Yörük Kültürü Kurulan Otağda Yaşatılıyor
Selçuklu Yörük Türkmen Derneği tarafından, Selçuk Üniversitesi Alaadin Keykubat Kampüsü’ne kurulan otağda Yörük kültürü yeniden yaşatılıyor.
Selçuklu Yörük Türkmen Derneği Başkanı Abdil Ateş, Selçuk Üniversitesi Alaaddin Keykubat Kampüsü içerisinde Yörük kültürünü yeniden hatırlatma ve yaşatmak için otağ kurdu. İçerisinde saç böreği ve yayık ayranıyla çay bulunan otağda, televizyon gibi teknolojik araçlar bulunmuyor. Yörüklerin yaşantısından esintilerin yer aldığı otağda eskiden kullanılan testi, dirgen gibi geçmişte kullanılan malzemeler yer alıyor. Otağın en dikkat çekici özelliği ise halı dokuma tezgahında ilmek ilmek dokunan halıların yer alması.
Otağın kurulma amacından bahseden Selçuklu Yörük Türkmen Derneği Başkanı Abdil Ateş, "Eski tarihimizi gönümüzde de yaşatarak öğrencilere de aktarmayı amaçlıyoruz. Burası bir kültür. Yörüklerin yaşantısı, eskiden doğal hayatlarını yaşadıkları bir mekan. Belki bu çadırların eskiye bakışı biraz daha lükstür ama önemli olan buradaki öğrencilere bu kültürü yaşatmak. Biz buraya gelirken sağ olsun Rektörümüz Mustafa Şahin Bey bu konuda bize çok büyük destek verdi. Öncelikle ona çok teşekkür ediyoruz" dedi.
"YÖRÜKLERİN ÇADIRLARININ KAPISI YOKTUR, HERKESE AÇIKTIR"
Başkanı Ateş, "Burada öğrenciler o kadar heves ediyor ki, buraya geldiklerinde bizim burada sadece saç böreğimiz, ayranımız ve çayımız var, bizim kültüre ait. Başka türlü hiçbir şeyimiz yok. Ne televizyonumuz var, ne yemeğimiz var başka hiçbir imkanı kullanmıyoruz. Amacımız insanlara bir şeyler katmak ve kültürümüzü yaşatmak. Eskiye dönüş çok çok hareketli oldu bizim bu konuda. Özellikle bu Diriliş Ertuğrul dizisi girdikten sonra bu çadırlara çok önem vermeye başladılar. Biz şunu deriz ’Yörüklerin çadırlarının kapısı yoktur, herkese açık ve herkesi de buraya bekliyoruz" diye konuştu.
KONYA’DA İLK KEZ SELÇUKLU YÖRÜK TÜRKMEN ŞÖLENİ YAPILACAK
Bu sene 28-29-30 Eylül’de Konya’da ilk Selçuklu Yörük Türkmen Şöleni yapacaklarını kaydeden Ateş, "Ertuğrul Gazi Söğüt Eylül’ün ilk haftasında resmileşmişti. Biz de Eylül’ün son haftasında bunu her sene resmileştirip burada bir program yapmak istiyoruz. Bu programda da Konyamız da değil tüm Türkiye’deki derneklerimizle beraber istişare yaparak bunu yapıyoruz. Sadece Yörük Türkmen Derneği değil biz birlik beraberlik adına adım attığımız bir beraberliğimiz var. Bunun için de Türkiye’yi toplayarak burada Türkiye ile beraber bir şölen yapmak istiyoruz" şeklinde konuştu.
