'İngiltere İle Ticari İlişkiler Orta Vadede Normalleşir'

DEİK Başkanı Vardan: '(Türkiye ile İngiltere arasındaki ticari ilişkiler) kısa vadede şokun ardından orta vadede durumun normalleşmesi beklentisi içerisindeyim' 'Eğer yeni bir dünya kurulursa Türkiye, bu yeni düzenin kurucuları arasında yerini alacaktır. Ülkemiz güçlü siyasi iradesi, güçlü yönetişim becerisiyle bu süreçte güçlü bir ekonomik performans gösterebilir. İş gücünü verimlilik düzeyinde geliştirebilir ve bölgesel güvenlik ve istikrar politikalarına katkı sağlayabilir'

UĞUR ASLANHAN - Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Ömer Cihad Vardan, Birleşik Krallık'ta yapılan AB referandumundan çıkan Brexit (AB'den ayrılma) kararının Türkiye ile İngiltere arasındaki ticari ilişkilere etkisiyle ilgili olarak, 'Kısa vadede şokun ardından orta vadede durumun normalleşmesi beklentisi içerisindeyim.' dedi.

Konuya ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Vardan, İngiltere'nin Türkiye'nin Avrupa'da dış ticaret fazlası verdiği tek ülke ve Almanya'nın ardından da en büyük ticari ortağı olduğunu vurguladı.

Vardan, karar sonrası şokun ardından orta vadede ticari ilişkilerin normale dönmesini beklediğini ifade ederken, İngiltere'nin Türkiye'nin önemli bir ticaret ortağı olduğunu vurguladı. Vardan, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Aynı zamanda İngiltere, AB sisteminin önemli bir parçası ve Avrupa içinde dış ticaret fazlası verdiğimiz tek ülke. İngiltere'nin üyelikten ayrılma kararı, elbette kısa vadede ciddi bir etki oluşturacaktır. Ancak şunu unutmamak gerekir ki, İngiltere, AB sisteminin ekonomik açıdan en liberal ülkelerinden biri. Ortak para birimi ve ortak sınır birliği politikalarda kendi sistemini uyguluyordu. Dolayısıyla kısa vadede şokun ardından orta vadede durumun normalleşmesi beklentisi içerisindeyim. Ancak bu kararın birçok dinamiği etkileyeceği çok açık.'

- 'Referandum, diğer ülkelerdeki riskleri de tetikleyebilir'

Vardan, DEİK'teki 133 iş konseyinin küresel ekonominin tüm aktörleriyle ilişki içerisinde olduğunu belirtirken, risklerin sadece İngiltere ile sınırlı olmadığını, 2008 mali krizinin artçı şoklarının hala yaşandığını ifade etti. Kriz, durgunluk, korumacılık ve sistem karşıtı hareketlerin aslında birçok ülkede görüldüğünü dile getiren Vardan, 'Bu yıl ABD'de seçimler yapılacak. Orada da ciddi riskler görüyoruz. Ayrıca, gelecek yıl Fransa'da seçimler olacak. Fransa'da aşırı sağcı bir yönetimin seçilme ihtimali söz konusu.' diye konuştu.

Merkez Avrupa ülkelerinde aşırı milliyetçi akımların yükseldiğine dikkati çeken Vardan, şunları kaydetti:

'Tüm bu gelişmeler, küreselleşme ve serbest ticaret karşıtı bir ortamın oluşmasına sebep oluyor. Dolayısıyla bu referandum, diğer ülkelerdeki riskleri de tetikleyebilir. Türkiye olarak, seçim kampanyalarında ana gündem maddelerinden biriyiz ve yüzyıllardır Avrupa ile iletişim içindeyiz. Avrupa'yı etkiliyoruz, Avrupa'dan da etkileniyoruz.

Görüldüğü şekilde eğer yeni bir dünya kurulursa Türkiye, bu yeni düzenin kurucuları arasında yerini alacaktır. Ülkemiz güçlü siyasi iradesi, güçlü yönetişim becerisiyle bu süreçte güçlü bir ekonomik performans gösterebilir. İş gücünü verimlilik düzeyinde geliştirebilir ve bölgesel güvenlik ve istikrar politikalarına katkı sağlayabilir. Bu olursa da Türkiye, kıta Avrupasında şekillenecek yeni AB'nin eşitlik temelinde gerçek, kalıcı ve güvenilir bir ortağı olur.''
Kaynak: AA