İklim Değişikliği Zirvesi'nden Beklentiler Düşük
195 ülkeden siyasetçi, uluslararası kuruluş lideri, STK temsilcisi ve uzman İklim Değişikliği Zirvesi için Madrid'de toplanacak Çevreci örgütler, Paris Anlaşmasının yükümlülükleri yerine getirilse bile bunun küresel ısınmayı durdurmaya yeterli olmayacağını savunuyor.
İspanya'nın başkenti Madrid'de 2-13 Aralık'ta düzenlecek Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Taraflar Konferansı'ndan (COP25) beklentiler düşük.
İklimle ilgili acil sorunlarla yüzleşmek için uluslararası düzeyde en önemli siyasi forum olan COP25, en azından Paris Anlaşması'nda öngörülen hedeflerin korunmasını amaçlarken, bunun genişletilmesine yönelik yeni adımların atılması beklenmiyor.
Normalde Şili'de düzenlenmesi öngörülen COP25, bu ülkede çıkan olaylar nedeniyle, 1 Kasım'da yapılan açıklamayla Madrid'e alınmıştı.
İspanyol hükümeti, çok kısa sürede hazırlıklarını yaptığı COP25'e 196 ülkeden siyasi ve sivil toplum örgütü düzeyinde katılım olacağını duyurdu.
Zirveye BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile 50 kadar ülkeden başbakan veya devlet başkanı ile Avrupa Birliği (AB), Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD), Amerikalararası Kalkınma Bankası gibi uluslararası kurumların üst düzey yöneticileri nezdinde katılım olacağı belirtildi.
Paris Anlaşması'ndan çekilerek iklim değişikliğine karşı mücadelede en çok eleştirilen ülkelerden biri olan ABD ise Madrid'deki zirveye, Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi başkanlığında 16 kongre üyesi ve senatörden oluşan bir heyetle katılacak.
- Çevreci örgütler Paris Anlaşmasını yeterli görmüyor
Bu arada iklim değişikliğiyle mücadelede ülkelerin kıstas aldığı, 2015'teki zirveden adını alan Paris Anlaşmasının yükümlülüklerinin yerine getirilmesi bile çevreci örgütlere göre yeterli bulunmuyor.
2020 sonrası iklim değişikliğiyle mücadele çerçevesinin çizildiği Paris Anlaşması, endüstriyelleşme öncesi döneme kıyasla küresel sıcaklık artışının 2 derecenin olabildiğince altında tutulmasını hedefliyor.
Ancak çevreci örgütler, her ülkenin kendi ulusal emisyonlarıyla ilgili vermiş olduğu vaatleri yerine getirmesi halinde bile küresel sıcaklık artışının 3 dereceye ulaşacağını savunuyor.
Ayrıca BM üyesi ülkelerden sadece yüzde 20'sinin Paris Anlaşmasının yükümlülüklerini yerine getirdiği belirtiliyor.
Fosil yakıt kullanımının azaltılarak, yenilenebilir enerjiye yönelinmesiyle 2050'den önce küresel sera gazı emisyonlarının önlenmesini muhtemel görmeyen örgütler, 2040'ta yıllık ortalama küresel sıcaklık artışının 1,5 derece bariyerini aşacağı görüşünde birleşiyor.
- Greenpeace eylem yaptı
Uluslararası çevre örgütü Greenpeace de COP25 öncesinde iklim değişikliği krizine dikkati çekmek için Madrid'de eylem yaptı.
Greenpeace aktivistlerinin tüm dünyaya yayılan, indirimli alışverişin yapıldığı Amerikan geleneğine atıfta bulunarak hazırladığı, "Tüketicilik iklim krizidir" ve "Yeryüzü için kara gün" yazılı pankartlar Madrid'in merkezinde, mağazaların yoğunlukta olduğu Gran Via caddesine asıldı.
Bu arada "Gelecek için Cumalar" adıyla iklim değişikliğine karşı tüm dünyada eylemler yapan gençlik örgütleri, Madrid'deki zirve dolayısıyla 6 Aralık'ta gösteri düzenleyeceklerini açıkladı.
İklim değişikliği tehlikesini protestolarıyla dünya gündemine taşımaya çalışan gençler, iklim sorununa karşı "acil çözüm" çağrılarını yineleyecek.
- Dünyamız iklim değişikliğine karşı alarm veriyor
Çevre örgütlerinin ve uluslararası kuruluşların iklim değişikliğinin dünyamıza etkileriyle ilgili hazırladıkları raporlarda, durumun ciddiyeti açıkça ortaya konuluyor.
Bu raporlarda, küresel ısınmanın etkilerinin en gerçek görüldüğü yerlerden biri Güney Amerika'daki And Dağları olarak gösteriliyor. Bolivya'da sağanaklar ve uzun kuraklıkların her geçen yıl daha da arttığı, And Dağlarındaki tropikal buzulların yüzde 40 azaldığı vurgulanıyor.
Dünyada biyolojik çeşitliliğin en fazla olduğu, 90 ila 140 milyar ton karbonu muhafaza eden Amazon ormanlarında bu yıl meydana gelen büyük yangınların arkasında yatan nedenin iklim değişikliği olduğu yönünde iddialar da her geçen gün daha dazla dile getiriliyor.
İklim değişikliğinden en fazla etkilenecek bölgelerin başında Akdeniz gösteriliyor. Akdeniz'de sıcaklığın 2040'da 2,2 derece artması, 2100'de deniz seviyesinin 1 metre daha yükselmesi öngörülüyor.
Avrupa Parlamentosu (AP) da, ilgiyi COP25'e çekmek için "iklim acil durumu" ilan eden bir karar tasarısı kabul etti.
