Dr. Durna Açıklaması 'Diyabet, Kalp Krizini Beraberinde Getiriyor'
Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Kenan Durna, diyabet hastalığının uzun dönem kontrol altına alınmadığında damarlarda yıllar içinde sertleşme meydana getirdiğini, damar sertliğinin de kalp krizini beraberinde getirdiğini söyledi.
21. yüzyılın en büyük sağlık sorunlarının başında diyabet ve kalp rahatsızlıkları geliyor. 10 yıl içerisinde dünyadaki her 100 kişiden 4’ünün diyabet hastası olacağı uzmanlar tarafından tahmin ediliyor. Bu artışın en önemli sebeplerinin ise şehir yaşamının beraberinde getirdiği sağlıksız beslenme, hareketsiz bir hayat ve sonucunda ortaya çıkan fazla kiloların olduğu belirtiliyor. Diyabet hastalığı erken dönemde teşhis edilmez ve doğru bir şekilde tedavi edilmezse, görme kaybı, böbrek yetersizliği ve kalp krizi gibi ciddi sorunlara neden olabiliyor.
Medicana International Samsun Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Kenan Durna, diyabetin kalp sağlığı üzerindeki etkisi ve alınması gereken önlemler hakkında bilgi verdi.
“Diyabet, kalp krizini beraberinde getiriyor”
Diyabetin olumsuz etkilerinden bahseden Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Kenan Durna, “Diyabet hastalığı uzun dönem kontrol altına alınmadığında damarlarda yıllar içinde sertleşme meydana geliyor. Damar sertliği bu hastalarda kalp krizini beraberinde getiriyor. Ateroskleroz denilen damar sertliği yani damar tıkanıklıkları diyabet kaynaklı kalp hastalıklarının başını çekiyor. Diyabet, endotel denen damar içindeki hücre örtüsünün yapı ve fonksiyonunu bozduğundan damar sertliği daha hızlı ve kolay oluşuyor. Tüm vücut damarlarında daralmalar oluşuyor. Damar daralmaları kalpte meydana geldiğinde krize, boyunda inme ve felçlere, böbrekte ciddi kontrolsüz yüksek tansiyona, bacakta ise, ayak ve bacak kesilmesine kadar gidebilen kanlanma bozukluklarına neden olabiliyor. Tedavisi çok daha komplike olan bu hastalıkların önüne geçebilmek için öncelikle şeker hastalığının tanısının erken dönemde konulması gerekiyor. Sonrasında ise düzenli diyet ve doktor tavsiyesinde alınan ilaçlarla kan şekerinin ideal düzeyde tutulması şart. Ayrıca tansiyon ve kolesterol seviyelerinin kontrol altına alınması ve sigara içilmemesi de alınması gereken önlemler arasında yer alıyor. Diyabetli hastalarda yüksek tansiyon ve kolesterol sağlıklı insanlara oranla çok daha önemli. Diyabet zaten atardamarlarda yapı ve fonksiyon bozukluğuna neden oluyor. Buna kolesterol yüksekliği ve yüksek tansiyon gibi ek risk faktörlerinin eklenmesi, damar sertliği riskini çok arttırıyor. Koroner kalp hastalığı risk faktörlerinin sayısı arttıkça da hastalık riski yükseliyor” dedi.
Diyabet tedavisinde uygulanan yöntemlere de değinen Uzm. Dr. Durna, şunları söyledi:
“Diyabet hastalığı olanların yılda en az bir kez kalp kontrolünden geçmesi, rutin muayene, EKG, kan tahlilleri ve gerekli görüldüğünde ekokardiyografi ve efor testi ile değerlendirilmeleri birçok hastalığın önüne geçilmesinde önemli bir etken. Diyabet kontrol altına alınamadığında damar hastalığının ilerlemesi kaçınılmaz hale geliyor. Özellikle diyabet hastalarında koroner kalp hastalıkları çok daha sık görülüyor ve dolayısıyla da bypass ameliyatları çok daha sık uygulanıyor. Ayrıca diyabet hastalarında sık olarak stent uygulamalarına da gerek duyuluyor. Diyabet hastalığının görülme oranlarındaki önlenemez yükselişe dur diyebilmek için anne babaların beslenme ve fiziksel aktivite konusunda çocuklarına örnek olması gerekiyor. Özellikle fast foodtan uzak durulması, karbonhidrat içeriği yüksek besinlerin mümkün olduğunca az tüketilmesi, şeker içeriği yüksek gazlı içeceklerden uzak durulması ve düzenli spor yapılması gibi basit önlem ve alışkanlıklar uzun dönemde diyabet riskini önemli oranda azaltıyor.”
