Bakan Kaya Açıklaması '4 Bakanlık Olarak Ortak Okul Servis Yönetmeliği Çalışması Yapıyoruz'
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, “Özel kreş, çocuk kulübü ve gündüz bakımevlerinin okul servis yönetmeliği üzerinde de yeni bir çalışma yapıyoruz. İçişleri, Ulaştırma, Milli Eğitim ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlıkları olarak ortak bir okul servis yönetmeliği çalışması yapıyoruz” dedi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Kaya, Gazi Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleşen “5. Uluslararası Okul Öncesi Eğitim Kongresi”ne katıldı.
Kaya, kongrenin cumhuriyetin ilk yıllarında eğitimci yetiştirmek üzere kurulan ve alanın da uzman eğitimciler yetiştiren Gazi Üniversitesi’nde düzenlenmesinin çok anlamlı olduğunu ifade etti.
Bir ülkenin gelişmişliğinin sadece ekonomik gücü ve zenginliği ile izah edilemeyeceğini ifade eden Kaya, bir ülkenin aynı zamanda mutlu birey ve güçlü aile yapısıyla müreffeh bir toplum hedefine de sahip olması gerektiğini kaydetti.
Bu hedefe ulaşılmasının temel unsurlarından birinin bir ülkede çocuklara verilen değer olduğuna vurgu yapan Kaya, “Bu önem ve değerin göstergesi çocuklarımızın risklerden korunması, fiziksel, ruhsal, sosyal açıdan sağlıklı gelişimlerinin sağlanmasıdır. Çocuklarımızın sağlıklı bir şekilde gelişimlerinin sağlanmasında ailelerinin yanında hepimizin üzerine düşen görevler var. Sağlıklı gelişimin sağlanması konusu günümüzde özellikle çok daha farklı, geniş boyutlu hale gelmekte” diye konuştu.
“Bugün dünden çok daha farklı bir hayat tarzı yaşıyoruz”
Kaya, günümüzde geleneksel aile yapısının çekirdek aile yapısına dönüştüğüne dikkat çekerek, “Türkiye’de geleneksel aile sayısının toplum içindeki payı bundan 40 yıl önce yüzde 32 civarındayken bugün bu oran yüzde 16’larda. Diğer yandan hızlı bir şekilde kentleşiyoruz. Bundan 40 yıl önce Türkiye’de kentleşme oranı yüzde 61’ken, bugün 80’lerin üzerinde. Kısacası bugün dünden çok daha farklı bir hayat tarzı yaşıyoruz. Günümüzde hızlı değişimin olumsuzluklarına karşın bireyi ve aileyi korumak bu değişimi aslında fırsata dönüştürmek için de birey ve aileyi güçlendirmek durumundayız” şeklinde konuştu.
“Aynı odanın içinde maalesef bugün bu cihazlarla farklı hayatlar içinde olabiliyoruz”
Bireyleri güçlendirmenin en etkili yolunun eğitimden geçtiğini bildiklerini belirten Kaya, kongrenin temasında yer alan “Her çocuk için güçlü bir başlangıç” sloganının çok anlamlı olduğunu dile getirdi. Kaya, küreselleşmenin etkilerini tüm boyutlarıyla yaşadığımız bir dönemden geçildiğini anlatarak şunları kaydetti:
“Bilişim ve iletişim araçlarının yaygınlaşması günlük hayatımızı kolaylaştırmak kadar tehditleri de beraberinde getiriyor. Bu tehditlerin yöneldiği en hassas kesimlerde bizim çocuklarımız. Rektörümüz aynı evde farklı odalarda, farklı hayatlar içindeki aile fertlerinden bahsetti. Ben aynı odada, farklı dünyalarda hayatlar süren aile fertleri olduğunu üzülerek gördüğümü ifade etmek istiyorum. Herkesin elinde bir telefon ve herkes o telefonda farklı bir dünyada. Çocuk oyun oynarken ağabey telefonla mesajlaşmakta, anne baba farklı haberler okumakta. Aynı odanın içinde maalesef bugün bu cihazlarla farklı hayatlar içinde olabiliyoruz. Bu konuda çok hassas ve bilinçli davranmamız gerektiğine inanıyorum. Biz çocuklarımızın bilişim ve iletişim araçlarının yol açabileceği önlenebilir risklere karşı onları korumak durumundayız. Bunun için hem çocuklarımızın hem de ailelerimizin farkındalığını arttırmak durumundayız. Bakanlık olarak bu konuda ailelere rehberlik hizmeti veriyoruz. Bakanlığımızca hazırlanan aile eğitim programımız kapsamında çocuklarına yönelik konularda ailelerimizi bilgilendirici modüller hazırladık. Aile eğitim programımız kapsamında bugüne kadar 660 bin ailemize eğitimler verdik. Bu sayıyı yılsonuna kadar 700 bine ulaştırmayı hedefliyoruz.”
