Eski Kaymakam Özkan'ın 'FETÖ' Davası
Erzurum'da FETÖ/PDY üyesi olduğu, örgütün sözde 'mülkiye büyük bölge yapılanması'nda yer aldığı iddiasıyla açığa alınan Muş'un Hasköy ilçesi eski kaymakamı Ahmet Özkan'ın, 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan yargılanmasına başlandı.
Erzurum'da FETÖ/PDY üyesi olduğu, örgütün sözde "mülkiye büyük bölge yapılanması"nda yer aldığı ve ByLock kullandığı iddiasıyla açığa alınan Muş'un Hasköy ilçesi eski kaymakamı Ahmet Özkan'ın yargılanmasına başlandı.
Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Özkan, avukatları ile tanıklar B.Ö. ile T.D. katıldı.
Kimlik tespitinin yapılması ve iddianamenin okunmasının ardından savunmasını yapan Özkan, hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.
Özkan, görev yaptığı yerlerde devletin sıcaklığını vatandaşlara hissettirmeye çalıştığını öne sürerek, "Çalışmalarımda devlete karşı olan terör örgütlerine karşı oldum ve yaşamamın hiçbir döneminde terör örgütleriyle yolu kesişen biri değilim." dedi.
Hakkında delil olarak değerlendirilen fotoğrafın 15 yıl öncesine ait olduğunu anlatan Özkan, şöyle devam etti:
"Fotoğraf üniversite dönemine aittir. Özel bir anlamı olmayan tarihi ve turistik gidilen yerde çekilmiştir. ByLock'la ilgili olarak hakkımda yapılan tespit tutanağında kullanıcı adı belirtilmemiştir. Programdan benim haberim yoktu. Olaylar sonrasında vali beyin başkanlığında yapılan kaymakamlar toplantısında anlatılmasıyla programdan haberim oldu. Kaymakam olarak çocuğumun ismini belirlemede bir başkasına soracak değilim ki olsam aileme sorarım. Çevremden çocuğun ismi konusunda tavsiyeler oldu ama iddia edildiği gibi program üzerinden isim belirleme durumu söz konusu olmadı. Çocuğum olduktan sonra 'gözün aydın olsun' diyenin olmaması böyle bir durumun olmadığını gösteriyor."
Özkan, hakkında tespit edilen HTS kayıtlarıyla ilgili olarak, "Hüseyin isimli kişi ile teftiş için ilçeye geldiği dönemdeki konuşmalardır. Bunların örgüt içi görüşmeler olduğu lanse edildi." ifadelerini kullandı.
Mahkeme başkanı, haklarında FETÖ'den soruşturma yürütülen vali yardımcıları ve kaymakamların isimlerini okuyarak görüşmesini sorduğu Özkan, "Söz konusu görüşmeler görevden kaynaklı ve bazıları dönem arkadaşları olmamdan dolayı mesleki görüşmelerdir. Görüşmelerin farklı bir amacı yoktur." dedi.
İddianamede ByLock üzerinden Özkan'ın çocuğuna örgüt mensuplarından isim sorduğu ileri sürülen ve hakkında başka bir dosyada soruşturma yürütülen tanık B.Ö, "Ben ByLock programını kullanmadım. Sanığı tanımam. İsim sorma muhabbeti doğru değildir." diye konuştu.
Tanık T.D. ise 15 Temmuz darbe girişimi gecesi Özkan'ı dışarıda görmediğini öne sürdü.
Özkan'ın koruması ile irtibata geçtiğini anlatan T.D, "Koruması Metin bana o gece olanlarla ilgili olarak, durumu kaymakam beye ilettim, o da 'yok ne darbesi, ben araştırayım' diyerek telefonu kapattığını ve sonrasında aradığında ise telefonun kapalı olduğunu söyledi. Özkan'ın 2 yıl boyunca örgütle bağlantılı olduğu bir durumu görmedim. Kendisi çok çalışkan biriydi. O güne kadar onun kadar çalışan birini görmedim." ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti, Özkan'ın tutukluluk halinin devamına karar vererek eksikliklerin tamamlanması amacıyla duruşmayı erteledi.
