Zonguldak'ta FETÖ'nün Darbe Girişimine İlişkin Dava
Karadeniz Bölge Komutanlığı'nda görevliyken meslekten ihraç edilen subay ve astsubay 2'si tutuklu 19 sanığın, ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 22 yıl altışar aya kadar hapis istemiyle yargılanmasına devam edildi Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların adli kontrol tedbirleriyle tahliyesine karar verdi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında 2'si tutuklu 19 eski askerin yargılanmasına devam edildi.
Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya, ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 7 yıl altışar aydan 22 yıl altışar aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanan sanıklar ile avukatları katıldı.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlanan tanık N.A, 15 Temmuz günü istirahat halindeyken nöbetçi astsubayın, birliğe gelmesini söylediğini belirterek, "Üzerimi değiştirip görev yerime geçtim. Kırmızı alarm güvenlik tedbir uygulaması başlamıştı. İsmini hatırlayamadığım subay orada bulunan askerlerin başında durmamı söyledi. Fakat askerlerle ilgili herhangi bir şekilde yönlendirilmesiyle ilgili bilgi verilmedi." diye konuştu.
Askerlerin kendisine "Ne oluyor?" diye sorduğunu ifade eden tanık, "Net bir bilgim olmadığını söyledim. Sonra dinlenme odasına geçtim. Askeri personelle olayları televizyondan takip etmeye başladık. O gece hep birlik binası içindeydim, bina dışına çıkmadım. Olay gecesi askerlerin birlik dışına sevkiyle ilgili telsiz anonsu duymadım. Olay günü yalnız nöbete giden askerleri teçhizatlı şekilde gördüm. Bunun dışında askeri bir hareketlilik görmedim." ifadesini kullandı.
SEGBİS ile duruşmaya bağlanan diğer tanık Y.E.K. ise 15 Temmuz günü nöbetini bitirmesinin ardından birlik içerisinde bulunan kamelyaya arkadaşlarının yanına gittiğini söyledi.
Aradan 2-3 saat geçtikten sonra acil durumlarda müdahale eden askerlerin hareketliliğini fark ettiğini anlatan Y.E.K, şöyle konuştu:
"Daha sonra bir asker gelerek "kırmızı alarm" durumuna geçildiğini, komutanların bizi çağırdığını söyledi. Ben de birlik yazıcısı olduğumdan boş kulelerin doldurulması için nöbet çizelgesi hazırlamamı söylediler. Normal zamanlarda 3 ila 5 kuleye nöbet yazılırken, o gece yanlış hatırlamıyorsam 11 civarında kuleye nöbetçi yazdım. Sonra nöbete gidecek askerlere teçhizatlarını vermek için silahlığa indik."
Y.E.K, diğer askerlerle konuşmaları sırasında onlara "kırmızı alarm"ın ne olduğunu sorduğunu aktararak, "Üst düzey güvenlik önlemleri olduğunu söylediler. Dışarıda resmi üniformalı erler olduğu gibi, ne olup bittiğini öğrenmek için gelen üzerinde eşofmanı bulunan erler de vardı. Kanallarda darbe girişimine dair haberler görünce arkadaşların kendi aralarında, 'Olur da birlik dışına çıkmaları istenirse, sivil vatandaşlara karşı karşıya gelmeden silahları teslim etme konusunda' birbirleriyle konuşmalarına tanık oldum." ifadelerini kullandı.
Söz verilen sanıklar da haklarındaki suçlamaları kabul etmeyerek, tahliyelerini ve beraatlerini istedi.
Avukatlar da müvekkillerinin suçsuz olduğunu savunarak, tahliye ve beraatlerini talep etti.
Tutuklu sanıkların adli kontrol ve yurt dışına çıkma yasağı şartıyla tahliyesine karar veren mahkeme heyeti, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 29 Ocak'a erteledi.
