HDP'nin Diyarbakır Mitingindeki Patlamaya İlişkin Dava
Diyarbakır'da, 7 Haziran 2015'teki Milletvekili Genel Seçimi öncesinde düzenlenen mitingde 4 kişinin hayatını kaybettiği, çok sayıda kişinin yaralandığı iki patlamaya ilişkin 5 sanığın yargılanmasına devam edildi.
HDP'nin 7 Haziran 2015'teki Milletvekili Genel Seçimi nedeniyle 5 Haziran'da Diyarbakır'da düzenlediği mitingde 4 kişinin hayatını kaybettiği, çok sayıda kişinin yaralandığı iki patlamaya ilişkin 5 sanığın, 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme', 'nitelikli öldürme', 'nitelikli öldürmeye teşebbüs', 'tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme' suçlarından yargılanmasına devam edildi.
Güvenlik gerekçesiyle Diyarbakır'dan Ankara'ya nakledilen davanın Batı 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen 4'üncü duruşmasına, tutuklu sanıklar Orhan Gönder, Mustafa Kılınç, İsmail Korkmaz ve Burhan Gök ile bazı şikayetçiler ve tarafların avukatları katıldı.
Mağdur avukatlarından Özgür Erol söz alarak, sanık Orhan Gönder'in polis ve savcılıkta verdiği ifadelerin çelişkili olduğunu, soruşturma dosyasında bulunan 20 ve 21 numaralı kamera görüntülerinde Gönder'in yanındaki mavi giyimli şahsın tespit edilerek ifadesinin alınmasını istedi.
Erol, sanıklardan Mustafa Kılınç'ın cep telefonunda bulunan görüntü ve ses kayıtlarının detaylı şekilde incelenmesini de talep etti.
Avukat beyanından sonra, sanıklar söz alarak ek savunma yaptı.
Miting alanında patlayan bombayı bırakmakla suçlanan Gönder de savunmasında, görüntülerdeki mavi giyimli şahısla miting alanında tanıştığını ifade ederek, 'Adını şimdi hatırlayamadığım o kişiyle çay ocağının yanında tanıştık, sonra tuvalet ihtiyacım olduğunu söyledim, o da tanıdığının bir kahvesi olduğunu söyledi ve kahveye gittik. Kahveden çıktıktan sonra o yoluna ben yoluma gittim.' dedi.
Mahkeme Başkanı İlhami Demirkoparan'ın 'İnsan tanıştığı kişiye adını sormaz mı?' şeklindeki sorusuna sanık Gönder, adını şu an hatırlamadığını söyleyerek tahliyesini istedi.
Diğer sanıklar Mustafa Kılınç, İsmail Korkmaz, Burhan Gök de olayla alakaları bulunmadığını öne sürerek, bir önceki duruşmada yaptıkları savunmalarının göz önünde bulundurulmasını ve tutuklu olarak geçirdikleri sürenin de göz önüne alınmasını isteyerek tahliyelerini talep etti.
Mahkeme heyeti, müzakerenin ardından, cumhuriyet savcısının da görüşü doğrultusunda sanıkların tutukluluklarının devamına karar verdi.
Heyet, avukatların talepleri doğrultusunda, sanık Kılınç'a ait cep telefonundaki ses kayıtlarının dökümünün yapılması için içeriklerinin bilirkişiye gönderilmesine ve ayrıca sanık Gönder'in yanında olduğu iddia edilen mavi giysili şahsın araştırma yapılarak kimliğinin tespit edilmesi için Diyarbakır Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.
- İddianame
HDP'nin, 5 Haziran 2015'te Diyarbakır İstasyon Meydanı'nda düzenlediği seçim mitingindeki patlama sonucu 4 kişi ölmüş, açık kimliği belirlenen 210 kişi yaralanmıştı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, olaya ilişkin Orhan Gönder, İsmail Korkmaz, Mustafa Kılınç, Burhan Gök ve İçişleri Bakanlığının 'aranan teröristler' listesinde 'kırmızı kategoride' bulunan İlhami Balı hakkında dava açmıştı.
