Dünyaca Ünlü Kadın Fotoğrafçı Jodi Bieber, AÜ Öğrencileriyle Buluştu
Dünyanın en ünlü kadın basın fotoğrafçıları arasında yer alan Güney Afrikalı Jodi Bieber, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencileriyle bir araya geldi.
Türkiye Foto Muhabirleri Derneği’nin (TFMD) 33 yıldır aralıksız düzenlediği Türk Telekom Yılın Basın Fotoğrafları’nın 2018 yılı jüri toplantısı için Türkiye’ye gelen ve dünyanın en önemli kadın basın fotoğrafçıları arasında bulunan Jodi Bieber Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesinde, “Fotoğrafın Kadın Gözleri” konulu söyleşide öğrencilerle bir araya geldi.
Afganistan’da eşi tarafından burnu kesilen Aisha adlı kadının portresiyle 2010 yılında Dünya Basın Fotoğrafı ödülünü kazanan Güney Afrikalı Jodi Bieber, yaşadıklarını öğrencilere aktardı.
Aisha fotoğrafını çekme sürecini de öğrencilerle paylaşan Bieber, derginin isteği üzerine Afganistan’da kadınların durumun gösteren fotoğrafları çekmeye gittiğini anımsattı. Aisha’yı ilk gördüğünde birçok kadınla bir odada yaşadığını anlatan Jodi Bieber, "Hikayesini öğrenmek için ilk başta soru sormadım. Aisha, 14 yaşındayken ailesi onu uzaklaştırıyor ve Afganistan’ın güney kesimlerinde yaşamaya başlıyor. Ailesi ile yaşıyordu ve şiddet görüyordu. Ailesinden kaçtı. Daha sonra komşularından yardım gördü. Onu polise götürdüler. Afganistan’da kocanızı terk ederseniz sizi hapse atıyorlardı. Bir müddet sonra tekrar ailesine döndü kasabaya. Ben bunu köy kararı olarak algılıyorum, köy mahkemesi olarak görüyorum" ifadelerine yer verdi.
"Aisha ile ünlendim"
Aisha’nın o kasabada diğer kadınlara örnek olması için kocası tarafından burnunun kesildiğini dile getiren Bieber, "Kabile görüşüymüş bu kesilme işlemi. Onu ilk gördüğümde çok güzel olduğunu düşündüm. Yani burnundan önce güzelliği beni etkiledi. Time Dergisinin bu fotoğraftan mutlu olmayacağını düşündüm ama ben bunu çektim. Onlar üzüntülü fotoğraf istiyordu. Fotoğrafı yolladım sonra kontak kurmadım. Bir süre sonra dergiye kapak olduğunu söylediler. Ardından çok olay oldu. Dünya çapında ciddi bir tepki çekti. Manşetleri süsledi" dedi.
Savaşın kendisini değil savaşın sonuçlarını fotoğraflamayı tercih ettiğine dikkat çeken Bieber, Türkiye ile ilgili bir projesinin olmadığını kaydetti.
Gittiği her ülkenin kültürüne önem verdiğini ve ona göre bir davranış ve giyiniş tarzı tercih ettiğini dile getiren Bieber, böylelikle kolay bir çalışma ortamı oluşturduğunu ifade etti.
Bieber, iyi bir fotoğraf için kişinin kendini geliştirmesi ve çok çalışması gerektiğini bildirdi.
"Kanıksamaya başladık"
İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Ayhan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün bir kutlama değil anma günü olduğunu belirtti.
Türkiye’de halen kadınların şiddet ve ayrımcılığa maruz kaldığının altını çizen Prof. Dr. Ayhan, "Kadına yapılan şiddet, cinayetler ve benzeri şeyler içimizi acıtıyor. Bir taraftan da bu durumu kanıksamaya başladık. Tüm kadınlarımızın önünde saygıyla eğiliyorum" dedi.
Konuşmaların sonunda Prof. Dr. Ayhan katılımlarından dolayı Bieber’e plaket takdim etti.
