Müzik Tutkusu Yaşama Sevincini Artırdı
Adapazarı'nda doğum sırasında beyin felci geçirdiği için Serebral Palsili olarak dünyaya gelen Zümra Zülal Çalış, yaşadığı birçok zorluğa rağmen müziğe olan tutkusunu okul korosunda sürdürüyor Öğretmenlerinin de desteğiyle müziğe ilgisini eserleri seslendirerek ifade etmede yol kateden Çalış, adeta yaşayarak söylediği Çanakkale Türküsü ile de çevresinden takdir topluyor Anne Yasemin Çalış: 'Koroya katılması onu daha da mutlu ediyor. Şarkı söylemek çok hoşuna gidiyor. Evde bütün gün şarkı dinler' Baba Osman Çalış: 'Onun koroda olması genel hayatına da etki ediyor. Morali, motivasyonu daha yüksek oluyor, organizasyonlara katıldığı için kendini daha iyi hissediyor'
ONUR ORHAN - Sakarya'nın Adapazarı ilçesinde doğum sırasında beyin felci geçirdiği için Serebral Palsili (beyin felci) olarak dünyaya gelen 12 yaşındaki Zümra Zülal Çalış, yaşadığı birçok zorluğa rağmen müzik tutkusuyla hayata tutunuyor.
Korucuk Mahallesi'nde yaşayan Osman ve Yasemin Çalış (41) çifti, mutlu giden evliliklerini çocukla taçlandırmak istedi. Sabırla çocuklarını kucaklarına alacakları günü bekleyen çift, kızları Zülal'in doğum sırasında beyin felci geçirmesiyle buruk mutluluk yaşadı.
Doğum esnasında felç geçirdiği için spastik engelli olarak dünyaya gelen çocuklarının sağlığına kavuşması için büyük mücadele ortaya koyan aile doktorların "yürüyemeyebilir" görüşlerine hiç aldırmadı. Zümra, uzun yıllar kendisini yürütmek için uğraşan anne babasının ilgisi ve tedavinin etkisiyle 6,5 yaşında yürüdü. Şu anda Arif Nihat Asya Ortaokulu'nda okuyan Zülal'in en büyük tutkusu ise müzik.
Küçük yaşlardan bu yana evde şarkı dinleyen Zülal, müzik öğretmeni Recai Hurma'nın desteğiyle okul korosuna seçildi. Uzun bir çalışmanın ardından okulun her yıl geleneksel hale gelen konserlerinde şarkı söylemeye başlayan Zülal, herkesin takdirini kazanıyor. Müzik tutkusu sayesinde yaşama sevinci artan Zülal'in en büyük isteği, çok sevdiği koroda şarkı söylemeyi sürdürmek.
- "Koroya katılması onu daha da mutlu ediyor"
Anne Yasemin Çalış (41), AA muhabirine yaptığı açıklamada, yanlış doğum nedeniyle beyin felci geçiren kızı Zülal'in 12 yıldır tedavi gördüğünü, 3 kez ameliyat geçirdiğini, okula başladığında çok zorlandığını, dışlandığını ama şu anda arkadaşlarıyla iyi vakit geçirdiğini anlattı.
Zülal'i büyütürken eşinin kendisine çok büyük destek verdiğini söyleyen Çalış, "Her şeyi nöbetleşe yaptık. Eşim işten gelene kadar hep ben koşturuyordum, işten geldikten sonra babası alıp gezdiriyordu. Ona yürümeyi biz öğrettik. Kolunun altından tülbentler bağlayarak hep ayakta tutmaya çalıştık." diye konuştu.
Yasemin Çalış, kızının küçüklüğünden beri müziği çok sevdiğini dile getirerek, "Koroya katılması onu daha da mutlu ediyor. Şarkı söylemek, onun çok hoşuna gidiyor. Evde bütün gün şarkı dinler." dedi.
Baba Osman Çalış (41) da kızının koroya katıldıktan sonra öz güveninin daha da yükselmeye başladığını belirterek, sahneye çıktığında çok heyecanlı olduğunu ama bu işi sürdürmeyi istediğini söyledi. "O yüzden biz de desteğimizi esirgemiyoruz." diyen Çalış, "Recai hocamıza ona bu şansı verdiği için gerçekten çok teşekkür ederiz. Onun koroda olması, genel hayatına da etki ediyor. Morali, motivasyonu daha yüksek oluyor, organizasyonlara katıldığı için kendini daha iyi hissediyor." dedi.
