MHP'li Vural Açıklaması 'PKK'nın Elinde Karadan Havaya Füzeler Var, Bu Füzeleri Veren Kimlerdir'
ANKARA – MiHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, ABD askerinde YPG arması bulunmasına tepki göstererek, “Kim kimin müttefikidir, kim kimin stratejik ortağıdır? PKK’nın elinde karadan havaya füzeler var. Bu füzeleri veren kimlerdir? Bu güçlerle gizli ittifak anlaşmalar mı vardır? Gizli anlaşmalarla Türkiye üzerinden operasyon mu yapmaktadırlar?” dedi.
TBMM’de gazetecilerin sorularını cevaplayan Vural, ABD askerinde YPG arması bulunmasına ilişkin olarak, “Çok vahim görüyorum. PYD, YPG, PKK terör örgütünün türevleridir. Hendekler ve terör konusunda ne kadar aktif oldukları açık ve nettir. ABD’nin bir terör örgütünün armasıyla orada bulunması gerçekten kabul edilecek bir konu değildir. Bir taraftan stratejik ortak diyeceksiniz, bir taraftan Kobani’ye giden general gelip sizinle görüşecek, ondan sonra ABD askerleri YPG paçavrasıyla operasyon yapacak, ikiyüzlülüktür diyeceksiniz. Nasıl bir stratejik ortaklıktır. Bizi anladılar diyen siz değil misiniz? Nasıl bir anlaşmadır? Kim kimin müttefikidir, kim kimin stratejik ortağıdır? PKK’nın elinde karadan havaya füzeler var. Bu füzeleri veren kimlerdir? Bu güçlerle gizli ittifak anlaşmalar mı vardır? Gizli anlaşmalarla Türkiye üzerinden operasyon mu yapmaktadırlar?” diye konuştu.
Dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvurulara ilişkin olarak Vural, “Anayasa değişikliği olduğu için artık yargıya hesap vermekten başka yol yok. Teröre arka çıkan herkes bu hesabı verecektir. Bu başvurular, yargıdan kaçmak için bir arayış içinde olduklarını ortaya koyuyor. Terör örgütüne üye değilseniz, yardım ve yataklık yapmadıysanız niye yargıda hesap vermekten kaçıyorsunuz” ifadelerini kullandı.
Rıza Zarrab’ın yargılanmasına ilişkin olarak Vural, “Bu rüşvet ağı, bu ilişkiler, bu destekler çok açık bir şekilde Meclis’e gelmiş ve soruşturma açılmıştır. Ama komisyon üyelerine yapılan müdahale neticesinde aklanacak bir noktaya gelmiştir. Çok üzüntü verici bir noktadayız. Ama bu hesap mutlaka Türkiye’de sorulacaktır” şeklinde konuştu.
AB ile vize muafiyeti konusunda da Vural, “Geri kabul anlaşmasını kabul etmeyiz diyor ama geri kabul anlaşmasını parlamento kabul etti. AB de ikiyüzlü tabii. Mülteci meselesinin bedelini Türkiye’ye ödettiriyorlar. AB’nin çifte standartları devam etmektedir. Vize muafiyeti hakkımızdır, AB hiçbir yerde dayatma yapamazlar" diye konuştu.
Yargı başkanlarının Kırşehir’de bulunmasına ilişkin olarak Vural, “Yargı kendi bulundukları konumu dikkate alarak hareket etmelidirler. Çaya mı ihtiyaçları varmış. Kırşehir’de Ahilik Haftası’na gitmiş olabilirler. Yargıya olan güveni zedeleyen unsurlardır. Bu ilişkileri çok düzeyli götürmek lazımdır” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
Dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvurulara ilişkin olarak Vural, “Anayasa değişikliği olduğu için artık yargıya hesap vermekten başka yol yok. Teröre arka çıkan herkes bu hesabı verecektir. Bu başvurular, yargıdan kaçmak için bir arayış içinde olduklarını ortaya koyuyor. Terör örgütüne üye değilseniz, yardım ve yataklık yapmadıysanız niye yargıda hesap vermekten kaçıyorsunuz” ifadelerini kullandı.
Rıza Zarrab’ın yargılanmasına ilişkin olarak Vural, “Bu rüşvet ağı, bu ilişkiler, bu destekler çok açık bir şekilde Meclis’e gelmiş ve soruşturma açılmıştır. Ama komisyon üyelerine yapılan müdahale neticesinde aklanacak bir noktaya gelmiştir. Çok üzüntü verici bir noktadayız. Ama bu hesap mutlaka Türkiye’de sorulacaktır” şeklinde konuştu.
AB ile vize muafiyeti konusunda da Vural, “Geri kabul anlaşmasını kabul etmeyiz diyor ama geri kabul anlaşmasını parlamento kabul etti. AB de ikiyüzlü tabii. Mülteci meselesinin bedelini Türkiye’ye ödettiriyorlar. AB’nin çifte standartları devam etmektedir. Vize muafiyeti hakkımızdır, AB hiçbir yerde dayatma yapamazlar" diye konuştu.
Yargı başkanlarının Kırşehir’de bulunmasına ilişkin olarak Vural, “Yargı kendi bulundukları konumu dikkate alarak hareket etmelidirler. Çaya mı ihtiyaçları varmış. Kırşehir’de Ahilik Haftası’na gitmiş olabilirler. Yargıya olan güveni zedeleyen unsurlardır. Bu ilişkileri çok düzeyli götürmek lazımdır” ifadelerini kullandı.