AK Parti Sivil Toplum Ve Halkla İlişkiler Başkan Yardımcısı Sait Açıklaması
'Bu partinin C'si ve H'si gitmiştir. Geriye sadece P'si kalmıştır. Buradaki P de paradoksu, yani çelişkiyi simgelemektedir'
AK Parti Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkan Yardımcısı Rıfat Sait, CHP ile ilgili, 'Bu partinin C'si ve H'si gitmiştir. Geriye sadece P'si kalmıştır. Buradaki P de paradoksu, yani çelişkiyi simgelemektedir.' dedi.
Sait, yaptığı yazılı açıklamada, CHP'nin adında yer alan 'cumhuriyet' ve 'halk' kavramlarını yok saydığını kaydederek, CHP yönetiminin 'kendi bindiği dalı kestiğini' ifade etti. Sait, Atatürk'ün partisinin bitirildiğini ifade ederek, Türk siyasetinde yeni bir muhalefete ihtiyaç olduğunu kaydetti.
CHP'nin simgesindeki 6 ilkeyi temsil eden okları savunmadığını ifade eden Sait, şunları kaydetti:
'Bunlardan biri devletçilik, oysa CHP genel başkan yardımcıları yurt dışında kendi devletini açıkça şikayet ediyor. 'Halkçıyım', diyen bir parti, halkı karşısına alıyor. 'Atatürkçü'yüm' diyen parti, TBMM duvarında 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' sözü yazılı olan Atatürk'ü, sadece ceketlerindeki rozetle anımsıyor. AK Parti olarak 'eğer Atatürk'ün sözlerinin arkasındaysanız, buyurun anayasayı millete götürelim' diyoruz. Asla kabul etmiyorlar. CHP'nin ilkeleri içinde milliyetçilik de var. Gel gelelim Kürt milliyetçiliği yapan ve PKK ile temasları olan HDP'lilerle çok yakın ilişki içindeler. Hatta bazı CHP'liler açıkça CHP'ye değil HDP'ye oy verdiklerini itiraf ettiler. Özetle, bu partinin C'si ve H'si gitmiştir. Geriye sadece P'si kalmıştır. Buradaki P de paradoksu, yani çelişkiyi simgelemektedir.'
Kaynak: AA
Sait, yaptığı yazılı açıklamada, CHP'nin adında yer alan 'cumhuriyet' ve 'halk' kavramlarını yok saydığını kaydederek, CHP yönetiminin 'kendi bindiği dalı kestiğini' ifade etti. Sait, Atatürk'ün partisinin bitirildiğini ifade ederek, Türk siyasetinde yeni bir muhalefete ihtiyaç olduğunu kaydetti.
CHP'nin simgesindeki 6 ilkeyi temsil eden okları savunmadığını ifade eden Sait, şunları kaydetti:
'Bunlardan biri devletçilik, oysa CHP genel başkan yardımcıları yurt dışında kendi devletini açıkça şikayet ediyor. 'Halkçıyım', diyen bir parti, halkı karşısına alıyor. 'Atatürkçü'yüm' diyen parti, TBMM duvarında 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' sözü yazılı olan Atatürk'ü, sadece ceketlerindeki rozetle anımsıyor. AK Parti olarak 'eğer Atatürk'ün sözlerinin arkasındaysanız, buyurun anayasayı millete götürelim' diyoruz. Asla kabul etmiyorlar. CHP'nin ilkeleri içinde milliyetçilik de var. Gel gelelim Kürt milliyetçiliği yapan ve PKK ile temasları olan HDP'lilerle çok yakın ilişki içindeler. Hatta bazı CHP'liler açıkça CHP'ye değil HDP'ye oy verdiklerini itiraf ettiler. Özetle, bu partinin C'si ve H'si gitmiştir. Geriye sadece P'si kalmıştır. Buradaki P de paradoksu, yani çelişkiyi simgelemektedir.'