Tedavi Edilmeyen Yumurtalık Kistleri Çocuk Sahibi Olmayı Geciktiriyor

Özel Konya Hospital Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Murat Bayram Sancaktar, yumurtalık kistlerinin çoğunlukla doğurganlık yaşındaki kadınlarda görüldüğünü ve yaş grubuna göre kistlerin özelliklerinin değişiklik gösterdiğini söyledi.

Tedavi Edilmeyen Yumurtalık Kistleri Çocuk Sahibi Olmayı Geciktiriyor
Doğurganlığın başladığı yaşlardan sonra kistlerin çoğunun zararsız olduğunu söyleyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Murat Bayram Sancaktar, kadınların her ay bedenlerinde adet görmek için ve doğurganlığı sağlamak için mutlaka kist oluştuğunu belirterek, yumurtalık testlerinde önemli olan kistlerin boyutları çok büyük olan çatlağa yol açan kistler olduğunu söyledi.

Bir kişinin normal yaşantısına uyum sağlamasını bozacak şekilde ağrıya sebep olan kistlerin tedavi edilmesi gerektiğini belirten Op. Dr. Sancaktar, “Tanısını koyduğumuz kistin tedavisi de bir miktar değişiklik gösterebilir. Bazı kistleri bekleyerek tedavi ederken, bazılarını doğum kontrol hapları gibi adet düzenleyici ilaçların yardımıyla tedavi etmekteyiz. Bu kistlerin çoğu genellikle küçük olurlar. Birçoğuna basit doğum kontrol haplarıyla, izlem tedavisiyle çözüm bulmaktayız. Bu küçük kistlerin çoğu ağrı, sızı veya sıkıntı yaşatmaz. Çoğunlukla geçerler. Bizim korkacağımız en büyük kist grubu kötü huylu dediğimiz kist gruplarıdır. Bunlar ultrasonla belirli bulgulara sahiptirler. O bulguları gören doktor çeşitli kan tahlilleriyle bunların desteklenmesini sağlar. Yine de şüphe ediyorsa kistin boyutundan bağımsız olarak o zaman ameliyata gidecek tabloyu önerebilir. Bazı yumurtalık kistleri 30 santimetreyi de bulabilir. 30 santimetreyi bulan her kist kötü değildir. Bazen normal bir kist bile o şekilde karşımıza gelebilir" dedi.



“Ultrason cihazıyla tanı koyuyoruz”

Op. Dr. Sancaktar, büyük kistlerin karında şişlik yaptığını dile getirerek, “Kistler ağrılara neden olabilir. Büyük tuvaletinde, idrara çıkmada sık gitme gibi bulgular vardır. Tabi kanserle ilgili söylemeye gerek yok, çok farklı bulgular çıkartabilir. Genellikle iyi huylu olduğu için en çokta bunları görmekteyiz. Karnında ilerleyici tarzda şişme, büyüme, iştah kaybı, şiddetli ağrılar bunlar beraberinde olabilir. Sonuçta kişinin bunlar olduğunda illa kistim var veya kanser oldum gibi düşünmesi yerine basitçe muayeneden geçmesi yeterlidir. Özellikle bunun için en büyük silahımız ultrasonumuzdur. Ultrasonla değerlendirildiğinde genelde bunların büyük oranda olabilmesini beklediğimiz yönünde büyük oranla doğrulukla tanı koymaktayız. Bunun dışında eğer ki arada kalınırsa karın içine bakılıp yumurtalığı gözümüzle görme şansımız olabilir. Tabi ki kan testlerinden yardımcı olanlar da vardır. Belirleyici değildir. Kan tahlilleri, mutlaka kist görüldüğü zaman birçok doktor tarafından istenir. Bize de faydalı bilgiler sunarlar” şeklinde konuştu.



“Bir kist görüldüğünde bir iki ay hastayı izlemeyi tercih ediyoruz”

Halk arasında en çok bilinen polikistlerin yumurtalık bozukluğu olduğunu kaydeden Op. Dr. Sancaktar, tedavi sürecini şöyle anlattı:

”Yumurtalığın kendi içinde ufak ufak 1 santimetrelik kistler oluşur. Bu kistler düzensiz adetlenme, kıllanma artışı, bazen çocuk sahibi olmada gecikmeler, problemlere neden olabilir. Bunların tedavisi kolaydır. Kadınların yüzünü güldüren bir tedavidir. İlaç kullanıldığı sürece hasta iyidir. Bir kist görüldüğünde yapılması gereken bir iki ay hastayı izlemeyi tercih ediyoruz. Çünkü bunların çoğu ilaç vermeseniz dahi geçer. Bunun için tanısını koymamız gerekiyor. Basit kistlerde genellikle takip etme eğilimindeyiz. Takiplerimizin bir tanesi doğum kontrol hapları. Bunları görürsek özellikle 35 yaşın altındaysa hasta, sigara içmiyorsa, pıhtılaşma bozuklukları, karaciğer rahatsızlıkları yoksa bunlarda hormon tedavilerini tercih ediyoruz. Bunlar belli bir süre vücudu dengeye koyarak kistlerin bir kısmının düzelmesine fayda gösterebilir.”
Kaynak: İHA