JMO Adana Şube Başkanı Tatar Açıklaması 'Açıklanan Harita Risk Değil, Tehlike Haritasıdır'
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Tatar, yayınlanan ’Deprem Bölgeleri Haritası’nın risk haritası olmadığını, haritanın ’Deprem Tehlike Haritası’ olduğunu söyledi.
JMO Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Tatar yaptığı açıklamada, 1 Ocak 2019 tarihinde yürürlüğe girecek olan yeni ’Türkiye Deprem Tehlike Haritası ve Parametre Değerleri Hakkında Karar ve Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’nin 18.03.2018 tarih ve 30364 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayınlandığını anımsatarak, "Söz konusu yönetmeliği hazırlayan komisyonda Jeoloji Mühendisi olmadığı gibi Jeoloji Mühendisleri Odasının görüşleri de dikkate alınmamıştır. Özellikle mesleğimizi yakından ilgilendiren “Deprem Etkisi Altında Temel Zemini ve Temellerin Tasarımı İçin Özel Kurallar” başlığı ile verilen 16. Bölüm birçok tartışmayı da beraberinde getirmiştir" dedi.
Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası’nın yayınlanmasından sonra birçok haber yayınlanmaya başladığını kaydeden Başkan Tatar, yanlış paylaşımları önlemek ve kamuoyunu doğru bilgilendirmek adına şu açıklamayı yaptı:
"AFAD tarafından yayınlanan harita risk haritası değildir. Bu harita tehlike haritasıdır. Bu haritaya bakarak, ‘illerin deprem tehlikesi arttı veya azaldı’ cümlesini kullanmak doğru değildir. Tehlike değişen bir durum değildir. İllerin deprem tehlikesi o iller ya da yakınından geçen diri fayların, "fay parametreleri" ve "Deprem tehlikesine" bağlıdır. Bu tehlikede hiç bir zaman değişmez. Deprem tehlikesi Fay Parametreleri tarafından belirlenir. Yani bir yerleşim biriminin deprem tehlikesi o diri fayın; fay tipi, fay uzunluğu, kayma hızı, en son ürettiği deprem tarihi, deprem yinelenme aralıkları gibi fay parametreleri ve deprem tehlikesi tarafından belirlenir ve 20 yılda değişen bir deprem haritasında bu parametrelerin bu kadar kısa zaman aralığında değiştiğini ileri sürmek yer bilime aykırıdır. Bu deprem haritası hazırlanırken uluslararası norm ve standartlar göz önüne alınarak kamu yararı çerçevesinde çalışmaların yapılması gerekirdi."
Mehmet Tatar, haritanın uygulamalarda kullanılmasının sakıncaları bulunduğunu kaydederek, "Deprem tehlike haritası bir risk haritası değildir. Artık hepimiz biliyoruz ki ülkemizin, tektonik, jeomorfolojik yapısı ve sahip olduğu iklim özellikleri nedeni ile büyük can ve mal kayıplarına yol açan doğal afetlerle sık sık karşılaşmaktadır ve karşılaşmaya bundan sonra da devam edecektir. Tüm Türkiye’yi kaya ortam olarak kabul edilen 2 milyon ölçekli bir haritanın daha büyük ölçekli haritalarda ve uygulamalarda kullanılması sakıncalı olup, dikkat edilmesi gerekmektedir" diye konuştu.
Kaynak: İHA
Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası’nın yayınlanmasından sonra birçok haber yayınlanmaya başladığını kaydeden Başkan Tatar, yanlış paylaşımları önlemek ve kamuoyunu doğru bilgilendirmek adına şu açıklamayı yaptı:
"AFAD tarafından yayınlanan harita risk haritası değildir. Bu harita tehlike haritasıdır. Bu haritaya bakarak, ‘illerin deprem tehlikesi arttı veya azaldı’ cümlesini kullanmak doğru değildir. Tehlike değişen bir durum değildir. İllerin deprem tehlikesi o iller ya da yakınından geçen diri fayların, "fay parametreleri" ve "Deprem tehlikesine" bağlıdır. Bu tehlikede hiç bir zaman değişmez. Deprem tehlikesi Fay Parametreleri tarafından belirlenir. Yani bir yerleşim biriminin deprem tehlikesi o diri fayın; fay tipi, fay uzunluğu, kayma hızı, en son ürettiği deprem tarihi, deprem yinelenme aralıkları gibi fay parametreleri ve deprem tehlikesi tarafından belirlenir ve 20 yılda değişen bir deprem haritasında bu parametrelerin bu kadar kısa zaman aralığında değiştiğini ileri sürmek yer bilime aykırıdır. Bu deprem haritası hazırlanırken uluslararası norm ve standartlar göz önüne alınarak kamu yararı çerçevesinde çalışmaların yapılması gerekirdi."
Mehmet Tatar, haritanın uygulamalarda kullanılmasının sakıncaları bulunduğunu kaydederek, "Deprem tehlike haritası bir risk haritası değildir. Artık hepimiz biliyoruz ki ülkemizin, tektonik, jeomorfolojik yapısı ve sahip olduğu iklim özellikleri nedeni ile büyük can ve mal kayıplarına yol açan doğal afetlerle sık sık karşılaşmaktadır ve karşılaşmaya bundan sonra da devam edecektir. Tüm Türkiye’yi kaya ortam olarak kabul edilen 2 milyon ölçekli bir haritanın daha büyük ölçekli haritalarda ve uygulamalarda kullanılması sakıncalı olup, dikkat edilmesi gerekmektedir" diye konuştu.