“Okul servis yönetmeliği üzerinde de yeni bir çalışma yapıyoruz”
Kaya, 0-6 yaş grubunu ilgilendiren özel kreş ve gündüz bakımevlerinin açılması, kapasitelerinin geliştirilmesi ve denetlenmesi işlemlerinin Bakanlık tarafından yürütüldüğünü dile getirerek, özellikle “merdiven altı” olarak tabir edilen kuruluşların bu alanda faaliyet göstermemesi için gerekli denetimleri yaptıklarını ve ciddi mücadele verdiklerini ifade etti.
Kaya, “En son olarak yaptığımız özel kreş, çocuk kulübü ve gündüz bakımevlerinin okul servis yönetmeliği üzerinde de yeni bir çalışma yapıyoruz. İçişleri, Ulaştırma, Milli Eğitim ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlıkları olarak ortak bir okul servis yönetmeliği çalışması yapıyoruz. Bizim için çocuklarımızın güvenliği, emniyeti çok önemli” dedi.
“Bir odaya üç nesli sığdıran toplum şimdi 4+1’e bir aileyi sığdıramıyor”
Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Uslan ise Türk toplumunda geniş ailelerden çekirdek aileye doğru bir dönüşüm yaşandığını vurgulayarak, “Bugün baktığınızda neredeyse artık çekirdek aile bile ortadan kalkmıştır. Sadece 1+1’ler yoluyla değil, aynı ailenin içinde kendisine özgü odası bulunan bireyler, çocuk odası ayrı, misafir odası ayrı, yemek odası ayrı, oturma odası ayrı, yatak odası ayrı. Eskiden bir odaya üç nesli sığdıran toplum şimdi 4+1’e bir aileyi sığdıramıyor. Aile sandığımız bireyler birbirine kan bağı olan ancak bilgisayarı, televizyonu, odaları ayrı birbirine yabancı bireyler haline geldi” ifadelerini kullandı.
Son yüz yılda teknolojinin baş döndürücü gelişiminin hayata olumlu katkılar sağladığı kadar tehlikeleri de beraberinde getirdiğini vurgulayan Uslan, “İletişimin sınır tanımaz bir yola doğru evrilmesi, popüler kültürün milli kültürleri ve değerlerini hızla tüketmesi, geniş kitlelerin belli amaçlar için yönlendirilebilir olması ve bir takım emellere hizmet eder hale getirilebilmesi sonucunu doğurmuştur. Bu çerçevede çocuklar üzerine yeterince eğilinemeyen ve popüler kültürün her türlü zararlı etkileriyle yüz yüze kalan bireyler haline dönüşme tehlikesiyle karşı karşıya kalmışlardır” dedi.
“Bu problemlerin enine boyuna tartışılması için fırsatlar sunacak”
Uslan, eğitim ve öğretimin geniş paydaşları olan alanlar olduğunu dile getirerek, “Paydaşlar arasında bilgilerin üretildiği üniversiteler ile üniversitelerde üretilen bilginin geniş kitlelere ulaştırılması rolünü üstlenen Milli Eğitim Bakanlığı, uygulama paydaşları içerisinde bulunan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı gibi geniş bir yelpazedeki kurumlar ve kuruluşlar olmaktadır. Öğretmenlerimiz veya uzmanlarımızın üniversitelerde kazandıkları alan bilgileri paydaşlarına aktarırken kullandıkları veya kullanacakları yöntemler bilginin uygulamaya dönüşmesinde karşılaşılan muhtemel sıkıntılar ve çözüm yollarının kazanılan tecrübelerin paylaşılacağı mahfiller gerekir. Bunların geniş katılımlı toplantılarla dile getirilmesi, tartışılması, ortak akılla çözümler üretilmesinin önünü de açacaktır. Bugün burada gerçekleşen ve 4 gün sürecek olan kongremizin bu problemlerin enine boyuna tartışılması için fırsatlar sunacağına ve ufuk açıcı sonuçlar çıkaracağına olan ümidimi ifade etmek istiyorum. Kongrenin başarılı geçmesini diliyorum” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Kaya, kongrenin cumhuriyetin ilk yıllarında eğitimci yetiştirmek üzere kurulan ve alanın da uzman eğitimciler yetiştiren Gazi Üniversitesi’nde düzenlenmesinin çok anlamlı olduğunu ifade etti.
