'1.Uluslararası İçmesuyu Ve Atıksu Sempozyumu' Afyonkarahisar'da Başladı
“1.Uluslararası İçmesuyu ve Atıksu Sempozyumu” Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı’nın katılımıyla Afyonkarahisar’da başladı. Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Bakan Yardımcısı Özkaldı, “Şehirler içme suyu problemi yaşamasın diye ’81 İlde İçmesuyu Eylem Planı’ hazırladık” dedi.
Küresel ısınma, iklim değişikliği ve nüfus artışı nedeniyle artan su talebinin, sınırlı olan su kaynaklarımızdan verimli ve sürdürülebilir bir şekilde temini için, içmesuyu ve atıksu sistemlerinin tasarımı, işletilmesi, su kaynaklarının geliştirilmesi, korunması ve yönetilmesi konularındaki gelişmeleri ortaya koymak için “1.Uluslararası İçmesuyu ve Atıksu Sempozyumu” Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı’nın katılımıyla düzenleniyor.
Sempozyumun açılışında konuşan Tarım ve Orman Bakanlığı Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, İnsan ve bütün canlıların hayatlarını sürdürmeleri için vazgeçilmez olan suyun temel bir ihtiyaç olduğuna dikkat çekti. Özkaldı, “Sosyal ve ekonomik gelişme ile birlikte hayat standartlarının yükselmesi, kişi başına içme ve kullanma suyu ihtiyacını da önemli ölçülerde arttırmaktadır. Bu sebeple, yeni su kaynaklarının geliştirilmesi ve bunların toplumun kullanımına sunulması için yeterli finansmanın sağlanması sadece gerekli değil, aynı zamanda bir zorunluluk haline gelmiştir. İnsan hayatı için en önemli unsur olan su sanılanın aksine sınırlı bir kaynaktır. Günümüzde su kaynakları ile alakalı en önemli problem onun etkin kullanımıdır. Su kaynaklarına ziraat, endüstri ve evsel kirlilikler önemli ölçüde tesirde bulunmakta olup bu sektörlerin su ihtiyacının giderek artması, onun yönetimini zorlaştırmaktadır. Su kaynaklarının etkin kullanımı, uzun dönemde ülkemizin sosyal ve ekonomik kalkınmasında en büyük etken olacaktır. Bu sebeple, ülkemizde de sürdürülebilir su kaynaklarının yönetimi, gün geçtikçe önem kazanmaktadır. Bazı bölgelerde görülen su kıtlıkları ve tahsis problemleri neticesinde içme ve tarımsal alanda suyun ekonomik kullanımı etkilenmektedir. Ziraat, endüstri ve içme suyunun kontrolsüz kullanımı neticesinde su kalitesi bozulmakta aynı zamanda yeraltı sularının aşırı ve dengesiz kullanımı ile yeraltı su rezervi korunamamaktadır. Dünya genelinde sürekli artan nüfus ve kentleşme oranları içme suyu teminini de zorlaştırmaktadır. Kentleşmenin yanı sıra küresel ısınma da tatlı su kaynakları üzerinde olumsuz yönde tesirde bulunmaktadır. Bilim adamları sürekli olarak dünyanın hızla ısındığını ifade etmektedir. Türkiye de bir taraftan kalkınma için gerekli olan su kaynaklarında meydana gelmesi beklenen azalma, diğer taraftan da artan nüfusun su ihtiyacının karşılanması için yapılaması gereken çalışmalarla karşı karşıya bulunulmaktadır. Kalkınmaya hız veren unsurların başında mevcut kaynakların randımanlı ve entegre kullanılmasının sağlanması, tabi üstünlüklerin değerlendirilmesi yer almaktadır. Bu noktadan hareketle; küresel ısınma sebebiyle meydana gelerek kalıcı olabilecek bir kuraklıkta içme suyu temini konusunda problemlerle karşılaşılmaması, mevcut ve artan ihtiyaçların karşılanabilmesi için öncelikle aksama oluşturacak konuların doğru olarak tespit edilmesi gerekmektedir” dedi.
