Üniversitelerdeki Ombudsmanlık Topluluklarına İlişkin Çalıştay Düzenlendi
Kamu Denetçiliği Kurumunun (KDK) teşvikiyle Türkiye’deki 32 üniversitede kurulan ’ombudsmanlık toplulukları’na ilişkin çalıştayda konuşan Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, ’’Sizler Türkiye’nin geleceğisiniz. Daha çok çalışacaksınız’’ dedi.
Kamu Denetçiliği Kurumunun (KDK) teşvikiyle Türkiye’deki 32 üniversitede kurulan ’ombudsmanlık toplulukları’na ilişkin çalıştay düzenlendi.
Çalıştayda bir konuşma yapan Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, etkinliğin ombudsmanlık alanında yapılan ilk toplantı olduğunu belirterek, ’’Hedefimiz Türkiye’de bulunan 205 üniversitede bunu tamamlamak. Bunu tamamladığımıza hakkaniyet konusunda, adalet, hukuk, hak aramanın yaygınlaştırılması konusunda Türkiye çok daha güçlenecektir. Bu, Türkiye’nin insan hakları alanında, demokratikleşmesi alanında, adaletin kökleşmesi alanında önemli bir katkı olacaktır’’ ifadelerini kulandı.
’’Sizler Türkiye’nin geleceğisiniz. Daha çok çalışacaksınız’’
’’Bizim medeniyetimiz tevhid, birlik üzerine dayanır’’ diyen Malkoç şöyle devam etti:
’’Sizler çok önemli bir topluluksunuz. Üniversitelerinizde ombudsmanlık topluluğusunuz. Hak arayan, hak arama kültürünü yaygınlaştıran, sorunlarınızı çözme kapasitesine ve eğitimine sahip olacaksınız. Bunu sizden bekleyeceğiz. Televizyonda izliyoruz her yer katliam ,yıkılan evler. Bir bakıyoruz ki nerede ölen biç çocuk varsa Müslüman bir çocuk. Nerede ağlayan bir anne varsa Müslüman bir anne. Dünyada huzur kalmadı. Bunun sebebi batı medeniyetinin dünyaya verebileceği hiçbir şey kalmaması. Onun için hepimize çok önemli görevler düşüyor. Ama sizler Türkiye’nin geleceğisiniz. Daha çok çalışacaksınız. Çünkü sadece Türkiye’nin kalkınması, huzuru, barışı, refahı değil, dünyanın buna ihtiyacı var. Niçin Avrupa veya Amerika bunu başaramadı? Avrupa medeniyeti üçlü sütun üzerine yükselir. Birincisi Yunan felsefesine dayanır. Yunan felsefesi çok tanrılıdır ve putperesttir. Putperestliğin sonuçlarını tarihte görüyoruz. Devlet geleneği hukuk olarak Roma hukukuna dayanır. Roma’nın hukuk anlayışında da insan yoktur. Romalılar ve diğerleri vardır. Bu anlayışla adalet gelmez. Üçüncü sütun Hristiyanlıktır. Bizim medeniyetimiz tevhid, birlik üzerine dayanır. Hristiyanlığın bir anlayışında insanların suçlu, günahkar olarak doğduğuna inanılır. Halbuki bizde bütün çocuklar doğarken masum doğar. Çevresi veya ailesi, eğitimi onu kötüye veya iyiye yönlendirir. İnsanlar birlikte olmaya muhtaçlar. Herkese görev düşüyor. KDK da kendi çapında bu görevi gerçekleştirmeye çalışıyor."
Öğrencilere her zaman kendilerini geliştirmeleri gerektiğini söyleyen Malkoç, ’’Sizlerle beraber 1 milyon kişi mezun olacak. Kendinizi iyi yetiştirmezseniz nasıl iş bulacaksınız? Yabancı dil mutlaka öğrenin. Biz manevi olarak genişleyeceğimiz gibi sosyal, siyasal, kültürel olarak da genişleyeceğiz. Yetişen arkadaşlarımız Sudan’a gidecek. Oranın tarımına, inşaatına katkıda bulunacak. Özbekistan’a, Kazakistan’a gidecek. Oralardaki insanlara öncülük yapacak’’ şeklinde konuştu.
