Genç İşadamları Cumhurbaşkanı Başdanışmalanlarını Ağırladı

Türkiye ekonomisinin dünü, bugünü ve geleceğinin konuşulduğu toplantıda işadamları yaşadıkları sorunları da gündeme getirerek, ülkenin içinde bulunduğu bu hassas dönemde üzerlerine düşeni yapacaklarını ifade etti.

TÜGİAD Ankara Şubesi Başkanı Ercan Kahraman, toplantının açılış konuşmasında, ülkenin içinde bulunduğu süreçte işadamlarının izleyecekleri yol konusunda bu toplantıların büyük önem taşıdığını ifade etti.

Yeni yatırımların önünün açılması ve yaşanan engellerin kaldırılması hususuna değinen Kahraman, konuklarına TÜGİAD hakkında bilgi vererek başladığı konuşmasında şunları söyledi:

"1986 yılından beri merkez ve 4 şubemizle birlikte, Türkiye’de genç işadamlarının en geniş profilde bir araya geldiği ilk ulusal ve tek uluslararası yetkinliğe sahip dernek olarak faaliyetimizi sürdürüyoruz. Bu hassas süreçlerde ülkemiz ekonomisine katkılarımızı daha ileri noktalara taşımak gayretiyle sizlerle bir araya geliyoruz. Üyelerimiz, işadamlarımız nasıl bir yol izlemeli? Nelere ağırlık vermeli, önümüzdeki engelleri nasıl kaldırabiliriz gibi konularda sizin fikir ve önerileriniz de bizim için önem taşımakta."

TÜGİAD Ticari İlişkiler Komisyonu Başkanı Bülent Erbora da "Komisyon olarak mevcut ekonomik politikaları takip etmek; bu konuda yapılan güncel çalışmaları üyelerimizle paylaşmak, mevcut ticaretimizi büyütebilmek ve sürdürebilir kılmak için çalışmalar yapmak bizim görevimiz. 100 yıllık Cumhuriyet tarihimizde çok kırılgan ekonomik politikalardan, bugün çok farklı noktalara geldik. 15 Temmuz hain darbe girişimini yaşadık ve 2 gün sonra hepimiz işimizin başına döndük; Afrin Zeytin Dalı operasyonu sınır ötesinde devam ediyor ama ekonomi düzgün bir şekilde yürüyor. Dolayısıyla global piyasalardaki hareketliliğin ülke ekonomisine etkileri ve genel ekonomik perspektifi konuşacağımız bu toplantımıza katılımlarından ötürü Başdanışmanlarımıza çok teşekkür ederiz" dedi.



"Demokrasinin olmazsa olmazı STK’lar"

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Ayşe Türkmenoğlu konuşmasında STK’ların önemine vurgu yaparak, "Demokrasinin vazgeçilmezi, olmazsa olmazı sivil toplum kuruluşları, iktidara da muhalefete de kitlelerin sesini duyurabiliyor ve çarkı yürütme noktasında önemli görevler üstleniyorlar. Değişen dünya düzeninden biz de nasibimizi alıyoruz ama biz bu süreci hafif atlatıyoruz. Devletimiz de çalışmalarını hızla sürdürüyor. Teşvik ve destekleri ile bu süreçte iş dünyasına da katkısını sürdürüyor" ifadesini kullandı.

"Farklı yatırım alanları değerlendirilmeli, Afrika pazarı önemli"

Türkmenoğlu, yaşanan süreçte işadamlarına büyük görev düştüğünün altını çizerek şunları söyledi:

"Sizler sanayi, üretim, bilim, Ar-Ge gücünüzle bu sürece katkı verecek kesimsiniz. Çok farklı alternatifler var. Mesela Afrika yüzyıllardır sömürülmüş de olsa farklı iş olanaklarına zemin oluşturuyor. Yaptığımız gezilerde de görüyoruz. Afrika şu anda çok şeye ihtiyacı olan ve bitmez kaynaklara sahip ülkeler topluluğu. Tarım, tekstil, makine, gıda gibi her sektör onlar için büyük nimet, yatırım beklenen konular. Bu alanlarda yatırım yapılabilir."

