CHP'li Aksünger'den Amerika İle 'Felaket Senaryo' İddiası

CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, “Amerika, Sarraf’ı herhangi bir şey elde etmeden bırakmaz. Türkiye ‘bunları kabul etmiyoruz’ diye ABD’ye çatarsa felaket senaryosudur. O zaman Türkiye yalnızlaşmaya bırakılır. Ambargo ihtimali ortaya çıkar. Bu kara senaryonun olmayacağını umuyorum” dedi.

CHP'li Aksünger'den Amerika İle 'Felaket Senaryo' İddiası
CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, İzmir’de gündeme ilişkin açıklama yaptı. Rıza Sarraf’ın Amerika’da yakalanması ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Aksünger, şöyle konuştu:

“Gerçek neyse yargılansın ama Türkiye’yi mahkum etmeyin. Amerika, Sarraf’ı herhangi bir şey elde etmeden bırakmaz. ‘Arkasında olanlar da bir mesajdır’ diye kendileri söyledi.

Türkiye’yi dizayn ile ilgili bir konu mudur, failleri yakalama ile ilgili mesaj mıdır ayrı bir konu. Türkiye ‘bunları kabul etmiyoruz’ diye ABD’ye çatarsa felaket senaryosudur. O zaman Türkiye yalnızlaşmaya bırakılır. Ambargo ihtimali ortaya çıkar. Bu kara senaryonun olmayacağını umuyorum. Devletin imkanını kullanmadan bunları yapabilmek mümkün değil. Adama ödül verdiler. ‘Olmayan saçlarımızı yolacağız’ diyordum. Umut ediyorum ki; Türkiye buradan çok zarar görmez. Zaten ekonomik olarak zor bir süreç bizi bekliyor. Gerekli faillerin ortaya çıkarılması için yargılanmanın başlatılması gerektiğini düşünüyorum”

“İDAM KONUSUNDA DA MUTABIK MISINIZ?”

Aksünger, Türkiye’de yatırımları bulunan iş adamı İranlı Babek Zencani hakkındaki idam kararı ile ilgili de iddiada bulundu. Aksünger, şunları söyledi: “Başbakan Davutoğlu, 3 hafta önce İran’a gitti. İran’da bütün yetkililer ile görüşüp sonra Tahran’da basın toplantısı yaptı. ‘İran’la tüm konularda mutabıkız’ dedi.

Bir kaç saat sonra Zencani hakkında idam hükmü verildi.

İran ile hangi konularda mutabıkız? Bu, idam hükmü konusunu da içeriyor mu? Sayın Cumhurbaşkanı da mutabık mı? Rıza Sarraf konusu 17-25 Aralık dosyaları ve bakanlarla tek başına ilintili bir konu değil artık. Aradan 3-4 hafta geçti, Zencani İran’da gözaltına alınıp tutuklandı. Savcı Bahara’ya 15 Aralık 2015’te bilgi veriyorlar. 3 ay sonra Sarraf Amerika’ya gidiyor ve tutuklanma kararı veriliyor. Sarraf Türkiye’de de birileri tarafından aklanmaya çalışırken verdiğimiz demeç vardı. ‘Siz bakanları aklamaya çalışırken uluslar arası suç örgütünü aklar duruma gelirsiniz’ demiştik.”

“SAVCI SENİ ÇAĞIRABİLİR DEDİLER”

17-25 Aralık dosyaları hakkında da konuşan Aksünger, 25 Aralık’ın Meclis’e gelmediğini ancak iktidarın ve Rıza Sarraf’ı sahiplenenlerin en çok korktuğu konunun 25 Aralık’taki vatana ihanet konusu olduğunu belirtti.

Cezaevindeki cemaat yapısının 25 Aralık’tan dolayı içeride yattığını, iktidarın ‘Hükümete darbe girişimi’ dediğini söyleyen Aksünger, “Yatanların yüzde 80’i, 17 Aralık dosyasına bakmış, içinde bulunmuş kişilerdir ama içeride yatmalarının gerekçesi 25 Aralık. İktidar 25 Aralık’a ‘darbe girişimi’ diyor. Bana dediler ki; ‘Amerikan savcısı seni çağırıp dinleyip bilgi isteyebilir’ dedi.

Amerika’nın bu davayı bilmemesine imkan yok” dedi.

