Filistin'de Kadınların Giremediği Mar Saba Manastırı
Beytüllahim'deki bin 500 yıllık Mar Saba Manastırı'na kadınların girişi yasak Ortodoks Kilisesi'ne ait birçok ritüelin temelinin burada atıldığı belirtiliyor Teknolojiden uzak, dışarıyla iletişimi kesik Mar Saba Manastırı'nda elektrik de kullanılmıyor Her yıl yaklaşık 300 bin kişinin ziyaret ettiği manastırın UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alınması için çalışmalar yürütülüyor.
Filistin'in Beytüllahim kenti yakınlarındaki bin 500 yıllık Mar Saba Manastırı kendine özgü birçok geleneği koruyor. Kadın ziyaretçiler bu gelenekler çerçevesinde manastıra kabul edilmiyor.
Mar Saba Manastırı, Beytüllahim'in 20 kilometre güneyinde yer alan Ubeydiye beldesi kırsalında bir tepenin üzerine kurulmuş.
Hristiyan dünyasının önemli şahsiyetlerden Yuhanna el-Dimaşki'nin bu manastırda uzun süre kaldığı, Ortodoks Kilisesi'ne ait birçok ritüelin temelinin ilk kez burada atılarak dünyaya yayıldığı belirtiliyor.
- Kadınlar manastıra alınmıyor
AA muhabirine konuşan rahip Kelaritoş, manastırın 5. yüzyıl sonlarında bu bölgeye öğrencileriyle gelen Aziz Mar Saba tarafından inşa ettirildiğini söyledi.
Mar Saba Manastırı, yüzyıllar boyunca kendine özgü birçok geleneği korumasıyla dikkati çekiyor. Bu kapsamda manastırın içine kadınlar kabul edilmiyor.
Tepede yer alan manastıra güçlükle çıkan yerli ya da yabancı kadın ziyaretçiler, ana giriş kapısında beklemek zorunda kalıyor.
Rahip Kelaritoş, kadın ziyaretçilerin manastıra alınmamasına ilişkin, "Kadınlar erkek rahiplerin olduğu manastırlara giremez. Ayrıca bizler burada sürekli ibadetle meşgulüz. Çevremizde kadınların bulunması doğru değildir.” dedi.
Bölge sakinlerinin dile getirdiği bir başka inanışa göre, kadınların manastırın içine girmesi durumunda deprem olacağına inanıldığı için buna izin verilmiyor.
- Bir ibrik su ve hurma dalı hediye
Manastıra kadınların girişi yasak olsa da rahipler ziyaretçileri boş çevirmiyor. Gelenlere manastırın içinde kutsal olduğuna inanılan kaynaktan bir ibrik su ve bir hurma dalı hediye ediliyor.
Hurma dalıyla kaynatılan suyun çeşitli hastalıklara iyi geldiğine inanılıyor. Şifası ümit edilen hastalıkların başında kısırlığın geldiği ifade ediliyor.
- Dışarıyla hiçbir iletişim yok
Teknolojiden uzak, dışarıyla iletişimi kesik Mar Saba Manastırı'nda elektrik de kullanılmıyor.
Manastırda yaşayan Kudüs'teki Rum Ortodoks Patrikhanesi piskoposlarından Teofanes, 15 rahibin bulunduğu Mar Saba Manastırı'nda ibadetten başka hiçbir şeyle meşgul olmadıklarını söyledi.
Her yıl binlerce kişinin tarihi manastıra geldiğini aktaran Teofanes, ziyaretçilerin çoğunun Rusya, Romanya, Bulgaristan, Sırbistan ve Yunanistan'dan olduğunu kaydetti.
- Yılda 300 bin ziyaretçi
Ubeydiye Belediye Başkanı Naci Redayde de Mar Saba Manastırı'nın iç ve dış mimarisi, duvar resimleri, geçitleri ve merdivenleriyle nadide bir sanat eseri olduğuna işaret etti.
Redayde, manastırın UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne dahil edilmesi için yoğun çalışma yürüttüklerini, gelecek yılın başında resmi olarak başvuruda bulunacaklarını dile getirdi.