Diyarbakır'da açılan dava, güvenlik gerekçesiyle Ankara'ya nakledilmişti.
İddianamede, sanıkların 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme', 'nitelikli öldürme', 'nitelikli öldürmeye teşebbüs', 'tehlikeli maddeleri i̇zinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme' suçlarından cezalandırılmaları isteniyor.
Kaynak: AA
Güvenlik gerekçesiyle Diyarbakır'dan Ankara'ya nakledilen davanın Batı 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen 4'üncü duruşmasına, tutuklu sanıklar Orhan Gönder, Mustafa Kılınç, İsmail Korkmaz ve Burhan Gök ile bazı şikayetçiler ve tarafların avukatları katıldı.
Mağdur avukatlarından Özgür Erol söz alarak, sanık Orhan Gönder'in polis ve savcılıkta verdiği ifadelerin çelişkili olduğunu, soruşturma dosyasında bulunan 20 ve 21 numaralı kamera görüntülerinde Gönder'in yanındaki mavi giyimli şahsın tespit edilerek ifadesinin alınmasını istedi.
Erol, sanıklardan Mustafa Kılınç'ın cep telefonunda bulunan görüntü ve ses kayıtlarının detaylı şekilde incelenmesini de talep etti.
Avukat beyanından sonra, sanıklar söz alarak ek savunma yaptı.
Miting alanında patlayan bombayı bırakmakla suçlanan Gönder de savunmasında, görüntülerdeki mavi giyimli şahısla miting alanında tanıştığını ifade ederek, 'Adını şimdi hatırlayamadığım o kişiyle çay ocağının yanında tanıştık, sonra tuvalet ihtiyacım olduğunu söyledim, o da tanıdığının bir kahvesi olduğunu söyledi ve kahveye gittik. Kahveden çıktıktan sonra o yoluna ben yoluma gittim.' dedi.
Mahkeme Başkanı İlhami Demirkoparan'ın 'İnsan tanıştığı kişiye adını sormaz mı?' şeklindeki sorusuna sanık Gönder, adını şu an hatırlamadığını söyleyerek tahliyesini istedi.
Diğer sanıklar Mustafa Kılınç, İsmail Korkmaz, Burhan Gök de olayla alakaları bulunmadığını öne sürerek, bir önceki duruşmada yaptıkları savunmalarının göz önünde bulundurulmasını ve tutuklu olarak geçirdikleri sürenin de göz önüne alınmasını isteyerek tahliyelerini talep etti.
Mahkeme heyeti, müzakerenin ardından, cumhuriyet savcısının da görüşü doğrultusunda sanıkların tutukluluklarının devamına karar verdi.
Heyet, avukatların talepleri doğrultusunda, sanık Kılınç'a ait cep telefonundaki ses kayıtlarının dökümünün yapılması için içeriklerinin bilirkişiye gönderilmesine ve ayrıca sanık Gönder'in yanında olduğu iddia edilen mavi giysili şahsın araştırma yapılarak kimliğinin tespit edilmesi için Diyarbakır Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.
- İddianame
HDP'nin, 5 Haziran 2015'te Diyarbakır İstasyon Meydanı'nda düzenlediği seçim mitingindeki patlama sonucu 4 kişi ölmüş, açık kimliği belirlenen 210 kişi yaralanmıştı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, olaya ilişkin Orhan Gönder, İsmail Korkmaz, Mustafa Kılınç, Burhan Gök ve İçişleri Bakanlığının 'aranan teröristler' listesinde 'kırmızı kategoride' bulunan İlhami Balı hakkında dava açmıştı.
Diyarbakır'da açılan dava, güvenlik gerekçesiyle Ankara'ya nakledilmişti.
İddianamede, sanıkların 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme', 'nitelikli öldürme', 'nitelikli öldürmeye teşebbüs', 'tehlikeli maddeleri i̇zinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme' suçlarından cezalandırılmaları isteniyor.