“AMBARGOYU DELDİĞİNİ KABUL EDİYORSUNUZ”

Rıza Sarraf’ın yakalanmasının ardından “Hukuka hukuk işletmeye çalışılacak” diyen Aksünger, sözlerini şöyle konuştu: “Rıza Sarraf’ın mal varlığının Türkiye’de olduğunu söylüyorlar. Hepsi bu mu acaba? 500 milyon dolar gibi rakam söyleniyor. Ben servetinin hepsinin Türkiye’de olduğuna inanmayan bir insanım. Üç bakanın konusu, Rıza Sarraf odaklı konulara eş değer gidiyor. Hukuka hukuk işletildiğinde ‘gel bunu yargılıyorum, ambargoyu Türkiye’de nasıl deldi’ diyecek. 17 Aralık’ta ambargo denilirken bir kamu bankası işin içinde vardı. Para transferi konusunda ortada bir şey gözükmüyor olabilir ama zaten bu işler böyle olur. 2012’de ambargo gevşetildiğinde Türkiye ve buna benzer ülkelere Birleşmiş Milletler’de denildi ki; ‘ambargoyu gevşetiyoruz, siz İran’dan doğal gaz ve petrol alabilirsiniz karşılığında ürettiğiniz bir şey vereceksiniz.’ Buna kimyasallar, silah dahil değildi. Bizimkiler altın verdi. Altın verdiğini kabul ediyorsan ambargoyu deldiğini kabul ediyorsunuz. İçeride ürettiğimiz bir şey verseydik domates, patates verecektik. Bunların 30 milyar dolarlık ihracat yaptığını düşündüğünüzde içeride kalan tortu inanılmaz olacaktı. Biz altın verdik, buğday verdik. Buğday Dubai’den gelmiş gibi görünüyor, Dubai’de buğday üretilmiyor.”

“CHP ELİNDEN GELEN HER ŞEYİ YAPAR”

Başbakana verilen MİT raporunda “Rıza Sarraf tehlikeli ve bakanlarla ilişki kurup Türk vatandaşlığına geçmek istiyor” ifadelerinin yer aldığını kaydeden Aksünger, şunları söyledi:

“Kimse kaale almıyor. Bu rapor dosyalarda vardı, bu arkadaşlar Ali Babacan ve Mehmet Şimşek’e gidip ‘sıkıntı yaratabilir’ diyor. Babacan, ‘Doğalgaz alıp altın verdik’ diyerek itiraf etmiş oluyorsun. ‘Ambargoyu deldim’ diyorsun. Yapılma şeklini bilmek zorundasınız” dedi.

Aksünger, öne sürdüğü “kara senaryo” durumunda CHP’nin tutumuyla ilgili “Ülke batağa girmesin diye CHP elinden gelen her şeyi yapar. Bu pislik yapanları aklama konusunda ‘sesinizi çıkarmayın’ diyemeyiz. İlişkilerin gelecek dönemde daha sıhhatli yürümesinin zeminin hazırlamak için çalışıyoruz.”

“BU KENTE YAKIŞMAYAN BİR REKTÖR”

Aksünger, İzmir gündemi hakkında da değerlendirmelerde bulundu. Aksünger, Ege Üniversitesi Rektörü Candeğer Yılmaz ile aralarındaki davalarla ilgili şu ifadeleri kullandı: “Üniversitesi Rektörü ile davalarımız var. Ben aydın namusuna davet etmiştim. Bütün davaları ben kazandım. Temyize götürdüler. Tazminat davaları açacağım. Onları da mağdur akademisyenlerin derneklerine bağışlayacağım. Bu kente yakışmayan bir rektör bence. Kendince cumhuriyetin kadını gibi gözüküp arka planda buna kazanımlara darbe vurmaya çalışanlarla iş birliği yapanları aydın namusuna davet ediyorum.”

DÜNDAR VE GÜL DAVASINA MÜDAHİL OLACAKLAR

Toplantıda konuşan CHP İl Başkanı Alaattin Yüksel de, CHP İzmir İl örgütünün Can Dündar ve Erdem Gül davasına müdahil olacağını belirterek, “Can Dündar ve Erdem Gül davasına haber alma hakkı engellenenler olarak müdahil olacağız” dedi.

Kaynak: İHA