“81 ilde İçme Suyu Eylem Planı hazırlandı”
Tarım ve Orman Bakanlığı olarak şehirlerin içme suyu sıkıntısı yaşaması için “81 İl İçme Suyu Eylem Planı” hazırladıklarını belirten Bakan yardımcısı Özkaldı, “Bu eylem planını çok önemsiyorum. Bu eylem planı benim de genel müdürlük dönemine kadar uzanmaktadır. Yani bu çalışmalara yeni başlanmış değildir. Şehirlerimiz şu an için içme suyu sıkıntısı yaşamıyorsa bu eylem planının uygulanması neticesindedir. Bu eylem planı ile, illerimizin; 2040, 2050 ve hatta 2071 yıllarına kadar içme suyu ihtiyacı planlanmıştır. Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından hizmetler sektöründe faaliyete başladığımız 1968 yılından bu yana işletmeye aldığımız 320 adet içme suyu projesi ile 46 milyon vatandaşımıza yıllık 4 Milyar metreküp içme suyu temin edilmiştir. Mardin’den Edirne’ye, Trabzon’dan Afyonkarahisar’a kadar hemen hemen her ilde içme suyu çalışmaları yapılmıştır, yapılmaya da devam etmektedir. Çözdük içme suyu sıkıntısı yok dediğimiz illerde bir bakılıyor ki aniden içme suyu talebi ortaya çıkıyor. Ülkemizin güney sınırında yaşanan otorite boşluğu mu dersiniz, uluslararası politikalar mı dersiniz, bir anda içme-kullanma suyu sıkıntısı ortaya çıkabiliyor. Gaziantep ve Kilis şehirlerimizin nüfusları mülteciler sebebiyle ciddi oranda arttı. Biz medeniyetimiz gereği bu insanlara gelmeyin diyemezdik. Yapacağımız şey bu şehirlerin içme-kullanma suyu meselesini kökünden çözmektir. Biz de bunu yaptık. Gaziantep’te Düzbağ Barajı, regülatör, isale hattı ve arıtma tesisi, Kilis’te Yukarı Afrin Barajı, isale hattı ve arıtma tesisi, Şanlıurfa Suruç’ta isale hattı ve arıtma tesisi, Viranşehir’de isale hattı, Hatay’da Büyükkaraçay Barajı, isale hattı ve arıtma tesisi işleri proje ve/veya inşaat kademesinde sürdürülmektedir. Ülke genelinde devam eden 90 adet içme suyu işi ile de 18 milyon nüfusa yıllık ilave 1,8 milyar metreküp içme suyu temin edilecektir. Dünya’da ilk defa denizin içinden askıda borularla KKTC’ye içme suyu götürülmüştür. İstanbul, Ankara ve İzmir’e içme suyu sağlayacak olan Melen Projesi, Gerede Projesi ve İzmir İçme Suyu Projesinin tamamlanması çok önemlidir. Ankara ilimizin 2050 Yılına kadar içme suyu sorununu ortadan kaldıracak Gerede Sistemi Projesi kapsamında Gerede Tüneli’nde sona gelindi” diye konuştu.
Sempozyuma; Tarım ve Orman Bakanlığı Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, Afyonkarahisar Valisi Mustafa Tutulmaz, DSİ Genel Müdürü Mevlüt Aydın, teşkilatın merkez ve taşra yöneticileri, farklı ülkelerin hükümet temsilcileri, kamu kuruluşları, yerel yönetimler, yerli ve yabancı akademisyenler, özel sektör temsilcileri ve danışmanlar katıldı.
Kaynak: İHA
Sempozyumun açılışında konuşan Tarım ve Orman Bakanlığı Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, İnsan ve bütün canlıların hayatlarını sürdürmeleri için vazgeçilmez olan suyun temel bir ihtiyaç olduğuna dikkat çekti. Özkaldı, “Sosyal ve ekonomik gelişme ile birlikte hayat standartlarının yükselmesi, kişi başına içme ve kullanma suyu ihtiyacını da önemli ölçülerde arttırmaktadır. Bu sebeple, yeni su kaynaklarının geliştirilmesi ve bunların toplumun kullanımına sunulması için yeterli finansmanın sağlanması sadece gerekli değil, aynı zamanda bir zorunluluk haline gelmiştir. İnsan hayatı için en önemli unsur olan su sanılanın aksine sınırlı bir kaynaktır. Günümüzde su kaynakları ile alakalı en önemli problem onun etkin kullanımıdır. Su kaynaklarına ziraat, endüstri ve evsel kirlilikler önemli ölçüde tesirde bulunmakta olup bu sektörlerin su ihtiyacının giderek artması, onun yönetimini zorlaştırmaktadır. Su kaynaklarının etkin kullanımı, uzun dönemde ülkemizin sosyal ve ekonomik kalkınmasında en büyük etken olacaktır. Bu sebeple, ülkemizde de sürdürülebilir su kaynaklarının yönetimi, gün geçtikçe önem kazanmaktadır. Bazı bölgelerde görülen su kıtlıkları ve tahsis problemleri neticesinde içme ve tarımsal alanda suyun ekonomik kullanımı etkilenmektedir. Ziraat, endüstri ve içme suyunun kontrolsüz kullanımı neticesinde su kalitesi bozulmakta aynı zamanda yeraltı sularının aşırı ve dengesiz kullanımı ile yeraltı su rezervi korunamamaktadır. Dünya genelinde sürekli artan nüfus ve kentleşme oranları içme suyu teminini de zorlaştırmaktadır. Kentleşmenin yanı sıra küresel ısınma da tatlı su kaynakları üzerinde olumsuz yönde tesirde bulunmaktadır. Bilim adamları sürekli olarak dünyanın hızla ısındığını ifade etmektedir. Türkiye de bir taraftan kalkınma için gerekli olan su kaynaklarında meydana gelmesi beklenen azalma, diğer taraftan da artan nüfusun su ihtiyacının karşılanması için yapılaması gereken çalışmalarla karşı karşıya bulunulmaktadır. Kalkınmaya hız veren unsurların başında mevcut kaynakların randımanlı ve entegre kullanılmasının sağlanması, tabi üstünlüklerin değerlendirilmesi yer almaktadır. Bu noktadan hareketle; küresel ısınma sebebiyle meydana gelerek kalıcı olabilecek bir kuraklıkta içme suyu temini konusunda problemlerle karşılaşılmaması, mevcut ve artan ihtiyaçların karşılanabilmesi için öncelikle aksama oluşturacak konuların doğru olarak tespit edilmesi gerekmektedir” dedi.