- "Yürüyemeyebilir" dediler ama başardı
Doktorların "yürüyemeyebilir ya da yürürse de 9-10 yaşlarına doğru yürür." dediğini aktaran baba Çalış, şöyle devam etti:
"Fakat Zülal 6,5 yaşından itibaren Allah'ın izniyle yürümeye başladı. Ama çok mücadele ettik, evde kendimiz de çok çalıştırdık. İşten geldikten sonra her gün 2-3 saat fizik hareketleri, yürüyüş yaptırdım. Tabii bunun yanında da dışarıda birçok zorluklarla karşılaşıyoruz. Çocuklar yanından kaçıyor. Zülal'den sorular gelmeye başlayınca bir dönem biz de biraz bocaladık. Çocukların neden kaçtığını, çekindiğini soruyordu. Ama onları manevi yönden anlatarak aşmaya çalıştık. İşte dünyaya gelme nedenimiz,, var olma sebebimizi, bu hastalığın dünyada olacağını, hep böyle devam etmeyeceğini anlatarak o sıkıntılarımızı yavaş yavaş zamanla aştık. Psikolojik olarak biz de sıkıntılar çektik."
Toplumun engelli bireylere iyi davranma konusunda daha da bilinçlenmesi gerektiğini ifade eden Çalış, kızının bunun zorluklarıyla çok karşılaştığını kaydetti.
Baba Çalış, "Bu çocuklar da var hayatın içinde. Bunlara davranırken daha dikkatli olmalarını istiyoruz. Dışarıya bile çıkmaya çekinen, korkan aileler var. Birçok aile belli yaştan sonra bıkıyor, tedavisinden vazgeçiyor. Kesinlikle korkmamalarını, vazgeçmemelerini, çocuklarından desteklerini çekmemelerini tavsiye ediyorum." ifadelerini kullandı.
- "Çanakkale türküsünü adeta yaşıyor"
Müzik öğretmeni Recai Hurma da Zülal'in müziğe karşı ilgisinin çok hissedilir derecede olduğunu dile getirdi. Önceleri sınıf içerisinde bir şeyler yapmaya başladıklarını, daha sonra her yıl geleneksel hale getirdikleri konserlerde yer almaya başladığını aktaran Hurma, "Konserde de insanları etkiledi. Bu tür etkinliklerde yer almak, Zülal'in de çok hoşuna gitti. Bizim de amacımız oydu zaten. Okulumuzun bünyesinde bulunan öğrencilerimizi özel alt sınıf da olsa yapmış olduğumuz etkinlikler içerisinde değerlendirmek, bizden de onlara bir şeyler verebilmek." ifadelerini kullandı.
Zülal'in geçen yılki konserde oturarak şarkı söylediğini, bu yıl ayakta konser vereceğini vurgulayan Hurma, "Kendimize böyle bir hedef koyduk, Zülal de çok azimli, kararlı. Koymuş olduğumuz hedeflere mutlaka ulaşmak istiyor. Zaten müzik algısı çok yüksek. Hafta sonları çalışıyoruz. Zülal de hiç aksatmadan çalışma saatinde burada olur. Hiç bıkmadan, usanmadan şarkısını söylüyor. Bizde ondan çok şey öğreniyoruz." dedi.
Öğretmen Hurma, Zülal'in Çanakkale türküsünü seslendirirken adeta onu yaşadığına işaret ederek, bundan büyük keyif aldıklarını, yılın yorgunluğunu tamamen attıklarını sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Korucuk Mahallesi'nde yaşayan Osman ve Yasemin Çalış (41) çifti, mutlu giden evliliklerini çocukla taçlandırmak istedi. Sabırla çocuklarını kucaklarına alacakları günü bekleyen çift, kızları Zülal'in doğum sırasında beyin felci geçirmesiyle buruk mutluluk yaşadı.
Doğum esnasında felç geçirdiği için spastik engelli olarak dünyaya gelen çocuklarının sağlığına kavuşması için büyük mücadele ortaya koyan aile doktorların "yürüyemeyebilir" görüşlerine hiç aldırmadı. Zümra, uzun yıllar kendisini yürütmek için uğraşan anne babasının ilgisi ve tedavinin etkisiyle 6,5 yaşında yürüdü. Şu anda Arif Nihat Asya Ortaokulu'nda okuyan Zülal'in en büyük tutkusu ise müzik.
Küçük yaşlardan bu yana evde şarkı dinleyen Zülal, müzik öğretmeni Recai Hurma'nın desteğiyle okul korosuna seçildi. Uzun bir çalışmanın ardından okulun her yıl geleneksel hale gelen konserlerinde şarkı söylemeye başlayan Zülal, herkesin takdirini kazanıyor. Müzik tutkusu sayesinde yaşama sevinci artan Zülal'in en büyük isteği, çok sevdiği koroda şarkı söylemeyi sürdürmek.
- "Koroya katılması onu daha da mutlu ediyor"
Anne Yasemin Çalış (41), AA muhabirine yaptığı açıklamada, yanlış doğum nedeniyle beyin felci geçiren kızı Zülal'in 12 yıldır tedavi gördüğünü, 3 kez ameliyat geçirdiğini, okula başladığında çok zorlandığını, dışlandığını ama şu anda arkadaşlarıyla iyi vakit geçirdiğini anlattı.
