Paralel Yapı soruşturmasında o hakimler için karar çıktı
"Paralel Yapı" soruşturmaları kapsamındaki tutukluların tahliyesini kararlaştıran ve meslekten ihraç edilen hakimler Metin Özçelik ile Mustafa Başer'e, Yargıtay 16. Ceza Dairesinde yargılandıkları davada, "silahlı terör örgütü üyeliği" ve "görevi kötüye kullanma" suçlarından 10'ar yıl hapis cezası verildi.
'Paralel Yapı' soruşturmaları kapsamındaki tutukluların tahliyesini kararlaştıran ve meslekten ihraç edilen hakimler Metin Özçelik ile Mustafa Başer'e, Yargıtay 16. Ceza Dairesinde yargılandıkları davada, 'terör örgütü üyeliği' ve 'görevi kötüye kullanma' suçlarından 10'ar yıl hapis cezası verildi.
Yargıtay konferans salonundaki duruşmada heyete başkanlık eden Yargıtay 16. Ceza Dairesi Üyesi Muhsin Şentürk, gazetecilere oy birliğiyle alınan kararı açıkladı.
Şentürk, sanıklar Özçelik ve Başer'in, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) silahlı terör örgütü üyesi olmak suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 314/2. maddesi gereğince suçun işlenmesindeki özellikler, suç sebep ve saikleri, kastın yoğunluğu, meydana gelen tehlikenin ağırlığı nazara alınarak 6'şar yıl hapis cezasıyla cezalandırılmalarına karar verildiğini bildirdi.
Sanıkların eyleminin, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nda sayılan mutlak terör suçu olması nedeniyle, aynı kanunun 5/1. maddesi gereğince verilen cezanın yarı oranında artırılarak 9'ar yıla çıkarıldığını belirtti.
Sanıklara ayrıca, 'görevde yetkiyi kötüye kullanma suçundan' 5237 sayılı TCK'nın 257/1. maddesi uyarınca 1'er yıl hapis cezası verildiğini vurgulayan Şentürk, yargılama sürecindeki olumsuz davranışları nazara alınarak sanıklara verilen cezada takdiri indirim hükümlerinin uygulanmadığını ifade etti.
'Yeniden suç işlemeyeceklerine yönelik kanaat oluşmadığından...'
Başkan Şentürk, sanıkların kişilikleri, pişmanlık duymadıkları yönündeki ısrarlı tutumları ve ileride yeniden suç işlemeyeceklerine yönelik kanaat oluşmadığından, verilen cezalarda TCK'nın 50. maddesindeki, 'seçenek yaptırımlar', 51. maddesindeki 'hapis cezasının ertelenmesi' ve Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesindeki 'hükmün açıklanmasının geri bırakılması' hükümlerinin de uygulanmadığını bildirdi.
Sanıkların tahliye taleplerinin reddedildiğini belirten Başkan Muhsin Şentürk, şunları kaydetti:
'Sanıklara atılı silahlı terör örgütü üyesi olmak suçunun, CMK'nın 100/3. maddesinde sayılan suçlardan olması, verilen ceza miktarı, FETÖ/PDY üyesi oldukları, bu örgütün amaçları ve liderinin talimatı doğrultusunda karar vererek, hakim ve savcılık görevlerini kötüye kullanmak suretiyle atılı suçları işlediklerinin sübut bulması, 15 Temmuz 2016 tarihli darbe girişiminin de bahsedilen örgüt tarafından gerçekleştirildiğinin iddia edilmesi ve aynı örgüte üye olma suçundan yargılanan, kamuoyunca da tanınan sanıkların yurt dışına kaçtıklarının bilinmesi nedeniyle kaçma ihtimali bulunan sanıklar hakkında adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağı ve uygulanan tedbirin açık bir orantısızlık oluşturmayacağı değerlendirildiğinden sanıkların tahliye taleplerinin reddi ile hükmen tutukluluk hallerinin devamına karar verilmiştir.'
Kaynak: AA
Yargıtay konferans salonundaki duruşmada heyete başkanlık eden Yargıtay 16. Ceza Dairesi Üyesi Muhsin Şentürk, gazetecilere oy birliğiyle alınan kararı açıkladı.
Şentürk, sanıklar Özçelik ve Başer'in, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) silahlı terör örgütü üyesi olmak suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 314/2. maddesi gereğince suçun işlenmesindeki özellikler, suç sebep ve saikleri, kastın yoğunluğu, meydana gelen tehlikenin ağırlığı nazara alınarak 6'şar yıl hapis cezasıyla cezalandırılmalarına karar verildiğini bildirdi.
Sanıkların eyleminin, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nda sayılan mutlak terör suçu olması nedeniyle, aynı kanunun 5/1. maddesi gereğince verilen cezanın yarı oranında artırılarak 9'ar yıla çıkarıldığını belirtti.
Sanıklara ayrıca, 'görevde yetkiyi kötüye kullanma suçundan' 5237 sayılı TCK'nın 257/1. maddesi uyarınca 1'er yıl hapis cezası verildiğini vurgulayan Şentürk, yargılama sürecindeki olumsuz davranışları nazara alınarak sanıklara verilen cezada takdiri indirim hükümlerinin uygulanmadığını ifade etti.
'Yeniden suç işlemeyeceklerine yönelik kanaat oluşmadığından...'
Başkan Şentürk, sanıkların kişilikleri, pişmanlık duymadıkları yönündeki ısrarlı tutumları ve ileride yeniden suç işlemeyeceklerine yönelik kanaat oluşmadığından, verilen cezalarda TCK'nın 50. maddesindeki, 'seçenek yaptırımlar', 51. maddesindeki 'hapis cezasının ertelenmesi' ve Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesindeki 'hükmün açıklanmasının geri bırakılması' hükümlerinin de uygulanmadığını bildirdi.
Sanıkların tahliye taleplerinin reddedildiğini belirten Başkan Muhsin Şentürk, şunları kaydetti:
'Sanıklara atılı silahlı terör örgütü üyesi olmak suçunun, CMK'nın 100/3. maddesinde sayılan suçlardan olması, verilen ceza miktarı, FETÖ/PDY üyesi oldukları, bu örgütün amaçları ve liderinin talimatı doğrultusunda karar vererek, hakim ve savcılık görevlerini kötüye kullanmak suretiyle atılı suçları işlediklerinin sübut bulması, 15 Temmuz 2016 tarihli darbe girişiminin de bahsedilen örgüt tarafından gerçekleştirildiğinin iddia edilmesi ve aynı örgüte üye olma suçundan yargılanan, kamuoyunca da tanınan sanıkların yurt dışına kaçtıklarının bilinmesi nedeniyle kaçma ihtimali bulunan sanıklar hakkında adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağı ve uygulanan tedbirin açık bir orantısızlık oluşturmayacağı değerlendirildiğinden sanıkların tahliye taleplerinin reddi ile hükmen tutukluluk hallerinin devamına karar verilmiştir.'