Ege'den Geçişler Azaldı
TürkiyeAB mutabakatının uygulanmasından sorumlu AB Koordinatörü Verwey: '21 Mart'tan beri Ege Denizi'nde kimse yaşamını kaybetmedi. Geçiş sayıları düştü' 'Anlaşmaya kadar günde bin 676 göçmen Yunan adalarına ulaşıyordu. 20 Mart'tan beri bu sayı günde ortalama 399'a geriledi. Bu hafta sayılarda daha net bir düşüş gözlendi. Türkiye'den Yunan adalarına iki gün önce 68 kişi, dün de 76 kişi geçti'
BRÜKSEL -Sığınmacılar ve göçmenlerle ilgili Türkiye-AB mutabakatının uygulanmasından sorumlu AB Koordinatörü Maarten Verwey, 'Anlaşma öncesinde 1 Ocak'tan 21 Mart'a kadarki dönemde 90 kişi yaşamını kaybetmişti. (Anlaşmanın uygulanmaya başladığı) 21 Mart'tan beri Ege Denizi'nde kimse yaşamını kaybetmedi. Geçiş sayıları düştü' dedi.
Verwey, Avrupa Parlementosu (AP) Sivil Özgürlükler, İçişleri ve Adalet Komisyonunda Türkiye-AB mutabakatı ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Türkiye ile AB arasında varılan mutabakatın amacının göçmenlerin Ege'den tehlikeli geçişlerine son vermek ve insan kaçakçılarının iş modellerini yıkmak olduğuna dikkati çeken Verwey, sürecin gerek AB müktesebatına, gerekse uluslararası hukuka uygun devam ettiğini söyledi.
Verwey, 'Anlaşmaya kadar günde bin 676 göçmen Yunan adalarına ulaşıyordu. 20 Mart'tan beri bu günde ortalama 399'a geriledi. Bu hafta sayılarda daha net bir düşüş gözlendi. Türkiye'den Yunan adalarına iki gün önce 68 kişi, dün de 76 kişi geldi' bilgisini verdi.
Anlaşmanın bir hedefinin de Ege'de yaşanan can kayıplarına son vermek olduğunu anımsatan Verwey, 'Anlaşma öncesinde 1 Ocak'tan 21 Mart'a kadar ki dönemde 90 kişi yaşamını kaybetmişti. 21 Mart'tan beri Ege Denizi'nde kimse yaşamını kaybetmedi. Geçiş sayıları düştü. Bunlar anlaşmanın amaçlarındandı' ifadelerini kullandı.
Verwey, AB'nin her sığınma başvurusunu bireysel olarak değerlendirdiğini ancak ekonomik göçmenlerle sığınmacıların ayrı değerlendirildiğini ifade etti.
Düzensiz göç ve insan kaçakçılığı ile mücadele amacıyla Türkiye ile AB arasında 18 Mart'ta Brüksel'de mutabakata varılmıştı. 4 Nisan'da uygulamaya giren mutabakata göre Türkiye, kendi topraklarından Yunan adalarına 20 Mart'tan itibaren geçtiği kanıtlanan göçmenleri geri kabul ediyor. Bu kişiler adalardaki kayıt-kabul merkezlerinde tutuluyor.
Bu kimselerden Suriyeli olmayanların Türkiye tarafından ülkelerine iade edilmesi için işlem yapılıyor. Suriyeliler ise Türkiye'deki kamplara yerleştirilecek ve her birine karşılık kayıtlı Suriyeli sığınmacılardan biri AB ülkelerine gönderilecek.
Kaynak: AA
Verwey, Avrupa Parlementosu (AP) Sivil Özgürlükler, İçişleri ve Adalet Komisyonunda Türkiye-AB mutabakatı ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Türkiye ile AB arasında varılan mutabakatın amacının göçmenlerin Ege'den tehlikeli geçişlerine son vermek ve insan kaçakçılarının iş modellerini yıkmak olduğuna dikkati çeken Verwey, sürecin gerek AB müktesebatına, gerekse uluslararası hukuka uygun devam ettiğini söyledi.
Verwey, 'Anlaşmaya kadar günde bin 676 göçmen Yunan adalarına ulaşıyordu. 20 Mart'tan beri bu günde ortalama 399'a geriledi. Bu hafta sayılarda daha net bir düşüş gözlendi. Türkiye'den Yunan adalarına iki gün önce 68 kişi, dün de 76 kişi geldi' bilgisini verdi.
Anlaşmanın bir hedefinin de Ege'de yaşanan can kayıplarına son vermek olduğunu anımsatan Verwey, 'Anlaşma öncesinde 1 Ocak'tan 21 Mart'a kadar ki dönemde 90 kişi yaşamını kaybetmişti. 21 Mart'tan beri Ege Denizi'nde kimse yaşamını kaybetmedi. Geçiş sayıları düştü. Bunlar anlaşmanın amaçlarındandı' ifadelerini kullandı.
Verwey, AB'nin her sığınma başvurusunu bireysel olarak değerlendirdiğini ancak ekonomik göçmenlerle sığınmacıların ayrı değerlendirildiğini ifade etti.
Düzensiz göç ve insan kaçakçılığı ile mücadele amacıyla Türkiye ile AB arasında 18 Mart'ta Brüksel'de mutabakata varılmıştı. 4 Nisan'da uygulamaya giren mutabakata göre Türkiye, kendi topraklarından Yunan adalarına 20 Mart'tan itibaren geçtiği kanıtlanan göçmenleri geri kabul ediyor. Bu kişiler adalardaki kayıt-kabul merkezlerinde tutuluyor.
Bu kimselerden Suriyeli olmayanların Türkiye tarafından ülkelerine iade edilmesi için işlem yapılıyor. Suriyeliler ise Türkiye'deki kamplara yerleştirilecek ve her birine karşılık kayıtlı Suriyeli sığınmacılardan biri AB ülkelerine gönderilecek.