- İddianameden
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, örgütün sözde "Erzurum büyük bölgesi mülkiye yapılanması" içerisinde yer aldığı iddiasıyla Ahmet Özkan hakkında soruşturma başlatıldığı kaydediliyor.
Özkan'ın ikametinde ve makamında yapılan aramalara yer verilen iddianamede, bir mekanda yemek yerken çekilen fotoğrafta masanın üzerinde örgütün üst düzey yöneticisi Reşit Haylamaz'a ait kitap bulunduğu ve örgütle bağlantılı öğrenci evi olduğu değerlendirilen mekanda diğer örgüt üyeleri ile birlikte çekilmiş olduğu değerlendirilen bir çok fotoğrafın bulunduğu belirtiliyor.
İddianamede, Erzurum mülkiye imamı olduğu tespit edilen "Birol" kod adlı B.Ö'nün kullandığı ByLock hesabına ait tespit ve değerlendirme tutanağının incelenmesinde söz konusu ID'ye bağlı isimsiz kullanıcıların tespitine yönelik çalışmalar yapıldığı, söz konusu ID'ye bağlı başka bir hesabın kullanıcı adının "vedat2016" olduğunun tespit edildiği, Özkan'a ait nüfus kaydı araştırmasında sanığın Esat ve Vedat isminde çocuklarının olması ve Vedat'ın 2016 doğumlu olmasından dolayı söz konusu ByLock hesabının Özkan tarafından kullanılmış olduğunun tespit edildiği kaydediliyor.
B.Ö'nün ByLock hesabından mülkiye imamının kullandığı hesaba "Abi Şenkaya Ahmet çocuk ismi istiyor. Erkek ismi. Oğlunun adı Esat, bilgilerinize" şeklinde mesaj attığı, bunun üzerine imamın "Vedat" ismini verdiği ifade edilen iddianamede, Özkan'ın da bunun üzerine 1 Mart 2016'da dünyaya gelen oğluna bu ismini verdiği aktarılıyor.
İddianamede, Özkan'ın "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
Kaynak: AA
Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Özkan, avukatları ile tanıklar B.Ö. ile T.D. katıldı.
Kimlik tespitinin yapılması ve iddianamenin okunmasının ardından savunmasını yapan Özkan, hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.
Özkan, görev yaptığı yerlerde devletin sıcaklığını vatandaşlara hissettirmeye çalıştığını öne sürerek, "Çalışmalarımda devlete karşı olan terör örgütlerine karşı oldum ve yaşamamın hiçbir döneminde terör örgütleriyle yolu kesişen biri değilim." dedi.
Hakkında delil olarak değerlendirilen fotoğrafın 15 yıl öncesine ait olduğunu anlatan Özkan, şöyle devam etti:
"Fotoğraf üniversite dönemine aittir. Özel bir anlamı olmayan tarihi ve turistik gidilen yerde çekilmiştir. ByLock'la ilgili olarak hakkımda yapılan tespit tutanağında kullanıcı adı belirtilmemiştir. Programdan benim haberim yoktu. Olaylar sonrasında vali beyin başkanlığında yapılan kaymakamlar toplantısında anlatılmasıyla programdan haberim oldu. Kaymakam olarak çocuğumun ismini belirlemede bir başkasına soracak değilim ki olsam aileme sorarım. Çevremden çocuğun ismi konusunda tavsiyeler oldu ama iddia edildiği gibi program üzerinden isim belirleme durumu söz konusu olmadı. Çocuğum olduktan sonra 'gözün aydın olsun' diyenin olmaması böyle bir durumun olmadığını gösteriyor."