Kaynak: İHA
Medicana International Samsun Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Kenan Durna, diyabetin kalp sağlığı üzerindeki etkisi ve alınması gereken önlemler hakkında bilgi verdi.
“Diyabet, kalp krizini beraberinde getiriyor”
Diyabetin olumsuz etkilerinden bahseden Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Kenan Durna, “Diyabet hastalığı uzun dönem kontrol altına alınmadığında damarlarda yıllar içinde sertleşme meydana geliyor. Damar sertliği bu hastalarda kalp krizini beraberinde getiriyor. Ateroskleroz denilen damar sertliği yani damar tıkanıklıkları diyabet kaynaklı kalp hastalıklarının başını çekiyor. Diyabet, endotel denen damar içindeki hücre örtüsünün yapı ve fonksiyonunu bozduğundan damar sertliği daha hızlı ve kolay oluşuyor. Tüm vücut damarlarında daralmalar oluşuyor. Damar daralmaları kalpte meydana geldiğinde krize, boyunda inme ve felçlere, böbrekte ciddi kontrolsüz yüksek tansiyona, bacakta ise, ayak ve bacak kesilmesine kadar gidebilen kanlanma bozukluklarına neden olabiliyor. Tedavisi çok daha komplike olan bu hastalıkların önüne geçebilmek için öncelikle şeker hastalığının tanısının erken dönemde konulması gerekiyor. Sonrasında ise düzenli diyet ve doktor tavsiyesinde alınan ilaçlarla kan şekerinin ideal düzeyde tutulması şart. Ayrıca tansiyon ve kolesterol seviyelerinin kontrol altına alınması ve sigara içilmemesi de alınması gereken önlemler arasında yer alıyor. Diyabetli hastalarda yüksek tansiyon ve kolesterol sağlıklı insanlara oranla çok daha önemli. Diyabet zaten atardamarlarda yapı ve fonksiyon bozukluğuna neden oluyor. Buna kolesterol yüksekliği ve yüksek tansiyon gibi ek risk faktörlerinin eklenmesi, damar sertliği riskini çok arttırıyor. Koroner kalp hastalığı risk faktörlerinin sayısı arttıkça da hastalık riski yükseliyor” dedi.
Diyabet tedavisinde uygulanan yöntemlere de değinen Uzm. Dr. Durna, şunları söyledi:
“Diyabet hastalığı olanların yılda en az bir kez kalp kontrolünden geçmesi, rutin muayene, EKG, kan tahlilleri ve gerekli görüldüğünde ekokardiyografi ve efor testi ile değerlendirilmeleri birçok hastalığın önüne geçilmesinde önemli bir etken. Diyabet kontrol altına alınamadığında damar hastalığının ilerlemesi kaçınılmaz hale geliyor. Özellikle diyabet hastalarında koroner kalp hastalıkları çok daha sık görülüyor ve dolayısıyla da bypass ameliyatları çok daha sık uygulanıyor. Ayrıca diyabet hastalarında sık olarak stent uygulamalarına da gerek duyuluyor. Diyabet hastalığının görülme oranlarındaki önlenemez yükselişe dur diyebilmek için anne babaların beslenme ve fiziksel aktivite konusunda çocuklarına örnek olması gerekiyor. Özellikle fast foodtan uzak durulması, karbonhidrat içeriği yüksek besinlerin mümkün olduğunca az tüketilmesi, şeker içeriği yüksek gazlı içeceklerden uzak durulması ve düzenli spor yapılması gibi basit önlem ve alışkanlıklar uzun dönemde diyabet riskini önemli oranda azaltıyor.”