Diyanetten Camilere Engelliler İçin Şarj Ünitesi
Diyanet İşleri Başkanlığı, akülü araçları ile camiye gidip gelirken şarj sıkıntısı yaşayan engelli vatandaşlar için camilere şarj ünitesi kuruyor. Dini bilgilere ulaşımın da sağlanacağı ünite, ilk olarak 8 pilot ilde uygulanacak.
Engelli vatandaşların ibadetlerini rahat bir şekilde yapmaları, ulaşımlarındaki sıkıntıların giderilmesi ve kolaylık sağlanması için camilerde akülü araçlarını şarj edebileceği uygulama Mayıs ayında başlayacak. Uygulama ilk olarak pilot olarak seçilen 8 ilde gerçekleştirilecek. Engelli vatandaş aracını şarj ederken aynı zamanda Kur’an-ı Kerim, tefsir, hadis, fıkıh, ilmihal bilgilerine erişebilecek. Şarj ünitesi işitme ve görme engelliler için de oldukça zengin bir içeriğe sahip olacak. Bu sadece yetişkinler için yapılan bir çalışma olmayıp, engelli çocuklar için de masallar ve hikayeler uygun bir formda yer alacak.
“Bu uygulama sadece bir şarj ünitesinden ibaret değil”
Akülü araçlarda şarj sorunu yaşayan engelli vatandaşlar için camilerde uygulanacak olan akü şarj ünitesinin 30 dakikada araçları şarj edebileceğini söyleyen Diyanet İşleri Başkanlığı Sosyal ve Kültürel İçerikli Din Hizmetleri Daire Başkanı Abdurrahman Han, “Özellikle akülü araç kullanan kardeşlerimizin şarj sorunu oluyor. Camiye geliyor ama evine dönecekken şarj sorunu yaşıyor ve eve dönecek kadar aracında şarj kalmıyor. Biz sistemi geliştirerek yarım saatte şarj edebilen akülü araç şarj ünitesi ortaya koyduk. Bu uygulama sadece bir şarj ünitesinden ibaret değil, engelli vatandaşın yarım saatlik şarj süresinde dijital ortamdaki dini bilgilere erişebileceği şekilde tasarlandı. Araç şarj edilirken aynı zamanda vatandaşın ihtiyacı olan dini bilgiye oradan ulaşabileceği şekilde tasarlandı. Aynı zamanda Kur’an-ı Kerim, tefsir, hadis, fıkıh, ilmihal bilgilerine erişebilecek, Kur’an-ı Kerim dinleyebilecek. Sistem işitme ve görme engelliler için oldukça zengin bir içeriğe sahip. Bu sadece yetişkinler için yapılan bir çalışma değil, çocuklar için de masallar, hikayeler engellilere uygun bir formda yer alacak” diye konuştu.
“Mayıs ayında bu çalışmayı uygulamaya koyacağız”
Uygulamanın 8 pilot ilde Mayıs ayında başlayacağını kaydeden Han, “Bizim alt yapı çalışmalarımızın tamamı hazır. Mayıs ayında bu çalışmayı uygulamaya koyacağız. Özellikle İstanbul, Ankara, Diyarbakır, Bursa, Konya, Gaziantep gibi illerde en merkezi camileri tercih ettik. İstanbul’da Sultan Ahmet Camii, Fatih Camii, Ankara’da ise Ahmet Hamdi Akseki Camii, Hacıbayram Veli Camii’nde olacak. Aldığımız geri bildirimler neticesinde bu çalışmaları daha ileri aşamalara götüreceğiz” diye konuştu.
Diyanet İşleri Başkanlığının amacının toplumun tüm kesimlerine hizmet etmek olduğunu söyleyen Abdurrahman Han, 2012 yılında camilerin temasını “engelsiz cami, engelsiz ibadet” olarak şekillendirdiklerini hatırlatarak, “Engelli vatandaşlarımız toplumda hatırı sayılır bir mevcuda sahip. Engelli yakınlarını da süreç içerisine kattığımızda yaklaşık 25-30 milyon gibi bir rakam ediyor. Amaç, toplumun bütün katmanlarına hizmet etmek. Bu katmanlardan bir tanesi de engelliler. Engel ile yaşam arasında olan bütün engellilik argümanlarını ortadan kaldırmak. Diyanet İşleri Başkanlığının amacı engellilerle hizmet arasında hiçbir engel bırakmayacak şekilde çalışmak. 2012 yılında camilerimizin temasını engelsiz cami, engelsiz ibadet olarak şekillendirmiştik. Camilerimizin, Kur’an kurslarımızın, hizmet binalarımızın engellilerin erişimine ve ulaşılabilirliğine uygun bir şekilde yapılanmasını başlatmıştık. Kur’an kurslarımız bu anlamda önemli yol katetti. 90 bin camimiz var. Yaklaşık 40 bin tanesi engellilerin ulaşımına uygun bir pozisyona getirildi.
