Sözlü Açıklaması 'İnsanlar Yaşadıkları Şehirle Gurur Duymalı, Orada Mutlu Olmalı'

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, bir belediye başkanının sadece uygulamalarıyla değil, siyasi ahlakıyla da değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Sözlü Açıklaması 'İnsanlar Yaşadıkları Şehirle Gurur Duymalı, Orada Mutlu Olmalı'
Başkan Sözlü, Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Taşınmaz Geliştirme Anabilim Dalı tarafından düzenlenen Gayrimenkul Sektör Seminerleri kapsamında doktora ve yüksek lisans öğrencileriyle, akademisyenlere “Türkiye’de Büyükşehir Belediyeleri; Yönetimleri, Sorunları ve Gelecek Öngörüleri” konulu konferans verdi.

Sözlü, bir belediye başkanının sadece uygulamalarıyla değil, siyasi ahlakıyla da değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.

4 defa da Milliyetçi Hareket Partisi’nden seçildiğini hatırlatan Sözlü, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı seçilirken, partisinin şehirde 3. sırada olmasına rağmen, belediye başkanı olduğunu ifade etti.

Halkın sevdiği insana oy verdiğini belirten Sözlü, “Zor olanı başarmak istiyorum. Görev süresi boyunca belediye başkanları insanları sevmeli, demokratik kültür açısından, çağdaş demokrasi açısından, kutuplaştırmamalı, kaynaştırmalı. Yaşadıkları şehrin hemşehrisi olmaktan insanlar gurur duymalı, kıvanç duymalı. Onlara o hazzı yaşatmalıyız. Şehrimize yaşamak için, yatırım için, gezmek için gelenler, bu ülkenin vatandaşı olarak oralarda iyi şeyler hissetmeli. Şehircilik bir milletin kültür ve medeniyet çıtasını göstermesi açısından en önemli veri, kriterdir. ‘Bizden öncesi hikayeleri’ belediye başkanlarının klasik anlayışıdır. Bizden öncekiler de bu milletin belediye başkanlarıdır. Yükü başka bir partiye atarsınız ama başka bir milletin üzerine atamazsınız” dedi.

POPÜLİST YAKLAŞIMLARDAN UZAK DURULMALI

Belediye başkanlarının 5 yıllık görev sürelerinin, şehirlerin ömürleriyle kıyaslandığında okyanusta damla bile olmadığını ifade eden Hüseyin Sözlü, “Onun için populist yaklaşımlardan uzak durup, siyasi baskıların altında ezilmeden, gerçekten şehrimiz için doğru kararlar vermeliyiz. Belediye başkanları şehirlerini ailenin namusu ve şerefi gibi korumak inancında ve azminde olmalı. Gelecekle ilgili planlamalar doğru yapılmalı. Taşınmaz geliştirme bilimi şehirlerimiz için çok önemli. Rantı yüksek yerlerde hep çılgın projeler yapılır. Kırıkkale, Nevşehir; Ankara’nın yanında erir ama İstanbul 20 milyona çıkar. Ben bir belediye başkanı olarak 2 milyon 200 bin nüfuslu şehrimin daha fazla büyümesini istemiyorum. Kimseden rahatsız değiliz ama şehirlerimizi sağlıklaştırmalıyız, sağlıklı büyütmeliyiz. Ankara gibi, Adana gibi gelişen yerlerde sağlıklı yapıyı koruyabilirsek, o zaman bir şeyler yapmış oluruz” diye konuştu.

TÜRKİYE’NİN EN UZUN KÖPRÜSÜNÜ ADANA’YA YAPIYORUZ

Türkiye’nin en uzun köprüsünün temelinin Adana’da atıldığını söyleyen Sözlü, şöyle devam etti:

“Bu uluslararası bir ağı birbirine bağlamıyor. Seyhan Barajı seti şu anda yol olarak kullanılıyor. Yasal değil, doğru değil, trafik sıkışıklığına neden oluyor. Orada Türkiye’nin en büyük hastanelerinden biri olan Balcalı Hastanesi var. Kredi Yurtlar Kurumu’nun kampüslerinden birisi orada. Son dönemde 3-4 adet yeni adliye binası yapıldı. Adana’nın yeni numune hastanesi o bölgeye yapıldı. Adana’ya yeni bir şehir hastanesi, yine o bölgeye inşa edildi. Adana’da yeni bir üniversite için ayrılan kampüs o bölgede. Ucuz arazi bulunduğu için bir bölgede bu kadar yapının yoğunlaşması doğru değil. Fizikte, kimyada görürüz. Her şeyin birincil ve ikincil etkisi vardır. Üniversitenin birincil etkisi bir eğitim kurumu olmasıdır. Sosyal, kültürel misyonunu yerine getirir ama onu kurduğunuz yerde ikincil etki olarak bir çekim cazibe merkezi oluşur. Yeni bir şehir kurabilirsiniz. Hastaneler için de aynı tür etkiler vardır. Bölgede oluşacak trafik sıkıntısını belediye olarak, Türkiye’nin en uzun köprüsünü yaparak çözeceğiz. Biz kendi dönemimizdeki tek parçada en büyük yatırımı o sıkıntıyı çözmek için yapıyoruz. Şehirciliğin ahlakına, planına uygun, şehrin uzun ömrünü gözeterek uygun planlamayı Türkiye olarak yapmak ve bunu başarmak zorundayız.”

KUTUPLAŞTIRMADAN KAÇINMALIYIZ

Kentsel dönüşümle, afet riskli, ruhsatsız yapıların ortadan kaldırılması ve sosyal açıdan insan yaşamına uygun ortamlar sağlanmasının dışında, Cumhuriyet döneminde şehircilik açısından başaramadıklarımızın da hayata geçirilmesinin hedeflenmesi gerektiğini ifade eden Hüseyin Sözlü, sözlerini şöyle tamamladı:

“Herkes birbirine hürmet etmeli, saygı duymalı. Sıkıştığımız anda rakiplerimizi bertaraf etme noktasında, kutuplaşmaya yol açacak ifadelerden çekinmeliyiz. Kendi tarafımızı sıkı tutmak için iki kutuplu bir yapı oluşturmamalıyız. Birbirimizi severek ve kaynaştırarak siyasete hizmet etmeliyiz. Belediye başkanıysak gelecek dönemler için milletimizin üzerine yükleyeceğimiz yükün farkında olmalıyız. Onun için yanlış hesaplar yapmamalıyız. Elbette hukukun egemenliğine de inanmalıyız. Bu bağlamda çalıştığınızda yerel yönetimlerde ve kamuda insanlara iyi hizmet sunarsınız. İyi hizmet sunarken de hakikaten göze çarpmak ve sevilmek istiyorsak, pozitif davranışları ortaya koymalıyız.”
Kaynak: İHA