Afganistan’da eşi tarafından burnu kesilen Aisha adlı kadının portresiyle 2010 yılında Dünya Basın Fotoğrafı ödülünü kazanan Güney Afrikalı Jodi Bieber, Aisha adlı kadının hayatını çektiği fotoğraflarla değiştirmiş, 2010 yılında Time dergisinin kapağında yayınlanmıştı.
Kaynak: İHA
Afganistan’da eşi tarafından burnu kesilen Aisha adlı kadının portresiyle 2010 yılında Dünya Basın Fotoğrafı ödülünü kazanan Güney Afrikalı Jodi Bieber, yaşadıklarını öğrencilere aktardı.
Aisha fotoğrafını çekme sürecini de öğrencilerle paylaşan Bieber, derginin isteği üzerine Afganistan’da kadınların durumun gösteren fotoğrafları çekmeye gittiğini anımsattı. Aisha’yı ilk gördüğünde birçok kadınla bir odada yaşadığını anlatan Jodi Bieber, "Hikayesini öğrenmek için ilk başta soru sormadım. Aisha, 14 yaşındayken ailesi onu uzaklaştırıyor ve Afganistan’ın güney kesimlerinde yaşamaya başlıyor. Ailesi ile yaşıyordu ve şiddet görüyordu. Ailesinden kaçtı. Daha sonra komşularından yardım gördü. Onu polise götürdüler. Afganistan’da kocanızı terk ederseniz sizi hapse atıyorlardı. Bir müddet sonra tekrar ailesine döndü kasabaya. Ben bunu köy kararı olarak algılıyorum, köy mahkemesi olarak görüyorum" ifadelerine yer verdi.
"Aisha ile ünlendim"
Aisha’nın o kasabada diğer kadınlara örnek olması için kocası tarafından burnunun kesildiğini dile getiren Bieber, "Kabile görüşüymüş bu kesilme işlemi. Onu ilk gördüğümde çok güzel olduğunu düşündüm. Yani burnundan önce güzelliği beni etkiledi. Time Dergisinin bu fotoğraftan mutlu olmayacağını düşündüm ama ben bunu çektim. Onlar üzüntülü fotoğraf istiyordu. Fotoğrafı yolladım sonra kontak kurmadım. Bir süre sonra dergiye kapak olduğunu söylediler. Ardından çok olay oldu. Dünya çapında ciddi bir tepki çekti. Manşetleri süsledi" dedi.
Savaşın kendisini değil savaşın sonuçlarını fotoğraflamayı tercih ettiğine dikkat çeken Bieber, Türkiye ile ilgili bir projesinin olmadığını kaydetti.
Gittiği her ülkenin kültürüne önem verdiğini ve ona göre bir davranış ve giyiniş tarzı tercih ettiğini dile getiren Bieber, böylelikle kolay bir çalışma ortamı oluşturduğunu ifade etti.
Bieber, iyi bir fotoğraf için kişinin kendini geliştirmesi ve çok çalışması gerektiğini bildirdi.
"Kanıksamaya başladık"
İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Ayhan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün bir kutlama değil anma günü olduğunu belirtti.
Türkiye’de halen kadınların şiddet ve ayrımcılığa maruz kaldığının altını çizen Prof. Dr. Ayhan, "Kadına yapılan şiddet, cinayetler ve benzeri şeyler içimizi acıtıyor. Bir taraftan da bu durumu kanıksamaya başladık. Tüm kadınlarımızın önünde saygıyla eğiliyorum" dedi.
Konuşmaların sonunda Prof. Dr. Ayhan katılımlarından dolayı Bieber’e plaket takdim etti.
Afganistan’da eşi tarafından burnu kesilen Aisha adlı kadının portresiyle 2010 yılında Dünya Basın Fotoğrafı ödülünü kazanan Güney Afrikalı Jodi Bieber, Aisha adlı kadının hayatını çektiği fotoğraflarla değiştirmiş, 2010 yılında Time dergisinin kapağında yayınlanmıştı.