Ali Adakoğlu Açıklaması '28 Şubat Sürecinde Sistemi Demirel Kilitledi'
Milat Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ali Adakoğlu, inananların 28 Şubat sürecinde haksızlığa bağırarak ama 15 Temmuz’da elleriyle karşı durduklarını belirterek, 16 Nisan referandumu sonrası ülkeyi kilitleyen her türlü oligarşinin son bulacağını söyledi. Gazeteci-Yazar Ekrem Kızıltaş ise Erbakan’ın ülkenin rantiyeci çevreler ve IMF tarafından sömürülmesinin önüne geçtiğini söyledi.
Merhum Başbakan Necmettin Erbakan, Bağcılar Mehmet Akif Kültür Sanat Merkezi’nde düzenlenen programla anıldı.
“Necmettin Erbakan ve 28 Şubat” konulu anma programında konuşan Milat Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ali Adakoğlu ve Gazeteci-Yazar Ekrem Kızıltaş merhum Başbakan Erbakan ile ilgili önemli bilgileri paylaştılar.
Darbelerin emperyalistlerin değirmenine su taşıdığının altını çizen Ali Adakoğlu, 28 Şubat’ın ülkemizde yaşanan 6. darbe olduğunu belirterek, İngilizlerin emperyal planını bozan Padişah Abdülaziz’in 1876’da katledildiğini kaydetti.
1908’de de Abdülhamit’in yine ihtilal ile tahttan indirildiğini hatırlatan Adakoğlu, Menderes’in de aynı şekilde 1960 darbesi sonrası asıldığını kaydetti.
Adakoğlu şöyle konuştu: “12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 darbesi geldi. 28 Şubat post modern darbesi sürecinde elimizle karşı çıkamadık ancak bağırarak isyan ettik. Sultanahmet Mitingi’nde ve Beyazıt eyleminde isyan ettik. O haksızlığı düzeltmeliydik. Allah, bu lütfu bize bahşetti. 15 Temmuz gecesi de sokaktaydık. Millet olarak hainlere karşı durduk. Bu saatten sonra hiç kimse bizi 28 Şubat zulüm dönemine geri döndüremez” diye konuştu.
Darbelerin, Demirel’i korkuttuğunu da vurgulayan Adakoğlu, Erbakan’ın da aynı şekilde baskı altına alındığını belirtti.
Erbakan’ın dünyaya adalet getirmek istediğini belirten Adakoğlu, o süreçte Demirel’in sistemi kilitlediğini söyledi.
Adakoğlu, “Dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer de AK Parti’nin atamak istediği bürokratları engelledi” dedi.
“Oligarşi son bulacak”
16 Nisan’daki referanduma da değinen Adakoğlu, şu anki Anayasaya göre, Cumhurbaşkanı’nın yalnızca vatana ihanetten yargılanabileceğini anlattı. Adakoğlu, “16 Nisan’da referandumdan ‘evet’ çıkması halinde Cumhurbaşkanı yargılanabilecek. Hakkında gensoru verilerek düşürülebilecek. Her 5 yılda bir halkın karşısına çıkıp hesap verecek. Bu sistem ile iktidarın gerçek sahibi millet olacak”.
”Gümüş motor’u kurdu”
Ülkenin ekonomik olarak kalkınmasının sanayileşmeden geçtiğini bilen Necmettin Erbakan’ın sanayileşmeye büyük önem verdiğini belirten Ekrem Kızıltaş ise “Erbakan Hoca, dünya üzerinde söz sahibi olabilmek için iktisadi üstünlüğe kavuşmak gerektiğini anlatıyordu. Onun 1957’de temelini attığı Gümüş Motor birkaç yılda üretime geçti ve pazar buldu” dedi.
Bundan rahatsız olan Odalar Birliği ve Sanayi Bakanlığı’nın yerli motor üretimini engellemek için her şeyi yaptığını kaydeden Kızıltaş, bunun neticesinde zarar etmeye başlayan Gümüş Motor’un bir süre sonra Erbakan’ın elinden çıktığını anlattı.
“Rant çevreleri Erbakan’dan rahatsız oldu”
Erbakan’ın önüne siyasette de engeller çıkarıldığını hatırlatan Kızıltaş, onun kurduğu Refah Partisi’nin 1995 yılında 1.parti olduğunu belirtti.
Ancak buna rağmen Erbakan’a hükümet kurdurulmadığını da kaydeden Kızıltaş, “Teamüle aykırı olarak Cumhurbaşkanı Demirel, hükümeti Mesut Yılmaz ile Çiller’e kurdurdu. Ancak güvenoyu alamadılar. Ardından 28 Haziran 1996’da REFAHYOL hükümeti kuruldu. Başbakan Erbakan, devleti soyanlara karşı kamu ortak hesabını kurdu. Rant çevresi bundan rahatsız oldu. İslam ülkelerini ziyaret etti. D-8’i kurdu. İMF borç vermek istiyordu. Rantiyeciler içeride de devlete para satamadı. Rahatsız oldular. İşçi, memur, dul ve yetime en fazla zam onun döneminde yapıldı. Ülke, borç almıyordu ve dış borç ödeniyordu” Bundan rahatsız olanların Erbakan’ı göndermek için düğmeye bastığını anlatan Kızıltaş, ‘irtica, mürteci’ dediklerini, Ali Kalkancı, Fadime Şahin’i ortaya çıkardıklarını kaydetti.
