Şehit Oğlunun Hatıralarıyla Yaşıyor
Şırnak'ta yaklaşık 11 ay önce şehit düşen Piyade Teğmen İbrahim Tanrıverdi'nin annesi Gafure Tanrıverdi, evinin bir odasını oğlunun hatıralarıyla donattı Oğlunun özel eşyalarıyla süslediği odayı ay yıldızlı panelle kaplayarak adeta müze haline getiren anne, gününün büyük bölümünü burada geçiriyor Anne Tanrıverdi: 'Bu kadar kan döktükleri yeter. Bizim evlatlarımız ne yapmış? Dünyaya getiriyorsun, yoklukta büyütüyorsun, bir kurşuna gidiyor. Niçin, sebep ne? Bu dursun istiyoruz' 'Burayı isyan odası yapmadım. Bilsinler ki hiçbir zaman yıkılmayacağım. Evlat acısı zor, bu odaya geldikçe oğlumun yaşadığını hissediyorum'
VOLKAN KAŞİK / NAİM BOŞKUT - Şırnak'ta yaklaşık 11 ay önce terör örgütü PKK'nın yol emniyeti alan askerlere yönelik saldırısında şehit olan Piyade Teğmen İbrahim Tanrıverdi'nin annesi, evinin bir odasını oğlunun özel eşyalarıyla doldurdu.
Anne Gafure Tanrıverdi, evinin bir odasını, anısını yaşatmak amacıyla şehit oğlunun hatıralarıyla donattı.
Oğlunun üniformasından mezuniyet töreninde taktığı kılıca, ayakkabılarından saatine, madalyalarından fotoğraflarına kadar çok sayıda özel eşyasıyla doldurduğu odayı ay yıldızlı panelle kaplayarak adeta müze haline getiren anne, gününün büyük bölümünü de burada geçiriyor.
Anne Tanrıverdi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 11 ay önce şehit olan oğullarının acısını yüreklerinde hissettiklerini söyledi.
Oğlunun şehit haberini kayısı bahçesinde çalışırken aldığını anlatan Tanrıverdi, o anı hala unutamadığını dile getirdi. Aradan geçen zamana rağmen acısının hiçbir zaman bitmediğini ifade eden Tanrıverdi, evlat acısıyla yandığını kaydetti.
Çocuğunun hayallerinin olduğunu ancak hepsinin gözünde kaldığını belirten Tanrıverdi, 'Bana hep 'Anne yapacak çok şey var' derdi. Durumumuz fazla iyi değildi. 'Anne ben seni yaşatacağım, acı günler geride kalacak' derdi. Bu mertebe ve şerefle yaşattı da beni.' dedi.
- 'Burayı neşe odası yaptım, acı değil'
Her şehit haberiyle acılarının tazelendiğine işaret eden Tanrıverdi, şöyle konuştu:
'Yine 'eyvah' diyoruz, annelerin ciğeri yanıyor, yetim çocuklar, nişanlı yarlar, düğün hazırlığı yapanlar... 'Yine bir ocak yandı' diyoruz. Ev sana sığmıyor, sen eve sığmıyorsun. Ev üstüne üstüne geliyor. Dışarı çıksan, içeri girsen, acı senle beraber geliyor. Acı benden eksik olmuyor, acıyı cebime koyup gezdiriyorum. Oğlumun anıları çok. Öyle bir evlattı ki evlat değil arkadaş gibiydi. Yine de vatan sağ olsun.'
Tanrıverdi, evinin bir odasını oğlunun hatıralarıyla donattığını anlatarak, 'Burayı isyan odası yapmadım. Sadece bilsinler ki hiçbir zaman yıkılmayacağım. Evlat acısı zor. Bu odaya geldikçe oğlumun yaşadığını biliyorum. Burayı neşe odası yaptım, acı odası değil. Bilsin ki oğlum, annesi güçlü kalıyor. Onları gördükçe üzülmüyorum, oğlumu görüyorum içerisinde.' ifadelerini kullandı.
- 'Yeter, dur' diyorum'
Hiçbir zaman isyan etmediğini vurgulayan Tanrıverdi, 'İsyan etmedim, etmeyeceğim de. Benim yavrumu aldılar. Binlerce yavru aldılar. Amaçları ne bilmiyorum? 'Yeter, dur' diyorum. Bu kadar kan döktükleri yeter. Evlatlarımız ne yapmış? 9 ay büyütüyorsun, dünyaya getiriyorsun, yoklukta büyütüyorsun, bir kurşuna gidiyor. Niçin, sebep ne? Bu dursun istiyoruz. Biz vatana verdik evlatlarımızı.' dedi.
Oğlu yanında olmadan bir bayram geçireceğini dile getiren Tanrıverdi, şunları kaydetti:
'İbrahim, sürpriz yapan bir çocuktu. Yanımıza hep gelir biliyoruz ve hissediyoruz. Bizim için bayram belki çok kötü veya güzel olabilir ama ben bir İbrahim verdim, binlerce İbrahim kazandım. Arkadaşları, askerler beni hiçbir zaman yalnız bırakmadı. Hepsi benim kuzularım. Bayramda da beni yalnız bırakmazlar biliyorum.'
- Oğlunun adına kitap yazıyor
Tanrıverdi, evladın unutulmayacağını, attığı adımları, konuştuğu kelimeleri dahi hatırladığını, bu kapsamda kitap yazmaya karar verdiğini söyledi.