Bir ülkenin gelişmişliğinin sadece ekonomik gücü ve zenginliği ile izah edilemeyeceğini ifade eden Kaya, bir ülkenin aynı zamanda mutlu birey ve güçlü aile yapısıyla müreffeh bir toplum hedefine de sahip olması gerektiğini kaydetti.
Bu hedefe ulaşılmasının temel unsurlarından birinin bir ülkede çocuklara verilen değer olduğuna vurgu yapan Kaya, “Bu önem ve değerin göstergesi çocuklarımızın risklerden korunması, fiziksel, ruhsal, sosyal açıdan sağlıklı gelişimlerinin sağlanmasıdır. Çocuklarımızın sağlıklı bir şekilde gelişimlerinin sağlanmasında ailelerinin yanında hepimizin üzerine düşen görevler var. Sağlıklı gelişimin sağlanması konusu günümüzde özellikle çok daha farklı, geniş boyutlu hale gelmekte” diye konuştu.
“Bugün dünden çok daha farklı bir hayat tarzı yaşıyoruz”
Kaya, günümüzde geleneksel aile yapısının çekirdek aile yapısına dönüştüğüne dikkat çekerek, “Türkiye’de geleneksel aile sayısının toplum içindeki payı bundan 40 yıl önce yüzde 32 civarındayken bugün bu oran yüzde 16’larda. Diğer yandan hızlı bir şekilde kentleşiyoruz. Bundan 40 yıl önce Türkiye’de kentleşme oranı yüzde 61’ken, bugün 80’lerin üzerinde. Kısacası bugün dünden çok daha farklı bir hayat tarzı yaşıyoruz. Günümüzde hızlı değişimin olumsuzluklarına karşın bireyi ve aileyi korumak bu değişimi aslında fırsata dönüştürmek için de birey ve aileyi güçlendirmek durumundayız” şeklinde konuştu.
“Aynı odanın içinde maalesef bugün bu cihazlarla farklı hayatlar içinde olabiliyoruz”
Bireyleri güçlendirmenin en etkili yolunun eğitimden geçtiğini bildiklerini belirten Kaya, kongrenin temasında yer alan “Her çocuk için güçlü bir başlangıç” sloganının çok anlamlı olduğunu dile getirdi. Kaya, küreselleşmenin etkilerini tüm boyutlarıyla yaşadığımız bir dönemden geçildiğini anlatarak şunları kaydetti:
“Bilişim ve iletişim araçlarının yaygınlaşması günlük hayatımızı kolaylaştırmak kadar tehditleri de beraberinde getiriyor. Bu tehditlerin yöneldiği en hassas kesimlerde bizim çocuklarımız. Rektörümüz aynı evde farklı odalarda, farklı hayatlar içindeki aile fertlerinden bahsetti. Ben aynı odada, farklı dünyalarda hayatlar süren aile fertleri olduğunu üzülerek gördüğümü ifade etmek istiyorum. Herkesin elinde bir telefon ve herkes o telefonda farklı bir dünyada. Çocuk oyun oynarken ağabey telefonla mesajlaşmakta, anne baba farklı haberler okumakta. Aynı odanın içinde maalesef bugün bu cihazlarla farklı hayatlar içinde olabiliyoruz. Bu konuda çok hassas ve bilinçli davranmamız gerektiğine inanıyorum. Biz çocuklarımızın bilişim ve iletişim araçlarının yol açabileceği önlenebilir risklere karşı onları korumak durumundayız. Bunun için hem çocuklarımızın hem de ailelerimizin farkındalığını arttırmak durumundayız. Bakanlık olarak bu konuda ailelere rehberlik hizmeti veriyoruz. Bakanlığımızca hazırlanan aile eğitim programımız kapsamında çocuklarına yönelik konularda ailelerimizi bilgilendirici modüller hazırladık. Aile eğitim programımız kapsamında bugüne kadar 660 bin ailemize eğitimler verdik. Bu sayıyı yılsonuna kadar 700 bine ulaştırmayı hedefliyoruz.”
