Can Yoldaşına 77 Yaşında Böbreğini Verdi
Hakkarili 77 yaşındaki Ömer Engin, 'Can yoldaşım' dediği 48 yaşındaki eşine tereddüt etmeden böbreğini vererek sağlığına kavuşmasını sağladı Ömer Engin: 'Eşime bir böbreğimi verdim, onun için canımı veririm. Hastalandığını öğrenince çok korktum' Nazime Engin: 'Yaş farkı hiçbir zaman sorun olmadı, kocamla aramızda güzel bir bağ oluşturduk'
AYŞE YILDIZ - Hakkarili 77 yaşındaki Ömer Engin, "Can yoldaşım" diye hitap ettiği kendisinden 29 yaş küçük eşi Nazime Engin'e böbreğini vererek hayata tutunmasını sağladı.
Ömer Engin, 8 çocuğunun annesi ilk eşini doğum sırasında kaybetti. Engin, kendisinden 29 yaş küçük şimdiki ile 25 yıl önce hayatını birleştirdi. Ömer ve Nazime Engin'in bu evlilikten de bir kızları dünyaya geldi.
Geçen yıl nefes darlığı ve yüksek tansiyon şikayetiyle hastaneye başvuran Nazime Engin'e kronik böbrek yetmezliği tanısı kondu ve diyaliz tedavisine başlandı.
Bir ay devam eden zorlu süreçte eşini bir an olsun yalnız bırakmayan Ömer Engin, "Can yoldaşım" dediği Nazime Engin'e böbreğini vermek istedi.
İleri yaşı nedeniyle yürümekte güçlük çeken Ömer Engin, böbrek nakli için gerekli bütün testleri yaptırdı. Tahliller olumlu çıkınca Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Bülent Aydınlı başkanlığındaki ekip, Ömer Engin'in bir böbreğini eşine nakletti.
Ameliyat sonrası da başında beklediği eşine moral vermeye çalışan Ömer Engin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, böbreğini verirken hiç tereddüt etmediğini söyledi.
-"Böbreğimi eşimi yaşatmak için verdim"
Engin, "Eşime bir böbreğimi verdim, onun için canımı veririm. Hastalandığını öğrenince çok korktum. Bir yıl önce eşimin böbrek hastası olduğunu öğrendim. Böbreğimi hiç tereddütsüz verdim. Zerre kadar düşünmedim, test aşamasında işlemlerde zorlandım ama eşim için hepsine göğüs gerdim. Eşimi ilk gördüğüm günden beri seviyorum." diye konuştu.
Yaşının 77 olduğuna dikkati çeken Engin, herkesi organ bağışına davet etti. Engin, bu sayede birçok hastanın şifa bulacağını, böylece sağlıklı insanların yetiştirilebileceğini vurguladı.
Nazime Engin ise eşi ile aralarındaki yaş farkının hiçbir zaman sorun olmadığını, evlendikten sonra eşini sevdiğini ve aralarında güzel bir bağ oluşturduklarını anlattı. Böbrek hastası olduğunu öğrenince eşinin hep yanında olduğunu belirten Engin, şunları söyledi:
"Bir ay diyalize girdim, her defasında eşim yanımda geldi. Akdeniz Üniversitesi Hastanesine Hakkari'den çıkıp geldik. Burada nakil oldum. Nakilden sonra yeniden doğmuş gibi hissediyorum. Eşim bana böbreğini verdi. Hastaneden çıkınca eşimin özlediği bütün yemekleri yapacağım."
Ömer Engin'in kızı Bahar Engin de üvey annesi hastalanınca tüm ailenin çok üzüldüğünü, bu süreçte babasının sürekli ağladığını aktardı. Engin, "Gerçek annem gibi. Hastalığını öğrenince babam çok kötü oldu, yemek dahi yiyemiyordu. Sürekli 'Ona bir şey olmasın' diyordu. Çok güzel aşkları var. Birbirinden ayrılmazlar, her yere birlikte giderler." dedi.
Üniversitenin Organ Nakli Koordinatörü Nilgün Bilal, organ bağışının her zaman hayat kurtardığını, özellikle kadavradan bağış oranlarının artması gerektiğini bildirdi.
Kaynak: AA
Ömer Engin, 8 çocuğunun annesi ilk eşini doğum sırasında kaybetti. Engin, kendisinden 29 yaş küçük şimdiki ile 25 yıl önce hayatını birleştirdi. Ömer ve Nazime Engin'in bu evlilikten de bir kızları dünyaya geldi.
Geçen yıl nefes darlığı ve yüksek tansiyon şikayetiyle hastaneye başvuran Nazime Engin'e kronik böbrek yetmezliği tanısı kondu ve diyaliz tedavisine başlandı.
Bir ay devam eden zorlu süreçte eşini bir an olsun yalnız bırakmayan Ömer Engin, "Can yoldaşım" dediği Nazime Engin'e böbreğini vermek istedi.
İleri yaşı nedeniyle yürümekte güçlük çeken Ömer Engin, böbrek nakli için gerekli bütün testleri yaptırdı. Tahliller olumlu çıkınca Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Bülent Aydınlı başkanlığındaki ekip, Ömer Engin'in bir böbreğini eşine nakletti.
Ameliyat sonrası da başında beklediği eşine moral vermeye çalışan Ömer Engin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, böbreğini verirken hiç tereddüt etmediğini söyledi.
-"Böbreğimi eşimi yaşatmak için verdim"
Engin, "Eşime bir böbreğimi verdim, onun için canımı veririm. Hastalandığını öğrenince çok korktum. Bir yıl önce eşimin böbrek hastası olduğunu öğrendim. Böbreğimi hiç tereddütsüz verdim. Zerre kadar düşünmedim, test aşamasında işlemlerde zorlandım ama eşim için hepsine göğüs gerdim. Eşimi ilk gördüğüm günden beri seviyorum." diye konuştu.
Yaşının 77 olduğuna dikkati çeken Engin, herkesi organ bağışına davet etti. Engin, bu sayede birçok hastanın şifa bulacağını, böylece sağlıklı insanların yetiştirilebileceğini vurguladı.
Nazime Engin ise eşi ile aralarındaki yaş farkının hiçbir zaman sorun olmadığını, evlendikten sonra eşini sevdiğini ve aralarında güzel bir bağ oluşturduklarını anlattı. Böbrek hastası olduğunu öğrenince eşinin hep yanında olduğunu belirten Engin, şunları söyledi:
"Bir ay diyalize girdim, her defasında eşim yanımda geldi. Akdeniz Üniversitesi Hastanesine Hakkari'den çıkıp geldik. Burada nakil oldum. Nakilden sonra yeniden doğmuş gibi hissediyorum. Eşim bana böbreğini verdi. Hastaneden çıkınca eşimin özlediği bütün yemekleri yapacağım."
Ömer Engin'in kızı Bahar Engin de üvey annesi hastalanınca tüm ailenin çok üzüldüğünü, bu süreçte babasının sürekli ağladığını aktardı. Engin, "Gerçek annem gibi. Hastalığını öğrenince babam çok kötü oldu, yemek dahi yiyemiyordu. Sürekli 'Ona bir şey olmasın' diyordu. Çok güzel aşkları var. Birbirinden ayrılmazlar, her yere birlikte giderler." dedi.
Üniversitenin Organ Nakli Koordinatörü Nilgün Bilal, organ bağışının her zaman hayat kurtardığını, özellikle kadavradan bağış oranlarının artması gerektiğini bildirdi.