Oğluna hamile kaldığı günden bu yana yaşadığı anıları kitapta bir araya getireceğini anlatan Tanrıverdi, oğlunun adını vereceği kitabı yakında çıkaracağını ifade etti.
Oğlunun hayattayken 'şehitlerin unutturulmaması gerektiğini' söylediğini bildiren Tanrıverdi, oğlunun adının kentteki Kültür ve Sanat Sokağı'na verildiğini belirtti. Tanrıverdi, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır ve sanatçı Perihan Savaş'a oğlunun adının verilmesindeki destekleri için teşekkür etti.
Kaynak: AA
Anne Gafure Tanrıverdi, evinin bir odasını, anısını yaşatmak amacıyla şehit oğlunun hatıralarıyla donattı.
Oğlunun üniformasından mezuniyet töreninde taktığı kılıca, ayakkabılarından saatine, madalyalarından fotoğraflarına kadar çok sayıda özel eşyasıyla doldurduğu odayı ay yıldızlı panelle kaplayarak adeta müze haline getiren anne, gününün büyük bölümünü de burada geçiriyor.
Anne Tanrıverdi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 11 ay önce şehit olan oğullarının acısını yüreklerinde hissettiklerini söyledi.
Oğlunun şehit haberini kayısı bahçesinde çalışırken aldığını anlatan Tanrıverdi, o anı hala unutamadığını dile getirdi. Aradan geçen zamana rağmen acısının hiçbir zaman bitmediğini ifade eden Tanrıverdi, evlat acısıyla yandığını kaydetti.
Çocuğunun hayallerinin olduğunu ancak hepsinin gözünde kaldığını belirten Tanrıverdi, 'Bana hep 'Anne yapacak çok şey var' derdi. Durumumuz fazla iyi değildi. 'Anne ben seni yaşatacağım, acı günler geride kalacak' derdi. Bu mertebe ve şerefle yaşattı da beni.' dedi.
- 'Burayı neşe odası yaptım, acı değil'
Her şehit haberiyle acılarının tazelendiğine işaret eden Tanrıverdi, şöyle konuştu:
'Yine 'eyvah' diyoruz, annelerin ciğeri yanıyor, yetim çocuklar, nişanlı yarlar, düğün hazırlığı yapanlar... 'Yine bir ocak yandı' diyoruz. Ev sana sığmıyor, sen eve sığmıyorsun. Ev üstüne üstüne geliyor. Dışarı çıksan, içeri girsen, acı senle beraber geliyor. Acı benden eksik olmuyor, acıyı cebime koyup gezdiriyorum. Oğlumun anıları çok. Öyle bir evlattı ki evlat değil arkadaş gibiydi. Yine de vatan sağ olsun.'
Tanrıverdi, evinin bir odasını oğlunun hatıralarıyla donattığını anlatarak, 'Burayı isyan odası yapmadım. Sadece bilsinler ki hiçbir zaman yıkılmayacağım. Evlat acısı zor. Bu odaya geldikçe oğlumun yaşadığını biliyorum. Burayı neşe odası yaptım, acı odası değil. Bilsin ki oğlum, annesi güçlü kalıyor. Onları gördükçe üzülmüyorum, oğlumu görüyorum içerisinde.' ifadelerini kullandı.
- 'Yeter, dur' diyorum'
Hiçbir zaman isyan etmediğini vurgulayan Tanrıverdi, 'İsyan etmedim, etmeyeceğim de. Benim yavrumu aldılar. Binlerce yavru aldılar. Amaçları ne bilmiyorum? 'Yeter, dur' diyorum. Bu kadar kan döktükleri yeter. Evlatlarımız ne yapmış? 9 ay büyütüyorsun, dünyaya getiriyorsun, yoklukta büyütüyorsun, bir kurşuna gidiyor. Niçin, sebep ne? Bu dursun istiyoruz. Biz vatana verdik evlatlarımızı.' dedi.
Oğlu yanında olmadan bir bayram geçireceğini dile getiren Tanrıverdi, şunları kaydetti:
'İbrahim, sürpriz yapan bir çocuktu. Yanımıza hep gelir biliyoruz ve hissediyoruz. Bizim için bayram belki çok kötü veya güzel olabilir ama ben bir İbrahim verdim, binlerce İbrahim kazandım. Arkadaşları, askerler beni hiçbir zaman yalnız bırakmadı. Hepsi benim kuzularım. Bayramda da beni yalnız bırakmazlar biliyorum.'
- Oğlunun adına kitap yazıyor
Tanrıverdi, evladın unutulmayacağını, attığı adımları, konuştuğu kelimeleri dahi hatırladığını, bu kapsamda kitap yazmaya karar verdiğini söyledi.
Oğluna hamile kaldığı günden bu yana yaşadığı anıları kitapta bir araya getireceğini anlatan Tanrıverdi, oğlunun adını vereceği kitabı yakında çıkaracağını ifade etti.
Oğlunun hayattayken 'şehitlerin unutturulmaması gerektiğini' söylediğini bildiren Tanrıverdi, oğlunun adının kentteki Kültür ve Sanat Sokağı'na verildiğini belirtti. Tanrıverdi, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır ve sanatçı Perihan Savaş'a oğlunun adının verilmesindeki destekleri için teşekkür etti.