- İddianameden
Zonguldak Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan, 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen 82 sayfalık iddianamede, Karadeniz Bölge Komutanlığı'nda görevliyken meslekten ihraç edilen, subay ve astsubay 19 askeri personel hakkında, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs", "TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "silahlı terör örgütüne üye olma veya silahlı terör örgütü yönetme" suçlamalarıyla haklarında ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 7 yıl altışar aydan 22 yıl altışar aya kadar hapis cezası isteniyor.
Kaynak: AA
Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya, ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 7 yıl altışar aydan 22 yıl altışar aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanan sanıklar ile avukatları katıldı.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlanan tanık N.A, 15 Temmuz günü istirahat halindeyken nöbetçi astsubayın, birliğe gelmesini söylediğini belirterek, "Üzerimi değiştirip görev yerime geçtim. Kırmızı alarm güvenlik tedbir uygulaması başlamıştı. İsmini hatırlayamadığım subay orada bulunan askerlerin başında durmamı söyledi. Fakat askerlerle ilgili herhangi bir şekilde yönlendirilmesiyle ilgili bilgi verilmedi." diye konuştu.
Askerlerin kendisine "Ne oluyor?" diye sorduğunu ifade eden tanık, "Net bir bilgim olmadığını söyledim. Sonra dinlenme odasına geçtim. Askeri personelle olayları televizyondan takip etmeye başladık. O gece hep birlik binası içindeydim, bina dışına çıkmadım. Olay gecesi askerlerin birlik dışına sevkiyle ilgili telsiz anonsu duymadım. Olay günü yalnız nöbete giden askerleri teçhizatlı şekilde gördüm. Bunun dışında askeri bir hareketlilik görmedim." ifadesini kullandı.
SEGBİS ile duruşmaya bağlanan diğer tanık Y.E.K. ise 15 Temmuz günü nöbetini bitirmesinin ardından birlik içerisinde bulunan kamelyaya arkadaşlarının yanına gittiğini söyledi.
Aradan 2-3 saat geçtikten sonra acil durumlarda müdahale eden askerlerin hareketliliğini fark ettiğini anlatan Y.E.K, şöyle konuştu:
"Daha sonra bir asker gelerek "kırmızı alarm" durumuna geçildiğini, komutanların bizi çağırdığını söyledi. Ben de birlik yazıcısı olduğumdan boş kulelerin doldurulması için nöbet çizelgesi hazırlamamı söylediler. Normal zamanlarda 3 ila 5 kuleye nöbet yazılırken, o gece yanlış hatırlamıyorsam 11 civarında kuleye nöbetçi yazdım. Sonra nöbete gidecek askerlere teçhizatlarını vermek için silahlığa indik."
Y.E.K, diğer askerlerle konuşmaları sırasında onlara "kırmızı alarm"ın ne olduğunu sorduğunu aktararak, "Üst düzey güvenlik önlemleri olduğunu söylediler. Dışarıda resmi üniformalı erler olduğu gibi, ne olup bittiğini öğrenmek için gelen üzerinde eşofmanı bulunan erler de vardı. Kanallarda darbe girişimine dair haberler görünce arkadaşların kendi aralarında, 'Olur da birlik dışına çıkmaları istenirse, sivil vatandaşlara karşı karşıya gelmeden silahları teslim etme konusunda' birbirleriyle konuşmalarına tanık oldum." ifadelerini kullandı.
Söz verilen sanıklar da haklarındaki suçlamaları kabul etmeyerek, tahliyelerini ve beraatlerini istedi.
Avukatlar da müvekkillerinin suçsuz olduğunu savunarak, tahliye ve beraatlerini talep etti.
Tutuklu sanıkların adli kontrol ve yurt dışına çıkma yasağı şartıyla tahliyesine karar veren mahkeme heyeti, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 29 Ocak'a erteledi.
- İddianameden
Zonguldak Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan, 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen 82 sayfalık iddianamede, Karadeniz Bölge Komutanlığı'nda görevliyken meslekten ihraç edilen, subay ve astsubay 19 askeri personel hakkında, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs", "TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "silahlı terör örgütüne üye olma veya silahlı terör örgütü yönetme" suçlamalarıyla haklarında ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 7 yıl altışar aydan 22 yıl altışar aya kadar hapis cezası isteniyor.