Hukukun meşruiyeti meselesinin her bakımdan önemli ve asırlar boyunca da insanların dikkatini en çok çeken şeylerden bir tanesi olduğunun altını çizen Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanvekili Mustafa Şentop ise ’’Kurallar, hukuk kurumları kendi başlarına bir güve sahip değiller. Hukuk kuralları bizim davranışlarımızın meşruiyetini sağlayan kurallardır ama hukuk kurallarının kendilerinin de meşruiyete ihtiyacı var. Hukukun meşruiyeti meselesi her bakımdan önemli ve asırlar boyunca da en çok insanların dikkatini çeken şeylerden bir tanesi. Eğer bunu gerçek manada takdir edici bir şekilde temellendirirseniz o zaman hukuk kurallarına gönüllü olarak uyma sağlamış olursunuz. Ama bunu sahici bir şekilde temellendiremezseniz o zaman bunu gönüllü olarak sağlayamazsınız’’ dedi.
’’Hukuk kurallarının arkasında sadece devlet yoktur, o insanın inancı ahlakı vardır’’
’’Eğer hukuk kurallarıyla hukuk kültürü, ahlak ve gelenekler arasında bir mutabakat yoksa o zaman hukuk kurallarının işleyişinde sıkıntılar ortaya çıkıyor’’ diyen Şentop konuşmasını şöyle sürdürdü:
’’İnsanlar hukuka niye uymalı? Devletin müeyyidesi olduğu için. Bunun için karar noktasında devlette iki şey gelişmiş; kurallara uygunluğu denetleme mekanizmaları ve uygulamama halinde ceza mekanizmaları. Hukuk kurallarının arkasında sadece devlet yoktur. o insanın inancı ahlakı vardır. Bizim medeniyetimiz 21’inci yüzyılın başlarında özellikle uluslararası hukuki, siyasi ve ekonomik düzenin yeniden kurulacağı bir noktada sadece bize değil bütün dünyaya ışık verebilecek ve bu anlamda barışı, sulhu ve insanların huzur içinde yaşayabileceği bir ortamı sunabilecek müktesebata sahiptir."
Kamu Denetçisi Celile Özlem Tunçak da, ’’Buradaki görüşmeleriniz size bir tecrübe olacak. Ombudsmanlık kulübünde de, insan hakları alanında sorunları çözme alanında tecrübeler kazanacağınıza inanıyorum. İletişim ve sorun çözebilme yeteneği çok önemli. Bu tecrübeleriniz size ilerideki yaşamınızda muhteşem katkıda bulunacaktır’’ açıklamalarında bulundu.
Üniversitelerin ombudsmanlık kulüplerine üye olan 100 öğrenci ve danışman hocalarının davet edildiği çalıştaya, Yükseköğretim Kurulu Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Metin Topçuoğlu ile farklı alanlardan sorumlu kamu denetçileri de katıldı.
Kaynak: İHA
Çalıştayda bir konuşma yapan Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, etkinliğin ombudsmanlık alanında yapılan ilk toplantı olduğunu belirterek, ’’Hedefimiz Türkiye’de bulunan 205 üniversitede bunu tamamlamak. Bunu tamamladığımıza hakkaniyet konusunda, adalet, hukuk, hak aramanın yaygınlaştırılması konusunda Türkiye çok daha güçlenecektir. Bu, Türkiye’nin insan hakları alanında, demokratikleşmesi alanında, adaletin kökleşmesi alanında önemli bir katkı olacaktır’’ ifadelerini kulandı.
’’Sizler Türkiye’nin geleceğisiniz. Daha çok çalışacaksınız’’
’’Bizim medeniyetimiz tevhid, birlik üzerine dayanır’’ diyen Malkoç şöyle devam etti:
’’Sizler çok önemli bir topluluksunuz. Üniversitelerinizde ombudsmanlık topluluğusunuz. Hak arayan, hak arama kültürünü yaygınlaştıran, sorunlarınızı çözme kapasitesine ve eğitimine sahip olacaksınız. Bunu sizden bekleyeceğiz. Televizyonda izliyoruz her yer katliam ,yıkılan evler. Bir bakıyoruz ki nerede ölen biç çocuk varsa Müslüman bir çocuk. Nerede ağlayan bir anne varsa Müslüman bir anne. Dünyada huzur kalmadı. Bunun sebebi batı medeniyetinin dünyaya verebileceği hiçbir şey kalmaması. Onun için hepimize çok önemli görevler düşüyor. Ama sizler Türkiye’nin geleceğisiniz. Daha çok çalışacaksınız. Çünkü sadece Türkiye’nin kalkınması, huzuru, barışı, refahı değil, dünyanın buna ihtiyacı var. Niçin Avrupa veya Amerika bunu başaramadı? Avrupa medeniyeti üçlü sütun üzerine yükselir. Birincisi Yunan felsefesine dayanır. Yunan felsefesi çok tanrılıdır ve putperesttir. Putperestliğin sonuçlarını tarihte görüyoruz. Devlet geleneği hukuk olarak Roma hukukuna dayanır. Roma’nın hukuk anlayışında da insan yoktur. Romalılar ve diğerleri vardır. Bu anlayışla adalet gelmez. Üçüncü sütun Hristiyanlıktır. Bizim medeniyetimiz tevhid, birlik üzerine dayanır. Hristiyanlığın bir anlayışında insanların suçlu, günahkar olarak doğduğuna inanılır. Halbuki bizde bütün çocuklar doğarken masum doğar. Çevresi veya ailesi, eğitimi onu kötüye veya iyiye yönlendirir. İnsanlar birlikte olmaya muhtaçlar. Herkese görev düşüyor. KDK da kendi çapında bu görevi gerçekleştirmeye çalışıyor."