"YÖRÜKLÜK ÖZÜMÜZDE, KÜLTÜRÜMÜZDE VAR"
Mesai saatlerinin dışında otağı ziyaret eden Konya Teknik Üniversitesi Doğa Bilimleri ve Mühendislik Fakültesi Öğretim Görevlisi Şaban İnap, "Sonuçta hepimiz Anadolu Coğrafyasında yaşıyoruz. Yörüklük özümüzde var, kültürümüzde var. Bu geçmişten geleceğe bir zenginliğimiz. Ortak paydamız. Bu çadıra geldiğimiz zaman milli benliğimize dönme adına, özlediğimiz değerleri yaşama adına, bu değerlerimize payda oluşturan tüm dostlarımızla bir arada sohbet etme adına güzel bir ortam sağlıyor bize. Dolayısıyla buraya her gelişimizde sadece yemek değil psikolojik gıdamızı da, duygusal gıdamızı da tazelemiş oluyoruz" ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
Otağın kurulma amacından bahseden Selçuklu Yörük Türkmen Derneği Başkanı Abdil Ateş, "Eski tarihimizi gönümüzde de yaşatarak öğrencilere de aktarmayı amaçlıyoruz. Burası bir kültür. Yörüklerin yaşantısı, eskiden doğal hayatlarını yaşadıkları bir mekan. Belki bu çadırların eskiye bakışı biraz daha lükstür ama önemli olan buradaki öğrencilere bu kültürü yaşatmak. Biz buraya gelirken sağ olsun Rektörümüz Mustafa Şahin Bey bu konuda bize çok büyük destek verdi. Öncelikle ona çok teşekkür ediyoruz" dedi.
"YÖRÜKLERİN ÇADIRLARININ KAPISI YOKTUR, HERKESE AÇIKTIR"
Başkanı Ateş, "Burada öğrenciler o kadar heves ediyor ki, buraya geldiklerinde bizim burada sadece saç böreğimiz, ayranımız ve çayımız var, bizim kültüre ait. Başka türlü hiçbir şeyimiz yok. Ne televizyonumuz var, ne yemeğimiz var başka hiçbir imkanı kullanmıyoruz. Amacımız insanlara bir şeyler katmak ve kültürümüzü yaşatmak. Eskiye dönüş çok çok hareketli oldu bizim bu konuda. Özellikle bu Diriliş Ertuğrul dizisi girdikten sonra bu çadırlara çok önem vermeye başladılar. Biz şunu deriz ’Yörüklerin çadırlarının kapısı yoktur, herkese açık ve herkesi de buraya bekliyoruz" diye konuştu.
KONYA’DA İLK KEZ SELÇUKLU YÖRÜK TÜRKMEN ŞÖLENİ YAPILACAK
Bu sene 28-29-30 Eylül’de Konya’da ilk Selçuklu Yörük Türkmen Şöleni yapacaklarını kaydeden Ateş, "Ertuğrul Gazi Söğüt Eylül’ün ilk haftasında resmileşmişti. Biz de Eylül’ün son haftasında bunu her sene resmileştirip burada bir program yapmak istiyoruz. Bu programda da Konyamız da değil tüm Türkiye’deki derneklerimizle beraber istişare yaparak bunu yapıyoruz. Sadece Yörük Türkmen Derneği değil biz birlik beraberlik adına adım attığımız bir beraberliğimiz var. Bunun için de Türkiye’yi toplayarak burada Türkiye ile beraber bir şölen yapmak istiyoruz" şeklinde konuştu.
"YÖRÜKLÜK ÖZÜMÜZDE, KÜLTÜRÜMÜZDE VAR"
Mesai saatlerinin dışında otağı ziyaret eden Konya Teknik Üniversitesi Doğa Bilimleri ve Mühendislik Fakültesi Öğretim Görevlisi Şaban İnap, "Sonuçta hepimiz Anadolu Coğrafyasında yaşıyoruz. Yörüklük özümüzde var, kültürümüzde var. Bu geçmişten geleceğe bir zenginliğimiz. Ortak paydamız. Bu çadıra geldiğimiz zaman milli benliğimize dönme adına, özlediğimiz değerleri yaşama adına, bu değerlerimize payda oluşturan tüm dostlarımızla bir arada sohbet etme adına güzel bir ortam sağlıyor bize. Dolayısıyla buraya her gelişimizde sadece yemek değil psikolojik gıdamızı da, duygusal gıdamızı da tazelemiş oluyoruz" ifadelerini kullandı.