Turizm yönüyle de önemli bir merkeze sahip olduklarını belirten Redayde, "Manastırı yılda 300 bin kişi ziyaret ediyor. UNESCO'nun Dünya Mirası Listesi'ne almasıyla ziyaretçi sayının daha da artmasını bekliyoruz." diye konuştu.
Kaynak: AA
Mar Saba Manastırı, Beytüllahim'in 20 kilometre güneyinde yer alan Ubeydiye beldesi kırsalında bir tepenin üzerine kurulmuş.
Hristiyan dünyasının önemli şahsiyetlerden Yuhanna el-Dimaşki'nin bu manastırda uzun süre kaldığı, Ortodoks Kilisesi'ne ait birçok ritüelin temelinin ilk kez burada atılarak dünyaya yayıldığı belirtiliyor.
- Kadınlar manastıra alınmıyor
AA muhabirine konuşan rahip Kelaritoş, manastırın 5. yüzyıl sonlarında bu bölgeye öğrencileriyle gelen Aziz Mar Saba tarafından inşa ettirildiğini söyledi.
Mar Saba Manastırı, yüzyıllar boyunca kendine özgü birçok geleneği korumasıyla dikkati çekiyor. Bu kapsamda manastırın içine kadınlar kabul edilmiyor.
Tepede yer alan manastıra güçlükle çıkan yerli ya da yabancı kadın ziyaretçiler, ana giriş kapısında beklemek zorunda kalıyor.
Rahip Kelaritoş, kadın ziyaretçilerin manastıra alınmamasına ilişkin, "Kadınlar erkek rahiplerin olduğu manastırlara giremez. Ayrıca bizler burada sürekli ibadetle meşgulüz. Çevremizde kadınların bulunması doğru değildir.” dedi.
Bölge sakinlerinin dile getirdiği bir başka inanışa göre, kadınların manastırın içine girmesi durumunda deprem olacağına inanıldığı için buna izin verilmiyor.
- Bir ibrik su ve hurma dalı hediye
Manastıra kadınların girişi yasak olsa da rahipler ziyaretçileri boş çevirmiyor. Gelenlere manastırın içinde kutsal olduğuna inanılan kaynaktan bir ibrik su ve bir hurma dalı hediye ediliyor.
Hurma dalıyla kaynatılan suyun çeşitli hastalıklara iyi geldiğine inanılıyor. Şifası ümit edilen hastalıkların başında kısırlığın geldiği ifade ediliyor.
- Dışarıyla hiçbir iletişim yok
Teknolojiden uzak, dışarıyla iletişimi kesik Mar Saba Manastırı'nda elektrik de kullanılmıyor.
Manastırda yaşayan Kudüs'teki Rum Ortodoks Patrikhanesi piskoposlarından Teofanes, 15 rahibin bulunduğu Mar Saba Manastırı'nda ibadetten başka hiçbir şeyle meşgul olmadıklarını söyledi.
Her yıl binlerce kişinin tarihi manastıra geldiğini aktaran Teofanes, ziyaretçilerin çoğunun Rusya, Romanya, Bulgaristan, Sırbistan ve Yunanistan'dan olduğunu kaydetti.
- Yılda 300 bin ziyaretçi
Ubeydiye Belediye Başkanı Naci Redayde de Mar Saba Manastırı'nın iç ve dış mimarisi, duvar resimleri, geçitleri ve merdivenleriyle nadide bir sanat eseri olduğuna işaret etti.
Redayde, manastırın UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne dahil edilmesi için yoğun çalışma yürüttüklerini, gelecek yılın başında resmi olarak başvuruda bulunacaklarını dile getirdi.
Turizm yönüyle de önemli bir merkeze sahip olduklarını belirten Redayde, "Manastırı yılda 300 bin kişi ziyaret ediyor. UNESCO'nun Dünya Mirası Listesi'ne almasıyla ziyaretçi sayının daha da artmasını bekliyoruz." diye konuştu.