Zülal'i büyütürken eşinin kendisine çok büyük destek verdiğini söyleyen Çalış, "Her şeyi nöbetleşe yaptık. Eşim işten gelene kadar hep ben koşturuyordum, işten geldikten sonra babası alıp gezdiriyordu. Ona yürümeyi biz öğrettik. Kolunun altından tülbentler bağlayarak hep ayakta tutmaya çalıştık." diye konuştu.
Yasemin Çalış, kızının küçüklüğünden beri müziği çok sevdiğini dile getirerek, "Koroya katılması onu daha da mutlu ediyor. Şarkı söylemek, onun çok hoşuna gidiyor. Evde bütün gün şarkı dinler." dedi.
Baba Osman Çalış (41) da kızının koroya katıldıktan sonra öz güveninin daha da yükselmeye başladığını belirterek, sahneye çıktığında çok heyecanlı olduğunu ama bu işi sürdürmeyi istediğini söyledi. "O yüzden biz de desteğimizi esirgemiyoruz." diyen Çalış, "Recai hocamıza ona bu şansı verdiği için gerçekten çok teşekkür ederiz. Onun koroda olması, genel hayatına da etki ediyor. Morali, motivasyonu daha yüksek oluyor, organizasyonlara katıldığı için kendini daha iyi hissediyor." dedi.
- "Yürüyemeyebilir" dediler ama başardı
Doktorların "yürüyemeyebilir ya da yürürse de 9-10 yaşlarına doğru yürür." dediğini aktaran baba Çalış, şöyle devam etti:
"Fakat Zülal 6,5 yaşından itibaren Allah'ın izniyle yürümeye başladı. Ama çok mücadele ettik, evde kendimiz de çok çalıştırdık. İşten geldikten sonra her gün 2-3 saat fizik hareketleri, yürüyüş yaptırdım. Tabii bunun yanında da dışarıda birçok zorluklarla karşılaşıyoruz. Çocuklar yanından kaçıyor. Zülal'den sorular gelmeye başlayınca bir dönem biz de biraz bocaladık. Çocukların neden kaçtığını, çekindiğini soruyordu. Ama onları manevi yönden anlatarak aşmaya çalıştık. İşte dünyaya gelme nedenimiz,, var olma sebebimizi, bu hastalığın dünyada olacağını, hep böyle devam etmeyeceğini anlatarak o sıkıntılarımızı yavaş yavaş zamanla aştık. Psikolojik olarak biz de sıkıntılar çektik."
Toplumun engelli bireylere iyi davranma konusunda daha da bilinçlenmesi gerektiğini ifade eden Çalış, kızının bunun zorluklarıyla çok karşılaştığını kaydetti.
Baba Çalış, "Bu çocuklar da var hayatın içinde. Bunlara davranırken daha dikkatli olmalarını istiyoruz. Dışarıya bile çıkmaya çekinen, korkan aileler var. Birçok aile belli yaştan sonra bıkıyor, tedavisinden vazgeçiyor. Kesinlikle korkmamalarını, vazgeçmemelerini, çocuklarından desteklerini çekmemelerini tavsiye ediyorum." ifadelerini kullandı.
- "Çanakkale türküsünü adeta yaşıyor"
Müzik öğretmeni Recai Hurma da Zülal'in müziğe karşı ilgisinin çok hissedilir derecede olduğunu dile getirdi. Önceleri sınıf içerisinde bir şeyler yapmaya başladıklarını, daha sonra her yıl geleneksel hale getirdikleri konserlerde yer almaya başladığını aktaran Hurma, "Konserde de insanları etkiledi. Bu tür etkinliklerde yer almak, Zülal'in de çok hoşuna gitti. Bizim de amacımız oydu zaten. Okulumuzun bünyesinde bulunan öğrencilerimizi özel alt sınıf da olsa yapmış olduğumuz etkinlikler içerisinde değerlendirmek, bizden de onlara bir şeyler verebilmek." ifadelerini kullandı.
Zülal'in geçen yılki konserde oturarak şarkı söylediğini, bu yıl ayakta konser vereceğini vurgulayan Hurma, "Kendimize böyle bir hedef koyduk, Zülal de çok azimli, kararlı. Koymuş olduğumuz hedeflere mutlaka ulaşmak istiyor. Zaten müzik algısı çok yüksek. Hafta sonları çalışıyoruz. Zülal de hiç aksatmadan çalışma saatinde burada olur. Hiç bıkmadan, usanmadan şarkısını söylüyor. Bizde ondan çok şey öğreniyoruz." dedi.
Öğretmen Hurma, Zülal'in Çanakkale türküsünü seslendirirken adeta onu yaşadığına işaret ederek, bundan büyük keyif aldıklarını, yılın yorgunluğunu tamamen attıklarını sözlerine ekledi.