Dün bugünden daha iyi değildik, bugün daha iyiyiz dünden, yarın da bugünden daha iyi olacağız. Önemli olan bütün bu engelleri ortadan kaldırmak. İşaret dili ile camilerimizde cuma günü hocamız minberde hutbesini okurken hemen yanında bir başka hocamız işaret dili ile hutbeyi tercüme ediyor. Şu an itibari ile 130 camimizde bu tür çalışmalarımız var. Kendi personelimizi de bu alanda yetiştiriyoruz. Her ilde 10-15 tane işaret dili bilen hocamız olsun, dini hizmetleri yerine getirsin diye derdimiz var. Görme engelliler için ise izli yol çalışmamız var, engelliler için özel tuvaletlerimiz var” açıklamasında bulundu.
Kaynak: İHA
“Bu uygulama sadece bir şarj ünitesinden ibaret değil”
Akülü araçlarda şarj sorunu yaşayan engelli vatandaşlar için camilerde uygulanacak olan akü şarj ünitesinin 30 dakikada araçları şarj edebileceğini söyleyen Diyanet İşleri Başkanlığı Sosyal ve Kültürel İçerikli Din Hizmetleri Daire Başkanı Abdurrahman Han, “Özellikle akülü araç kullanan kardeşlerimizin şarj sorunu oluyor. Camiye geliyor ama evine dönecekken şarj sorunu yaşıyor ve eve dönecek kadar aracında şarj kalmıyor. Biz sistemi geliştirerek yarım saatte şarj edebilen akülü araç şarj ünitesi ortaya koyduk. Bu uygulama sadece bir şarj ünitesinden ibaret değil, engelli vatandaşın yarım saatlik şarj süresinde dijital ortamdaki dini bilgilere erişebileceği şekilde tasarlandı. Araç şarj edilirken aynı zamanda vatandaşın ihtiyacı olan dini bilgiye oradan ulaşabileceği şekilde tasarlandı. Aynı zamanda Kur’an-ı Kerim, tefsir, hadis, fıkıh, ilmihal bilgilerine erişebilecek, Kur’an-ı Kerim dinleyebilecek. Sistem işitme ve görme engelliler için oldukça zengin bir içeriğe sahip. Bu sadece yetişkinler için yapılan bir çalışma değil, çocuklar için de masallar, hikayeler engellilere uygun bir formda yer alacak” diye konuştu.
“Mayıs ayında bu çalışmayı uygulamaya koyacağız”
Uygulamanın 8 pilot ilde Mayıs ayında başlayacağını kaydeden Han, “Bizim alt yapı çalışmalarımızın tamamı hazır. Mayıs ayında bu çalışmayı uygulamaya koyacağız. Özellikle İstanbul, Ankara, Diyarbakır, Bursa, Konya, Gaziantep gibi illerde en merkezi camileri tercih ettik. İstanbul’da Sultan Ahmet Camii, Fatih Camii, Ankara’da ise Ahmet Hamdi Akseki Camii, Hacıbayram Veli Camii’nde olacak. Aldığımız geri bildirimler neticesinde bu çalışmaları daha ileri aşamalara götüreceğiz” diye konuştu.
Diyanet İşleri Başkanlığının amacının toplumun tüm kesimlerine hizmet etmek olduğunu söyleyen Abdurrahman Han, 2012 yılında camilerin temasını “engelsiz cami, engelsiz ibadet” olarak şekillendirdiklerini hatırlatarak, “Engelli vatandaşlarımız toplumda hatırı sayılır bir mevcuda sahip. Engelli yakınlarını da süreç içerisine kattığımızda yaklaşık 25-30 milyon gibi bir rakam ediyor. Amaç, toplumun bütün katmanlarına hizmet etmek. Bu katmanlardan bir tanesi de engelliler. Engel ile yaşam arasında olan bütün engellilik argümanlarını ortadan kaldırmak. Diyanet İşleri Başkanlığının amacı engellilerle hizmet arasında hiçbir engel bırakmayacak şekilde çalışmak. 2012 yılında camilerimizin temasını engelsiz cami, engelsiz ibadet olarak şekillendirmiştik. Camilerimizin, Kur’an kurslarımızın, hizmet binalarımızın engellilerin erişimine ve ulaşılabilirliğine uygun bir şekilde yapılanmasını başlatmıştık. Kur’an kurslarımız bu anlamda önemli yol katetti. 90 bin camimiz var. Yaklaşık 40 bin tanesi engellilerin ulaşımına uygun bir pozisyona getirildi.
Dün bugünden daha iyi değildik, bugün daha iyiyiz dünden, yarın da bugünden daha iyi olacağız. Önemli olan bütün bu engelleri ortadan kaldırmak. İşaret dili ile camilerimizde cuma günü hocamız minberde hutbesini okurken hemen yanında bir başka hocamız işaret dili ile hutbeyi tercüme ediyor. Şu an itibari ile 130 camimizde bu tür çalışmalarımız var. Kendi personelimizi de bu alanda yetiştiriyoruz. Her ilde 10-15 tane işaret dili bilen hocamız olsun, dini hizmetleri yerine getirsin diye derdimiz var. Görme engelliler için ise izli yol çalışmamız var, engelliler için özel tuvaletlerimiz var” açıklamasında bulundu.