Karbondioksit emisyonu düşürme hedefinin 2030'da yüzde 40 yerine yüzde 55'e çekilmesini öngören AP, en geç 2050 yılına kadar, atmosfere yayılan karbondioksiti aynı miktarda ortadan kaldırmak için kullanılan tabir olan "karbon nötr" hedefine ulaşılmasını talep etti.
Kaynak: AA
İklimle ilgili acil sorunlarla yüzleşmek için uluslararası düzeyde en önemli siyasi forum olan COP25, en azından Paris Anlaşması'nda öngörülen hedeflerin korunmasını amaçlarken, bunun genişletilmesine yönelik yeni adımların atılması beklenmiyor.
Normalde Şili'de düzenlenmesi öngörülen COP25, bu ülkede çıkan olaylar nedeniyle, 1 Kasım'da yapılan açıklamayla Madrid'e alınmıştı.
İspanyol hükümeti, çok kısa sürede hazırlıklarını yaptığı COP25'e 196 ülkeden siyasi ve sivil toplum örgütü düzeyinde katılım olacağını duyurdu.
Zirveye BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile 50 kadar ülkeden başbakan veya devlet başkanı ile Avrupa Birliği (AB), Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD), Amerikalararası Kalkınma Bankası gibi uluslararası kurumların üst düzey yöneticileri nezdinde katılım olacağı belirtildi.
Paris Anlaşması'ndan çekilerek iklim değişikliğine karşı mücadelede en çok eleştirilen ülkelerden biri olan ABD ise Madrid'deki zirveye, Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi başkanlığında 16 kongre üyesi ve senatörden oluşan bir heyetle katılacak.
- Çevreci örgütler Paris Anlaşmasını yeterli görmüyor
Bu arada iklim değişikliğiyle mücadelede ülkelerin kıstas aldığı, 2015'teki zirveden adını alan Paris Anlaşmasının yükümlülüklerinin yerine getirilmesi bile çevreci örgütlere göre yeterli bulunmuyor.
2020 sonrası iklim değişikliğiyle mücadele çerçevesinin çizildiği Paris Anlaşması, endüstriyelleşme öncesi döneme kıyasla küresel sıcaklık artışının 2 derecenin olabildiğince altında tutulmasını hedefliyor.
Ancak çevreci örgütler, her ülkenin kendi ulusal emisyonlarıyla ilgili vermiş olduğu vaatleri yerine getirmesi halinde bile küresel sıcaklık artışının 3 dereceye ulaşacağını savunuyor.
Ayrıca BM üyesi ülkelerden sadece yüzde 20'sinin Paris Anlaşmasının yükümlülüklerini yerine getirdiği belirtiliyor.
Fosil yakıt kullanımının azaltılarak, yenilenebilir enerjiye yönelinmesiyle 2050'den önce küresel sera gazı emisyonlarının önlenmesini muhtemel görmeyen örgütler, 2040'ta yıllık ortalama küresel sıcaklık artışının 1,5 derece bariyerini aşacağı görüşünde birleşiyor.
- Greenpeace eylem yaptı
Uluslararası çevre örgütü Greenpeace de COP25 öncesinde iklim değişikliği krizine dikkati çekmek için Madrid'de eylem yaptı.
Greenpeace aktivistlerinin tüm dünyaya yayılan, indirimli alışverişin yapıldığı Amerikan geleneğine atıfta bulunarak hazırladığı, "Tüketicilik iklim krizidir" ve "Yeryüzü için kara gün" yazılı pankartlar Madrid'in merkezinde, mağazaların yoğunlukta olduğu Gran Via caddesine asıldı.
Bu arada "Gelecek için Cumalar" adıyla iklim değişikliğine karşı tüm dünyada eylemler yapan gençlik örgütleri, Madrid'deki zirve dolayısıyla 6 Aralık'ta gösteri düzenleyeceklerini açıkladı.
İklim değişikliği tehlikesini protestolarıyla dünya gündemine taşımaya çalışan gençler, iklim sorununa karşı "acil çözüm" çağrılarını yineleyecek.
- Dünyamız iklim değişikliğine karşı alarm veriyor
Çevre örgütlerinin ve uluslararası kuruluşların iklim değişikliğinin dünyamıza etkileriyle ilgili hazırladıkları raporlarda, durumun ciddiyeti açıkça ortaya konuluyor.
Bu raporlarda, küresel ısınmanın etkilerinin en gerçek görüldüğü yerlerden biri Güney Amerika'daki And Dağları olarak gösteriliyor. Bolivya'da sağanaklar ve uzun kuraklıkların her geçen yıl daha da arttığı, And Dağlarındaki tropikal buzulların yüzde 40 azaldığı vurgulanıyor.
Dünyada biyolojik çeşitliliğin en fazla olduğu, 90 ila 140 milyar ton karbonu muhafaza eden Amazon ormanlarında bu yıl meydana gelen büyük yangınların arkasında yatan nedenin iklim değişikliği olduğu yönünde iddialar da her geçen gün daha dazla dile getiriliyor.
İklim değişikliğinden en fazla etkilenecek bölgelerin başında Akdeniz gösteriliyor. Akdeniz'de sıcaklığın 2040'da 2,2 derece artması, 2100'de deniz seviyesinin 1 metre daha yükselmesi öngörülüyor.
Avrupa Parlamentosu (AP) da, ilgiyi COP25'e çekmek için "iklim acil durumu" ilan eden bir karar tasarısı kabul etti.
Karbondioksit emisyonu düşürme hedefinin 2030'da yüzde 40 yerine yüzde 55'e çekilmesini öngören AP, en geç 2050 yılına kadar, atmosfere yayılan karbondioksiti aynı miktarda ortadan kaldırmak için kullanılan tabir olan "karbon nötr" hedefine ulaşılmasını talep etti.