Özkan, hakkında tespit edilen HTS kayıtlarıyla ilgili olarak, "Hüseyin isimli kişi ile teftiş için ilçeye geldiği dönemdeki konuşmalardır. Bunların örgüt içi görüşmeler olduğu lanse edildi." ifadelerini kullandı.
Mahkeme başkanı, haklarında FETÖ'den soruşturma yürütülen vali yardımcıları ve kaymakamların isimlerini okuyarak görüşmesini sorduğu Özkan, "Söz konusu görüşmeler görevden kaynaklı ve bazıları dönem arkadaşları olmamdan dolayı mesleki görüşmelerdir. Görüşmelerin farklı bir amacı yoktur." dedi.
İddianamede ByLock üzerinden Özkan'ın çocuğuna örgüt mensuplarından isim sorduğu ileri sürülen ve hakkında başka bir dosyada soruşturma yürütülen tanık B.Ö, "Ben ByLock programını kullanmadım. Sanığı tanımam. İsim sorma muhabbeti doğru değildir." diye konuştu.
Tanık T.D. ise 15 Temmuz darbe girişimi gecesi Özkan'ı dışarıda görmediğini öne sürdü.
Özkan'ın koruması ile irtibata geçtiğini anlatan T.D, "Koruması Metin bana o gece olanlarla ilgili olarak, durumu kaymakam beye ilettim, o da 'yok ne darbesi, ben araştırayım' diyerek telefonu kapattığını ve sonrasında aradığında ise telefonun kapalı olduğunu söyledi. Özkan'ın 2 yıl boyunca örgütle bağlantılı olduğu bir durumu görmedim. Kendisi çok çalışkan biriydi. O güne kadar onun kadar çalışan birini görmedim." ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti, Özkan'ın tutukluluk halinin devamına karar vererek eksikliklerin tamamlanması amacıyla duruşmayı erteledi.
- İddianameden
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, örgütün sözde "Erzurum büyük bölgesi mülkiye yapılanması" içerisinde yer aldığı iddiasıyla Ahmet Özkan hakkında soruşturma başlatıldığı kaydediliyor.
Özkan'ın ikametinde ve makamında yapılan aramalara yer verilen iddianamede, bir mekanda yemek yerken çekilen fotoğrafta masanın üzerinde örgütün üst düzey yöneticisi Reşit Haylamaz'a ait kitap bulunduğu ve örgütle bağlantılı öğrenci evi olduğu değerlendirilen mekanda diğer örgüt üyeleri ile birlikte çekilmiş olduğu değerlendirilen bir çok fotoğrafın bulunduğu belirtiliyor.
İddianamede, Erzurum mülkiye imamı olduğu tespit edilen "Birol" kod adlı B.Ö'nün kullandığı ByLock hesabına ait tespit ve değerlendirme tutanağının incelenmesinde söz konusu ID'ye bağlı isimsiz kullanıcıların tespitine yönelik çalışmalar yapıldığı, söz konusu ID'ye bağlı başka bir hesabın kullanıcı adının "vedat2016" olduğunun tespit edildiği, Özkan'a ait nüfus kaydı araştırmasında sanığın Esat ve Vedat isminde çocuklarının olması ve Vedat'ın 2016 doğumlu olmasından dolayı söz konusu ByLock hesabının Özkan tarafından kullanılmış olduğunun tespit edildiği kaydediliyor.
B.Ö'nün ByLock hesabından mülkiye imamının kullandığı hesaba "Abi Şenkaya Ahmet çocuk ismi istiyor. Erkek ismi. Oğlunun adı Esat, bilgilerinize" şeklinde mesaj attığı, bunun üzerine imamın "Vedat" ismini verdiği ifade edilen iddianamede, Özkan'ın da bunun üzerine 1 Mart 2016'da dünyaya gelen oğluna bu ismini verdiği aktarılıyor.
İddianamede, Özkan'ın "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.