizin rollerini çok iyi taşıyarak Sakarya’nın kültür, sanat, spor ve turizm faaliyetleri ile aidiyet kültürünü oluşturmada etkin bir rol üstlenecekleri kanaatini taşıyorum. Kitabımla da bu çalışmalara bir katkı yapmak istedim. Bu alanlardaki çalışmalar Sakarya adına kazanım olacaktır” şeklinde konuştu.
Üniversitelerin kültürel kimliği oluşturmada etkin bir rol geliştirebileceğini ifade eden İsen, “Üniversiteler, ekonomi, entelektüel, siyaset ve kültürel anlamda hangi gruplar daha etkin bunların araştırmalarını yaparak, şehre katkı sağlayabilirler. Nesiller kültürleri taşır. Şehirde kaç kişiye sorsak Orhan Cami’nin adı niye Osman Camii değil, niye Süleyman Camii değil de; niye Orhan Camii diye sorsak, kaç kişi makul cevap verebilir? Süleyman Paşa’yı, Konuralp’i, Karaca Ahmet’i kaç kişi tanıyor? Halbuki bu isimler bu toprakları bize emanet eden kişilerdir. Bizim şehrimizi, coğrafyamızı emanet eden tüm ecdadı bilmek, tanımak şehrin kimliğine pozitif katkılar sunar ve o zaman neslimiz özgüvenle yürümeye başlar” ifadelerini kullandı.
Program sonunda Sakarya Valisi Ahmet Hamdi Nayir ve Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu, Prof. Dr. Mustafa İsen’e çiçek ve günün anısına hediye takdim ederken, İsen Hoca daha sonra sevenleri için kitaplarını imzaladı.
Kaynak: İHA
Coğrafyanın şehirlerin birer kaderi olduğunu belirterek konuşmasına başlayan Prof. İsen, “Bizim coğrafyamız özellikle bir kavşak noktası, İstanbul’un Anadolu’ya açılan kapısı. İstanbul’dan çıkan bir kişi doğuya gidecekse ya da doğudan çıkan bir kişi İstanbul’a gidecekse bizim şehrimizden geçiyor. Karasu’daki limanla birlikte şehrimiz, Türkiye’de ihracat noktasında çok önemli bir konuma sahip oldu. 19. yüzyıla kadar bölgemiz yerleşime çok açık değildi. 19. yüzyıldan sonra büyük göç almaya başladık. Göçmenler arı kovanı gibidirler. Ancak çalışırlarsa ayakta durabilirler. O yüzden göç aldıkça zamanla farklı kültürel yapılar ortaya çıktı. Bu kadar farklı grup, bir sinerji yaratarak şehrimizi inşa ettiler. Ben kitabımda bunu ifade etmeye çalıştım. Şehri teorik olarak biliyordum ama siyaseten köylere gitmeye başladığımız zaman köylerin benzeyen veya benzemeyen özelliklerini mukayese etmeye başladım. Bir köye gittiğimde 2-3 dakikadan sonra bu köy Abhaz köyüdür, bu köy Çerkes köyüdür, bu köy Muhacir köyüdür ve ya Karadeniz köyüdür diyebiliyorum. Gerçekten kimlik mekâna yansıyan bir özellik taşıyor. Yan yana iki köy arasında bile çok hikayeler yazılabilecek farklar olabiliyor” dedi.
Adapazarı’nın çok önemli bir görev taşıdığına vurgu yapan Prof. İsen, “Adapazarı, bu şehrin kalbidir. Sakarya da İstanbul’un Anadolu topraklarına açılan kapısıdır. Kimlik mekana yansımıştır ve bu Adapazarı’nda temayüz etmiştir. Yapboz olarak düşünürsek birçok etnik milletin oluşturduğu o zenginlik büyük fotoğrafı ortaya çıkarmıştır. Bizim ortak değerlerle öne çıkmamız gerekmektedir. Her alanda çok özel bir şehirde yaşıyoruz. Şehrin beklentisi aslında gerçek bir aidiyet, gerçek Adapazarı kimliğidir. Adapazarı adına umutluyum ve Sakarya’nın kimliğini mekana yansıtacak, geçmişini ve tüm zenginliklerini bilerek geleceğe taşıyacak şehir insanının var olduğuna inanıyorum” diye konuştu.
Bütüncül bir yaklaşımla marka değer oluşturmanın önemine dikkat çeken İsen Hoca, “Helva yapacak tüm malzemeyi de geçtim, bizim aslında helvalarımız var. Sahip olunan potansiyeli geleceğe taşımak noktasında iki üniversitemizin rollerini çok iyi taşıyarak Sakarya’nın kültür, sanat, spor ve turizm faaliyetleri ile aidiyet kültürünü oluşturmada etkin bir rol üstlenecekleri kanaatini taşıyorum. Kitabımla da bu çalışmalara bir katkı yapmak istedim. Bu alanlardaki çalışmalar Sakarya adına kazanım olacaktır” şeklinde konuştu.
Üniversitelerin kültürel kimliği oluşturmada etkin bir rol geliştirebileceğini ifade eden İsen, “Üniversiteler, ekonomi, entelektüel, siyaset ve kültürel anlamda hangi gruplar daha etkin bunların araştırmalarını yaparak, şehre katkı sağlayabilirler. Nesiller kültürleri taşır. Şehirde kaç kişiye sorsak Orhan Cami’nin adı niye Osman Camii değil, niye Süleyman Camii değil de; niye Orhan Camii diye sorsak, kaç kişi makul cevap verebilir? Süleyman Paşa’yı, Konuralp’i, Karaca Ahmet’i kaç kişi tanıyor? Halbuki bu isimler bu toprakları bize emanet eden kişilerdir. Bizim şehrimizi, coğrafyamızı emanet eden tüm ecdadı bilmek, tanımak şehrin kimliğine pozitif katkılar sunar ve o zaman neslimiz özgüvenle yürümeye başlar” ifadelerini kullandı.
Program sonunda Sakarya Valisi Ahmet Hamdi Nayir ve Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu, Prof. Dr. Mustafa İsen’e çiçek ve günün anısına hediye takdim ederken, İsen Hoca daha sonra sevenleri için kitaplarını imzaladı.