“Okul servis yönetmeliği üzerinde de yeni bir çalışma yapıyoruz”
Kaya, 0-6 yaş grubunu ilgilendiren özel kreş ve gündüz bakımevlerinin açılması, kapasitelerinin geliştirilmesi ve denetlenmesi işlemlerinin Bakanlık tarafından yürütüldüğünü dile getirerek, özellikle “merdiven altı” olarak tabir edilen kuruluşların bu alanda faaliyet göstermemesi için gerekli denetimleri yaptıklarını ve ciddi mücadele verdiklerini ifade etti.
Kaya, “En son olarak yaptığımız özel kreş, çocuk kulübü ve gündüz bakımevlerinin okul servis yönetmeliği üzerinde de yeni bir çalışma yapıyoruz. İçişleri, Ulaştırma, Milli Eğitim ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlıkları olarak ortak bir okul servis yönetmeliği çalışması yapıyoruz. Bizim için çocuklarımızın güvenliği, emniyeti çok önemli” dedi.
“Bir odaya üç nesli sığdıran toplum şimdi 4+1’e bir aileyi sığdıramıyor”
Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Uslan ise Türk toplumunda geniş ailelerden çekirdek aileye doğru bir dönüşüm yaşandığını vurgulayarak, “Bugün baktığınızda neredeyse artık çekirdek aile bile ortadan kalkmıştır. Sadece 1+1’ler yoluyla değil, aynı ailenin içinde kendisine özgü odası bulunan bireyler, çocuk odası ayrı, misafir odası ayrı, yemek odası ayrı, oturma odası ayrı, yatak odası ayrı. Eskiden bir odaya üç nesli sığdıran toplum şimdi 4+1’e bir aileyi sığdıramıyor. Aile sandığımız bireyler birbirine kan bağı olan ancak bilgisayarı, televizyonu, odaları ayrı birbirine yabancı bireyler haline geldi” ifadelerini kullandı.
Son yüz yılda teknolojinin baş döndürücü gelişiminin hayata olumlu katkılar sağladığı kadar tehlikeleri de beraberinde getirdiğini vurgulayan Uslan, “İletişimin sınır tanımaz bir yola doğru evrilmesi, popüler kültürün milli kültürleri ve değerlerini hızla tüketmesi, geniş kitlelerin belli amaçlar için yönlendirilebilir olması ve bir takım emellere hizmet eder hale getirilebilmesi sonucunu doğurmuştur. Bu çerçevede çocuklar üzerine yeterince eğilinemeyen ve popüler kültürün her türlü zararlı etkileriyle yüz yüze kalan bireyler haline dönüşme tehlikesiyle karşı karşıya kalmışlardır” dedi.
“Bu problemlerin enine boyuna tartışılması için fırsatlar sunacak”
Uslan, eğitim ve öğretimin geniş paydaşları olan alanlar olduğunu dile getirerek, “Paydaşlar arasında bilgilerin üretildiği üniversiteler ile üniversitelerde üretilen bilginin geniş kitlelere ulaştırılması rolünü üstlenen Milli Eğitim Bakanlığı, uygulama paydaşları içerisinde bulunan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı gibi geniş bir yelpazedeki kurumlar ve kuruluşlar olmaktadır. Öğretmenlerimiz veya uzmanlarımızın üniversitelerde kazandıkları alan bilgileri paydaşlarına aktarırken kullandıkları veya kullanacakları yöntemler bilginin uygulamaya dönüşmesinde karşılaşılan muhtemel sıkıntılar ve çözüm yollarının kazanılan tecrübelerin paylaşılacağı mahfiller gerekir. Bunların geniş katılımlı toplantılarla dile getirilmesi, tartışılması, ortak akılla çözümler üretilmesinin önünü de açacaktır. Bugün burada gerçekleşen ve 4 gün sürecek olan kongremizin bu problemlerin enine boyuna tartışılması için fırsatlar sunacağına ve ufuk açıcı sonuçlar çıkaracağına olan ümidimi ifade etmek istiyorum. Kongrenin başarılı geçmesini diliyorum” diye konuştu.