Kaynak: İHA
“Necmettin Erbakan ve 28 Şubat” konulu anma programında konuşan Milat Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ali Adakoğlu ve Gazeteci-Yazar Ekrem Kızıltaş merhum Başbakan Erbakan ile ilgili önemli bilgileri paylaştılar.
Darbelerin emperyalistlerin değirmenine su taşıdığının altını çizen Ali Adakoğlu, 28 Şubat’ın ülkemizde yaşanan 6. darbe olduğunu belirterek, İngilizlerin emperyal planını bozan Padişah Abdülaziz’in 1876’da katledildiğini kaydetti.
1908’de de Abdülhamit’in yine ihtilal ile tahttan indirildiğini hatırlatan Adakoğlu, Menderes’in de aynı şekilde 1960 darbesi sonrası asıldığını kaydetti.
Adakoğlu şöyle konuştu: “12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 darbesi geldi. 28 Şubat post modern darbesi sürecinde elimizle karşı çıkamadık ancak bağırarak isyan ettik. Sultanahmet Mitingi’nde ve Beyazıt eyleminde isyan ettik. O haksızlığı düzeltmeliydik. Allah, bu lütfu bize bahşetti. 15 Temmuz gecesi de sokaktaydık. Millet olarak hainlere karşı durduk. Bu saatten sonra hiç kimse bizi 28 Şubat zulüm dönemine geri döndüremez” diye konuştu.
Darbelerin, Demirel’i korkuttuğunu da vurgulayan Adakoğlu, Erbakan’ın da aynı şekilde baskı altına alındığını belirtti.
Erbakan’ın dünyaya adalet getirmek istediğini belirten Adakoğlu, o süreçte Demirel’in sistemi kilitlediğini söyledi.
Adakoğlu, “Dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer de AK Parti’nin atamak istediği bürokratları engelledi” dedi.
“Oligarşi son bulacak”
16 Nisan’daki referanduma da değinen Adakoğlu, şu anki Anayasaya göre, Cumhurbaşkanı’nın yalnızca vatana ihanetten yargılanabileceğini anlattı. Adakoğlu, “16 Nisan’da referandumdan ‘evet’ çıkması halinde Cumhurbaşkanı yargılanabilecek. Hakkında gensoru verilerek düşürülebilecek. Her 5 yılda bir halkın karşısına çıkıp hesap verecek. Bu sistem ile iktidarın gerçek sahibi millet olacak”.
”Gümüş motor’u kurdu”
Ülkenin ekonomik olarak kalkınmasının sanayileşmeden geçtiğini bilen Necmettin Erbakan’ın sanayileşmeye büyük önem verdiğini belirten Ekrem Kızıltaş ise “Erbakan Hoca, dünya üzerinde söz sahibi olabilmek için iktisadi üstünlüğe kavuşmak gerektiğini anlatıyordu. Onun 1957’de temelini attığı Gümüş Motor birkaç yılda üretime geçti ve pazar buldu” dedi.
Bundan rahatsız olan Odalar Birliği ve Sanayi Bakanlığı’nın yerli motor üretimini engellemek için her şeyi yaptığını kaydeden Kızıltaş, bunun neticesinde zarar etmeye başlayan Gümüş Motor’un bir süre sonra Erbakan’ın elinden çıktığını anlattı.
“Rant çevreleri Erbakan’dan rahatsız oldu”
Erbakan’ın önüne siyasette de engeller çıkarıldığını hatırlatan Kızıltaş, onun kurduğu Refah Partisi’nin 1995 yılında 1.parti olduğunu belirtti.
Ancak buna rağmen Erbakan’a hükümet kurdurulmadığını da kaydeden Kızıltaş, “Teamüle aykırı olarak Cumhurbaşkanı Demirel, hükümeti Mesut Yılmaz ile Çiller’e kurdurdu. Ancak güvenoyu alamadılar. Ardından 28 Haziran 1996’da REFAHYOL hükümeti kuruldu. Başbakan Erbakan, devleti soyanlara karşı kamu ortak hesabını kurdu. Rant çevresi bundan rahatsız oldu. İslam ülkelerini ziyaret etti. D-8’i kurdu. İMF borç vermek istiyordu. Rantiyeciler içeride de devlete para satamadı. Rahatsız oldular. İşçi, memur, dul ve yetime en fazla zam onun döneminde yapıldı. Ülke, borç almıyordu ve dış borç ödeniyordu” Bundan rahatsız olanların Erbakan’ı göndermek için düğmeye bastığını anlatan Kızıltaş, ‘irtica, mürteci’ dediklerini, Ali Kalkancı, Fadime Şahin’i ortaya çıkardıklarını kaydetti.