Mısır İle Etiyopya'yı Karşı Karşıya Getiren 'Hedasi Barajı'

Emekli Tuğgeneral Muslim: 'Hedasi Barajı'nı doğrudan hedef alan askeri çözümü yakın bir ihtimal olarak görmüyorum. Ancak Mısır'ın ulusal güvenliği ile ilgili bir durum söz konusu olduğu için diğer tüm seçenekler tükendiğinde askeri seçenek de gözardı edilemez' Arap Strateji ve Siyaset Araştırmaları Merkezi Başkan Yardımcısı Gabaşi : 'Baraja askeri müdahale yapılıp yapılmayacağını tam olarak kestiremiyorum. Ancak buna rağmen bütün seçeneklerin masada olduğunu düşünüyorum. Çünkü siyasilerin açıklamalarına göre bu konu hayat memat meselesi' Kahire Üniversitesi Su Kaynakları Öğretim Üyesi Nureddin:'Mısır'ın önünde Etiyopya ile anlaşma imzalamaktan başka yol yok. İki ülke, sözlü olarak değil yazılı bir metinde anlaşmalı'

REBİİ ES-SUKKERİ - Etiyopya'nın Nil Nehri üzerinde inşa ettiği Hedasi (Nahda) Barajı'nın yapımında sona yaklaşılırken, Nil suları üzerindeki hakkının azalacağı yönünde güçlü endişeleri bulunan Mısır'ın önünde oldukça zor seçeneklerin bulunduğu belirtiliyor.

AA muhabirine konuşan Mısırlı uzmanlar, bu konuda Mısır'ın 'müzakere, diplomatik baskı ve yazılı güvence isteme' seçeneklerinin yanı sıra 'askeri müdahaleyi' de gözardı etmemesi gerektiğini ifade etti.

Emekli Tuğgeneral Talat Muslim, Hedasi Barajı nedeniyle ortaya çıkan 'Mısır'ın su hakkının korunması' meselesinde fırsat ve çözümlerin henüz tükenmediğini, bu konuda ülkesinin izleyebileceği üç mücadele yolunun olduğunu söyledi.

- 'Diplomatik baskı veya uluslararası alanda dava açılması' seçeneği

Bu meselede 'uluslararası ara bulucuların kullanılarak diplomatik baskı yapılması veya uluslararası mahkemelerde dava açılmasının' yanı sıra yakın bir ihtimal olarak görmemekle birlikte 'askeri çözümün' de mevcut olduğunu kaydeden Muslim, 'Hedasi Barajı'nı doğrudan hedef alan askeri çözümü yakın bir ihtimal olarak görmüyorum. Ancak Mısır'ın ulusal güvenliği ile ilgili bir durum söz konusu olduğu için diğer tüm seçenekler tükendiğinde askeri seçenek de gözardı edilemez.' dedi.

Muslim ayrıca Mısır'a yöneltilen 'Etiyopya'daki isyancı hareketlere destek verdiği' yönündeki suçlamaları kesin bir dille reddederek, 'Mısır, başta Etiyopya olmak üzere diğer ülkelerin iç işlerine karışılması fikrini kesinlikle kabul etmez.' ifadelerini kullandı.

- 'Sürekli ertelenen, sonuç veya fayda sağlamayan müzakereler'

Arap Strateji ve Siyaset Araştırmaları Merkezi Başkan Yardımcısı Muhtar Gabaşi ise müzakerelerin başarısızlığa mahkum olduğunu öne sürerek bu konuda daha çok askeri seçenekten yana bir görüş dile getirdi.

Mısır'ın uluslararası mahkemelere başvurmasının etkin bir getirisi olup olmayacağı hakkında şüpheleri olduğunu söyleyen Gabaşi, 'Uluslararası mahkemeler ve bunun gibi senaryolar bir tarafa müzakereler başarısız olmaya mahkum. Bunların en büyük başarısı ise baraj inşa edildiğinde zararının azaltılması ya da Nil yatağının değiştirilmesi olur.' diye konuştu.

Hedasi Barajı konusunda Etiyopya ile gerçekleştirilen müzakerelere ilişkin, 'Etiyopya tarafının Mısırla müzakereleri bana İsrail'in Filistin ile yaptığı müzakereleri hatırlatıyor. Sürekli ertelenen, sonuç veya fayda sağlamayan müzakereler.' değerlendirmesinde bulunan Gabaşi, şöyle devam etti:

'Ayrıca baraja askeri müdahale yapılıp yapılmayacağını tam olarak kestiremiyorum. Ancak buna rağmen bütün seçeneklerin masada olduğunu düşünüyorum. Çünkü siyasilerin açıklamalarına göre bu konu hayat memat meselesi.'

- 'Yazılı güvence' seçeneği

Kahire Üniversitesi Su Kaynakları Öğretim Üyesi Nadir Nureddin ise Mısır'ın önündeki tek seçeneğin Nil sularındaki hakkının korunması konusunda Etiyopya ile bir anlaşma imzalamak olduğunu söyledi.

Nureddin, 'Mısır'ın önünde Etiyopya ile anlaşma imzalamaktan başka yol yok. İki ülke, Mısır'ın Nil suları üzerindeki hakkının meşruluğu ve Mavi Nil üzerinden Mısır'a giren suyun baraj inşasının tamamlanmasından sonra azalmaması üzerine sözlü olarak değil yazılı bir metinde anlaşmalı.' dedi.

Taraflarda, şu an için baraj inşası konusunda bir ihtilaf olmamakla birlikte, barajın Mısır'a etkileri ve çalışma sistemine dair ilgili kurumlardan rapor beklendiğini söyleyen Nureddin, 'Mısır'ın en dikkat etmesi gereken nokta baraj yapıldıktan sonra Nil sularının azalmaması konusunda Etiyopya'dan garanti almasıdır. Etiyopya, barajın Mısır ya da Sudan'a zarar vermeyeceğini yineliyor ancak bunu resmi olarak ortaya koyması istendiğinde bundan kaçıyor.' diye konuştu.

Kahire yönetimi, Hedasi Barajı'nı yıllık 55,5 milyar metreküp olan ülkenin tek su kaynağı durumundaki Nil sularındaki payına muhtemel olumsuz etkilerinden dolayı endişe ediyor. Etiyopya tarafı ise barajın özellikle enerji alanında getirisi olacağını, Sudan ve Mısır gibi ülkeler için herhangi bir zarar teşkil etmeyeceğini savunuyor.

Etiyopya'nın 2011'de Nil'in iki kolundan birini teşkil eden Mavi Nil'in yatağını değiştirerek Hedasi Barajı'nın inşasına başlamasıyla bölge ülkeleri arasında nehrin sularının kullanımı konusunda tartışmalar yaşanmıştı. Etiyopya, Mısır ve Sudan arasında yürütülen müzakereler sonucu 6 Mart 2015'te Hedasi Barajı ile ilgili 'İlkeler Anlaşması' imzalandığı bildirilmiş, anlaşmanın ayrıntılarına ilişkin bilgi verilmemişti.

Mısır, Etiyopya ve Sudan, ayrıca, 20 Eylül 2016'da Hedasi Barajı projesinde 'hidroelektrik üretim sistemi, modelleme, su kaynakları simülasyonu ile bunların çevresel, sosyal ve ekonomik etkileri' üzerine incelemeler yapılmasını öngören bir anlaşma imzalamıştı.
Kaynak: AA