“81 ilde İçme Suyu Eylem Planı hazırlandı”
Tarım ve Orman Bakanlığı olarak şehirlerin içme suyu sıkıntısı yaşaması için “81 İl İçme Suyu Eylem Planı” hazırladıklarını belirten Bakan yardımcısı Özkaldı, “Bu eylem planını çok önemsiyorum. Bu eylem planı benim de genel müdürlük dönemine kadar uzanmaktadır. Yani bu çalışmalara yeni başlanmış değildir. Şehirlerimiz şu an için içme suyu sıkıntısı yaşamıyorsa bu eylem planının uygulanması neticesindedir. Bu eylem planı ile, illerimizin; 2040, 2050 ve hatta 2071 yıllarına kadar içme suyu ihtiyacı planlanmıştır. Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından hizmetler sektöründe faaliyete başladığımız 1968 yılından bu yana işletmeye aldığımız 320 adet içme suyu projesi ile 46 milyon vatandaşımıza yıllık 4 Milyar metreküp içme suyu temin edilmiştir. Mardin’den Edirne’ye, Trabzon’dan Afyonkarahisar’a kadar hemen hemen her ilde içme suyu çalışmaları yapılmıştır, yapılmaya da devam etmektedir. Çözdük içme suyu sıkıntısı yok dediğimiz illerde bir bakılıyor ki aniden içme suyu talebi ortaya çıkıyor. Ülkemizin güney sınırında yaşanan otorite boşluğu mu dersiniz, uluslararası politikalar mı dersiniz, bir anda içme-kullanma suyu sıkıntısı ortaya çıkabiliyor. Gaziantep ve Kilis şehirlerimizin nüfusları mülteciler sebebiyle ciddi oranda arttı. Biz medeniyetimiz gereği bu insanlara gelmeyin diyemezdik. Yapacağımız şey bu şehirlerin içme-kullanma suyu meselesini kökünden çözmektir. Biz de bunu yaptık. Gaziantep’te Düzbağ Barajı, regülatör, isale hattı ve arıtma tesisi, Kilis’te Yukarı Afrin Barajı, isale hattı ve arıtma tesisi, Şanlıurfa Suruç’ta isale hattı ve arıtma tesisi, Viranşehir’de isale hattı, Hatay’da Büyükkaraçay Barajı, isale hattı ve arıtma tesisi işleri proje ve/veya inşaat kademesinde sürdürülmektedir. Ülke genelinde devam eden 90 adet içme suyu işi ile de 18 milyon nüfusa yıllık ilave 1,8 milyar metreküp içme suyu temin edilecektir. Dünya’da ilk defa denizin içinden askıda borularla KKTC’ye içme suyu götürülmüştür. İstanbul, Ankara ve İzmir’e içme suyu sağlayacak olan Melen Projesi, Gerede Projesi ve İzmir İçme Suyu Projesinin tamamlanması çok önemlidir. Ankara ilimizin 2050 Yılına kadar içme suyu sorununu ortadan kaldıracak Gerede Sistemi Projesi kapsamında Gerede Tüneli’nde sona gelindi” diye konuştu.
Sempozyuma; Tarım ve Orman Bakanlığı Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, Afyonkarahisar Valisi Mustafa Tutulmaz, DSİ Genel Müdürü Mevlüt Aydın, teşkilatın merkez ve taşra yöneticileri, farklı ülkelerin hükümet temsilcileri, kamu kuruluşları, yerel yönetimler, yerli ve yabancı akademisyenler, özel sektör temsilcileri ve danışmanlar katıldı.