"Bizim işadamımız vizyon sahibi"

Türk iş adamlarının farklı bir vizyona sahip olduğunu ve çok farklı kapılar açarak başarılı olduklarını söyleyen Türkmenoğlu, "İşadamlarımız, gereken dinamizm ve cesarete fazlasıyla sahip. Dünya önemli bir süreçten geçiyor, biz de bundan nasibimizi alıyoruz. Ancak, Türkiye bu konuda beklenenden daha az etkilenerek süreçleri aşıyor" değerlendirmesini yaptı.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı İhsan Şener de konuşmasında Afrin’de devam eden Zeytin Dalı Operasyonu’na vurgu yaparak ülke güvenliğinin öncelikli konu olduğunu söyledi.

Şener, "Ticaret, üretmek ve kazanmak önemli, ancak barınma ve güvenlik konuları insanın birincil ihtiyacı. Eğer insan bu ihtiyaçlarını karşılayamıyorsa diğer ihtiyaçlara sıra gelmiyor. Şu an sıcak konu Afrin Operasyonu. Hiç şüphesiz bunun ekonomik anlamda getirileri ve götürüleri olacaktır. Ama neticede güvenli bir piyasa yoksa insanlar güvenliğinden emin değilse kabuklarına çekilirler" diye konuştu.



"Türkiye, yeni düzenin adaletli oluşması için kavga yapıyor"

Yeni dünya düzeninin inşası sürecinde haklı olanın güçlü olmasını umut ettiklerini söyleyen Şener, "Cumhurbaşkanımızla beraber dünyayı geziyoruz. En son Afrika’nın en fakir ülkelerine gittik. Bu alanlar Fransız sömürgesi. Modern bir sömürge alanıyla devam ediyorlar. Oradaki halk diyor ki, biz sizin bizi sömürdüğünüzün farkındayız ama şu anda çaresiziz. Biz adaletin, doğrunun, hakkaniyetin, güzelin, iyinin fırsatını bulduğumuzda bunların ihyası için elimizden geleni yapacağız. Bu süreç, yeni, yürütülebilir, sürdürülebilir, yeni dünya sürecinin inşasıdır. Haklı olanların güçlü olmasını umut ederiz. Eğer haklı olmayanların güçlü olduğu bir yeni düzen kurulacaksa, diğerinden farksız olacak; bazıları için gözyaşı, kan ve açlık olarak devam edecektir. Türkiye, kendi ekonomik, siyasi, askeri, bilimsel gücü ile yeni düzenin adaletli oluşması için kavga yapıyor. Bu operasyonların temelinde yatan sebep, yeni kurulacak dünya düzeni masasında adil bir sesin söz sahibi olması içindir."

"İş dünyasına büyük görev düşüyor"

Kuruluş sürecinde üretim, pazarlama, ticaret, Ar-Ge çalışmaları, bilim ve sanayi yatırımlarının doğal olarak ikinci planda kaldığını anlatan Şener, iş dünyasının rolünün büyük olduğunu söyleyerek, "Siz esas olarak bu inşayı yapacak olan grupsunuz. Devlet şu anda doğal olarak buraya yoğunlaşmış durumda; yeni kurulacak dünya düzeninde söz sahibi olmaya çalışıyor. Küçük ve orta ölçekli işletmelere, büyük sanayi kuruluşlarına bu sıkıntılı süreçte büyük iş düşüyor. Devletin belli ölçüde eksik kaldığı, ihmal ettiği yerleri sizler, kendi birikiminiz, tecrübeniz, sermayeniz, insan gücünüz, bilimsel ve Ar-Ge gücünüzle telafi edeceksiniz. Biz, ‘Kazancın 10’da 9’u ticaret, ticaretin 10’da 9’u cesarettir’ prensibiyle hareket eden bir dinin mensuplarıyız. Dolayısıyla cesaretle ticaret yapan sizleri kutluyorum. Üreten, pazarlayan, cesaretle piyasaya açılan, dünyaya açılan sizleri kutluyorum" şeklinde konuştu.