Öğrencilere her zaman kendilerini geliştirmeleri gerektiğini söyleyen Malkoç, ’’Sizlerle beraber 1 milyon kişi mezun olacak. Kendinizi iyi yetiştirmezseniz nasıl iş bulacaksınız? Yabancı dil mutlaka öğrenin. Biz manevi olarak genişleyeceğimiz gibi sosyal, siyasal, kültürel olarak da genişleyeceğiz. Yetişen arkadaşlarımız Sudan’a gidecek. Oranın tarımına, inşaatına katkıda bulunacak. Özbekistan’a, Kazakistan’a gidecek. Oralardaki insanlara öncülük yapacak’’ şeklinde konuştu.
Hukukun meşruiyeti meselesinin her bakımdan önemli ve asırlar boyunca da insanların dikkatini en çok çeken şeylerden bir tanesi olduğunun altını çizen Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanvekili Mustafa Şentop ise ’’Kurallar, hukuk kurumları kendi başlarına bir güve sahip değiller. Hukuk kuralları bizim davranışlarımızın meşruiyetini sağlayan kurallardır ama hukuk kurallarının kendilerinin de meşruiyete ihtiyacı var. Hukukun meşruiyeti meselesi her bakımdan önemli ve asırlar boyunca da en çok insanların dikkatini çeken şeylerden bir tanesi. Eğer bunu gerçek manada takdir edici bir şekilde temellendirirseniz o zaman hukuk kurallarına gönüllü olarak uyma sağlamış olursunuz. Ama bunu sahici bir şekilde temellendiremezseniz o zaman bunu gönüllü olarak sağlayamazsınız’’ dedi.
’’Hukuk kurallarının arkasında sadece devlet yoktur, o insanın inancı ahlakı vardır’’
’’Eğer hukuk kurallarıyla hukuk kültürü, ahlak ve gelenekler arasında bir mutabakat yoksa o zaman hukuk kurallarının işleyişinde sıkıntılar ortaya çıkıyor’’ diyen Şentop konuşmasını şöyle sürdürdü:
’’İnsanlar hukuka niye uymalı? Devletin müeyyidesi olduğu için. Bunun için karar noktasında devlette iki şey gelişmiş; kurallara uygunluğu denetleme mekanizmaları ve uygulamama halinde ceza mekanizmaları. Hukuk kurallarının arkasında sadece devlet yoktur. o insanın inancı ahlakı vardır. Bizim medeniyetimiz 21’inci yüzyılın başlarında özellikle uluslararası hukuki, siyasi ve ekonomik düzenin yeniden kurulacağı bir noktada sadece bize değil bütün dünyaya ışık verebilecek ve bu anlamda barışı, sulhu ve insanların huzur içinde yaşayabileceği bir ortamı sunabilecek müktesebata sahiptir."
Kamu Denetçisi Celile Özlem Tunçak da, ’’Buradaki görüşmeleriniz size bir tecrübe olacak. Ombudsmanlık kulübünde de, insan hakları alanında sorunları çözme alanında tecrübeler kazanacağınıza inanıyorum. İletişim ve sorun çözebilme yeteneği çok önemli. Bu tecrübeleriniz size ilerideki yaşamınızda muhteşem katkıda bulunacaktır’’ açıklamalarında bulundu.
Üniversitelerin ombudsmanlık kulüplerine üye olan 100 öğrenci ve danışman hocalarının davet edildiği çalıştaya, Yükseköğretim Kurulu Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Metin Topçuoğlu ile farklı alanlardan sorumlu kamu denetçileri de katıldı.